- Suçun Unsurlarının İncelenmesi
- Hukuki Savunmalar
- Tevsii Tahkikat Talebi
- Maddi Zararlar
- Koruma Tedbirlerinin Kaldırılması
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
TÜRK CEZA HUKUKUNDA CİNSEL TACİZ SUÇU (TCK MD. 105) VE SAVUNMA ESASLARI
1. GİRİŞ
Bireylerin cinsel dokunulmazlığı ve özgürlüğü, modern ceza hukukunun koruma altına aldığı temel değerlerdendir. Türk Ceza Kanunu (TCK), bu değerleri çeşitli suç tipleriyle güvence altına almıştır. Bu suç tiplerinden biri olan cinsel taciz suçu, 5237 sayılı TCK'nın 105. maddesinde düzenlenmiştir. Cinsel taciz, kişinin cinsel bütünlüğüne yönelik fiziksel temas içermeyen, ancak cinsel amaç taşıyan rahatsız edici davranışları ifade eder. Bu makalede, TCK m. 105'te düzenlenen cinsel taciz suçunun hukuki niteliği, unsurları, ceza muhakemesindeki yeri ve özellikle sanık müdafiliği perspektifinden savunma stratejileri, ilgili mevzuat, doktrin görüşleri ve Yargıtay içtihatları ışığında ayrıntılı olarak incelenecektir. İşbu Dilekçe'de yer alan savunma argümanları da bu inceleme kapsamında teorik bir çerçevede ele alınacaktır.
2. CİNSEL TACİZ SUÇUNUN HUKUKİ NİTELİĞİ VE UNSURLARI
Cinsel taciz suçunun doğru bir şekilde anlaşılması ve savunmanın etkin bir şekilde kurgulanabilmesi için suçun kanuni tanımı ve unsurlarının detaylı bir şekilde ortaya konulması gerekmektedir.
a. Kanuni Düzenleme:
TCK'nın "Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar" bölümünde yer alan 105. maddesinin birinci fıkrası şu şekildedir: "Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına hükmolunur." Maddenin ikinci fıkrası ise suçun nitelikli hallerini düzenlemektedir. Bu düzenleme ile korunan hukuki değer, kişinin cinsel özgürlüğü ve rahatsız edilmeme hakkıdır. Doktrinde, cinsel tacizin bir "sırnaşık suç" olduğu ve mağdurun cinsel anlamda rahatsız edilmesini cezalandırdığı ifade edilmektedir. Suç, serbest hareketli bir suçtur; yani kanun, taciz eyleminin hangi hareketlerle işlenebileceğini sınırlamamıştır.
b. Suçun Maddi Unsurları:
Cinsel taciz suçunun maddi unsurları fail, mağdur ve fiilden oluşmaktadır.
i. *Fail:* Suçun faili herhangi bir gerçek kişi olabilir. Kanunda fail açısından özel bir nitelik aranmamıştır.
ii. *Mağdur:* Suçun mağduru da cinsiyet ayrımı gözetilmeksizin herhangi bir kişi olabilir.
iii.*Fiil:* Suçun en önemli maddi unsuru "cinsel amaçlı olarak taciz etmek"tir (Madde 5.A.a). Taciz, sözlük anlamı itibarıyla rahatsız etme, sıkıntı verme anlamına gelir. Ancak TCK m. 105 bağlamında bu rahatsız etmenin "cinsel amaçlı" olması gerekmektedir. Fiil, mağdurun vücuduna temas *etmeksizin*, cinsel içerikli sözler söylemek, imalarda bulunmak, cinsel içerikli mesajlar veya görseller göndermek, ısrarlı bir şekilde cinsel içerikli bakışlarda bulunmak, cinsel organını göstermek gibi çeşitli şekillerde ortaya çıkabilir. Yargıtay kararlarında, fiilin ani veya süreklilik arz edebileceği kabul edilmektedir. Önemli olan, gerçekleştirilen davranışın objektif olarak cinsel bir anlam taşıması ve mağduru cinsel yönden rahatsız etme potansiyeline sahip olmasıdır. İşbu Dilekçe'de de belirtildiği gibi, savunma makamı sıklıkla müvekkilin eylemlerinin bu tanıma uymadığını, yani suçun maddi unsurunun gerçekleşmediğini iddia eder (Madde 8).
