Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2002/6-95 Esas 2002/252 Karar
Karar Dilini Çevir:

Dairesi: Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2002/6-95
Karar No: 2002/252
Karar Tarihi: 21.05.2002

(765 S. K. m. 31, 33, 59, 495, 497, 522) (2709 S. K. m. 141/3) (1412 S. K. m. 32, 260, 308) (5237 S. K. m. 53, 62, 145, 148, 149)

1- Teşekkül halinde uyuşturucu madde ticareti yapmak suçundan, sanıklar Kahraman B., Mehmet Emin Y., Hamdi, P., Ali K., İsmet Ö., Hasan Ö., Ali İhsan Z. ve Kemal Ö.'in beraetlerine,

2- Toplu silah ticareti yapmak suçundan, sanıklar Kahraman B., Hamdi P., İsmet Ö., Hasan Ö. ve Kemal Ö.'in beraetlerine,

3- Patlayıcı madde atmak suçundan sanık Nihat Y.'in beraetine,

4- Sanık Kahraman B.'in;

a) Patlayıcı madde atmak suçundan, TCY.nın 264/6-8 ve 59. maddeleri ile 5 yıl 6 ay 20 gün hapis ve 333.333 TL. ağır para cezası ile;

b) Abdurrahman D.'e yönelik gasp suçundan TCY.nın 495/1, 522 ve 59. maddeleri uyarınca 12 yıl 6 ay ağır hapis cezası ile,

c) Naci D.'e yönelik gasp suçundan TCY.nın 495/1, 522 ve 59. maddeleri ile 12 yıl 6 ay ağır hapis cezasıyla,

d) Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak suçundan TCY.nın 313/1 ve 59. maddeleri ile 10 ay ağır hapis cezasıyla,

e) TCY.nın 71, 74 ve 77/2. maddesi uyarınca sanığın sonuçta 24 yıl 22 ay ağır hapis, 4 yıl 2 ay hapis ve 333.333 TL. ağır para cezasıyla cezalandırılmasına,

f) TCY. nın 31. maddesi uyarınca müebbeten kamu hizmetlerinden yasaklanmasına, 33. maddesi uyarınca ceza süresi içinde yasal kısıtlılık altında bulundurulmasına,

5- Sanık Mehmet Emin Y.'un;

a) Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak suçundan TCY.nın 313/1.maddesi delaletiyle 313/2, 251 ve 59. maddeleri ile 1 yıl 1 ay 10 gün ağır hapis,

b) E... otelinin bombalanması olayına azmettirmekten, TCY.nın 264/6-8, 251 ve 59. maddeleri ile 7 yıl 4 ay 26 gün hapis ve 444.444 TL. ağır para cezasıyla,

c) Abdurrahman D.'e yönelik gasp suçundan, TCY.nın 495/1, 251, 522 ve 59. maddeleri ile 16 yıl 8 ay ağır hapis cezası ile,

d) TCY.nın 71 ve 74. maddeleri uyarınca sanığın sonuçta 17 yıl 9 ay 10 gün ağır hapis, 7 yıl 4 ay 26 gün hapis ve 444.444 TL. ağır para cezasıyla cezalandırılmasına,

e) Hakkında TCY.nın 31 ve 33. maddelerinin uygulanmasına,

6- Sanık Enver Ç.'ın;

a) Patlayıcı madde almak suçuna fer'i fail olarak katılmaktan TCY.nın 264/6-8, 251, 65/3 ve 59. maddeleri ile 3 yıl 8 ay 13 gün hapis ve 222.221 TL. ağır para cezasıyla cezalandırılmasına ve TCY.nın 31. maddesi uyarınca 3 yıl süre ile kamu hizmetlerinden yasaklanmasına,

b) Vahyettin A.'a yönelik gasp suçundan beraetine,

7- Sanık Kemal Ö.'in;

a) Cürüm işlemek için teşekkül oluşturmaktan, TCY.nın 313/1 ve 59. maddeleri ile 10 ay ağır hapis cezası ile,

b) Naci D.'e yönelik gasp suçundan TCY.nın 495/1, 522 ve 59. maddeleri uyarınca 12 yıl 6 ay ağır hapis cezası ile,

c) TCY.nın 71. maddeleri uyarınca sonuç olarak 12 yıl 16 ay ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına ve hakkında TCY.nın 31 ve 33. maddelerinin uygulanmasına,

d) Vahyettin A.'a yönelik gasp suçundan beraetine,

8- Sanık Bülent Y.'ün; TCY.nın 264/6-8, 251 ve 59. maddeleri ile 7 yıl 4 ay 26 gün hapis ve 444.444 TL. ağır para cezasıyla cezalandırılmasına ve hakkında TCY.nın 31 ve 33. maddelerinin uygulanmasına ilişkin Diyarbakır 4 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesince verilen 22.03.2001 gün ve 358/140 sayılı hüküm kısmen re'sen temyize tâbi olmasının yanında, O Yer C.Savcısı ile sanıklar Mehmet Emin Y., Bülent Y., Kemal Ö., Kahraman B. ve Enver Ç. vekilleri ile katılan Abdurrahman D. vekili tarafından temyiz edilmekle dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 8.2.2002 gün ve 12708/1430 sayı ile;

"Abdurrahman D.'in kendisi ile ilgili yağma ve oteline roket atılması eylemleri dışında açılmış toplu silah ticareti, uyuşturucu ticareti yapmak ve cürüm işlemek için örgüt oluşturmak eylemlerinden doğrudan bir zarar görmediği gibi zarar görme olasılığı da bulunmadığından sanıklar Kahraman B. ve Kemal Ö. haklarında cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, silah ve uyuşturucu ticareti yapmak,

Mehmet Emin Y. hakkında cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak ve uyuşturucu madde ticareti yapmak,

Hamdi P., Hasan Ö. ve İsmet Ö. haklarında silah ve uyuşturucu ticareti yapmak,

Ali K., Ali İhsan Z., Mustafa K. ve Oğuz B. haklarında uyuşturucu ticareti yapmak eylemlerinden kurulan hükümlere yönelen temyiz itirazlarının CMUK.nun 317. maddesi uyarınca reddine,

Katılan Abdurrahman D.'e yönelik yağma ve otelinin roketlenmesi eylemlerinden bu katılan vekilinin, O Yer C.Savcısının ve sanıklar Kahraman B., Mehmet Emin Y., Kemal Ö., Enver Ç. ile Bülent Y. savunmanlarının temyizleriyle sınırlı yapılan incelemede;

1- Dosya ve yargılama aşamalarını yansıtan duruşma tutanaklarının içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler Kurulunun takdirine göre; Kahraman B. hakkında katılan Abdurrahman D.'e karşı yağma ve oteline roket atma eylemlerinden, sanık Enver Ç. hakkında roket atma eylemine katılmaktan kurulan mahkûmiyet hükümleri ile, sanık Nihat Y.'in üzerine atılı bombalama eylemine katılmak, sanık Kemal Ö. hakkında Vahyettin A.'a karşı yağma suçundan verilen beraat kararlarının onanmasına,

2- Sanık Enver Ç. hakkında katılan Abdurrahman D.'e karşı işlenen yağma ve sanık Kahraman B. hakkında yakınan Vahyettin A.'a karşı işlendiği ileri sürülen yağma eylemlerinden kamu davası açıldığı halde bir hüküm kurulmaması, sanık Enver Ç. hakkında yakınan Vahyettin A.'la ilgili yağma eyleminden açılmış bir dava bulunmadığı gözetilmeden beraat kararı verilmesi,

3- Sanık Mehmet Emin Y.'un davaya katılan Abdurrahman D.'e yönelik yağma ve oteline roket atılması ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturma,

Sanık Bülent Y.'ün katılan Abdurrahman D.'in oteline roket atma,

Sanıklar Kahraman B. ve Kemal Ö.'in yakınan Naci D.'e karşı yağma ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturma suçları ile ilgili olarak hukuken geçerli kanıtların neler olduğu, her bir sanık ve kendilerine yükletilen eylemlerle ilgili olarak ayrı ayrı karar yerinde gösterilip tartışılmadan, sanık Kahraman B. yönünden aşamalarda değişen savunmalardan hangisinin hükme esas alındığının da kararda gösterilmemek suretiyle eksik inceleme ve soruşturma ile mahkûmiyet hükümleri kurulması" isabetsizliğinden bozulmuştur.

