- Suçun Unsurlarının İncelenmesi
- Hukuki Açıklamalar
- Mal Varlığına Tedbir Konulması Talebi
- Önleyici Koruma Tedbiri Talebi
- Diğer Koruma Tedbiri Talebi
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
KULLANMAK İÇİN UYUŞTURUCU VEYA UYARICI MADDE SATIN ALMAK, KABUL ETMEK VEYA BULUNDURMAK YA DA UYUŞTURUCU VEYA UYARICI MADDE KULLANMAK SUÇU (TCK MD. 191) KAPSAMINDA HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE SORUŞTURMA SÜRECİ
Türk Ceza Hukuku sistematiğinde, toplum sağlığını ve düzenini tehdit eden fiiller arasında uyuşturucu veya uyarıcı madde suçları önemli bir yer tutmaktadır. Bu suç tiplerinden biri olan ve kişisel kullanım maksadıyla gerçekleştirilen eylemleri düzenleyen 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 191. maddesi, hem cezai yaptırımları hem de tedavi ve denetim mekanizmalarını içeren özgün bir yapıya sahiptir. İşbu makalede, TCK Md. 191'de tanımlanan suçun hukuki niteliği, unsurları, soruşturma usulü, uygulanabilecek tedbirler ve doktrindeki tartışmalar, ilgili mevzuat hükümleri çerçevesinde ve işbu Dilekçe'de yer alan talepler bağlamında ele alınacaktır.
1. SUÇUN HUKUKİ NİTELİĞİ VE UNSURLARI (TCK MD. 191)
TCK Md. 191, "Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak" başlığı altında düzenlenmiştir. Bu suç, seçimlik hareketli bir suç olup, maddede sayılan fiillerden herhangi birinin gerçekleştirilmesi suçun oluşumu için yeterlidir. Kanun koyucu, bu madde ile uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kişisel kullanımını dahi ceza tehdidi altına alarak, bu maddelerin yayılmasını önlemeyi ve toplum sağlığını korumayı amaçlamıştır.
a. Suçun Maddi Unsurları (Objektif Unsurlar)
i. **Suçun Konusu:** Suçun konusu, uyuşturucu veya uyarıcı niteliğe sahip maddelerdir. Hangi maddelerin bu kapsamda değerlendirileceği, genellikle özel kanunlar (örneğin, 2313 sayılı Uyuşturucu Maddelerin Murakabesi Hakkında Kanun, 3298 sayılı Uyuşturucu Maddelerle İlgili Kanun) ve bu kanunlara dayanılarak çıkarılan Bakanlar Kurulu kararları veya Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ile belirlenen listeler esas alınarak tespit edilir. Adli Tıp Kurumu veya Emniyet Genel Müdürlüğü Kriminal Polis Laboratuvarları Daire Başkanlığı gibi kurumların analizleri, ele geçirilen maddenin niteliğinin belirlenmesinde kritik rol oynar.
ii. **Fiil:** TCK Md. 191, dört farklı seçimlik hareket öngörmektedir:
* **Satın Almak:** Uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi bedel karşılığında temin etmek.
* **Kabul Etmek:** Uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi bedelsiz olarak (örneğin hediye, ikram yoluyla) devralmak.
* **Bulundurmak:** Uyuşturucu veya uyarıcı madde üzerinde fiili hakimiyet sahibi olmak. Bu hakimiyetin süreklilik arz etmesi gerekmez; kısa süreli bir bulundurma dahi suçun oluşumu için yeterli olabilir. Ancak, bulundurmanın "kullanma amacı" taşıması kritik bir unsurdur.
* **Kullanmak:** Uyuşturucu veya uyarıcı maddeyi vücuda almak (enjekte etmek, solumak, yutmak vb.). Kullanma fiili, diğer üç fiilden farklı olarak, bizatihi kendisi suç teşkil eder ve ayrıca bir kullanma amacı aranmaz.
iii. **Fail ve Mağdur:** Suçun faili herhangi bir gerçek kişi olabilir. Suçun mağduru ise, suçun niteliği gereği doğrudan bir kişi değil, kamu sağlığı ve toplum düzeni olduğundan, mağdurun "toplum" olduğu kabul edilir.
b. Suçun Manevi Unsuru (Sübjektif Unsur)
Bu suç, ancak kasten işlenebilir (Madde 6b). Failin, satın aldığı, kabul ettiği, bulundurduğu veya kullandığı maddenin uyuşturucu veya uyarıcı madde olduğunu bilmesi ve bu fiilleri işlemeyi istemesi gerekir. Satın alma, kabul etme ve bulundurma fiilleri açısından kanun koyucu ayrıca özel bir kast aramamıştır: "kullanmak amacıyla" hareket etme (Madde 6a). Failin amacı satmak, başkasına vermek veya devretmek ise, bu durumda TCK Md. 188'deki uyuşturucu madde imal ve ticareti suçu gündeme gelecektir. Bu ayrım, ele geçirilen maddenin miktarı, failin davranışları, bulundurma şekli gibi kriterler göz önünde bulundurularak yapılır. Kullanma fiilinde ise genel kast yeterlidir; failin maddeyi bilerek ve isteyerek kullanması suçun manevi unsurunun gerçekleşmesi için kafidir.
c. Hukuka Aykırılık Unsuru
Fiilin hukuka aykırı olması, yani herhangi bir hukuka uygunluk nedeninin bulunmaması gerekir (Madde 7, Madde 10). Örneğin, doktor kontrolünde ve reçeteyle tedavi amaçlı kullanılan bazı maddeler bu suçun kapsamı dışında kalabilir. Ancak bu durum, son derece istisnai ve sıkı şartlara bağlanmıştır.