c. Suçun Manevi Unsuru:
Cinsel taciz suçu, ancak kasten işlenebilen bir suçtur. Failin, gerçekleştirdiği davranışın cinsel içerikli olduğunu bilmesi ve bu davranışı cinsel amaçla, yani mağduru cinsel yönden rahatsız etme kastıyla gerçekleştirmesi gerekir (Madde 7). Taksirle işlenmesi mümkün değildir. "Cinsel amaç" öğesi, bu suçun manevi unsurunun temelini oluşturur ve ispatı, yargılamanın en kritik noktalarından biridir. Failin saiki (özel kast) değil, genel kastı yeterli olmakla birlikte, bu kastın "cinsel bir amaç" içermesi zorunludur. Savunma, sıklıkla failde cinsel bir amacın bulunmadığını, davranışın yanlış anlaşıldığını veya başka bir kastla (örneğin, şaka, kızgınlık) yapıldığını ileri sürerek manevi unsurun yokluğunu ispatlamaya çalışır (Madde 9).
d. Hukuka Aykırılık Unsuru:
Her suçta olduğu gibi, cinsel taciz suçunda da fiilin hukuka aykırı olması gerekmektedir. Yani, fiili hukuka uygun hale getiren bir nedenin (örneğin, meşru savunma, kanun hükmünü icra gibi TCK'da sayılan hukuka uygunluk nedenleri) bulunmaması gerekir (Madde 7.c). Cinsel taciz suçunda hukuka uygunluk nedenlerinin uygulama alanı bulması oldukça zordur.
3. CİNSEL TACİZ SUÇUNDA SAVUNMA STRATEJİLERİ VE HUKUKA UYGUNLUK/KUSURLULUK NEDENLERİ
Sanık müdafiinin temel görevi, müvekkilinin lehine olan tüm hukuki argümanları ve delilleri mahkemeye sunmaktır. Cinsel taciz suçlamasıyla karşı karşıya kalan bir sanığın savunmasında çeşitli stratejiler izlenebilir.
a. Suç Unsurlarının Oluşmadığına Yönelik Savunmalar:
En temel savunma, suçun kanuni tanımındaki unsurların somut olayda gerçekleşmediği iddiasıdır.
i. *Maddi Unsurun Yokluğu:* Sanığın iddia edilen fiili hiç işlemediği veya işlediği iddia edilen fiilin TCK m. 105 anlamında "cinsel amaçlı taciz" niteliği taşımadığı savunulabilir. Fiilin cinsel içerikten yoksun olduğu, mağdur tarafından yanlış yorumlandığı, toplumsal örf ve adetler çerçevesinde normal kabul edilebilecek bir davranış olduğu veya rahatsız edici boyutlara ulaşmadığı iddia edilebilir (Madde 8).
ii. *Manevi Unsurun Yokluğu:* Sanığın cinsel amaçla hareket etmediği, fiilin şaka, kızgınlık, alay veya başka bir nedenle gerçekleştirildiği, cinsel bir boyutunun bulunmadığı ileri sürülebilir. Failin kastının ispatı genellikle zor olduğundan, bu savunma önem taşır (Madde 9).
b. Hukuka Uygunluk Nedenlerinin Varlığına Yönelik Savunmalar:
TCK'nın 24-26. maddelerinde düzenlenen hukuka uygunluk nedenlerinin (kanun hükmünü yerine getirme, meşru savunma, ilgilinin rızası, hakkın kullanılması) cinsel taciz suçunda uygulama alanı bulması pek olası değildir. Ancak somut olayın özelliklerine göre istisnai durumlarda bu nedenlerin varlığı iddia edilebilir (Madde 11). Örneğin, tıbbi bir müdahale sırasında yapılan bir davranışın yanlış yorumlanması gibi durumlarda "görevin ifası" gündeme gelebilir, ancak bu durum genellikle cinsel saldırı (TCK 102) ile karıştırılmamalıdır.
c. Kusurluluğu Kaldıran veya Azaltan Nedenlerin Varlığına Yönelik Savunmalar:
Fiil hukuka aykırı olsa bile, failin kusurlu sayılamayacağı haller mevcut olabilir. Yaş küçüklüğü (TCK 31), akıl hastalığı (TCK 32), sağır ve dilsizlik (TCK 33), geçici nedenler (TCK 34) gibi durumlar kusurluluğu tamamen kaldırabilir. Haksız tahrik (TCK 29) gibi nedenler ise kusurluluğu azaltarak cezada indirim sebebi olabilir (Madde 15, Madde 24). Savunma, bu tür durumların varlığını iddia ve ispat etmeye çalışabilir. İşbu Dilekçe'de de ceza sorumluluğunu kaldıran veya azaltan nedenlere atıf yapılmaktadır (Madde 11, Madde 15).