Yargıtay C.Başsavcılığınca 18.3.2002 gün ve 98444 sayı ile;

"1-Sanık Kahraman B. hakkında Katılan Abdurrahman D.'e karşı yağma ve oteline roket atma eylemlerine katılmaktan kurulan hükmün Yüksek Yargıtay 6.Ceza Dairesi tarafından onanmasına karar verilmiştir. Oluşa, kanıtlara ve tüm dosya içeriğine göre Yüksekova'da Komando Tabur Komutanı olan Binbaşı Mehmet Emin Y.'un taburda kalan ve P.K.K.itirafçısı olan sanık Kahraman B. ile birlikte ilçedeki E... otelinin sahibi olan Katılandan tehditle para almayı kararlaştırdıkları, karar gereği, Kahraman B.'in otele telefon ederek tehditle para istediği ancak alamadıkları, onbeş gün kadar sonra PKK.nın Yüksekovadaki PTT. binasına silahlı saldırıda bulunduğu, aynı sanıkların bu kez katılanın PKK. örgütüne yardım ettiği bahanesiyle, sanık Mehmet Emin Y.'un taburdaki odasında Kahraman B. Özel Tim ve Komutan Vekili Enver Ç., Üsteğmen Bülent Y.'ün katıldığı bir toplantı yaptıkları, toplantıda otele bomba atılması yönünde alınan karar doğrultusunda Kahraman B. ve Bülent Y.'ün oteli roketatar ve kaleşnikof ile bombalayarak taradıkları anlaşılmış, Yerel Mahkeme hükmünün gerekçe kısmında da bu husus kabul edilmiş olmasına rağmen sanık Kahraman B. hakkında yağma suçundan TCY.nın 495/1,522,59.maddeleri gereğince tayin edilen 12 yıl 6 ay ağır hapis cezasının onanmasına karar verilmiştir. Oysa;

a-Eylem silahla (roketatar ve kaleşnikof) kullanılmak suretiyle işlenmiştir. Sanıklar önce tehdit yöntemiyle para istemişler, olmayınca oteli roketatar ile bombalamışlar, bu saldırıdan sonra da Kahraman B. katılanın kardeşi Abdullah D.ı telefonla arayarak "para istedim vermediniz seni ve ağabeyini öldüreceğim. Oteli de roketledim. Bu uyarıdır" demiş, ardından Kahraman B. T... Pastanesinde buluştuğu Abdullah D.den önce 5000 mark, bir ay sonra da yine 5000 mark alarak yağma suçunu tamamlamışlardır.Bu hususlar katılan, mağdur Abdullah D., sanıklar Kahraman B., Enver Ç.'ın anlatımları, tanıklar Kamber O., Hasan C., Nail P.'in yeminli beyanları, otelde bulunan rokete ait parçalar ile ilgili zaptetme tutanağı, Kahraman B.'in Enver Ç.'ı teşhis ettiğine dair tutanak ile tüm dosya içeriğinden anlaşılmıştır. Sonuç olarak katılana yönelik yağma suçu silah kullanılarak işlenilmiş ve eylemde TCY.nın 497/1.maddesinin uygulanma koşulları da gerçekleşmiştir. Buna rağmen mahkemenin Kahraman B. hakkında TCY.nın 495/1.maddesiyle kurduğu hüküm onanmıştır. Onama kararı yukarıda belirtilen kanıtlar ile tüm dosya içeriğine uygun düşmemektedir.

b-Aynı eylemle ilgili olarak TCY.nın 522.maddesinin uygulanması sırasında suça konu paranın "pek aşırı"olarak kabul edilen değeri gözetilerek sanık Kahraman B. hakkındaki ceza TCY.nın 522.maddesi uyarınca artırılırken takdiren sözcüğü ile yetinilmek suretiyle en üst oranda (1/2) artırılmıştır.Yargıtay Yüksek CEZA GENEL KURULUnun ve Yüksek 6.Ceza Dairesinin yerleşmiş uygulamalarına göre (CGK.12.12.1995, 6.C.D. 18.2.1999, 357/358, 8.2.1999, 246/205) suçun karşılığı olarak aşağı ve yukarı sınırları olan bir ceza konulmuşsa bu iki sınır arasındaki temel cezanın tayininden sonra belirli oranlarda artırımı ya da indirimi öngören bir maddenin uygulanması suretiyle sonuç cezanın belirlenmesinde gerekçe gösterilmelidir.Somut olayda yerel mahkeme temel cezayı asgari hadden tayin ettiği halde, TCY.nın 522.maddesini uygularken yağmaya konu paranın değerini yerinde bir değerlendirme ile "pek aşırı"olarak kabul ve takdir etmekle birlikte artırmayı neden en üst hadden yaptığının yasal ve yeterli gerekçesini göstermemiş, yalnızca takdire dayandığını belirtmekle yetinmiştir. Bu durum Anayasanın ve Usul Yasasının mahkeme kararlarının gerekçeli olarak yazılması gerektiği yönündeki kurallarına aykırı olduğu gibi yukarıda belirtilen yerleşmiş uygulamalara dahi ters düşmektedir.

c-Sanık Kahraman B.'e aynı eylem nedeniyle sonuç olarak 12 yıl 6 ay ağır hapis cezası tayin edildiği halde TCY.nın 31 ve 33.maddeleri uygulanmamış, cezaların toplamı üzerinden uygulama yapılmıştır.Oysa her suçtan ayrı ayrı kamu hizmetlerinden yasaklanma cezasına hükmolunmalıydı. Cezaların toplamı üzerinden TCY.nın 31.maddesinin uygulanması yasaya aykırıdır.

Yine TCY.nın 33.maddesi de İçtima sonucu tayin olunan ceza yerine işlenen her fiilden dolayı hükmolunan ve beş yılı aşkın ağır hapis cezası üzerinden uygulanmalıydı.Yerel Mahkemenin sözü edilen bu uygulaması da yasaya ve yerleşmiş kararlara aykırılık oluşturmaktadır.Nitekim Yargıtay Yüksek 5.Ceza Dairesinin 15.4.1992 gün 509/1118, 8.12.1982 gün ve 3831/4632 sayılı kararları da aynı yöndedir.

2-Polis memuru olan sanık Enver Ç. hakkında katılanın oteline yönelik suçla ilgili olarak TCY.nın 264/6-8, 251,65/3,59.maddeleri uyarınca sonuç olarak 3 yıl 8 ay 13 gün hapis cezası tayin edildikten sonra TCY.nın 31.maddesi uyarınca 3 yıl süre ile kamu hizmetlerinden yasaklanmasına karar verilmiş, yerel mahkemenin sanık Enver Ç.'a ilişkin bu hükmü de Yüksek Özel Daire tarafından onanmıştır.Oysa;

a-Sanık Enver Ç. hakkında cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak suçundan TCY. 313. maddesi uyarınca tayin edilen ceza TCY.nın 251. maddesi ile artırılmıştır. TCY.nın üçüncü Babının altıncı faslında düzenlenmiş bulunan 251.maddeye göre; bir memur vazife esnasında bir kimse aleyhine bir cürüm işlerse, kanunda yazılı olmayan hallerde o cürme kanunen terettüp eden ceza üçte birden yarısına kadar artırılır. Bu maddenin yasaya konuluş amacı memurluk durumunun suçun unsurlarından veya cezayı artırıcı nedenlerden sayılmadığı tüm hallerde memurun göreviyle ilgili bulunan suçlardan dolayı cezasının artırılmasıdır.

