- Alacağın Temliki Bilgisinin Sunulması Talebi
ALACAĞIN TEMLİKİ BİLGİSİNİN İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE SUNULMASI TALEBİNİN HUKUKİ NİTELİĞİ VE USULÜ
Alacağın temliki, modern hukuk sistemlerinde borç ilişkilerinin dinamizmini sağlayan önemli hukuki müesseselerden biridir. Özellikle ticari hayatın ve ekonomik ilişkilerin karmaşıklığı, alacak haklarının devri yoluyla likidite sağlama, risk yönetimi veya hukuki takip süreçlerinde taraf değişikliği gibi ihtiyaçları beraberinde getirmiştir. Alacağın, mevcut bir icra takibine konu olması durumunda ise, bu devrin hukuki sonuçlarının takibe yansıtılması ve ilgili icra dairesine bildirilmesi özel bir önem arz etmektedir. İşbu makalede, icra takibine konu bir alacağın temlik edilmesi halinde, bu durumun icra müdürlüğüne bildirilmesine yönelik talebin hukuki dayanakları, usulü, sonuçları ve dikkat edilmesi gereken noktalar, ilgili mevzuat ve doktrinsel görüşler çerçevesinde ele alınacaktır.
1. ALACAĞIN TEMLİKİ (DEVRİ) KAVRAMI VE HUKUKİ DAYANAKLARI
Alacağın temliki (devri), 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun (TBK) 183 ila 194. maddeleri arasında düzenlenmiştir. TBK Madde 183/1 uyarınca alacağın devri, "Kanun, sözleşme veya işin niteliği engel olmadıkça alacaklı, borçlunun rızasını aramaksızın alacağını üçüncü bir kişiye devredebilir." şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanımdan hareketle alacağın temliki; mevcut bir borç ilişkisinden doğan alacak hakkının, alacaklı (temlik eden) tarafından üçüncü bir kişiye (temellük eden/devralan) bir sözleşme ile devredilmesi işlemidir.
a. Hukuki Niteliği: Alacağın devri sözleşmesi, hukuki niteliği itibarıyla bir tasarruf işlemidir. Bu sözleşmeyle alacak hakkı, temlik edenin malvarlığından çıkarak devralanın malvarlığına geçer. Doktrinde, alacağın devrinin sebebe bağlı olup olmadığı tartışmalı olmakla birlikte, baskın görüş ve Yargıtay uygulaması, devrin geçerliliğinin altta yatan borçlandırıcı işleme (ivazlı veya ivazsız olmasına göre satış, bağışlama vb.) bağlı olduğu yönündedir.
b. Tarafları: Alacağın devri ilişkisinin üç tarafı bulunmaktadır:
i. Temlik Eden (Devreden): Alacak hakkını devreden mevcut alacaklıdır.
ii. Temellük Eden (Devralan): Alacak hakkını devralan üçüncü kişidir.
iii. Borçlu: Alacak hakkının borçlusudur. Borçlunun bu sözleşmede taraf sıfatı yoktur ve kural olarak rızası aranmaz (TBK m. 183/1).
c. Şekli: Alacağın devri sözleşmesinin geçerliliği, TBK Madde 184/1 uyarınca yazılı şekilde yapılmasına bağlıdır. Bu yazılı şekil, bir geçerlilik (sıhhat) şartıdır. Adi yazılı şekil yeterlidir; resmi şekil veya nitelikli elektronik imza zorunluluğu bulunmamaktadır. Sözleşmede devredilen alacağın ve tarafların (devreden ve devralan) belirli veya belirlenebilir olması yeterlidir. İşbu Dilekçe'nin ekinde sunulan Temlik Sözleşmesi (Madde 3), bu şekil şartını yerine getiren temel belgedir.
d. Konusu ve Kapsamı: Kural olarak, mevcut ve devri kabil olan her türlü alacak temlik edilebilir. Gelecekte doğacak alacakların veya şarta bağlı alacakların devri de mümkündür. TBK Madde 189 uyarınca, alacağın devri ile birlikte, devredilen alacağa bağlı olan faiz gibi yan haklar (fer'i haklar) ve teminatlar (rehin, kefalet gibi) da devralana geçer. Ancak, temlik edenin kişiliğine bağlı olan öncelik hakları ve fer'i haklar devralana geçmez.
e. Devir Yasakları: TBK Madde 183/2, devir yasaklarını düzenler. Kanun hükmü (örneğin, nafaka alacağı gibi), taraflar arasındaki sözleşme (borçlu ile alacaklı arasındaki anlaşma) veya işin niteliği (örneğin, özel uzmanlık gerektiren bir hizmete ilişkin alacak) alacağın devrine engel olabilir.
