- Adres Araştırması Talebi
İCRA TAKİPLERİNDE BORÇLUNUN ADRESİNİN ARAŞTIRILMASI TALEBİ VE HUKUKİ DAYANAKLARI
GİRİŞ
Hukuk devleti ilkesinin temel güvencelerinden biri olan adil yargılanma hakkı, tarafların usulüne uygun olarak bilgilendirilmesini ve savunma hakkını kullanabilmesini zorunlu kılar. Özellikle cebri icra hukukunda, alacaklının alacağına kavuşması ile borçlunun haklarının korunması arasındaki denge, tebligat işlemlerinin hukuka uygun yapılmasıyla yakından ilişkilidir. İcra takibinin başlangıcı olan ödeme emrinin borçluya tebliğ edilememesi, takibin ilerlemesini engelleyen önemli bir usuli sorundur. Bu sorunun aşılması için alacaklı tarafından icra dairesine sunulan "adres araştırması talebi", borçlunun tebligata elverişli adresinin tespit edilerek takibe devam edilmesini sağlayan önemli bir hukuki yoldur. İşbu makalede, icra takiplerinde borçlunun adresinin araştırılması talebinin hukuki dayanakları, uygulama süreci, talep edilebilecek kurumlar ve dikkat edilmesi gereken hususlar, ilgili mevzuat ve doktrin çerçevesinde ayrıntılı olarak incelenecektir.
1. TEBLİGAT HUKUKU VE ADRESİN ÖNEMİ
Tebligat, bir hukuki işlemin veya yargısal kararın ilgili kişiye kanunda öngörülen usullere uygun olarak bildirilmesi işlemidir. Medeni usul ve icra hukukunda tebligat, hukuki dinlenilme hakkının (HMK m. 27) ve adil yargılanma hakkının temel bir unsurudur. Tarafların, haklarındaki iddialardan, yürütülen işlemlerden ve verilen kararlardan haberdar olması, ancak usulüne uygun bir tebligat ile mümkündür.
a. 7201 sayılı Tebligat Kanunu (TK), tebligatın nasıl yapılacağına dair temel kuralları düzenler. Kural olarak tebligat, muhatabın bilinen en son adresine yapılır (TK m. 10). Bilinen adrese çıkarılan tebligatın yapılamaması halinde, tebligat mazbatasına bunun sebebi şerh edilir.
b. İcra takibinin başlatılabilmesi için alacaklının takip talebinde borçlunun adını, soyadını ve adresini göstermesi zorunludur (İİK m. 58). Bu adres, icra dairesi tarafından ödeme emrinin tebliği için esas alınır.
c. Gösterilen adreste borçlunun bulunamaması, adresin yanlış olması, taşınmış olması veya başkaca bir nedenle tebligatın yapılamaması (Madde 1), takibin durmasına ve alacaklının hak arama sürecinin sekteye uğramasına neden olur. Bu durum, alacaklının adres araştırması talebinde bulunmasını gerekli kılar.
2. ADRES ARAŞTIRMA TALEBİNİN HUKUKİ DAYANAKLARI
Borçlunun adresinin araştırılması talebinin doğrudan ve tek bir maddede düzenlendiği bir kanun hükmü bulunmamakla birlikte, bu talep ve icra dairesinin bu yöndeki araştırması, çeşitli kanunlardaki düzenlemeler ve hukukun genel ilkeleri çerçevesinde meşruiyet kazanır:
a. Tebligat Kanunu ve Uygulaması: TK'nın 10. maddesine göre bilinen adrese tebligat yapılamaması durumunda, muhatabın Adres Kayıt Sistemi'nde (AKS) bulunan yerleşim yeri adresi (MERNİS adresi), bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır (TK m. 10/2). Eğer bu adrese de tebligat yapılamazsa veya adres MERNİS'te kayıtlı değilse, adres araştırması yapılması zorunluluğu doğar. Özellikle TK'nın 21/2. maddesi uyarınca MERNİS adresine tebligat yapılabilmesi için, tebligatı çıkaran merciin, "muhatabın o adreste oturmadığına dair iddia ve araştırmayı gerektirecek bir kaydın bulunmadığını" tebligat evrakına yazdırması gerekir. Bu araştırma yükümlülüğü, adres araştırması talebinin temelini oluşturur. Ayrıca, adresini değiştiren borçlunun yeni adresini bildirmemesi halinde uygulanacak TK m. 35 hükmü de, öncesinde bir adres araştırmasını zımnen içerebilir.