TCY.nın 313.maddesinde düzenlenen suçun kamunun düzeni aleyhine işlenen suçlar arasında yer alması nedeniyle ancak gerçek ve tüzel kişilere karşı işlenilen suçlarda uygulanması olanaklı bulunan TCY.nın 251.maddesinin sanık hakkında uygulanması yasaya uygun değildir.

b-Sanık Enver Ç.'a TCY.nın 264/6.maddesi uyarınca tayin edilen cezanın türü önce "hapis"ardından aynı maddenin 8.fıkrası uyarınca bu kez "ağır hapis" diye gösterilmesine karşılık sonuçta doğru şekilde "hapis"cezası hükmedilmiştir.TCY.nın 31.maddesine göre kamu hizmetlerinden yasaklanma cezasının uygulanabilmesi, tayin edilen cezanın türünün "ağır hapis" olması halinde mümkündür.Yerel Mahkeme tarafından sanık Enver Ç. hakkında tayin edilen cezanın "hapis"olmasına karşılık sanığa TCY.nın 31.maddesinin uygulanmasını da içeren hükmün bu bölümünün onanması yasaya aykırı düşmektedir.

3-Yerel Mahkeme kararının (2) nolu bendinde, sanık Kemal Ö. ve Enver Ç. haklarında mağdur Vahyettin A.'a yönelik yağma suçu ile ilgili olarak beraat kararı verilmiştir.

Yüksek 6. Ceza Dairesinin bozma ilamında sanık Enver Ç. hakkında aynı mağdura yönelik olarak yağma eyleminden açılmış bir dava olmadığı halde beraat kararı verilmesi, yine sanık Kahraman B. hakkında bu suçtan açılan dava ile ilgili olarak bir hüküm kurulmaması nedenlerinden dolayı hükmün bozulmasına karar verirken yerel mahkemenin sanık Kemal ile ilgili olarak verdiği beraat kararını da onamıştır.Oysa mağdur Vahyettin'e karşı sanık Kemal hakkında verilen beraat kararı yerinde değildir. Şöyle ki;

a-Mağdur Vahyettin A. kolluktaki 13.3.1997 tarihli ifadesinde özetle, kendisini bir şahsın cep telefonundan arayarak isim vermeden hakaret ve tehdit ettiğini, tedirgin olması üzerine C.Savcılığına başvurduğunu, arayan kişinin Kemal Ö."i, tanıyor musun? diye sorduğunu, tanıdığını söylemesi üzerine de "madem tanıyorsun, Kemal'in yazıhanesine gel, beni Kemal'den sor Binbaşımla görüşeceğim de, o beni bulur.Senin geleceğin hakkında ben Kemal'e not bırakırım.Benim notum üzerine Kemal hangi binbaşı olduğunu bilir ve beni çağırır"dediğini, sonra Kemal Ö.'in yazıhanesine gittiğini, oturan şahısları Kemal'in dışarıya çıkarmasından sonra Kemal'e "Beni binbaşı aramıştı.Seni tanıdığını söyledi.Şayet bulabilirsen benim geldiğimi söyle" demesi üzerine Kemal "tamam, ben biliyorum hemen ararım"dediğini telefonla bir yeri arayarak "Komutanım Vahyettin Bey geldi.Şu anda yazıhanede"diyerek telefonu kapatmasından 15 dakika sonra sanığın (Kahraman B.) geldiği, Kemal'in oturduğu yerden kalkarak selam durduğunu, "Komutanım buyrun hoş geldin" işte Vahyettin Bey bu arkadaştır.Ben sizi başbaşa bırakayım" dedikten sonra yazıhanenin salon kısmına geçtiğini, sanığın "Ben binbaşıyım.Çeşitli operasyonlara katılıyorum.Bir operasyonda Irak topraklarında teröristlerle çatışma sırasında bir teröristin üzerinden senin bağış yaptığına dair PKK. makbuzu çıktı.Sen teröristlere yardım yapıyorsun"dediğini, kabul etmemesi üzerine de sanığın "madem suçsuz olduğunu söylüyorsun biz de senin cezanı azaltalım.Sen bize 100.000 Alman markı ver bu konuyu kapatalım.Şayet birisi duyarsa kendini ölmüş bil"şeklinde tehdit ettiğini kendisinin de itiraz ederek "madem üstüme geliyorsunuz 10.000 mark vereyim rahat bırakın"demesi üzerine, Binbaşı olduğunu söyleyen şahsın "10.000 markı beni bulamazsan Kemal'e bırakırsın"dediğini, kendisinin "Ben direk sana veririm"diyerek Kemal'e ait yazıhaneden ayrıldığını, ardından durumu Valiye bildirdiğini, şahsa suçüstü yapıp yakalatmak için telefon görüşmelerini kasete aldığını, kendisinin Hami Y. ile görüşmeye karar verdiğini, tabura giderek bu şahsa durumu anlattığını, onunda "Kahraman B.'i getirin"diye emir vermesi üzerine Kahraman B.'in geldiğini, kendisini görünce "Bana kendisini binbaşı olarak tanıtan bu şahıstır"dediğini, kendisini tehdit edip para isteyen Kahraman B.'ten davacı olduğunu belirtmiştir.

Mağdur Vahyettin A. DGMC.Savcıları önündeki 21.3.1997 tarihli ifadesinde de, bu hususta ayrıntılı olarak verdiği 13.3.1997 tarihli kolluk ifadesini tekrarlamış duruşmada okunan Savcılık ifadesinin doğru olduğunu, ancak para vermediğini belirtmiştir.

b-Sanık Kahraman B., 22.9.1996 tarihli Kolluk ifadesinde; Yüksekova'da Vahyettin A. ismindeki şahsı bana Kemal Ö. söyledi.Kemal Ö. bana "Bu adam örgüt yanlısıdır. Bu adamı tehdit edeceğiz. Benim akrabamdır. Benim yanıma gelir. Gerekirse seni de çağırırız" dediğini, kendisinin telefonda mağduru tehdit etmesi üzerine Kemal Ö.'in yanına geldiğini, adamla konuştuğunu, Kemal'in göz kırptığını, kalkarken "size bir hediyem olacaktır.Kemal'e göndereceğim"dediğini ve gittiğini, adamın kendisine ve Kemal'e onar bin mark göndereceğini sonradan Kemal'in kendisine söylemesine karşılık paranın gelmediğini belirtmiştir.

Kahraman B. yine D.G.M.C.Savcılığında 25.2.1997 tarihli savunmasında, Kemal Ö.'in örgüt yanlısı olduğunu söylediği Vahyettin A.'dan para istediklerini, bu şahsa telefon ederek "sen örgüte yardım ediyormuşsun.Hakkari'ye Kemal Ö.'in yazıhanesine gel, seninle görüşeceğiz" dediğini, Vahyettin A.'ın ertesi gün Kemal'in yanına geldiğini, görüştüklerini, Vahyettin'in "önce örgüte yardım ettim, ancak şimdi yapmıyorum.Önceden HADEP'li idim. Şimdi ANAP'lıyım. Size bir hediyem olacak dediğini, sonra Kemal ile görüştüğünde kendilerine 20.000 markı göndereceğini söylediğini, ancak paranın gelmediğini, ya da kendisinin haberinin olmadığını belirtmiş.