2. ALACAĞIN TEMLİKİNİN BORÇLUYA BİLDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇLARI
Alacağın devri, devreden ile devralan arasında yazılı sözleşmenin yapıldığı anda hüküm ve sonuçlarını doğurur ve alacak hakkı devralana geçer. Ancak bu devrin borçluya karşı ileri sürülebilmesi ve borçlunun kime ödeme yapacağını bilmesi açısından durum farklıdır.
a. Bildirimin Rolü: TBK Madde 186, borçlunun iyiniyetle yaptığı ödemeyi korur. Maddeye göre, "Borçlu, alacağın devredildiği kendisine bildirilmeden önce, önceki alacaklıya; alacak birkaç kez devredilmişse, son devredene iyiniyetle ifada bulunarak borcundan kurtulur." Bu hüküm uyarınca, devir işlemi borçluya bildirilmediği sürece, borçlu eski alacaklıya (temlik edene) yaptığı ödeme ile borcundan kurtulabilir. Bildirim yapıldıktan sonra ise borçlu, ancak yeni alacaklıya (devralana) yapacağı ödeme ile borcundan kurtulabilir.
b. Bildirimi Yapacak Kişi: Bildirim, temlik eden veya temellük eden tarafından yapılabilir. Uygulamada genellikle alacağı devralan yeni alacaklı, hakkını kullanabilmek için borçluya bildirimi yapar. Bildirimin herhangi bir şekil şartı bulunmamakla birlikte, ispat kolaylığı açısından yazılı (örneğin noter aracılığıyla) yapılması tavsiye edilir. İcra takibi söz konusu olduğunda, icra müdürlüğü aracılığıyla yapılacak bildirim de geçerli bir yöntemdir ki işbu Dilekçe'de bu yönde bir talep bulunmaktadır (Madde 2).
c. Borçlunun Savunmaları: Alacağın devri, borçlunun hukuki durumunu ağırlaştırmamalıdır. TBK Madde 188 uyarınca, borçlu, devri öğrendiği sırada temlik edene karşı sahip olduğu savunmaları (örneğin, borcun ödenmiş olduğu, takas, zamanaşımı gibi) devralana karşı da ileri sürebilir. Ayrıca, borçlunun henüz muaccel olmamış bir alacağı varsa, devredilen alacaktan önce veya aynı anda muaccel olması koşuluyla bu alacağını devredilen alacak ile takas edebilir.
3. İCRA TAKİBİNE KONU ALACAĞIN TEMLİKİ VE İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE BİLDİRİM
Bir alacak hakkı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK) hükümleri çerçevesinde icra takibine konu edildikten sonra da temlik edilebilir. Bu durumda, alacağın devri sadece borç ilişkisini değil, aynı zamanda devam eden icra takip sürecini de etkiler.
a. Bildirimin Gerekliliği ve Amacı: İcra takibi devam ederken alacağın temlik edilmesi halinde, alacaklı sıfatı değişmiş olur. Takibin yeni alacaklı (devralan) tarafından devam ettirilebilmesi, hacizlerin onun adına konulması, satış işlemlerinin onun talebiyle yapılması ve tahsilatın ona ödenmesi için icra dosyasındaki alacaklı kaydının güncellenmesi zorunludur. İşte bu noktada, temlik işleminin icra müdürlüğüne bildirilmesi gerekliliği ortaya çıkar. İşbu Dilekçe, tam olarak bu amaca hizmet etmektedir (Madde 1, Madde 2). Bu bildirimle, icra müdürlüğü takibin yeni alacaklısından haberdar olur ve işlemleri onun adına yürütür.