b. İcra ve İflas Kanunu (İİK): İİK, icra dairesine alacaklının talebi üzerine takip işlemlerini yürütme görevi verir. Alacaklının takibin ilerlemesini sağlama yükümlülüğü ve hakkı vardır. Ödeme emrinin tebliğ edilememesi halinde, alacaklının takibe devam edebilmek için borçlunun adresinin tespitini istemesi, bu genel hak ve yükümlülükler kapsamında değerlendirilir. İcra müdürünün, alacaklının talebi üzerine gerekli işlemleri yapma (örneğin, ilgili kurumlara müzekkere yazma) görevi bulunmaktadır.
c. Adres Kayıt Sistemi Kanunu ve Nüfus Hizmetleri Kanunu: 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu ile kurulan Adres Kayıt Sistemi (AKS) ve MERNİS, tebligat işlemlerinde merkezi bir öneme sahiptir. Kişilerin yerleşim yeri adreslerinin bu sistemde kayıtlı olması yasal bir zorunluluktur. Bu nedenle, adres araştırmasında ilk başvurulacak kaynaklardan biri MERNİS'tir.
d. Hukukun Genel İlkeleri: Alacaklının alacağına kavuşma hakkı, mahkemeye erişim hakkı ve usul ekonomisi ilkesi, tebligat yapılamaması nedeniyle takibin sürüncemede kalmasını engellemek amacıyla adres araştırması yapılmasına imkan tanır.
e. İşbu Dilekçe: Hazırlanan dilekçe, yukarıda belirtilen hukuki çerçeve içerisinde, alacaklının takibin devamını sağlamak amacıyla icra dairesinden borçlunun adresinin araştırılmasına yönelik usuli bir talep niteliğindedir (Madde 2).
3. ADRES ARAŞTIRMA SÜRECİ VE UYGULAMA
Uygulamada adres araştırma süreci genellikle şu şekilde işler:
a. Talebin Sunulması: Ödeme emri tebligatının bila tebliğ (tebliğ edilemeden) iade edilmesi üzerine, alacaklı veya vekili, icra dairesine hitaben bir dilekçe (işbu Dilekçe gibi) sunarak borçlunun tebligata elverişli adreslerinin araştırılmasını talep eder (Madde 1, Madde 2).
b. İcra Dairesinin İşlemi: Talep üzerine icra müdürlüğü, alacaklının dilekçesinde belirttiği veya re'sen gerekli gördüğü kurum ve kuruluşlara müzekkere yazar. Bu müzekkerelerde, dosyaya taraf olan borçlunun kimlik bilgileri (özellikle T.C. Kimlik Numarası) belirtilerek, sistemlerinde kayıtlı adres bilgilerinin icra dosyasına bildirilmesi istenir. İşbu Dilekçe'de belirtilen Muhtarlık, Emniyet Müdürlüğü ve SGK İl Müdürlüğü bu kurumlara örnektir (Madde 2).
c. Bilgi Toplama: İlgili kurumlar, genellikle UYAP (Ulusal Yargı Ağı Projesi) entegrasyonu üzerinden veya posta yoluyla icra dairesine cevaplarını iletirler. Gelen cevaplarda borçluya ait olabilecek adresler (ikametgah, iş yeri vb.) yer alır.
d. Sonraki Adımlar:
I. Yeni bir adres tespit edilirse, alacaklının talebi üzerine bu adrese TK m. 10 uyarınca normal tebligat çıkarılır.
II. Eğer MERNİS (yerleşim yeri) adresi tespit edilir ve bu adres daha önce tebliğ denenen adresten farklı ise, bu adrese TK m. 10'a göre tebligat yapılır. Eğer bu adres bilinen adresle aynı ise veya bu adrese yapılan tebligat da bila tebliğ dönerse (ancak adresin MERNİS adresi olduğu teyit edilmişse), alacaklı TK m. 21/2'ye göre tebligat yapılmasını talep edebilir.