Sorgudaki ve duruşmadaki ifadelerinde, önceki ifadelerini doğrulamış, tüm okunan belgelerdeki anlatım ve olayı kabul ettiğini söylemiştir. Mağdur Vahyettin'in duruşmada dinlenilmesi üzerine de anlattıklarının doğru olduğunu belirtmiştir.

c)Sanık Korucu Kemal Ö. kolluktaki 13.3.1997 tarihli anlatımında 1996 yaz aylarında Vahyettin'in kendisini arayarak ölümle tehdit edildiğini, yardımcı olmasını istediğini, kendisinin de "Bu tehditleri yapacak bir adam tanıyorum. Bulup konuşayım"dediğini, Kahraman'ı arayıp durumu anlattığında "Doğrudur ben tehdit ediyorum. Ondan biraz para sızdıralım" dediğini, kendisinin de "Alabilirsek birlikte paylaşırız" diye söylediğini Vahyettin'i yazıhanesine çağırdığını, Kahraman B.'e telefon ederek"Komutanım Vahyettin geldi. Yazıhanede seni bekliyor"dedikten sonra Kahraman'ın yazıhaneye geldiğini, "Komutanım Vahyettin Bey bu adamdır"diyerek tanıştırdığını, "karşılıklı görüşüp anlaşırsınız"diyerek odadan çekildiğini, aralarında ikili görüştükten sonra Vahyettin A. "Ben komutanıma, hediye olarak 10.000 mark vereceğim"demesine rağmen parayı vermediğini, şayet verseydi kendisinin de hisse alacağını belirtmiştir.

d)Müşteki Vahyettin A. ile sanık Kahraman B.'in yapmış olduğu telefon konuşmasını içeren kasetin çözümü ile ilgili tutanak,

Kahraman B.-Kemal Ö.-İsmet Ö. yüzleştirme Bant Çözüm Tutanağı ile,

Müşteki Vahyettin'i tehdit ederek haraç almak isteyen Kahraman B.'in Vahyettin A. ile yapmış olduğu konuşma kasedinin çözümüne ilişkin tutanak içeriklerindeki konuşmalardan yağma suçuna ilişkin kanıtların yer aldığı, açık bir biçimde anlaşılmaktadır.

e)Tanık Hami Ç.'ın 12.6.1998 tarihli talimatla alınan yeminli ifadesinde, Tabur komutanı olduğunu, birgün Vahyettin A.'ın bir kasetle, yanına geldiğini, tehdit edildiğini Hakkari'de Ölmez olarak tarif edilen kişilerin örgüt adına para istediklerini, Kahraman ile tehdit ettiklerini, yardım istediğini, Kahraman B.'i çağırdığını, Kahraman'ın başlangıçta inkar etmesine rağmen, kasetteki konuşmaları kabul ettiğini belirtmiştir.

Yukarıda belirtilen ifadeler, bant ve kaset çözüm tutanakları birlikte değerlendirildiğinde sanıklar Kahraman B. ve Kemal Ö.'in mağdur Vahyettin A.'a yönelik eylemlerinin gasp suçuna eksik kalkışma aşamasında kaldığının anlaşıldığı, yine hükmün 25. sahifesindeki gerekçe bölümünde "sanık Korucubaşı Kemal Ö.'in Kahraman B. ile birlikte maddi durumu itibariyle zengin bildiği şahıslardan PKK.ye yardım ettiği bahanesiyle tehditle para alma fiillerini gerçekleştirme yönünde teşekkül oluşturdukları, alınan karar doğrultusunda Kahraman B.'in Vahyettin A.'dan telefon tehdidiyle para talep ettiği, bu tehdit üzerine ve tehdit doğrultusunda Vahyettin A.'ın Kemal Ö.'in yazıhanesinde Kahraman B. ile doğrudan görüştüğü, para verilmesi konusunda Vahyettin A.'ın her iki sanığa kabul beyanında bulunduğu, Vahyettin A.'ın telefon konuşmalarını kasete aldığı, bu kasetin Komutan Hami Ç.'a Vahyettin A. tarafından verildiği, Kahraman'ın tanık Hami Ç. huzurunda olayı kabullendiği, sanık savunmaları, tanık ve müşteki anlatımlarıyla sabit olmuştur"denilmesine rağmen "hüküm bölümünde bu defa gerekçeye tamamen ters düşer biçimde Kemal Ö.'in müsnet suçu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden beraatine karar verilmesi ve bu kararın da 6. Ceza Dairesi tarafından onanması yasaya aykırılık oluşturmaktadır.

4-Özel Dairenin (3) nolu bozma kararında,

Sanık Mehmet Emin Y.'un davaya katılan Abdurrahman D.'e yönelik yağma ve oteline roket atılması ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturma,

Sanık Bülent Y.'ün katılanın oteline roket atma.

Sanıklar Kahraman B. ile Kemal Ö.'in yakınan Naci D.'e karşı yağma ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturma suçları ile ilgili olarak kanıtların ne olduğunun karar yerinde gösterilmesinin istendiği,

Sanık Kahraman yönünden aşamalarda değişen savunmalardan hangisinin esas alındığının ise kararda belirtilmemesi nedeniyle hükmün bu nedenle de bozulduğu anlaşılmaktadır.

a)Katılan Abdurrahman D. ile kardeşi Abdullah D.'in birlikte Yüksekova'da E... otelini işlettikleri, kendilerinden önce mektupla 10.000 mark istendiği, sık sık otele telefon edildiği, sonra Kahraman'ın otele gelerek 10.000 mark istendiği vermeyince de otelin roketlendiği aynı gün bu şahsın yine telefon ederek "para istedim vermediniz bu bir uyarıdır. Seni ve ağabeyini öldüreceğim, oteli de roketledim"diye tehdit ettiği bir gün sonra da Abdullah'ın pastanede buluştuğu Kahraman'a yanında iki asker olduğu halde 5000 mark verdiği daha sonraki tarihte 5000 mark daha verdiği, Kahraman'ın "oteli biz roketledik"dediği bu kişilerin aşamalarda değişmeyen anlatımlarından anlaşılmaktadır.

Sanık Kahraman B. DGMC.Savcılığındaki 25.2.1997 tarihli ifadesinde, "1995 Ağustos ayında binbaşı M.Emin Y. ve Özel Harekat Tim Komutanı Enver, Abdurrahman D.'den 10.000 mark para alınmasını kararlaştırmışlar, ben Enver'in bu olayla ilgili olduğunu, M.Emin Y.'dan duydum. Bu karar üzerine M.Emin Y. beni Abdurrahman D.'in yanına gönderdi. Sivil olarak yanına gidip PKK örgütü adını kullanarak 20.000 mark para istedim. Abdurrahman D. bana bu sene örgüte para verdim. Tekrar danışmadan para vermem dedi. Ben de bunun üzerine onlar dağ kadrosu biz şehir timiyiz deyince kırsala danışmadan para vermeyeceğini söyledi. Bu olayı M.Emin Y.'a ilettim. Aradan 10-15 gün geçmişti. PKK.örgütünce Yüksekovada PTT binasına saldırı yapıldı. Bu olayı fırsat bilen M.Emin Y. beni yanına çağırdı. Sonra özel harekatçı Enver'i çağırdı. Bülent Y.'de odaya girdi. Dördümüz odada olayı kararlaştırdık. Aynı gece PKK da saldırı yaptığı için örgütün yaptığı şeklinde düşünüleceğinden Enver'in getirdiği araçla otelin yanına gittik. Tabur Komutanı M.Emin Y.'da otel yakınındaki polis karakoluna giderek devriye çıkmaması için polisleri oyaladı. Biz Enver'in bıraktığı yerden Bülent Y. ile birlikte otelin karşısına gittik. Tahminen gece 21.den sonra ben ve Bülent Y. otele birlikte lav silahı ile ateş ettik, lav silahlarından birisi patlamadı. Bu olay sırasında bende kaleş vardı.Bülent ikinci defa lav silahı ile ateş etti. Ben de birkaç mermi attım. Sonra Enver araçla bizi tabura götürdü. Ertesi gün M.Emin Y. beni iki askerle birlikte Y... Pastanesine gönderdi. Burada Abdurrahman D. 5000 mark ödedi. Kalan 5000 markı bir süre sonra yine Abdurrahman D. ödedi. Ben de M.Emin Y.'a verdim. Bana bu olay sonrası M.Emin Y. 2500 mark verdi. Bülent Y. Abdurrahman D.den para alınması olaylarına karışmadı. Sadece otelin roketlenmesinde bizzat yer aldı"demiştir.