b. Hukuki Dayanak: İİK'da, takibe konu alacağın devri halinde icra müdürlüğüne bildirim yapılmasına dair özel ve açık bir madde bulunmamakla birlikte, bu gereklilik takip hukukunun genel prensiplerinden, taraf sıfatındaki değişikliklerin dosyaya işlenmesi zorunluluğundan ve İİK Madde 53 vd. (takip talebi ve içeriği) ile Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) dava konusunun devrine ilişkin kıyasen uygulanabilecek hükümlerinden (HMK m. 125) ve özellikle HMK'nın dürüstlük kuralı ve doğruyu söyleme yükümlülüğünü düzenleyen (HMK m. 29) genel ilkelerinden kaynaklanmaktadır. İcra müdürlüğü, takip işlemlerini dosyadaki kayıtlı alacaklı adına yürütür. Alacaklı değiştiğinde, bu değişikliğin dosyaya usulüne uygun olarak bildirilmesi, takibin sağlıklı yürümesi için elzemdir.
c. Talebin İçeriği: İcra müdürlüğüne sunulacak talep dilekçesinde (işbu Dilekçe'de olduğu gibi);
i. İlgili icra dosyasının esas numarası (Dosya No) belirtilmelidir.
ii. Alacağın, dosyanın mevcut alacaklısı (müvekkil) tarafından kime (devralanın adı, soyadı/unvanı, T.C. kimlik/vergi numarası, adresi gibi ayırt edici bilgileri) temlik edildiği açıkça ifade edilmelidir (Madde 1).
iii. Temlik işlemini ispatlayan yazılı temlik sözleşmesinin eklendiği belirtilmelidir (Madde 3 - Ek 1).
iv. İcra müdürlüğünden, dosyadaki alacaklı kaydının güncellenmesi ve bundan sonraki işlemlerin yeni alacaklı adına yapılması talep edilmelidir (Madde 2 - zımnen).
v. Gerekli görülüyorsa veya borçluya ayrıca bildirim yapılmamışsa, temlik keyfiyetinin icra müdürlüğü aracılığıyla dosya borçlusuna bildirilmesi talep edilebilir (Madde 2).
d. Eklenmesi Gereken Belgeler: Talebin işleme alınabilmesi için temel kanıt olan yazılı temlik sözleşmesinin aslı veya onaylı bir suretinin dilekçeye eklenmesi şarttır (Madde 3). Ayrıca, talepte bulunan kişi veya vekil, temsil yetkisini gösteren belgeyi (vekaletname) de sunmalıdır (Madde 4). Vekaletnamede, alacağın takibi ve tahsili yetkisi yanında, alacağın devri veya devralınması ve buna ilişkin işlemlerin yapılması konusunda özel yetki bulunup bulunmadığı kontrol edilmelidir.
4. İŞBU DİLEKÇE VE USULİ GEREKLİLİKLER
Sunulan dilekçe (işbu Dilekçe), yukarıda açıklanan amaç ve gerekliliklere uygun olarak hazırlanmış bir talep metnidir.
a. Yapısal Unsurlar: Dilekçe, hitap edilen makamı (İcra Müdürlüğü), dosya numarasını, talebin konusunu (alacağın temlik edildiği bilgisi) (Madde 1), talep sonucunu (gerekli işlemlerin yapılması ve borçluya bildirim) (Madde 2), ekleri (temlik sözleşmesi) (Madde 3) ve talepte bulunan vekilin imzasını (Madde 4) içermektedir. Bu yapı, icra dairelerine sunulan standart talep dilekçeleri formatına uygundur.
b. Vekil Aracılığıyla Talep: Talep, alacaklı vekili tarafından yapılmıştır (Madde 4). Bu durumda, vekilin dosyada vekaletnamesinin bulunması veya talep ile birlikte vekaletnamesini sunması ve vekaletnamenin bu işlemi yapmaya yetki vermesi gerekmektedir.
c. İspat Vasıtası: Talebin dayanağı olan temlik sözleşmesinin dilekçeye eklenmesi (Madde 3), talebin esası olan hukuki işlemi (alacağın devri) ispat açısından zorunludur. İcra müdürü, bu sözleşmeyi inceleyerek devrin geçerli bir şekilde yapılıp yapılmadığını şekli olarak kontrol edecektir.
5. DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR VE MUHTEMEL EKSİKLİKLER
Alacağın temliki bilgisinin icra müdürlüğüne sunulması sürecinde ve ilgili dilekçelerin hazırlanmasında bazı hususlara dikkat edilmesi, sürecin etkinliği açısından önemlidir.
a. Devralanın Bilgilerinin Eksiksizliği: İşbu Dilekçe'nin 1. Maddesinde alacağın kime temlik edildiği belirtilirken, devralanın kimlik (T.C. Kimlik No/Vergi No) ve adres bilgilerinin tam ve eksiksiz olarak yazılması, icra müdürlüğünün kayıtları doğru bir şekilde güncellemesi ve olası tebligatları yapabilmesi açısından hayati önem taşımaktadır. Uygulamada bu bilgilerin eksik bırakılması, işlemlerin gecikmesine veya hatalı yapılmasına neden olabilir. Bu nedenle, dilekçenin ilgili bölümünde (Madde 1) bu detaylara yer verilmesi gereklidir.
b. Borçluya Bildirim Stratejisi: Dilekçede icra müdürlüğü aracılığıyla borçluya bildirim talep edilmektedir (Madde 2). Bu geçerli bir yöntem olmakla birlikte, TBK m. 186'nın koruduğu iyiniyetli ödemeyi derhal engellemek adına, icra müdürlüğüne başvurmadan önce devralan veya devreden tarafından borçluya doğrudan (örneğin noter ihtarnamesi ile) bildirim yapılması ve bu bildirimin yapıldığına dair belgenin de icra müdürlüğüne sunulması daha hızlı sonuç doğurabilir. İcra müdürlüğü kanalıyla bildirim, tebligat süreçleri nedeniyle zaman alabilir.
c. Kısmi Temlik Durumu: Eğer icra takibine konu alacağın tamamı değil de sadece bir kısmı temlik edilmişse, bu durumun hem temlik sözleşmesinde hem de icra müdürlüğüne sunulan talep dilekçesinde açıkça belirtilmesi gerekir. Aksi takdirde, alacağın tamamının devredildiği varsayılabilir.
d. Harç ve Masraflar: Temlik sözleşmeleri, içerdikleri değere göre damga vergisine tabi olabilir. Ayrıca, icra müdürlüğünün borçluya bildirim yapması gibi işlemler ek tebligat masrafı gerektirebilir. Bu mali yükümlülüklerin de göz önünde bulundurulması gerekir.
SONUÇ
Alacağın temliki, borç ilişkilerinde önemli bir hukuki işlem olup, alacak hakkının el değiştirmesine olanak tanır. İcra takibine konu olmuş bir alacağın temliki halinde, bu değişikliğin takibin yürütüldüğü icra müdürlüğüne bildirilmesi, takibin yeni alacaklı adına sağlıklı bir şekilde devam edebilmesi için usuli bir zorunluluktur. Bu bildirim, usulüne uygun hazırlanmış bir talep dilekçesi ve ekinde sunulan yazılı temlik sözleşmesi ile gerçekleştirilir. İşbu Dilekçe, bu süreci başlatmaya yönelik temel unsurları içermekle birlikte, uygulamada devralanın bilgilerinin eksiksizliği, borçluya bildirim zamanlaması ve olası mali yükümlülükler gibi detaylara dikkat edilmesi, sürecin etkinliği ve hak kayıplarının önlenmesi bakımından önem taşımaktadır. Türk Borçlar Kanunu ve İcra ve İflas Kanunu'nun ilgili hükümleri ile yerleşik Yargıtay içtihatları, bu sürecin hukuki çerçevesini oluşturmaktadır.
T.C
...
İCRA MÜDÜRLÜĞÜNE
DOSYA NO : /
1. Müvekkil yukarıda esas numarası belirtilen İcra Dosyasındaki alacağını ... 'ya, temlik etmiştir. Bu hususta gerekli işlemlerin yapılmasını, dosya Borçlusuna durumun bildirilmesini saygılarımla vekaleten talep ederim. _._.20_