- Davaya Cevap Dilekçesi
- Adli Yardım
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU ÇERÇEVESİNDE CEVAP DİLEKÇESİNİN HUKUKİ NİTELİĞİ, UNSURLARI VE USUL HUKUKU AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ
Türk medeni usul hukukunda, davaya cevap dilekçesi, davalının, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü iddia ve taleplere karşı savunmalarını ve delillerini bildirdiği temel usuli bir enstrümandır. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK), dilekçeler teatisi aşamasının ikinci ve önemli bir parçasını oluşturan cevap dilekçesinin hazırlanması, içeriği ve sunulması süreçlerini ayrıntılı olarak düzenlemiştir. İşbu makalede, genel bir cevap dilekçesi taslağı esas alınarak, cevap dilekçesinin hukuki niteliği, barındırması gereken unsurlar, ileri sürülebilecek usuli ve esasa ilişkin savunmalar, talep edilebilecek hususlar ve delillerin sunulması gibi konular, ilgili mevzuat ve doktrin ışığında incelenecektir.
CEVAP DİLEKÇESİNİN HUKUKİ NİTELİĞİ VE ÖNEMİ
Cevap dilekçesi, davalının davaya karşı savunma hakkını kullandığı ilk ve en temel yazılı beyanıdır. Anayasa'nın 36. maddesinde güvence altına alınan "hak arama hürriyeti" ve bunun ayrılmaz bir parçası olan "savunma hakkı"nın kullanılmasında merkezi bir rol oynar. HMK'nın "cevaba cevap ve ikinci cevap dilekçesi" başlıklı 136. maddesi ile düzenlenen dilekçeler teatisi (yazılı yargılama usulünde), davalıya, davacının iddialarına karşı kendi argümanlarını ve delillerini mahkemeye sunma imkanı tanır.
a. Savunma Hakkının Kullanımı: Cevap dilekçesi, davalının davacının iddialarını kabul edip etmediğini, vakıalara ilişkin kendi beyanlarını, hukuki nitelendirmelerini ve delillerini bildirmesine olanak tanır. Davalının süresi içinde cevap dilekçesi vermemesi, kural olarak davacının dava dilekçesindeki vakıaları inkar etmiş sayılması sonucunu doğurur (HMK m. 128). Ancak bu durum, davalının daha sonra delil sunma veya savunma yapma hakkını tamamen ortadan kaldırmaz, ancak iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı çerçevesinde hareket etme zorunluluğu getirir (HMK m. 141).
b. Yargılamanın Somutlaştırılması: Cevap dilekçesi, uyuşmazlığın sınırlarının çizilmesine ve mahkemenin hangi vakıalar üzerinde inceleme yapacağının belirlenmesine yardımcı olur. Davalının beyanları, davacının iddialarıyla karşılaştırılarak çekişmeli ve çekişmesiz vakıalar ayrıştırılır, bu da yargılamanın daha etkin ve hızlı ilerlemesini sağlar.
CEVAP DİLEKÇESİNİN UNSURLARI
HMK'nın 129. maddesi, dava dilekçesinde bulunması gereken unsurları düzenlerken, aynı zamanda cevap dilekçesinin de bu unsurları taşıması gerektiğini zımnen ifade etmektedir. İşbu Dilekçe'de de bu temel unsurlara yer verildiği görülmektedir (Madde Başlıkları). Buna göre bir cevap dilekçesinde bulunması gereken temel unsurlar şunlardır:
a. Mahkemenin adı (Madde Başlık).
b. Davacı ile davalının adı, soyadı, T.C. kimlik numarası ve adresleri (Madde Başlık).
c. Varsa tarafların kanuni temsilcilerinin ve vekillerinin adı, soyadı ve adresleri (Madde Başlık).
d. Davanın esası (genellikle dosya numarası ile belirtilir).
e. Davalının savunmasının dayanağı olan bütün vakıaların sıra numarası altında açık özetleri (Madde II, Madde IV). Bu vakıaların hangi delillerle ispat edileceği (Madde Delil Listesi).
f. Dayanılan hukuki sebeplerin özeti (Madde IV).
g. Açık bir şekilde talep sonucu (Madde Talep Sonucu).
h. Davalının veya varsa kanuni temsilcisinin yahut vekilinin imzası (Madde İmza).
