Dairesi: Büyük Genel Kurul
Esas No: 1964/1
Karar No: 1964/3
Karar Tarihi: 03.06.1964
(818 S. K. m. 19) (334 S. K. m. 134)
Dava: Hâkimlerin, hakemlik yapıp yapamayacakları, hakemlerin kendi ücretleri belli edip edemeyecekleri, ücretlerinni belli edilmesinde avukatlık ücret tarifesinin uyulanıp uygulanamıyacağı konularında Yargıtay Ticaret Dairesinin önceki kararlarının aksine yeni bir içtihat belirmiş olduğundan, Yargıtay Kuruluş Kanununun 6082 sayılı kanunla değiştirlien 8 inci maddesinin (A) bendi uyarınca ve içtihadı birleştirme yolu ile bu çilişmelerin giderilmesi, Daire başkanlığının 11/4/1964 gün ve 84 sayılı yazısı ile istenmesi üzerine, 13/5/1964 gününde toplanan İçtihadı birleştirme Hkuk Bölümü Genel Kurulunda olaya ilişkin ticaret Dairesinin 10/10/1942 gün ve E. 2158 - K. 2312 gün ve E. 2416 - K. 2911, 28/9/1963 gün ve E. 3432 - K. 3515, 21/1/1963 gün ve E. 4310 - K. 4340 sayılı kararları okunup incelendikten ve dairenin önceki kararlarının aksine beliren yeni İçtihad Daire Başkanı tarafından açıklandıktan sonra, ortaya İçtihadı birleştirme sebei bulunduğuna oyçokluğu ile akrar verilmekle, işin esası görüşülüp konuşuldu:
1 - 9/7/1961 gün ve 334 sayııl Anayasa'nın 134 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında (Hâkimler, kanunda belirtilenlerden başka, genel ve özel hiç bir görev alamazlar.) hükmü konulmuştur.
Eski Anayasa'nın yürürlükte bulunduğu sırada Yargıtay Ticaret Dairesinin 10/10/1942 gün ve E. 42 - 2158, K. 2312 sayılı kararında, o Anayasa'nın 57 nci maddede kastedilen vazifenin hâkimlerin hakemliği, vasiliği gibi işler lmadığı kanısı ilmeri sürülmüş, sonraki uygulamalar da bu yolda devam edegelmiş ise de eski Anayasa'nnı 57 nci maddesine benzeyen yeni Anayasa'nın 134 üncü maddesindeki (Genel ve özel hiç bir görev alamazlar.) hükmünün anlamı ve bu yasağın konulmasının sebepleri ile yasa koyucunun güttüğü amacın incelenmesi, konuyu aydınlatmış olacaktır.
Görev (Vazife, bir kimseye yüklenen iş, bir kimsenin yapmağa zorunlu bulunduğu iş anlamındadır. Hakem, taraflar arasındaki uyuşmazlığı incelemek, delilleri toplamak, soncu çerçevesinde uyuşmazlıı karar bağlamak işini yüklenmiştir. Buna göre hakemlik, Anayasa'nın 134 üncü maddesindeki (Görev) sözünün kapsamı dışında bir iş sayılamaz.
Taraflarla hakem arasındaki akit, bir özel ilişkisi (Münasebeti) olup hakemliği kabuleden kimseyi, görevini yerine getirmekle sorumlu kılar. Bu yönden de hakemliğin, 134 üncü maddede belirtilen özle görevlerden olduğu açıktır.
Anayasa Tasarısınıda 134 üncü maddenin son fıkrası yer almamıştır. Bu fıkra, Temsilciler Meclisinde 134 üncü maddenin konuşulması sırasında üyelere tarafından verilen önergeler üzerine maddeye eklenmiş olup üzerinde herhangi bir tartışma yapılmamış olması da, yasa koyucu tarafnıdan hâkimlerin yasada belirtilenlerden başka genel ve özel herhangi bir göreve almalarının, kural olarak, yasaklanması amacının güdüldüğünü açıkça göstermektedir. (Temsilciler Meclisi Tutanak Dergisi, cilt 4, Sa. 143 - 144, 24/4/1961, 0. 3.).
Bundan başka, bir çok yabancı anayasalarda bulunmayan bu yasağın Anayasamıza eklenmesinin gerekçeleri üzerinde de durulmak yerinde olur: Gerçekten yabancı ülkelere oranla işleri pek çok olan hâkimlerimizin, ayrıca iş yüklenmeleri, esas görevlerini aksatabileceği gibi taraflarla hakem arasındaki ilişkinin,