Sanık Kahraman, Enver Ç. ile yüzleştirme tutanağında M.Emin Y.'un talimatıyla E... otelinin lobisinde 10.000 DM istediğini doğrulamıştır.

Sanık Kahraman hazırlık soruşturmasındaki ifadesini 26.2.1997 tarihli sorgu ifadesinde tekrar ettiği gibi, duruşmadaki savunmasında da okunan bu ifadelerin tamamının doğru olduğunu kabul etmiş, 5.5.1998 tarihli oturumda da Abdurrahman ve Abdullah'ın beyanlarının doğru olduğunu belirterek "Ben bu paraları M.Emin B. için istemiştim. Abdullah ve Abdurrahman'a parayı M.Emin B. için istediğimi söylememiştim. Gerçekten kendilerine telefon ettim. Kendimi Çektar diye tanıttım.Ama bütün bunları binbaşı söylemişti" demiştir.

Sanık Enver Ç.'da kolluktaki 4.3.1997 tarihli ifadesinde Kahraman B.'i doğrulayarak ilçeye yapılan PKK.baskınından sonra M.Emin Y. binbaşının telefonla arayıp tabura çağırdığını, PKK.nın Yüksekova'ya saldırdığını, buna karşılık verilmesi gerektiğini, E... otelinin sahibinin PKK.ya yardım ve yataklık ettiğini, bu yüzden E... otelini hedef olarak seçtiğini, roketleteceğini söylediğini, odaya Nihat Y., Bülent üsteğmen ile Kahraman B.'in de girdiğini, M.Emin Y.'u eylemin kanunsuzluğu konusunda ikna edemediğini odadakilerin otelin roketlenmesi konusunda görüş bildirmesi ve "Bu işi yapacağız eğer sen kabul etmezsen etme bu iş sonunda yine özel timin başında patlar"demeleri üzerine ilçede asker-polis çatışması olmaması için yardımcı olduğunu, M.Emin Binbaşının otel roketleme işini Bülent Üsteğmen ile Kahraman B.'e vermesi nedeniyle onları emniyete ait araçla otel yanına götürüp patlamadan sonra geri getirip Tabur nizamiyesi önüne bıraktığını, M.Emin Y.'un otel sahibi Abdurrahman D.'den para almak için oteli roketlettiğini şubede Kahraman B. ile yüzleştiği sırada öğrendiğini, ayrıca tartışma sırasında M.Emin, Nihat Yüzbaşı ve Bülent Üsteğmen'in bu eylemin yasal ve PKK.ya karşı yürütülen savaşın parçası olduğu konusunda kendisini etkilediklerini belirtmiş, DGMC.Savcılığında ve sorguda önceki ifadesini ve Kahraman B.'in beyanlarını doğrulamasına karşılık, duruşmada suçu kabul etmediğini, önceki anlatımlarının ise zora dayalı olduğunu ileri sürmüştür.

Tanık Jandarma Albay Kamber O., talimatla alınan yeminli ifadesinde, "Bir gece Yüksekova'da şiddetli bir patlama oldu. Ne oldu diye patlamanın olduğu yere bütün birliklerimizi sevk ettik. Vardığımızda Düşünmezler'e ait E... Otelinin bir kısmının çöktüğünü, otele çok yakın mesafede Dağ ve Komando Tabur Komutanı M.Emin Y.'u yanında yine PKK.dan kaçtığı söylenen bir kişi ile otelden 100 metre uzakta tabura doğru gidiyordu. Yanında PKK.lı olduğu söylenen kişinin elinde roket silahı vardı" demiştir.

E... oteline atılan roketin kuyruk kısmı güvenlik görevlilerince otelde yapılan inceleme sonunda bulunmuş ve roketin nitelikleri zaptetme tutanağında ayrıntılı olarak belirtilmiştir.

b)Mağdur Naci D. 2.7.1998 tarihli oturumda Kahraman B. ile Kemal Ö.'in kendisinden para istemediklerini belirtmesine karşılık, sanık Kahraman B. Kolluk ile C.Savcılığındaki ifadelerinde Kemal Ö.'i tanıdığını, kendisine telefon ettiğini, "Yüksekova ilçesinde Naci D. adlı bir adam var. Teröristlere yardım ediyor. Bunu telefonla tehdit et"dediğini, tamam diyerek telefon ettiğini, gelir evini bombalarız diyerek para istediğini, Kemal Ö.'i yanına gönderdiğini, operasyon dönüşünde Kemal'in mağdur Naci D.'den 7000 mark aldığını söyleyerek 3000 markı kendisine verdiğini belirtmiştir.

Sanık Kemal Kolluktaki ifadesinde Naci'nin arkadaşı olduğunu, kendisini arayarak ölümle tehdit edildiğini bildirdiğini, Kahraman'ın tehdit ettiğini bildiğini,"ondan 10.000 mark alır senin payını veririm"dediğini, kabul edip Naci'ye durumu bildirdiğinde onun yazıhaneye gelerek 7000 mark verdiğini 2000 markı alıp 5000 markı Kahraman'a verdiğini belirtmesine karşılık DGM C.Savcılığında yine sorgu ve duruşmada önceki ifadelerini kabul etmemiştir.

Dosyada yer alan bant çözüm tutanakları sanıklar Kahraman ile Kemal'in birlikte mağdur Naci D.'den tehdit yöntemiyle para aldıklarını böylece yağma suçunu işlediklerini açık biçimde ortaya koymaktadır.

Yukarıda belirtilen kanıtların birlikte değerlendirilmesinden de anlaşılacağı üzere, sanık Tabur Komutanı Binbaşı Mehmet Emin Y.'un PKK. itirafçısı olan ve Taburda kalmakta bulunan Kahraman B. ile işbirliği içerisinde önce katılan Abdurrahman D.den para istedikleri, verilmemesi üzerine de ilçeye yapılan PKK saldırısını bahane ederek, M.Emin Y.'un odasında ve onun başkanlığında Polis Enver Ç., Kahraman B. ve Üsteğmen Bülent Y. olduğu halde toplanarak para istenmesi olayından hiç sözedilmeden Katılanı ciddi biçimde korkutmak amacıyla otelin roketlenmesini kararlaştırdıkları, alınan karar uyarınca Kahraman B. ile Bülent Y.'ün roketatar ve kaleşnikof ile otele ateş ettikleri bu sırada M.Emin Y.'un da yakındaki Emniyet görevlilerini oyalayarak olay yerine gelmelerini engellediği, ertesi gün de Kahraman'ın katılan'ın kardeşi Abdullah D.'i telefonla arayarak "para istedim vermediniz. Seni ve ağabeyini öldüreceğim. Oteli de roketledim"demesi üzerine Abdullah buluşma yeri olarak kararlaştırdıkları pastaneye giderek yanında iki asker olduğu halde aynı yere gelen Kahraman B.'e önce 5000 sonra da 5000 olmak üzere ödemede bulunduğu yukarıda belirtilen tüm kanıtlar ve dosya içeriği ile anlaşıldığı gibi mağdur Naci D.'e yönelik yağma suçunun da sübuta erdiği (4/5)nolu bölümde tek tek belirtilen kanıtlar, sanık Kahraman'ın aşamalarda değişmeyen savunmaları,bant çözüm tutanakları ile sabit olmuştur.