Bu unsurların eksikliği halinde, mahkeme eksikliğin giderilmesi için süre verebilir (HMK m. 130).
USULE İLİŞKİN SAVUNMALAR (İLK İTİRAZLAR)
HMK m. 116'da düzenlenen ilk itirazlar, davanın esasına girilmeden önce incelenmesi gereken ve davanın görülmesine engel teşkil edebilecek usuli meselelerdir. İlk itirazların cevap dilekçesiyle birlikte ileri sürülmesi zorunludur (HMK m. 117/1). İşbu Dilekçe'de de usule ilişkin itirazlara yer verilmiştir (Madde III).
a. Zamanaşımı İtirazı (Madde III.A): Zamanaşımı, bir hakkın belirli bir süre içerisinde kullanılmaması nedeniyle dava edilebilme niteliğini kaybetmesidir. Türk Borçlar Kanunu (TBK) ve diğer özel kanunlarda çeşitli haklar için farklı zamanaşımı süreleri öngörülmüştür (Örn: TBK m. 146 genel zamanaşımı süresi 10 yıl). Zamanaşımı bir defi olup, mahkemece re'sen (kendiliğinden) dikkate alınmaz; davalının bunu süresi içinde ileri sürmesi gerekir. Cevap dilekçesinde zamanaşımı definin ileri sürülmesi, davanın bu usuli nedenden reddedilmesini sağlama potansiyeline sahiptir (Madde III.A.1). Zamanaşımı itirazının ilk itirazlardan olmadığı, bir defi olduğu ve cevap süresi içinde ileri sürülmesi gerektiği doktrinde kabul edilmektedir. HMK 116'da sayılmamakla birlikte, uygulamada cevap dilekçesinde ileri sürülmesi yaygındır.
b. Yetki İtirazı (Madde III.B): Yetki, bir davaya hangi yerdeki görevli mahkemenin bakacağını belirleyen kurallardır. HMK m. 5 ila m. 19 arasında düzenlenmiştir. Kesin yetki halleri dışında (örn: taşınmazın aynına ilişkin davalar, HMK m. 12), yetki itirazının ilk itiraz olarak cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir (HMK m. 116/1-a, m. 117). Aksi halde mahkeme yetkisiz olsa bile davaya bakmaya devam eder (HMK m. 19/2). Davalı, yetki itirazında bulunurken yetkili mahkemeyi de göstermelidir (HMK m. 19/2). İşbu Dilekçe'de yetki itirazına ilişkin bir bölüm bulunmaktadır (Madde III.B.1).
c. Diğer İlk İtirazlar: HMK m. 116'da sayılan diğer ilk itirazlar arasında işbölümü itirazı ve tahkim itirazı da bulunmaktadır. Bunların da cevap dilekçesiyle ileri sürülmesi gerekir.
ESASA İLİŞKİN SAVUNMALAR VE VAKIALARIN İLERİ SÜRÜLMESİ
Cevap dilekçesinin en önemli bölümlerinden biri, davalının davanın esasına ilişkin savunmalarını ve dayandığı vakıaları açıkladığı kısımdır (Madde IV).
a. Vakıaların İnkarı veya Kabulü: Davalı, davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaları tek tek ele alarak hangilerini kabul edip hangilerini inkar ettiğini açıkça belirtmelidir. İnkar edilmeyen vakıalar kural olarak çekişmesiz sayılır (HMK m. 187/2).
b. Karşı Vakıaların İleri Sürülmesi: Davalı, sadece davacının vakıalarını inkar etmekle kalmayıp, kendi lehine sonuç doğuracak karşı vakıaları da ileri sürebilir. Bu vakıaların da somut ve açık bir şekilde anlatılması ve delillerle desteklenmesi gerekir.
c. Hukuki Sebepler: Davalı, dayandığı vakıaların hukuki nitelendirmesini ve ilgili mevzuat hükümlerini belirtebilir (Madde IV). Ancak hukuki sebeplerin bildirilmesi zorunlu değildir; zira "hukukun uygulanması" hakimin görevidir (HMK m. 33).
