Yargıtay Büyük Genel Kurul 1935/107 Esas 1936/25 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Büyük Genel Kurul
Esas No: 1935/107
Karar No: 1936/25
Karar Tarihi: 07.02.1936

(2004 S. K. m. 352, 353)

Dava: İcra işleri tetkik mercilerinden verilen cezai kararların mafevk müddeimumileri tarafından temyiz edilebileceği evvelce kabul edilmiş iken Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun muvakkat (A) maddesinin 8. bendinin bu gibi merci kararlarına teşmil edilemeyeceği yolunda yeni bir ekseriyetin tahassül etmiş olması hasebile keyfiyetin tevhidi içtihat yolile halli İcra ve İflâs Dairesinin 28.3.1935 gün ve 189 numaralı müzekkeresile talep edilmesi üzerine 13.1.1936 gününde ikinci defa toplanan heyeti umumiyede keyfiyet müzakere edilerek neticede:

2004 numaralı İcra ve İflâs Kanununun icra tetkik mercilerinin vazifesi dahilinde bulunan cezai hükümleri için mezkûr mercilerde takip edilecek muhakeme usulü icra işine mütaallik suçların hususi mahiyetlerinden dolayı kanunda ayrıca tedvin olunmuştur. Bu hususi muhakeme usulünde fiillerin mahiyeti itibarile sadelik ve süratin iltizam olunduğu meydandadır. Mezkûr kanunun 353. maddesinde tetkik mercilerinin cezai hüküm ve kararlarına karşı temyiz hakkı maznun ve şikâyetçi ile C. Müddeiumumisine verilmiş ve müddeti tefhim veya tebliğ tarihinden beş gün olarak kabul edilmiştir. Bu madde mucibince temyiz hakkını haiz olan müddeiumumi tetkik merciinin kazası dahilinde bulunan ve kendisine 352. madde mucibince karar hulâsası bildirilen müddeiumumi olduğunda şüphe edilemez. Başka bir müddeiumuminin ve meselâ ağır ceza müddeiumumisinin icra tetkik mercii kararlarına karşı temyiz hakkı kabul edilmiş olsa idi karar hulâsasının ona da bildirilmesi için bir hüküm vazedilir ve ayrıca temyiz müddeti gösterilirdi.

Gerçi Ceza Kanununun mer'iyet mevkiine konulması hakkındaki 825 numaralı kanunun 28. maddesinde ağır ceza davalarını müstakillen rüyetle mükellef dairesi mahsusası mevcut olan asliye mahkemesi nezdindeki müddeiumumiye o mahkemenin kazası dairesindeki asliye ve sulh mahkemelerinden sâdır olan kararlar aleyhine otuz gün içinde temyiz salâhiyeti verilmiş ise de bu salâhiyetin kıyas yolile tetkik mercii kararlarına şümulünü kabul etmek bu kararlara mahsus olan usulü muhakemenin istihdaf ettiği esaslara muhalif düşer.

825 numaralı kanunda ve ceza muhakemeleri usulünden sonra vazedilen İcra ve İflâs Kanununun yukarıda zikri geçen 352 ve 353 maddeleri hükümlerinin tahdidi mahiyette olması da böyle bir kıyasa mânidir. Çünkü bu maddeler temyize mütaallik umumi hükümlerden farklı ve icra suçlarına mahsus hükümler kabul etmiş bulunmaktadır. Yukarıda zikrolunan sebeplerden dolayı 825 numaralı kanunun 28. maddesi hükmünün icra tetkik mercilerinden sâdır olan hüküm ve kararlara tatbik edilemeyeceğine ve bunun neticesi olmak üzere de ağır ceza müddeiumumilerinin bu kararlara karşı temyiz salâhiyetleri bulunmadığına evvelki içtimada heyetin üçte ikisinin ittifak edememesine mebni bu toplantıda mutlak ekseriyetle karar verildi.

Full & Egal Universal Law Academy