Tüm bu nedenler karşısında;

Sanıklar Tabur Komutanı M.Emin Y., PKK. itirafçısı olan Kahraman B., Korucu Kemal Ö. TCY.nın 313. maddesine uyan cürüm işlemek için teşekkül oluşturma suçunu işledikleri tüm dosya içeriği ile kanıtlanmıştır.

TCY.nın 313. maddesinin 1. fıkrasında her ne suretle olursa olsun cürüm işlemek için teşekkül oluşturanlar veya teşekküle katılanların 1 yıldan 2 yıla kadar ağır hapis cezası verileceği belirtilmiş, aynı maddenin 6. fıkrasında da teşekkülün, iki veya daha fazla kimsenin birlikte cürüm işlemek amacı etrafında birleşmesiyle oluşacağı açıklanmıştır.

Bu suç, tehlike suçu olup, ceza hukukunda genel ilkeye bir istisna getirmek suretiyle toplum yararına hazırlık hareketlerinin cezalandırılmasını öngörmüştür.

Amaç müstakbel suçları önlemektir. Maddede belirtilen suçların yalnız bir defa işlenmesi için teşekkül oluşturulması yasa koyucunun korumak istediği hukuki yararla bağdaşmaz, Yasanın amacı basit birleşme dışında kamu için tehlikeli olacak bir durumu cezalandırmaktır.

Dosyadaki tüm kanıtlar birlikte değerlendirildiğinde; sanıklar M.Emin Y., Kahraman B. ve Kemal Ö.'in Yüksekova ilçesinde zengin bildikleri şahıslardan PKK.ya yardım ettikleri gerekçesiyle tehdit,bombalama yöntemleriyle para alma eylemlerini gerçekleştirme yönünde teşekkül oluşturdukları, zaman zaman toplanarak karar aldıkları, fiillerinde süreklilik bulunduğu suçları işlemek için yönetim,dayanışma gibi öğelerle bir araya geldikleri bu tür bir çalışma içinde oldukları anlaşılmaktadır.

Yerel Mahkeme kararında aşamadaki sanıklar ile tanıkların anlatımlarına, hükmün dayanağını oluşturan tüm belgelere, bant çözüm tutanakları ile tüm kanıtlara yer verilmiş, "'Dosya kapsamındaki kanıtların değerlendirilmesi"bölümünde de CYUY.nın 32,260,308/7 ve Anayasanın 141/3. maddelerine uygun biçimde her eylemle ilgili olarak kanıtlar tartışılmış, yasal unsurları ile sabit kabul edilen olaylar Yargıtay denetimine olanak sağlayacak biçimde gösterilmek suretiyle hüküm kurulmuştur, gerekçeleriyle itiraz yoluna başvurularak;

1-Yüksek Özel Dairenin ilamının (1) nolu bölümündeki Kahraman B. hakkında Katılan Abdurrahman D.'e karşı yağma ve oteline roket atma eylemleri, sanık Enver Ç. hakkında roket atma eylemine katılmaktan kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanık Kemal Ö. hakkında Vahyettin A.'a karşı yağma suçundan verilen beraat kararının onanmasına ilişkin kararının kaldırılarak hükümlerin belirtilen nedenlerle bozulmasına,

2-Yüksek Özel Dairenin bozma ilamının (3)nolu bölümünde gösterilen gerekçeler yerinde bulunmadığından sanık Mehmet Emin Y.'un Katılan Abdurrahman D.'e yönelik yağma, oteline roket atılması ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturma, sanık Bülent Y.'ün Katılan Abdurrahman D.'in oteline roket atma, sanıklar Kahraman B. ve Kemal Ö.'in mağdur Naci D.'e karşı yağma ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturma suçlarını işlediklerini yeterli, açık ve kesin delil bulunduğu gerekçesiyle, bozma kararının kaldırılmasına karar verilmesi" talep olunmuştur,

Dosya Birinci Başkanlığa gönderilmekle CEZA GENEL KURULUnca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.

CEZA GENEL KURULU KARARI

Sanıklardan Kahraman B.'in, meskun mahalde patlayıcı madde atmak, gasp, cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, Mehmet Emin Y.'un cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak, patlayıcı madde atmaya azmettirmek ve gasp, Enver Ç.'ın patlayıcı madde atmak, Kemal Ö.'in cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak ve gasp, Bülent Y.'ün patlayıcı madde atmak suçlarından cezalandırılmalarına, sanık Kemal Ö.'in şikayetçi Vahyettin A.'a yönelik gasp suçundan beraetine karar verilen olayda, Özel Daire ile Yargıtay C.Başsavcılığı arasındaki uyuşmazlıklar;

1- Sanık Kahraman B.'in katılan Abdurrahman D.'e yönelik gasp eyleminin,

a) TCY.nın 497/1. maddesindeki silahlı gasp suçunu oluşturup oluşturmadığı,

b) Aynı eylemde, TCY.nın 522. maddesinin pek fahiş değeri nedeniyle en üst oranda arttırım yapılmasında, yasal ve yeterli gerekçe gösterilip, gösterilmediği,

c) TCY.nın 31 ve 33. maddelerinin, cezaların toplamı üzerinde uygulanmasında, yasaya aykırılık bulunup bulunmadığı,

2-a) Sanık Enver Ç. hakkında TCY.nın 313. maddesinin uygulanmasında, cezasının aynı Yasanın 251. maddesi ile arttırılmasına olanak bulunup bulunmadığı,

b) Patlayıcı madde atmak suçundan TCY.nın 264/6-8. maddeleri uyarınca hükmolunan cezanın türünün hapis cezası olması nedeniyle, TCY.nın 31. maddesinin uygulanıp uygulanamayacağı,

3- Sanık Kemal Ö.'in, mağdur Vahyettin'e yönelik gasp suçundan cezalandırılmasına yeter kanıt bulunup bulunmadığı,

4- Sanık Mehmet Emin Y.'un, katılan Abdurrahman D.'e yönelik yağma, oteline roket atılması ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturma,

Sanık Bülent Y.'ün katılan Abdurrahman'ın oteline roket atma,

Sanıklar Kahraman B. ve Kemal Ö.'in şikayetçi Naci D.'e karşı yağma ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturma suçları ile ilgili olarak, hukuken geçerli kanıtlar ile yasal ve yeterli gerekçenin gösterilip gösterilmediği, sanık Kahraman'ın aşamalarda değişen hangi savunmasının hükme esas alındığının gösterilip, gösterilmediği noktalarında toplanmaktadır.

1-a) Türk Ceza Yasasının 495 vd. maddelerinde düzenlenen yağma (gasp) suçu, cebir ve şiddet (maddi cebir) veya tehdit (manevi cebir) kullanmak suretiyle yapılan hırsızlıktır. Hırsızlık ve yağma (gasp) cürümleri aynı ortak unsurlara sahip olmakla beraber, ayrıldıkları tek nokta malın alınması için cebir ve şiddet veya tehdit kullanılmasıdır. Bu haliyle yağma suçu karma suçlardan olup, cebri hırsızlık olarak da adlandırılmaktadır. Yağma suçunun ortak ağırlaştırıcı nedenleri ise TCY.nın 497. maddesinde gösterilmiştir. TCY.nın 497. maddesinin 1. fıkrasına göre, fiilin geceleyin veya silahla işlenmesi, 2. fıkrasında ise belirtilen fillerin, yol kesmek suretiyle veya içlerinden birisi görünür şekilde silahlı bulunan ikiden fazla kişi tarafından veya kıyafetini değiştirmiş kişiler tarafından işlenmesi ağırlaştırıcı neden olarak belirtilmiştir.