d. İspat Yükü (Madde III.C): Kural olarak, iddia edilen bir vakıadan kendi lehine hak çıkaran taraf, o vakıayı ispatla yükümlüdür (Türk Medeni Kanunu m. 6, HMK m. 190/1). Davalı, cevap dilekçesinde davacının ispat yükü altında olduğunu belirtebilir (Madde III.C.1) ve davacının iddiasını ispatlayamadığını savunabilir. Aynı zamanda, kendi ileri sürdüğü defi veya itirazlara dayanak oluşturan vakıaların ispat yükü de kural olarak davalıya aittir.
TAZMİNAT TALEPLERİNE KARŞI İTİRAZLAR
İşbu Dilekçe'de maddi ve manevi tazminat taleplerine karşı özel itiraz bölümleri bulunmaktadır (Madde V, Madde VI).
a. Maddi Tazminat İtirazları (Madde V): Davacının maddi tazminat talebine karşı davalı;
i. Hukuka Aykırılık Unsurunun Yokluğu: Eylemin hukuka aykırı olmadığını savunabilir.
ii. Kusursuzluk: Olayda kusurunun bulunmadığını veya kusurunun iddia edilenden az olduğunu ileri sürebilir (Madde V.1, Madde VIII.1). Kusurun derecesi tazminat miktarının belirlenmesinde önemlidir (TBK m. 51).
iii. Zararın Yokluğu veya Miktarının Azlığı: Davacının iddia ettiği zararın doğmadığını, abartıldığını veya ispatlanamadığını savunabilir (Madde V.1).
iv. İlliyet Bağının Yokluğu: Hukuka aykırı eylem ile zarar arasında nedensellik bağının bulunmadığını iddia edebilir.
v. Müterafik Kusur: Zararın doğmasında veya artmasında davacının da kusurunun (müterafik kusur) bulunduğunu ileri sürerek tazminatta indirim yapılmasını talep edebilir (TBK m. 52).
b. Manevi Tazminat İtirazları (Madde VI): Manevi tazminat, kişilik haklarının ihlali nedeniyle duyulan elem, acı ve üzüntünün hafifletilmesi amacıyla hükmedilen bir tazminat türüdür (TBK m. 56, m. 58). Davalı, manevi tazminat talebine karşı;
i. Kişilik Hakkı İhlalinin Yokluğu: Eylemin davacının kişilik haklarını ihlal etmediğini savunabilir.
ii. Kusursuzluk: Maddi tazminattaki gibi kusursuzluğunu ileri sürebilir (Madde VI.1).
iii. Manevi Zararın Yokluğu: Davacının iddia ettiği gibi bir manevi zararın oluşmadığını savunabilir.
iv. Tazminat Miktarının Fahişliği: Talep edilen manevi tazminat miktarının, olayın özellikleri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve manevi tazminatın zenginleşme aracı olmaması ilkesi (Madde VI.2) göz önüne alındığında fahiş olduğunu belirterek daha düşük bir miktara hükmedilmesini veya talebin reddini isteyebilir.
GEÇİCİ HUKUKİ KORUMA TALEPLERİNE KARŞI İTİRAZLAR
Davacılar, dava sonucunu güvence altına almak amacıyla ihtiyati tedbir veya ihtiyati haciz gibi geçici hukuki koruma tedbirleri talep edebilirler. Davalı, cevap dilekçesinde veya ayrı bir dilekçe ile bu taleplere itiraz edebilir.
a. İhtiyati Tedbir Talebine İtiraz (Madde VII): İhtiyati tedbir, HMK m. 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakınca yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir (HMK m. 389/1). Davalı, bu şartların gerçekleşmediğini, özellikle hakkın elde edilmesinin zorlaşmayacağını veya gecikmede sakınca bulunmadığını ileri sürerek tedbir talebinin reddini isteyebilir (Madde VII.1, Madde VII.1). Ayrıca, gösterilecek teminat karşılığında tedbirin kaldırılmasını veya değiştirilmesini talep edebilir (HMK m. 395).
b. İhtiyati Haciz Talebine İtiraz (Madde VIII): İhtiyati haciz, İcra ve İflas Kanunu (İİK) m. 257 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir. Vadesi gelmemiş borçtan dolayı da belirli şartlarda ihtiyati haciz istenebilir. Davalı, ihtiyati haciz şartlarının (vadenin gelmiş olması, alacağın rehinle temin edilmemiş olması, borcun varlığına dair yaklaşık ispat vb.) oluşmadığını ileri sürerek talebin reddini (Madde VIII.2) veya konulmuşsa kaldırılmasını (İİK m. 265) talep edebilir.