4. CEZA MUHAKEMESİ SÜRECİ VE DELİLLER
Cinsel taciz suçunun yargılama süreci, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) hükümlerine tabidir.
a. Soruşturma ve Kovuşturma Aşamaları:
TCK m. 105/1'de düzenlenen basit cinsel taciz suçu, şikayete tabidir. Mağdurun, fiili ve faili öğrendiği tarihten itibaren 6 ay içinde şikayette bulunması gerekir (TCK m. 73). Şikayet yoksa veya süresi içinde yapılmamışsa soruşturma veya kovuşturma yapılamaz. Ancak suçun TCK m. 105/2'deki nitelikli hallerinden biri (örneğin, kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin sağladığı nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle, aynı konutta birlikte yaşamanın sağladığı kolaylıktan faydalanarak, çocuğa karşı vb.) işlenmesi durumunda suçun takibi şikayete bağlı değildir, Cumhuriyet Savcısı re'sen soruşturma yapar. Soruşturma sonucunda yeterli şüpheye ulaşılırsa iddianame düzenlenerek kamu davası açılır. Görevli mahkeme genellikle Asliye Ceza Mahkemesidir.
b. Delillerin Toplanması ve Değerlendirilmesi:
Cinsel taciz suçları, genellikle tanığın bulunmadığı ortamlarda işlendiğinden ispatı zor suçlardandır. Bu nedenle delillerin titizlikle toplanması ve değerlendirilmesi büyük önem taşır. Başlıca deliller şunlardır:
i. *Mağdur Beyanı:* Cinsel suçlarda mağdurun beyanı önemli bir delildir. Ancak tek başına mahkumiyete yeterli olup olmadığı, diğer delillerle desteklenip desteklenmediği ve beyanın kendi içindeki tutarlılığı dikkatle değerlendirilmelidir.
ii. *Sanık İkrarı/Savunması:* Sanığın savunması ve olay anlatımı da önemli bir delildir.
iii.*Tanık Beyanları:* Olayı gören veya olay öncesi/sonrası duruma ilişkin bilgisi olan tanıkların beyanları kritik olabilir (Madde 87).
iv. *Teknik Deliller:* Özellikle mesaj, e-posta, sosyal medya kayıtları gibi dijital materyaller, güvenlik kamerası görüntüleri önemli deliller olabilir. Bu delillerin hukuka uygun olarak elde edilmesi ve uzmanlarca incelenmesi gerekebilir.
v. *Uzman Raporları:* Mağdurun veya sanığın psikolojik durumuna ilişkin raporlar, olayın etkilerini veya failin kusur yeteneğini değerlendirmede kullanılabilir (Madde 87).
Savunma makamı, soruşturma aşamasındaki eksiklikleri指摘 ederek kovuşturmanın genişletilmesini (tevsi-i tahkikat) talep edebilir (Madde 26, Madde 30). CMK m. 160/2 uyarınca Savcının sadece aleyhe değil, lehe olan delilleri de toplama yükümlülüğü hatırlatılabilir (Madde 29). Delillerin hukuka aykırı olarak elde edilip edilmediği (CMK m. 217/2) ve yargılamanın adil yapılıp yapılmadığı da savunmanın odak noktalarındandır (Madde 28). Nihayetinde mahkeme, tüm delilleri birlikte değerlendirerek "şüpheden sanık yararlanır" (in dubio pro reo) ilkesi ışığında bir karar verecektir.