III. Tüm araştırmalara rağmen borçlunun tebligata elverişli bir adresi bulunamazsa, son çare olarak ilanen tebligat (TK m. 28 vd.) yoluna başvurulabilir. Bu, masraflı ve zaman alan bir yöntem olduğundan genellikle en son tercih edilir.
4. TALEPTE BULUNABİLECEK KURUMLAR VE SAĞLANABİLECEK BİLGİLER
İcra dairesi tarafından adres araştırması kapsamında başvurulabilecek başlıca kurumlar ve elde edilebilecek potansiyel bilgiler şunlardır:
a. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü (NVİGM): MERNİS sistemi üzerinden borçlunun kayıtlı yerleşim yeri adresini sağlar. Bu, genellikle ilk ve en önemli araştırma merciidir.
b. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK): Borçlunun aktif veya pasif sigorta kaydının bulunduğu işyerlerinin adreslerini bildirebilir (Madde 2'de talep edilmiştir).
c. Emniyet Genel Müdürlüğü / Jandarma Genel Komutanlığı: Araç tescil kayıtları, sürücü belgesi kayıtları gibi bilgiler üzerinden adres tespitine yardımcı olabilir (Madde 2'de talep edilmiştir).
d. Vergi Daireleri: Mükellefiyet kaydına ilişkin adres bilgilerini içerebilir.
e. Bankalar: Borçlunun hesap açarken beyan ettiği adres bilgileri (Ancak bu bilgiye ulaşım genellikle daha kapsamlı malvarlığı araştırması ile birlikte veya özel yasal dayanaklarla mümkün olabilir).
f. Tapu Müdürlükleri: Borçlunun adına kayıtlı taşınmaz varsa, bu kayıtlardaki adres bilgileri.
g. Telekomünikasyon Şirketleri (GSM Operatörleri, İnternet Sağlayıcıları): Abonelik sözleşmelerindeki adresler (Genellikle KVKK kapsamında daha sıkı korunduğundan, müzekkereye cevap verilmesi mahkeme kararı veya açık yasal yetkiye bağlı olabilir).
h. Muhtarlıklar: Özellikle MERNİS öncesi dönemde veya kırsal bölgelerde adres tespiti için başvurulabilen bir merci olmakla birlikte, MERNİS'in yaygınlaşmasıyla önemi azalmıştır (Madde 2'de talep edilmiştir).
i. Seçmen Kütükleri (Yüksek Seçim Kurulu - YSK): Seçmen kaydına esas adres bilgileri.
5. DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR
a. Alacaklının Külfeti: Tebligat Kanunu ve İİK uyarınca, borçlunun bilinen adresini takip talebinde bildirme külfeti öncelikle alacaklıya aittir. Adres araştırması, bu ilk yükümlülüğün yerine getirilmesine rağmen tebligatın yapılamadığı durumlarda gündeme gelen ikincil bir yoldur.
b. Masraflar: Adres araştırması için yapılacak yazışmalar ve gönderilecek tebligatlara ilişkin masraflar, kural olarak alacaklı tarafından peşin olarak karşılanır (İİK m. 59). Bu masraflar, takip masrafı olarak asıl alacağa eklenir ve sonuçta borçludan tahsil edilir.