ADLİ YARDIM TALEBİ
Adli yardım, kendisi ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama veya takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimselerin, iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde, talepte bulundukları takdirde bu giderlerden geçici olarak muaf tutulmasıdır (HMK m. 334/1). İşbu Dilekçe'de davalı adına adli yardım talebinde bulunulmaktadır (Madde IX, Madde Talep Sonucu.2). Davalı, gerekli yargılama giderlerini karşılama gücünün olmadığını (Madde IX.1), haklılık karinesini (davasında veya savunmasında haklı olduğu yolunda kanaat uyandırmayı) ve diğer yasal şartları (HMK m. 334, 336) açıklayarak adli yardım talebinde bulunabilir. Mahkeme, talebi değerlendirerek kabul veya red kararı verir.
DELİLLERİN SUNULMASI
Taraflar, iddia ve savunmalarını dayandırdıkları vakıaları ispat etmek için delil göstermek zorundadırlar (HMK m. 189). Cevap dilekçesinde, savunmaya dayanak oluşturan vakıaların hangi delillerle ispat edileceği belirtilmelidir (HMK m. 129/1-e). İşbu Dilekçe'nin ekinde bir delil listesi sunulmuştur (Madde Delil Listesi).
a. Delil Türleri: HMK'da sayılan deliller arasında senet (HMK m. 199 vd.), yemin (HMK m. 225 vd.), tanık (HMK m. 240 vd.), bilirkişi (HMK m. 266 vd.), keşif (HMK m. 288 vd.) ve uzman görüşü (HMK m. 293) bulunmaktadır. Dilekçede bu delillerin birçoğuna yer verilmiştir (Madde Delil Listesi.1-7).
b. Delillerin Sunulma Zamanı: Kural olarak delillerin cevap dilekçesiyle birlikte sunulması veya nerede bulunduğunun bildirilerek celbinin talep edilmesi gerekir (HMK m. 121, m. 129/2). Elde olmayan veya daha sonra ortaya çıkan deliller için HMK m. 145 çerçevesinde sonradan delil gösterme imkanı mevcuttur.
c. Delil Listesi (Madde Delil Listesi): Delillerin liste halinde sunulması, hangi delilin hangi vakıanın ispatı için istendiğinin belirtilmesi (Madde Delil Listesi.Açıklaması), yargılamanın düzeni açısından önemlidir. Dilekçede tanık, bilirkişi, keşif, yemin, uzman görüşü, isticvap gibi çeşitli delillere dayanılacağı belirtilmiştir. Tanıkların isim ve adreslerinin bildirilmesi, bilirkişi incelemesi veya keşif isteniyorsa konusunun belirtilmesi gereklidir.
TALEP SONUCU
Cevap dilekçesinin sonunda, davalının mahkemeden ne talep ettiği açık ve net bir şekilde ifade edilir (Madde Talep Sonucu). İşbu Dilekçe'deki talepler arasında;
a. Davanın reddi (Madde Talep Sonucu.1).
b. Adli yardım talebinin kabulü (Madde Talep Sonucu.2).
c. İhtiyati tedbir ve haciz taleplerinin reddi (Madde Talep Sonucu.3, 4).
d. Yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi (Madde Talep Sonucu.8, 9).
gibi hususlar yer almaktadır. Taleplerin, dilekçenin önceki bölümlerinde açıklanan vakıalar ve hukuki gerekçelerle uyumlu olması gerekir. "Fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması" (Madde Talep Sonucu başı) yaygın bir uygulamadır, ancak HMK sisteminde iddia ve savunmanın genişletilmesi yasağı (HMK m. 141) nedeniyle etkisi sınırlıdır.