Sanık Kahraman B.'in 1995 yılında tehdit mektubu ile PKK. terör örgütü adına katılan Abdurrahman D.'den 10.000 DM. para istediği, bir gün sonra da katılanın işlettiği E... Oteline gidip, Çektar E. adına düzenlenmiş örgüt kimliğini göstererek isteğini yinelediği, kendisine olumsuz yanıt verilmesi üzerine katılanı müteakip kereler telefonla arayarak parayı ödemedikleri takdirde öldürülecekleri tehdidinde bulunduğu, bu yolla da isteğine ulaşamayan sanığın, 27.08.1995 günü gecesi katılanın otelini roketlediği ve ertesi günü otele telefon açarak katılan Abdurrahman'ın kardeşi Abdullah'a, otelin kendisi tarafından roketlendiğini, bunun bir uyarı olduğunu, paranın ödenmemesi halinde öldürülecekleri şeklinde tehditlerini sürdürdüğü, bunun üzerine, sanıkla Y... Pastanesinde buluşmak üzere randevulaşılarak 5000 DM.lik ödeme yapıldığı, kalan 5000 DM'nin ise bir ay sonra sanık Kahraman'a ödendiği, bu şekilde başlangıçta silahsız olarak başlayan tehdit ile para istenmesi eyleminin otelin roketlenmesi ile silahlı hale dönüştüğü, sanığın silahlı saldırı ve tehdidin etkisiyle suça konu parayı aldığı, roketatarlı saldırının etkisiyle gerçekleştirilen eylemin TCY.nın 497/1. maddesinde tanımı yapılan silahlı gasp suçunu oluşturduğu saptanmakla, Yargıtay C.Başsavcılığının bu itiraz nedeninin kabulüne karar verilmelidir.

b) TCY.nın 522/1. maddesinde, "Onuncu babta beyan olunan cürümlerin işlenmesinde cürmün mevzuu olan şeyin veya ika edilen zararın kıymeti pek fahiş ise mahkeme cürme mahsus olan cezayı yarısına kadar arttırır ve eğer hafif ise yarısına ve eğer pek hafif ise üçte birine kadar eksiltir."hükmü yer almakta olup, maddede hakime, biri cürmün mevzuu olan şeyin veya ika edilen zararın kıymeti, diğeri arttırım ve indirim oranlarını belirleme olmak üzere, iki tür taktir hakkı tanınmıştır.

Yerel Mahkemece, "suça konu paranın değeri, suç tarihi itibariyle günün ekonomik koşulları ve paranın satın alma gücü dikkate alınarak ve pek fahiş kabul edilerek" sanığın cezası TCY.nın 522. maddesi uyarınca yarı oranında arttırılmıştır. Gösterilen gerekçeler TCY.nın 522. maddesinin uygulanmasındaki hususları kapsamakta olup, dosya kapsamına göre de takdirde bir isabetsizlikte bulunmadığından bu yöne ilişen itiraz nedeninin reddine karar verilmelidir.

c) TCY.nın 31. maddesine göre beş yıldan fazla ağır hapse mahkûmiyet halinde sürekli, üç yıldan 5 yıla kadar ağır hapse mahkumiyet halinde ceza süresince kamu hizmetlerinden yasaklılığa, aynı Yasanın 33. maddesinde ise beş yıldan fazla ağır hapse mahkûmiyet halinde ceza süresince yasal kısıtlılık altından bulundurulmaya hükmolunacağı belirtilmiş olup, sanık Kahraman B., katılan Abdurrahman'a yönelik gasp suçu nedeniyle TCY.nın 495/1, 522 ve 59. maddeleri uyarınca 12 yıl 6 ay ağır hapis cezasıyla cezalandırılmış olduğu halde, TCY.nın 31. ve 33. maddelerinin uygulanmasına karar verilmeyip, sanık hakkında iki ayrı mağdura yönelik gasp, cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak ve meskun mahalde patlayıcı madde atmak suçlarından hükmolunan 24 yıl 22 ay ağır hapis ve 4 yıl 2 ay hapis cezasının toplamı üzerinden TCY.nın 31 ve 33. maddelerin uygulanmasına karar verilmesi ve hükmün bu şekilde Özel Dairece onanması isabetsiz olduğundan, bu yöne ilişkin itiraz nedeninin kabulüne karar verilmelidir.

2-a) Sanık Enver Ç. hakkında TCY.nın 313. maddesi ile hükmolunan cezanın aynı Yasanın 251. maddesi ile arttırılamayacağına ilişkin itiraz nedeninin incelenmesinde; sanığın E... Otelinin roketlenmesi eylemine fer'i fail olarak katıldığı kabul edilerek TCY.nın 264/6-8, 251, 65/3 ve 59. maddeleri ile 3 yıl 8 ay 13 gün hapis ve 222.221 TL. ağır par cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak suçundan sanık hakkında herhangi bir hüküm kurulmadığı saptandığından, konusu bulunmayan itiraz nedeninin reddine karar verilmelidir.

b) Sanık Enver Ç.'ın patlayıcı madde atmak suçundan TCY.nın 264/6-8, 251, 65 ve 59. maddeleriyle 3 yıl 8 ay 13 gün hapis ve 222.221 TL. ağır para cezasıyla cezalandırılmasına ve TCY.nın 31. maddesi uyarınca 3 yıl süre ile kamu hizmetlerinden yasaklanmasına karar verildiği anlaşılmaktadır. TCY.nın 31. maddesi uyarınca geçici olarak kamu hizmetlerinden yoksunluğa hükmedilebilmesi ancak 3 yıldan 5 yıla kadar ağır hapis cezasına mahkûmiyet halinde olanaklı olup, hükmolunan cezanın türü hapis olduğu halde TCY.nın 31. maddesinin uygulanmasına karar verilmesi isabetsizdir. Bu nedenle itirazın kabulüne karar verilmelidir.

3- Yerel Mahkemece hükmün gerekçesinde; sanık korucu başı Kemal Ö.'in, Kahraman B.'le, maddi durumu itibariyle zengin bildiği şahıslardan PKK.ya yardım ettiği bahanesiyle tehditle para alma fiillerini gerçekleştirme yönünde teşekkül oluşturdukları, alınan karar doğrultusunda Kahraman B.'in Vahyettin A.'dan telefon tehdidiyle para talep ettiği, bu tehdit üzerine ve tehdit doğrultusunda Vahyettin A.'ın Kemal Ö.'in yazıhanesinde Kahraman B. ile doğrudan görüştüğü, para verilmesi konusunda Vahyettin A.'ın her iki sanığa kabul beyanında bulunduğu, Vahyettin A.'ın telefon konuşmalarını kasete aldığı, bu kasetin Askeri Komutan tanık Hami Ç.'a Vahyettin A. tarafından verildiği, Kahraman B.'in tanık Hami Ç. huzurunda olayı kabullendiği, sanık savunmaları tanık ve müşteki anlatımlarıyla sabit olduğu belirtilmek suretiyle sanık Kemal Ö.'in Vahyettin A.'a yönelik gasp suçunun sabit olduğu kabul edilmiş, ancak hüküm fıkrasında sanık Kemal Ö.'in, Vahyettin A.'a yönelik gasp suçundan kanıt yetersizliğinden beraetine karar verilmek suretiyle gerekçe ve sonuç arasında çelişkiye düşülmüştür. Hüküm bu yönüyle kendi içinde çelişkili bulunduğundan, Yargıtay C.Başsavcılığının anılan hususa ilişkin itirazının bu değişik gerekçe ile kabulüne karar verilmelidir.

4- Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/3. maddesinde; "Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır." Buna paralel hüküm içeren CYUY.nın 32. maddesinde de; "Bütün hakimlik ve mahkemelerin her türlü kararları muhalefet şerhleri dahil gerekçeli olarak yazılır..." hükümleri yer almaktadır.

Gerekçe; hükmün dayanaklarının akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun açıklamasıdır. Gerekçenin dosyadaki bilgi ve belgelerin yerinde değerlendirildiğini gösterir biçimde; geçerli, yeterli ve yasal olması aranmalıdır. Yasal, yeterli ve geçerli bir gerekçeye dayanılmadan karar verilmesi yasa koyucunun amacına uygun düşmeyeceği gibi uygulamada da keyfiliğe yol açar. Keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, denetimde kolaylık sağlamak için hükmün gerekçeli olması gerekir.

Hükmün gerekçesinde gösterilmesi gereken noktalar ise CYUY.nın 260. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; bir hüküm sorun, gerekçe ve sonuç kısımlarından oluşmalı, gerekçe de, suçun yasal unsurları başta olmak üzere sabit ve muhakkak sayılan olaylar ve eğer kanıt başka olaylardan çıkarılmışsa bunlar gösterilmeli, cezanın kaldırılmasını, artırılmasını, indirilmesini gerektiren hususların neden sabit sayılıp, sayılmadığı açıklanmalı, hangi kanıtlara neden itibar edildiği, hangilerinin ne sebeple geçersiz sayıldığı vurgulanmalıdır.

Açıklanan bu usul kuralları buyurucu nitelikte olup, uyulmaması CYUY.nın 308/7. maddesi uyarınca mutlak bozma sebebi oluşturur.

İnceleme konusu kararda; Yerel Mahkemece; sanık Mehmet Emin Y.'un katılan Abdurrahman D.'e yönelik yağma, oteline roket atılması ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturma,

Sanık Bülent Y.'ün katılanın oteline roket atma,

Sanık Kahraman ile Kemal Ö.'in yakınan Naci D.'e karşı yağma ve cürüm işlemek için teşekkül oluşturma eylemleri ile ilgili olarak, her bir sanık ve eylem yönünden kanıtlar ayrı ayrı irdelenmemiş, sanık savunmaları değerlendirilmemiş, savunmalara hangi nedenlerle itibar edilmediği açıklanmamış, hangi kanıta hangi nedenle itibar edildiği açıklanmamış, kabulün dosyadaki bilgi ve belgeleri gösterilmemiş, çoğu birbiriyle çelişkili ve farklı tanık anlatımları alt alta yazılmak suretiyle tekrarlanmış, tüm beyanlara topluca yollama yapılmak suretiyle sanıklar hakkında hüküm tesis edilmiştir.

Diğer yönden sanık Kahraman B.'in 22.09.1996 tarihinde jandarmada; 05.12.1996 ve 25.02.1997 tarihlerinde DGM. C.Savcılığında, 26.02.1997 tarihinde DGM. Yedek Hakimliğinde, 07.03.1997 tarihli teşhis tutanağında, 23.10.1997 ve 05.05.1998 tarihli duruşmada beyanlarının saptandığı, ayrıca 12.12.1997 tarihinde yazılı olarak beyanda bulunduğu, sanığın savunmalarının aşamalarda farklılık gösterdiği saptandığı halde, bu savunmalardan hangisine itibar edildiği ve hangisinin hükme esas alındığının da gösterilmemek suretiyle sanıkların cezalandırılmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.

Bu itibarla Özel Daire bozması yerinde olup, bu yöne ilişkin itirazın reddine karar verilmelidir.

Çoğunluk görüşüne katılmayan bir kısım kurul üyeleri, sanık Kahraman'ın, önce tehditle para istediği, aradan zaman geçmesi ve PKK. terör örgütünün ilçeye silahlı saldırıda bulunması üzerine katılanın otelinin roketlendiği, paranın istenmesi veya alınması esnasında silahın kullanılmadığı olayda TCY.nın 497/1. maddesinin uygulanma koşullarının bulunmadığı gerekçesiyle bu itiraz nedeninin reddi yönünde;

Kurul Başkanı ve bir kısım üyeler ise; Yerel Mahkeme kararında, CYUY.nın 260. maddesine uygun olarak sanıkların aşamalardaki savunmaları ile tanık anlatımları, hükmün dayanağını oluşturan tüm belge, bant çözüm tutanakları ve kanıtlara yer verildiği, hükmün 24 ve 25. sayfalarında ise tüm kanıtların irdelenerek, suçun yasal unsurları, sabit ve muhakkak sayılan olaylar, cezanın arttırılması veya azaltılmasını gerektiren hususların belirtildiği, 25 ila 30. sayfalarında ise CYUY.nın 268. maddesine uygun olarak hüküm fıkrasına yer verildiği, verilen hükmün CYUY.nın 32, 260, 268, 308/7 ve Anayasa'nın 141/3. maddelerine uygun bulunduğu, bu nedenle (4) nolu itirazın kabulüne karar verilmesi yönünde karşı oy kullanmışlardır

Sonuç: Açıklanan nedenlerle;

1- Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının yukarda, (1-a) ve (1-c) bölümünde belirtilen nedenler yönünden KABULÜYLE, sanık Kahraman Bilgiç'in, katılan Abdurrahman Düşünmez'e yönelik gasp suçundan verilen mahkûmiyet hükmünün onanmasına ilişkin Özel Daire kararının kaldırılmasına, Yerel Mahkeme hükmünün (1-a) bölümünde belirtilen suç vasfındaki yanılgı ve (1-c) bölümünde açıklanan 31 ve 33. maddelerinin toplam ceza üzerinden uygulanması isabetsizliğinden, kazanılmış hakları saklı kalmak koşuluyla BOZULMASINA,

2-a) (1-b) bölümünde belirtilen ve aynı eylemde TCY.nın 522. maddesinin uygulanmasında gerekçe gösterilmediğine,

b) Sanık Enver Ç. hakkında TCY.nın 313. maddesi ile uygulama yapıldığı halde cezasının TCY.nın 251. maddesi ile arttırıldığına ilişkin itiraz nedenlerinin REDDİNE,

3- Sanık Enver Ç. hakkında 31. maddesinin hatalı olarak uygulandığına ilişkin Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının KABULÜYLE, bu sanık hakkındaki Özel Daire onama kararının kaldırılmasına ve Yerel Mahkeme hükmünün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA,

4- Sanık Kemal Ö.'in, mağdur Vahyettin'e yönelik gasp suçundan cezalandırılması gerektiğine ilişkin Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının DEĞİŞİK GEREKÇE İLE KABULÜYLE, Özel Daire onama kararının kaldırılmasına ve Yerel Mahkeme hükmünün BOZULMASINA,

5- Yargıtay C.Başsavcılığının, Özel Dairenin (3) nolu bozma nedenlerine ilişkin (4) noda belirtilen tüm itiraz nedenlerinin REDDİNE,

(1-a) ve (4) nolu nedenler yönünden oyçokluğuyla diğer nedenler yönünden oybirliği ile , (1), (2) ve (3) nolu nedenler yönünden 07.05.2002 günü yapılan müzakerede, (4) nolu neden yönünden ise 21.05.2002 günü yapılan ikinci müzakerede karar verildi.


Full & Egal Universal Law Academy