c. MERNİS Adresinin Önceliği: Uygulamada ve Tebligat Kanunu'nun sistematiğinde MERNİS adresi büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle, adres araştırmasında öncelikle borçlunun MERNİS adresinin tespit edilip edilmediği, edildiyse bu adrese usulüne uygun tebligat yapılıp yapılamadığına odaklanılır. TK m. 21/2'nin uygulanabilmesi için adresin MERNİS adresi olduğunun teyidi şarttır.
d. Süreç Yönetimi: Alacaklı veya vekilinin, adres araştırması talebinden sonra icra dairesine gelen cevapları takip etmesi ve gelen bilgilere göre tebligat talebini yenilemesi veya bir sonraki usuli adıma (örneğin TK m. 21/2 veya ilanen tebligat talebi) geçmesi, takibin süratle ilerlemesi açısından önemlidir.
6. DİLEKÇE UNSURLARI VE EKSİKLİK HALİNDE TAMAMLATTIRMA
Etkili bir adres araştırması talebi dilekçesinde bulunması gereken temel unsurlar şunlardır:
a. Başlık: Talebin yapıldığı icra dairesi belirtilmelidir (Örnek: T.C. ... İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NE). İşbu Dilekçe'de bu unsur mevcuttur.
b. Dosya Numarası: Takibin yapıldığı icra dosyasının esas numarası mutlaka yazılmalıdır. İşbu Dilekçe'de bu alan bulunmaktadır (Madde 1).
c. Taraflar: Alacaklı ve borçlunun kimlik bilgileri (dosya numarasından anlaşılsa da T.C. Kimlik No'nun belirtilmesi araştırmayı kolaylaştırır).
d. Açıklama: Ödeme emrinin tebliğ edilemediği ve bu nedenle adres araştırması yapılması gerektiği kısaca belirtilmelidir (Madde 1).
e. Talep: Hangi kurum ve kuruluşlardan adres sorulmasının istendiği açıkça belirtilmelidir (Madde 2). MERNİS adresinin özellikle sorulmasının talep edilmesi, TK m. 21/2 uygulaması açısından önemlidir. İşbu Dilekçe, Muhtarlık, Emniyet ve SGK'yı belirtmekle birlikte (Madde 2), bu kısma NVİGM/MERNİS sorgusunun da eklenmesi veya talebin genel tutularak "ilgili tüm resmi ve özel kurumlardan" şeklinde ifade edilmesi de mümkündür.
f. İmza ve Tarih: Talepte bulunan alacaklı veya vekilinin adı, soyadı, imzası ve talebin tarihi yer almalıdır (Madde 3).
Eğer talep dilekçesinde bir eksiklik varsa (örneğin dosya numarası yanlış veya eksikse, talep anlaşılamıyorsa), icra müdürü bu eksikliğin giderilmesi için alacaklıya süre verebilir veya talebi netleştirmesini isteyebilir. Ancak temel unsurları taşıyan bir dilekçe (işbu Dilekçe gibi) işleme alınır.
SONUÇ
İcra takibinde ödeme emrinin borçluya tebliğ edilememesi, alacaklının alacağına ulaşmasını engelleyen ciddi bir durumdur. Adres araştırması talebi, bu engeli aşmak için Tebligat Kanunu, İcra ve İflas Kanunu ve ilgili diğer mevzuat çerçevesinde alacaklıya tanınan önemli bir usuli imkandır. Alacaklının talebi üzerine icra dairesince MERNİS başta olmak üzere çeşitli kurum ve kuruluşlardan yapılan sorgulamalar neticesinde borçlunun tebligata elverişli adresinin tespit edilmesi, hukuki dinlenilme hakkına uygun olarak takibin ilerletilmesini sağlar. Bu süreç, hem alacaklının hak arama özgürlüğünün korunması hem de borçlunun savunma hakkına saygı gösterilmesi arasındaki dengeyi kurmaya hizmet eder. İşbu Dilekçe gibi usulüne uygun hazırlanmış bir talep, bu sürecin etkin bir şekilde başlatılmasının ilk adımıdır.
T.C
...
İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE
DOSYA NO : /