DİKKATE ALINABİLECEK DİĞER HUSUSLAR
Genel bir cevap dilekçesi taslağı olmakla birlikte, somut olayın özelliklerine göre cevap dilekçesinde değinilmesi gerekebilecek ek konular bulunmaktadır. Bu konular, davanın niteliğine göre "Usule İlişkin Açıklamalar" (Madde III) veya "Esasa İlişkin Vakıalar ve Hukuki Açıklamalar" (Madde IV) başlıkları altında veya ayrı başlıklar halinde ele alınabilir:
a. Dava Şartları Yönünden İtirazlar: Mahkeme, dava şartlarını (HMK m. 114) her aşamada re'sen inceler. Ancak davalı da cevap dilekçesinde dava şartı eksikliğini ileri sürebilir. Örneğin, davacının dava ehliyetinin (fiil ehliyeti) bulunmadığı, davada taraf sıfatının (husumet) yokluğu, hukuki yarar bulunmadığı gibi itirazlar bu kapsamdadır.
b. Karşı Dava (HMK m. 132): Davalının, asıl davanın açıldığı mahkemede, asıl davaya karşı veya onunla bağlantılı olarak açtığı davaya karşı dava denir. Davalı, cevap dilekçesiyle veya esasa cevap süresi içinde ayrı bir dilekçe ile karşı dava açabilir. Karşı dava açma niyeti varsa, bu hususun cevap dilekçesinde belirtilmesi veya ayrı bir dilekçe ile süresi içinde açılması gerekir.
c. Takas ve Mahsup Def'i: Davalının davacıdan bir alacağı varsa, bu alacağını davacının talebiyle takas veya mahsup edilmesini talep edebilir (TBK m. 139 vd.). Bu definin de cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir.
SONUÇ
Cevap dilekçesi, medeni yargılama hukukunda davalının savunma hakkının temel taşıdır. HMK'da belirtilen şekil ve içerik şartlarına uygun olarak, süresi içinde hazırlanması ve sunulması büyük önem taşır. Dilekçede, usule ilişkin itirazlardan esasa ilişkin savunmalara, delillerden talep sonucuna kadar her bir unsurun dikkatle ele alınması, davalının hukuki menfaatlerinin korunması ve adil bir yargılanma sürecinin tesis edilmesi açısından kritik rol oynamaktadır. İşbu Dilekçe, HMK'nın öngördüğü temel yapıyı ve unsurları barındıran genel bir çerçeve sunmaktadır.
T.C.
...
... HUKUK MAHKEMESİNE
ESAS NO : /
DAVALI : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
DAVACI : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
KONU : Davaya cevap dilekçesidir.
AÇIKLAMALAR :
I. MÜVEKKİL HAKKINDA ESASA İLİŞKİN BİLGİ:
...
II. DİLEKÇE ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan dava konusu olayların maddeler halindeki kısa özetidir:
1. ...
2. ...
III. USULE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR:
A. Zaman aşımı İtirazı Yönünden Açıklamalarımız:
1. Müvekkile karşı başlatılan dava ... hükümleri çerçevesinde ... zaman aşımı / hak düşürücü süreye tabii olup talep zaman aşımına uğramıştır. Öncelikle davanın bu nedenle reddi gerekmektedir.
2. ...
B. Yetki İtirazı Yönünden Açıklamalarımız:
1. Her ne kadar dava ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılmış ise de HMK hükümleri uyarınca somut olay bakımından ... Mahkemeleri yetkilidir / kesin yetkilidir.
2. ...
C. İspat Yükü Yönünden Açıklamalarımız:
1. İşbu davada davacı tarafından ... isteminde bulunulmakta olup davacı iddiasını ... delille ispat yükümlülüğü altındadır.
2. ...
IV. ESASA İLİŞKİN VAKIALAR VE HUKUKİ AÇIKLAMALAR:
Esasa ilişkin vakıaların ve hukuki iddialarımızın ayrıntılı açıklamalarıdır:
1. ...
2. ...