5. KORUMA TEDBİRLERİ VE DİĞER HUKUKİ SONUÇLAR
Cinsel taciz suçundan yargılanan sanık hakkında CMK'da öngörülen koruma tedbirlerine başvurulabilir.
a. Tutuklama ve Adli Kontrol:
Tutuklama (CMK m. 100 vd.) en ağır koruma tedbiridir ve ancak son çare olarak başvurulmalıdır (Madde 55, Madde 58). Tutuklama için kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut deliller ve bir tutuklama nedeninin (kaçma şüphesi, delil karartma tehlikesi) bulunması gerekir (Madde 37). Basit cinsel taciz suçu, CMK m. 100/3'teki katalog suçlardan değildir (Madde 44). Savunma, tutuklama nedenlerinin bulunmadığını, ölçülülük ilkesine aykırılık olduğunu (Madde 57), tutukluluğun cezaya dönüştüğünü (Madde 50) ve adli kontrol tedbirlerinin yeterli olacağını ileri sürerek tahliye veya adli kontrol talebinde bulunur (Madde 36, Madde 83.8, Madde 84). Adli kontrol (CMK m. 109 vd.), tutuklama nedenlerinin varlığı halinde tutuklama yerine uygulanabilen bir tedbirdir (Madde 61). İmza atma, yurt dışına çıkış yasağı gibi yükümlülükler içerir. Adli kontrol kararının kaldırılması veya daha hafif bir tedbire çevrilmesi de talep edilebilir (Madde 60, Madde 84.10, Madde 84.11). Gerek tutuklama gerekse adli kontrolde AİHS m. 5 (Özgürlük ve Güvenlik Hakkı) ve Anayasa m. 19 hükümleri de dikkate alınmalıdır (Madde 53, Madde 54).
b. Mal Varlığına Tedbir Konulması ve El Konulan Eşyaların İadesi:
Suçtan elde edilen veya suçta kullanılan eşyalara el konulabilir (CMK m. 123 vd.) ve malvarlığı değerlerine tedbir konulabilir (CMK m. 128). Cinsel taciz suçunda bu tedbirlerin uygulanması daha az rastlanır olmakla birlikte, örneğin suçun işlenmesinde kullanılan iletişim cihazlarına (telefon, bilgisayar) el konulabilir. Soruşturma ve kovuşturma sonunda bu eşyaların müsaderesine (TCK m. 54) karar verilmeyecekse veya inceleme tamamlanmışsa iadesi talep edilebilir (Madde 77, Madde 79, Madde 84.12). Mal varlığına konulan tedbirlerin de kaldırılması istenebilir (Madde 33, Madde 83.7).
c. Uzaklaştırma Kararları:
Özellikle mağdurun korunması amacıyla 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun kapsamında veya CMK m. 109/3-j, k, l bentleri uyarınca adli kontrol tedbiri olarak sanık hakkında mağdura veya belirli yerlere yaklaşmama gibi uzaklaştırma kararları verilebilir. Bu kararların koşullarının ortadan kalktığı veya orantısız olduğu iddiasıyla kaldırılması talep edilebilir (Madde 80, Madde 84.13).
d. Tazminat Sorumluluğu:
Cinsel taciz fiili, aynı zamanda bir haksız fiil teşkil ettiğinden, mağdurun uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini için hukuk mahkemelerinde dava açılabilir. Ceza davasında verilen mahkumiyet kararı, hukuk mahkemesi açısından kesin delil niteliği taşıyabilir. Sanığın soruşturma veya kovuşturma aşamasında mağdurun zararını gidermesi, TCK m. 168'deki etkin pişmanlık hükümlerinin doğrudan uygulama alanı bulmasa da (ki bu hüküm daha çok malvarlığı suçları için öngörülmüştür), TCK m. 62 kapsamında takdiri indirim nedeni olarak veya cezanın bireyselleştirilmesinde lehe değerlendirilebilir (Madde 32, Madde 83.2).
6. DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKEN EK HUSUSLAR
İşbu Dilekçe'nin yapısı itibarıyla genel savunma argümanlarına yer verilmekle birlikte, somut olayın özelliklerine göre üzerinde durulması gereken bazı ek konular bulunmaktadır:
a. İsnat Edilen Diğer Suçlar:
Cinsel taciz fiili, işleniş biçimine göre başka suçlarla birlikte işlenmiş olabilir. Örneğin, taciz içeren sözler aynı zamanda hakaret (TCK m. 125) veya tehdit (TCK m. 106) suçunu da oluşturabilir. Özel hayatın gizliliğinin ihlali (TCK m. 134 vd.) veya kişisel verilerin hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi (TCK m. 135 vd.) gibi suçlar da gündeme gelebilir. Savunma stratejisi, isnat edilen tüm suçları kapsayacak şekilde oluşturulmalıdır (Madde 1, Bölüm IV.II).
