Yargıtay Büyük Genel Kurul 1972/7 Esas 1973/1 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Büyük Genel Kurul
Esas No: 1972/7
Karar No: 1973/1
Karar Tarihi: 22.01.1973

(466 S. K. m. 2)

Kanun dışı yakalanan veya tutuklanan kimselere tazminat verilmesine dair 7.5.1964 tarih ve 466 sayılı Kanuna göre açılan tazminat davalarında davacı yararına ne şekilde vekalet ücreti takdiri gerektiği hususunda Birinci, Beşinci ve Altıncı Ceza Daireleri ile Ceza Genel Kurulu kararları arasında aykırılık bulunduğu ileri sürülerek içtihadın birleştirilmesi istenmekle:

A- Önce sözü edilen dairelerin içtihatları bakımından içtihadın birleştirilmesini gerektiren aykırılık bulunup bulunmadığı hususu üzerinde durulmuş;

a) Birinci Ceza Dairesinin 2.5.1972 gün ve 1972/318 ve 1972/-2189 sayılı kararında: Avukatlık Kanunu hükümlerine göre, avukatlık ücretinin avukatın yaptığı vekalet hizmetinin karşılığı olduğu, bu ücret miktarının ise avukatın yaptığı hizmetin ve hukuki yardımın mahiyetine ve davada gösterdiği gayrete göre tayin edilmesi gerekeceği 466 sayılı Kanun gereğince avukatın yaptığı iş ve hukuki yardımın yetkili ağır ceza mahkemesine bir dilekçe yazmaktan ve aynı kanunun 2 nci maddesi gereğince lüzumlu belgeleri bu dilekçeye bağlayarak mahkemeye vermekten ibaret bulunması itibariyle dilekçeyi yazan avukatın hizmetinin, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa göre açılan ve duruşması yapılarak bakılan davayı açıp takip eden bir avukatın mesleki hizmet ve hukuki yardım ile aynı mahiyette kabul edilemiyeceği cihetle davacı yararına nisbi vekalet ücreti hükmedilemiyeceği ve ancak tarifenin birinci kısım birinci bölümlerinin 7 sayılı bentlerinde yazılı ücretin hükmedilebileceği açıklanmış iken;

b) Ceza Genel Kurulunun 14.2.1972 gün ve E. 1970/4-425 ve 1972/76 sayılı kararında; bahse konu tazminat davası sonunda davacı vekili için nisbi vekalet ücreti takdir ve hükmedilmesi gerekeceği öngörülmüş;

c) Beşinci Ceza Dairesinin 21.3.1972 gün ve E. 1972/865 ve 1972/1337 sayılı kararında da; Avukatlık ücret tarifesine göre maktu ve hükmolunan tazminat miktarlarına göre de nisbi vekalet ücreti hükmolunması icabedeceği belirtilmiş;

d) Altıncı Ceza Dairesinin 23.1.1972 gün ve E. 1972/865, K. 1972/1337 sayılı ilamında avukatlık asgari ücret tarifesine göre maktu ve hükmolunan tazminat sebebiyle de nisbi vekalet ücreti takdir edilmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

B- Bu konuda içtihatlar arasında ayrılık bulunduğu kabul edilerek içtihadın birleştirilmesi oybirliğiyle kararlaştırıldıktan sonra işin görüşülüp tartışılması sonunda:

a) Dava bir hakkın inkar edilmesi ve ihlal olunması halinde mahkemeye başvurularak hakkın korunmasını istemektir.

Ceza Mahkemesine ait beraat kararı ile Devletin sorumluluğu kabul edildiğine göre, mahkemeye müracaat sadece tazminat miktarını tespit ve edayı sağlamak amacım gütmektedir. Onun için bu yolda bir talep, dava olarak nitelendirilemez; çünkü davadan söz edilebilinmesi için, taraflar arasında hakkın doğum ve varlığı bakımından bir uyuşmazlığın bulunması icap eder.

b) 466 sayılı Kanun uyarınca inceleme evrak üzerinde yapıldığına, duruşma söz konusu olmadığına, avukat sadece dava dilekçesi düzenlediğine göre, tarifenin davalara ilişkin ücret bölümünün değil, yazıhanedeki hukuki yardımla ilgili kısmının uygulanması gerekir. Sonuç:

466 sayılı Kanuna göre Ceza Mahkemesine başvurularak tazminat istenmesi halinde; davaca yararına nisbi vekalet ücreti hükmedilemiyeceğine, avukatlık ücret tarifesinin (dava ve takip dışındaki hukuki yardımlarla) ilgili bölümünün dava dilekçesi yazılması sebebiyle tespit edilen ücretin, vekalet ücreti olarak takdir olunabileceğine birinci toplantıda karar nisabı elde edilemediğinden ikinci toplantıda ve 22.01.1973 tarihinde çoğunlukla karar verildi. (¤¤)

Full & Egal Universal Law Academy