Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2013/19540 Esas 2014/8777 Karar
Karar Dilini Çevir:
Yargıtay
Dairesi: 8. Ceza Dairesi
Esas No: 2013/19540
Karar No: 2014/8777
Karar Tarihi: 07.04.2014

8. Ceza Dairesi         2013/19540 E.  ,  2014/8777 K.
"İçtihat Metni"


Başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama ve hırsızlık suçlarından hükümlü ...’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 245/1, 62/1, 52/2, 141/1, 62/1. maddeleri gereğince 3 yıl 4 ay hapis, 3.000 Türk lirası adli para cezası ve 10 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair.... Asliye Ceza Mahkemesinin 21/03/2013 tarihli ve 2013/96 esas, 2013/141 sayılı kararının infazı sırasında, hükümlünün 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanununun 105/A. maddesi uyarınca denetimli serbestlik hükümlerinin uygulanması talebinin reddine ilişkin ... İnfaz Hakimliğinin 15.05.2013 tarihli ve 2013/871 esas, 2013/865 sayılı kararma yönelik itirazın reddine dair.... Ağır Ceza Mahkemesinin 20.05.2013 tarihli ve 2013/472 değişik iş sayılı kararını kapsayan infaz dosyası incelendi.
Dosya kapsamına göre, 5275 sayılı Kanun’un 105/A maddesinde ''(7)'' Hükümlü hakkında;
a) İşlediği iddia olunan başka bir suçtan dolayı 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 100 üncü maddesinde sayılan nedenlerle tutuklama kararı verilmesi,
b) Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlanmasından önce işlediği iddia olunan ve cezasının üst sınırı yedi yıldan az olmayan bir suçtan dolayı soruşturma veya kovuşturmaya devam edilmesi,
c) Denetimli serbestlik tedbiri uygulanmaya başlandıktan sonra işlediği iddia olunan ve cezasının alt sınırı bir yıl veya daha fazla olan kasıtlı bir suçtan dolayı soruşturma veya kovuşturma başlatılması,
Hâlinde, denetimli serbestlik müdürlüğünün talebi üzerine, infaz hâkimi tarafından, hükümlünün kapalı ceza infaz kurumuna gönderilmesine karar verilir. Hükümlü hakkında soruşturma sonucunda kovuşturmaya yer olmadığı veya kovuşturma sonucunda beraat, ceza verilmesine yer olmadığı, davanın reddi veya düşme kararı veril-
mesi hâlinde, hükümlünün cezasının infazına denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak devam olunmasına infaz hâkimi tarafından karar verilir.” şeklindeki düzenlemeler nazara alındığında, hükümlü hakkında 12.03.2010 îla 09.07.2010 tarihlerinde işlediği başkasına ait banka veya kredi kartının izinsiz kullanılması suretiyle yarar sağlama, suç işlemek amacıyla örgüt kurma, sahte banka veya kredi kartı kullanmak suretiyle yarar sağlama, hırsızlık, suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak suçlanndan.... Asliye
Ceza Mahkemesinin 2011/455 esasına kayden yürütülen kamu davası sonunda anılan Mahkemece verilen 29.01.2013 tarihli ve 2013/62 sayılı karara konu hükümlünün işlediği suçların ceza üst hadlerinin yedi yılı aşmadığı gözetilmeden itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 15.11.2013 gün ve 69491 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay C.Başsavcılığının 28.11.2013 gün ve KYB/2013-368071 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Gereği görüşülüp düşünüldü:

Hükümlünün infaz ettiği cezanın kalan kısmını denetimli serbestlik tedbiri olarak geçirmesi talebi üzerine ... İnfaz Hakimliğinin 2013/871-865 E-K nolu 14.05.2013 tarihli kararı ile hükümlünün ... Asliye Ceza Mahkemesinin hükümlü hakkında verdiği mahkumiyet hükmünden söz ederek talebin reddine karar verildiği, verilen bu karara itiraz edilmesi üzerine .... Ağır Ceza Mahkemesinin 2013/472 değişik iş nolu 20.05.2013 tarihli kararı ile aynı gerekçe ile itirazın reddedildiği anlaşılmıştır.
Kanun yararına bozma yasa yolu, karar tarihindeki mevcut yasalara aykırılık yönünden kabul edilmiş olağanüstü yasa yolu olup, karar tarihinden sonra yapılan değişiklikler veya iptal kararları dikkate alınamayacağı cihetle, hükümlü hakkında, kanun yararına bozma talebinde de belirtildiği gibi ... Cumhuriyet Başsavcılığının 10.06.2011 tarihli 2011/14663 esas sayılı iddianamesi 5237 sayılı TCK.nun 245/3 maddesinde tanımlı sahte Kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması suçundan dava açıldığı, bu suç için yasada öngörülen cezanın üst sınırının 7 yıldan fazla olduğu ve kovuşturmanın devam ettiği, yasanın soruşturma veya kovuşturma yapılmasını yeterli görmesi karşısında, mahkemenin uygulamasında bir isabetsizlik görülmediğinden,
Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay C.Başsavcılığınca düzenlenen kanun yararına bozma isteminin (REDDİNE), evrakın Adalet Bakanlığına gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 07.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.





Full & Egal Universal Law Academy