b. Nitelikli Haller:
TCK m. 105/2'de düzenlenen nitelikli hallerin (kamu görevi, hizmet ilişkisi, vesayet, evlat edinme, üvey baba/ana, kardeş, birlikte yaşama, iş yeri vb. ilişkiler kullanılarak veya elektronik haberleşme araçlarıyla işlenmesi) varlığı iddia ediliyorsa, savunmanın bu özel duruma ilişkin ayrıca argümanlar geliştirmesi gerekir. Nitelikli hallerin varlığı cezayı artıracağından, bu unsurların oluşmadığının ispatı büyük önem taşır.
c. Etkin Pişmanlık ve Cezada İndirim Nedenleri:
İşbu Dilekçe'de de belirtildiği gibi (Madde 83.2), mağdurun zararının giderilmesi bir indirim nedeni olarak talep edilmektedir. TCK m. 168'deki etkin pişmanlık hükümlerinin cinsel suçlarda doğrudan uygulanabilirliği tartışmalı olsa da, failin pişmanlık göstermesi, zararı gidermeye çalışması gibi hususlar TCK m. 62'deki takdiri indirim nedenleri kapsamında veya cezanın alt sınırdan uzaklaşılmamasında dikkate alınabilir. Yine somut olayın özelliklerine göre haksız tahrik (TCK m. 29) gibi diğer indirim nedenlerinin varlığı da değerlendirilmelidir (Madde 13, Madde 15, Madde 22, Madde 24).
7. SONUÇ
Türk Ceza Kanunu'nun 105. maddesinde düzenlenen cinsel taciz suçu, kişinin cinsel özgürlüğünü ve rahatsız edilmeme hakkını korumayı amaçlayan önemli bir düzenlemedir. Fiziksel temas içermeyen ancak cinsel amaç taşıyan rahatsız edici davranışları cezalandıran bu suç tipinin yargılamasında, suçun maddi ve manevi unsurlarının, özellikle de "cinsel amaç" unsurunun dikkatle değerlendirilmesi gerekmektedir. Savunma makamı açısından, suçun unsurlarının oluşmadığını, hukuka uygunluk veya kusurluluğu etkileyen nedenlerin bulunduğunu ispatlamak, delilleri müvekkil lehine yorumlatmak ve adil yargılanma hakkı çerçevesinde tüm usuli güvencelerden yararlanmak esastır. Koruma tedbirlerine karşı itirazlar ve lehe olan hükümlerin uygulanması talepleri de savunmanın önemli bir parçasını oluşturur.
T.C.
...
... CEZA MAHKEMESİNE
ESAS NO :
SANIK : TC:
Adresi:
MÜDAFİ : Av.
KATILAN / MÜŞTEKİ : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
SUÇ : 1. ... (TCK Md. ... )
2. ... (TCK Md. ... )
3. ... (TCK Md. ... )
SUÇ TARİHİ :
KONU : Savunma dilekçesidir.
AÇIKLAMALAR :
I. MÜVEKKİL HAKKINDA BİLGİ:
Müvekkilim _._.20_ tarihinde ...'da doğmuştur. ... mezunu olup, ... olarak çalışmaktadır. Aylık geliri ... TL'dir.
II. SAVUNMA ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan savunmamızın maddeler halindeki kısa özetidir:
1. ...
2. ...
III. SUÇA İLİŞKİN VAKIALAR:
Suça ilişkin fiillerin ayrıntılı açıklamalarıdır:
1. ...
2. ...
IV. HUKUKİ SAVUNMALARIMIZ:
I. TCK MD. ... "..." SUÇUNA İLİŞKİN SAVUNMAMIZ:
A. Suçun Kanun ve Doktrindeki Unsurlarına İlişkin Açıklamalar:
1. TCK Md.105 'de tanımlanan suçun tüm unsurları gerçekleşmemiştir. Suçun unsurları kanunda ve doktrinde şu şekilde sıralanmıştır:
a) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz etmek
b) Suç işleme kastı
c) Olayda hukuka uygunluk nedeninin bulunmaması
B. Suçun Maddi Unsurları Gerçekleşmemiştir:
1. Müvekkilin eylemleri sonucunda; suça özgü maddi unsurlar gerçekleşmemiş olup, unsurların tamamlanmaması sebebiyle bu suçtan ceza verilemez.
2. ...
C. Suçun Manevi Unsurları Gerçekleşmemiştir:
1. Müvekkilin eylemleri sonucunda; suçun kanunda tanımlanan manevi unsurları gerçekleşmemiştir.
2. ...
