Yargıtay Büyük Genel Kurul 1954/3 Esas 1954/13 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Büyük Genel Kurul
Esas No: 1954/3
Karar No: 1954/13
Karar Tarihi: 14.04.1954

(2004 S.K. m. 24)

Dava: Kesinleşen ceza mahkemesi ilamına müsteniden teslimi istenilen tomrukların aynen teslimi mümkün olmadığı takdirde İcra ve İflas Kanununun 24. maddesi hükmü dairesinde rayiç üzerinden mi, kıymetli takdir olunarak bedeli istifa, yoksa Orman Kanununun muaddel 37. maddesi mucibince tarife bedeline göre mi tahsil olunacağı hakkında İcra ve İflas Dairesi kararları arasında mübayenet ve ihtilaf mevcut olduğundan 14.04.1954 tarihinde toplanan Hukuk İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu tarafından keyfiyet tetkik ve müzakere olundu:

Karar: İcra ve İflas Dairesinin 18.09.1952 tarih ve 3392/3500 sayılı kararında istihkak edilen çamlara kıymet takdirinde 3116 sayılı Orman Kanununu 37. maddesinin gözönünde tutulması hüzumundan bahsedilmiş ve 24.10.1953 tarih ve 4788/5175 sayılı kararda ise kesinleşmiş ceza ilamına müsteniden teslimi istenen 55 adet tomruğun mevcut olmamasından dolayı aynen teslimi mümkün olamayacağından değerinin tahsili icap edeceği bilidirilmiştir.

Bu gibi ceza ilamlarının esasen İcra ve İflas Kanununun 24. maddesindeki usule göre infazı caiz olmadığı yolundaki mütalaa kabul olunmayarak reddedildikten sonra esas meselenin müzakeresine başlanmıştır.

3116 sayılı Orman Kanununun 37. maddesi; Orman hasılatının yani yaş ağaçların satılması halinde idare tarafından istenicecek bedeli göstermekterdir. Bu bedel ormanın sahibi bulunan Devlet namına Umum Müdürlük tarafından tayin ve tespit edilmektedir. Bu sebeple mal sahibi tarafından tespit olunan mezkur bedelin tazmine esas olamayacağı tabiidir.

Nitekim sözü geçen kanuna ek 13. maddede "Kaçak orman mahsulleriyle bunların istihsalinde kullanılan testere ve balta gibi araçların müsaderesine karar veriler. Müsaderesi gereken orman mahsulleri istihlak edilmiş ise kıymetinin tazminine hükmolunur" denilmekle istihlak halinde tarife bedelinin tatbik edilmeyeceği anlaşılmaktadır. Şu halde idare; istihlak edilen orman mahsullerinin kıymetini tazmin ettirirken kendisinin aynen teslimine mahkum olduğu mahsullerin ziyaı halinde tarife bedelini vermek istemesi hukuk anlayışına aykırı düşer. Yine ek 12. maddede "Orman suçlarına ilişkin fiilerin ikamda bir zarar hasıl olursa talep vukuunda ayrıca tazminata hükmolunur. Bu tazminat yaş ağaç kesilmesi halinde orman tarife bedeli üzerinden hesap olunur" denilmektedir ki, bu madde yaş ağaçlara yani mamul olmayan orman muhsullerine taalluku itibariyle 37. madde ile mütenazırdır. Bu da tarife bedelinin mamul mahsullere tatbik edilemeyeceği kanaatını teyit etmektedir. Binaenaleyh yukarıda izah olan mahsullerin bedelinin tazmini hususunda nazara alınacak esas tarife bedeli olmayıp rayiç bedeli olduğu anlaşılmaktadır. Kaldı ki, İcra ve İflas Kanununun 24. maddesi mutlak ve sarihdir. Mezkur madde mucibince bir menkulün teslimine dair olan ilamın icrasında o menkul borçlunun elinde bulunmazsa zorla alınıp alacaklıya verilir. Borçlunun elinde bulunmazsa ilamda yazılı değeri alınır. Değeri ilamda yazılı olmayıp da ihtilaflı bulunursa icra memuru tarafından takdir olunur. Bu madde bir menkulün teslimi hakkındaki bütün ilamların icrasında tatbiki icap eden usul ve esası göstermektedir. Orman Kanununda bahsi geçen hükümler mevcut olmasa dahi icraya konulan ilamların buna müsteniden infazı lazım gelmektedir. Halbu ki, Orman Kanununda da aynı esaslar mevcut olduğu gibi İcra ve İflas Kanununun 24. maddesi hükmünün orman işlerinde tatbik edilemeyeceğine dair ayrıca bir hüküm de mevcut değildir.

Sonuç: Orman mahsullerinin aynen teslimine dair olan kesinleşmis ceza mahkemesi ilamlarının infazında teslimi istenilen şeylerin ziyaı halinde ve ilamda değeri gösterilmediği takdirde İcra ve İflas Kanununun 24. maddesi hükümleri dairesinde değerinin İcra Memurluğunca tespiti lazım geleceğine ve bu itibarla İcra ve İflas Dairesinin son 27.10.1953 tarihli kararının doğru olduğuna 14.04.1954 tarihli oturumda üçte iki çoğunlukla karar verildi.

Full & Egal Universal Law Academy