Yargıtay Büyük Genel Kurul 1966/15 Esas 1968/9 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Büyük Genel Kurul
Esas No: 1966/15
Karar No: 1968/9
Karar Tarihi: 07.05.1968

(1412 S. K. m. 66) (5271 S. K. m. 63)

Dava: 1918 sayılı Kaçakçılık Kanunundaki usul hükümlerine göre Gümrük İdaresinin isteğine karşı, sanıkların esas suçu inkar ile yetinmeleri başka bir itirazda bulunmamaları halinde mahkemelerin sif değer tespitinde bilirkişiye başvurmaları için bir zorunluk bulunup bulunmadığı konusunda Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 27/01/1964 gün ve 49/25, 18/05/1964gün ve 236/30, 19/10/1964 gün ve 7/421, 26/04/1965 gün ve 139/160 sayılı ilamları ile Yedinci Ceza Dairesinin 28/07/1964 gün ve 7432/7279 sayılı ilamı arasında içtihat aykırılığı bulunduğu bildirilmiş ve içtihadı birleştirme yoluyla bu aykırılığın giderilmesi istenilmiş, iş Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kuruluna tevdi edilmiş olduğundan Kurulca ilamlar arasında birbirini tutmakzlık bulunduğuna oybirliği ile karar verildikten sonra gereği konuşulup görüşüldü:

Karar: Sanıkların kaçak eşyanın sif değerlerine itirazları halinde veyahut mahkemenin lüzum görmesi takdirinde bu değerleri tahkik ve tespit etmesi gerektiği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kurula intikal eden işlerde suçlular suçu inkar etmekle yetinmişler ve mahkeme, idarece takdir edilen sif değer üzerinden hüküm tesis olunmuştur. Bu hükmün suçlu tarafından temyizi üzerine sif değerin mahkemece tahkik ve tespit edilmemiş olmasından içtihat uyuşmazlığı doğmuştur.

1 - 1918 sayılı Kanunun ikinci kısım, Gümrük ve İnhisarlar kaçakcılığına aiti cezai hükümler başlığı altında yer alan ve 3777, 6846 sayılı Kanunlarla değiştirilen 24 üncü maddeni 2 nci fıkrasında aynen ( sif kıymetler, eşyanın bulunduğu hale göre alakalı idarelerce zaptı müteakip takdir edilir ) denmekte idi. Sözü edilen fıkra 05/12/1960 gününde yürürlüğe giren 152 sayılı Kanunla madde metninde çıkarılmıştır.

Yakalanan kaçak eşyanın sif değerinin ilgili idarelerce takdir ve tespit olunması öngörülmüşken bazı uygulamalarda idarenin da taraf olması gözetilerek beliren şüphe ve tereddütlerin izalesi amaciyle bu fıkranın madde metninden çıkarılması sağlanmıştır.

2 - Kaçakçılık suçlarında sif değer, yalnız idarenin şahsi alacağına değil 1918 sayılı Kanunun 25/1-2, 25/3 ve 27 nci maddelerinde yer aldığı üzere gerek tayin edilecek para cezası ve gerekse hapis cezasına da etkilidir. Ayrıca 218 ve 780 sayılı Af Kanunlarından faydalanmada sif değer esas alınmıştır.

3 - 1918 sayılı Kanunun 57 nci maddesi uyarınca kaçakcılık davalarına alakalı idarelerin müdahale etmemiş olması, mahkemelerce kaçak eşyanın müsaderesine ve kaçakcı hakkında para cezası hükmedilmesine engel olmayıp bu cezalar asli cezalarla birlikte hükmolunur.

Görülüyor ki; kaçakçılık suçlarından dolayı tayin edilecek para cezaları tazmini nitelikte olmakla beraber, hukuk davalarına konu olan bir şahsi alacak niteliğinde bulunmamaktadır. Diğer bir deyimle bunun cezai bir yönü vardır.

4 - 152 sayılı kanunla, idareye tanınan sif değer tespit ve takdir yetkisi kaldırılmış olduğuna göre, iddia ve savunma ile bağlı kalmaksızın bütün delilleri toplamak ve bunları serbestçe takdir etmekle ödevli bulunan mahkemenin, bir itiraz olsun veya olmasın, yukarıda niteliği ve önemi belirtilen hakiki sif değerin tespitinde resen tarafsız mercilere ve uzman bilirkişilere başvurması ceza hukuku kural ve ilkelerine uygun düşer. Bu suretle tespit edilecek hakiki sif değer uygulamalara esas olur.

Sonuç: Kaçakcılık suçlarında hakiki sif değerinin tespitinde bir itiraz olsun veya olmasın mahkemelerce bitafar mercilere veya uzman bilirkişilere resen başvurulmak zorunluluğu bulunduğuna, bu yolda tespit edilecek değerin uygulamalarda esas alınması gerektiğine, içtihat aykırılığın bu suretle giderilmesine, birinci görüşme ve oylamada üçte iki çoğunluk sağlanamadığından ikinci görüşme ve oylamada hazır bulunanların çoğunluğuyla 06/05/1968 gününde karar verildi.





Full & Egal Universal Law Academy