D. Somut Olayda Cezai Sorumluluğu Kaldıran Hukuka Uygunluk Nedeni Bulunmaktadır:
1. Müvekkilimin işlediği iddia edilen suça ilişkin fiillerde; TCK'da "Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler" başlığı altında düzenlenen ve suç fiilini hukuka uygun hale getiren nedenler arasındaki TCK Md. ...'da düzenlenen "..." bulunmaktadır.
2. ...
E. Somut Olayda Ceza Sorumluluğunu Azaltan İndirim Nedenleri Bulunmaktadır:
1. Yukarıda açıklandığı üzere Müvekkilimin hakkında beraat kararı verilmesi gerekmektedir. Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte olacak ise Müvekkilim hakkında uygulanacak olan cezanın tayininde indirim uygulanması gerekmektedir.
2. Müvekkilimin işlediği iddia edilen suça ilişkin fiillerde; TCK'da "Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler" başlığı altında düzenlenen ve cezai sorumluluğu azaltan nedenler arasındaki TCK Md. ...'da düzenlenen "..." bulunmaktadır.
3. ...
II.TCK MD. ... "..." SUÇUNA İLİŞKİN SAVUNMAMIZ:
A. Suçun Kanun ve Doktrindeki Unsurlarına İlişkin Açıklamalar:
1. TCK Md ... 'de tanımlanan suçun tüm unsurları gerçekleşmemiştir. Suçun unsurları kanunda ve doktrinde şu şekilde sıralanmıştır:
a) ...
b) Suç işleme kastı
c) Olayda hukuka uygunluk nedeninin bulunmaması
B. Suçun Maddi Unsurları Gerçekleşmemiştir:
1. Müvekkilin eylemleri sonucunda; suça özgü maddi unsurlar gerçekleşmemiş olup, unsurların tamamlanmaması sebebiyle bu suçtan ceza verilemez.
2. ...
C. Suçun Manevi Unsurları Gerçekleşmemiştir:
1. Müvekkilin eylemleri sonucunda; suçun kanunda tanımlanan manevi unsurları gerçekleşmemiştir.
2. ...
D. Somut Olayda Cezai Sorumluluğu Kaldıran Hukuka Uygunluk Nedeni Bulunmaktadır:
1. Müvekkilimin işlediği iddia edilen suça ilişkin fiillerde; TCK'da "Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler" başlığı altında düzenlenen ve suç fiilini hukuka uygun hale getiren nedenler arasındaki TCK Md. ...'da düzenlenen "..." bulunmaktadır.
2. ...
E. Somut Olayda Ceza Sorumluluğunu Azaltan İndirim Nedenleri Bulunmaktadır:
1. Yukarıda açıklandığı üzere Müvekkilimin hakkında beraat kararı verilmesi gerekmektedir. Sayın Mahkemeniz aksi kanaatte olacak ise Müvekkilim hakkında uygulanacak olan cezanın tayininde indirim uygulanması gerekmektedir.
2. Müvekkilimin işlediği iddia edilen suça ilişkin fiillerde; TCK'da "Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenler" başlığı altında düzenlenen ve cezai sorumluluğu azaltan nedenler arasındaki TCK Md. ...'da düzenlenen "..." bulunmaktadır.
3. ...
V. TEVSİİ TAHKİKAT TALEBİMİZE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR:
1. Müvekkil aleyhine yürütülen soruşturmada iddia makamı tarafından eksik inceleme ve araştırma yapılmıştır.
2. Ayrıca iddia makamının mütalaasında dayanmış olduğu ... hususlarına ilişkin deliller ... Cumhuriyet Başsavcılığının / soruşturma numaralı dosyasının içerisinde yer almamaktadır.
3. CMK Md. 217/1 hükmü uyarınca, hakim kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabilir.
4. CMK Md. 160/2 'ye göre Cumhuriyet Savcısı Şüphelinin sadece aleyhine olan delilleri değil, aynı zamanda lehine olan delilleri de toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlü iken soruşturma kapsamında aşağıda belirtilmiş olan deliller toplanmamıştır.
5. Tüm bu nedenlerle soruşturma aşamasında toplanmayarak dosya içerisine dahil edilmeyen ve iddia makamı tarafından mütalaada belirtilen aşağıdaki delillerin