Yargıtay 17.Hukuk Dairesi 2019/5500 Esas 2020/4429 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: 17.Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/5500
Karar No: 2020/4429
Karar Tarihi: 07.07.2020

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi



Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-

Davacılar vekili, 23.02.2015 tarihinde, müvekkillerinin eş/babası ... , sevk ve idaresindeki davalıya zorunlu mali mesuliyet sigortalı araçla yaptığı tek taraflı kazada vefat ettiğini belirterek belirsiz alacak olarak davacıların her biri için ayrı ayrı 10.000,00'er TL destekten yoksun kalma tazminatının 10.04.2015 tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş; taleplerini 07.03.2016 tarihinde davacı eş için 199.890,00 TL'ye, çocuk ... için 40.255,00 TL'ye ve çocuk ... için 39.845,00 TL'ye artırmıştır.

Davalı, davaya cevap vermemiştir.

Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre davanın kabulü ile, davacı eş ... için 199.890,00 TL, çocuk ... için 40.255,00 TL ve çocuk ... için 39.845,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının 09.06.2015 tarihinden işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.

5510 sayılı Yasanın 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 21. maddesinde; “İş kazası ve meslek hastalığı, işverenin kastı veya sigortalıların sağlığını koruma ve iş güvenliği ..mevzuatına aykırı bir hareketi sonucu meydana gelmişse, Kurumca sigortalıya veya hak sahiplerine bu Kanun gereğince yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değeri toplamı, sigortalı veya hak sahiplerinin işverenden isteyebilecekleri tutarlarla sınırlı olmak üzere, Kurumca işverene ödettirilir. İşverenin sorumluluğunun tespitinde kaçınılmazlık ilkesi dikkate alınır. İş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücû edilir” düzenlemesi getirilmiştir.

Somut olayda, mahkemece Dairemizin geri çevirme kararı gereği yapılan yazışması ile SGK'dan davacılara rücuya tabi gelir bağlanıp bağlanmadığı sorulmuş olup, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı'nın 20/09/2019 tarihli yazısında, sigortalının 9/74985 sayılı dosyasında davacıların desteği Murat Güney'in geçirdiği iş kazası nedeniyle hak sahiplerine ileride işverenin kusurlu olduğunun tespiti halinde işverene rücu etmek üzere peşin sermaye değerli gelir bağlandığı bildirilmiştir.

Bu durumda, yukarıda açıklanan maddi ve hukuksal olgulara göre davacılara SGK tarafından bağlanan gelirin rücuya tabi gelir olduğu, rücuya tabi gelirin mahsubu yoluyla tazminatın belirlenmesinin değerlendirilmesi hususunun gözetilmemiş olması isabetli görülmemiş, bozma sebebi yapılmıştır.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 07/07/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Full & Egal Universal Law Academy