2. SORUŞTURMA USULÜ VE UYGULANACAK TEDBİRLER
TCK Md. 191 kapsamındaki suç şüphesiyle ilgili bir ihbar veya şikayet (örneğin işbu Dilekçe) alındığında ya da suçun re'sen öğrenilmesi durumunda, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) hükümlerine göre derhal soruşturmaya başlanır (CMK Md. 160). Ancak TCK Md. 191, faile yönelik özel bir usul öngörmektedir:
a. Kamu Davasının Açılmasının Ertelenmesi (TCK Md. 191/2): Soruşturma başlatıldığında, Cumhuriyet Savcısı, şüpheli hakkında daha önce benzer bir suçtan dolayı erteleme kararı verilmemiş olması veya kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilmemiş olması gibi koşulları değerlendirerek, beş yıl süreyle kamu davasının açılmasının ertelenmesine karar verebilir. Bu karar, şüpheliye tebliğ edilir ve şüpheli bu süre zarfında belirli yükümlülüklere tabi tutulur.
b. Denetimli Serbestlik Tedbiri ve Tedavi (TCK Md. 191/3): Erteleme kararı ile birlikte veya karara ek olarak, şüpheli hakkında denetimli serbestlik tedbirine hükmedilir. Bu tedbir, kişinin ihtiyacına göre belirlenecek tedavi ve rehabilitasyon programlarına katılma, belirli yerlere gitmeme, düzenli olarak test verme gibi yükümlülükleri içerebilir. Süreç, Denetimli Serbestlik Müdürlüğü tarafından takip edilir.
c. Erteleme Süresindeki İhlaller ve Sonuçları (TCK Md. 191/4): Şüpheli, erteleme süresi içinde;
i. Kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine aykırı davranmakta ısrar ederse,
ii. Tekrar kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alır, kabul eder veya bulundurursa,
iii. Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanırsa,
hakkında kamu davası açılır.
d. Erteleme Süresinin Başarıyla Tamamlanması (TCK Md. 191/5): Şüpheli, beş yıllık erteleme süresi boyunca yukarıdaki ihlalleri gerçekleştirmez ve yükümlülüklerine uygun davranırsa, hakkında kovuşturmaya yer olmadığına (takipsizlik) karar verilir.
e. Tekerrür Halinde Doğrudan Kovuşturma (TCK Md. 191/1): TCK Md. 191 kapsamındaki suçun, erteleme süresi içinde veya TCK Md. 191/5 uyarınca verilen kovuşturmaya yer olmadığına dair karardan sonra tekrar işlenmesi halinde, artık erteleme hükümleri uygulanmaz ve doğrudan TCK Md. 191/1 uyarınca cezalandırma yoluna gidilir.
3. İŞBU DİLEKÇEDE TALEP EDİLEN KORUMA TEDBİRLERİ VE HUKUKİ DAYANAKLARI
Ceza muhakemesi sürecinde, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması, delillerin korunması, şüphelinin veya sanığın kaçmasının önlenmesi ve mağdurun haklarının korunması amacıyla çeşitli koruma tedbirlerine başvurulabilir. İşbu Dilekçe'de de çeşitli koruma tedbirleri talep edilmektedir (Madde VI, Madde VII, Madde VIII, Madde 33). Bu tedbirlerin uygulanabilmesi, CMK'da öngörülen şartların somut olayda gerçekleşmiş olmasına bağlıdır:
a. Mal Varlığına Tedbir Konulması (CMK Md. 128): Şüpheli veya sanığa ait taşınmazlara, hak ve alacaklara, kara, deniz veya hava ulaşım araçlarına; suçun işlenmesiyle elde edildiği veya suçla ilgili olduğu konusunda kuvvetli şüphe sebeplerinin bulunması ve bu değerlerin müsadereye tabi olması veya mağdurun zararının karşılanması amacıyla el konulabilir (Madde VI). Bu tedbir, özellikle suçtan kaynaklanan haksız kazancın güvence altına alınması amacı taşır.
b. Önleyici Koruma Tedbirleri (6284 Sayılı Kanun ve CMK Md. 109): İşbu Dilekçe'de hem 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'a hem de CMK Md. 109'daki adli kontrol hükümlerine atıf yapılarak koruma talep edilmektedir (Madde VII, Madde 16, Madde 33).
* 6284 Sayılı Kanun: Bu kanun öncelikli olarak aile içi şiddet ve kadına yönelik şiddet vakalarında uygulanır. Eğer uyuşturucu kullanımı ile bağlantılı olarak şüpheli tarafından şikayetçiye yönelik şiddet, tehdit gibi eylemler söz konusu ise, bu kanun kapsamındaki uzaklaştırma, iletişim araçlarıyla rahatsız etmeme gibi tedbirler gündeme gelebilir.
* CMK Md. 109 (Adli Kontrol): Tutuklama nedenlerinin varlığı halinde, tutuklama yerine uygulanabilecek alternatif bir tedbirdir. İşbu Dilekçe'de özellikle işaret edilen CMK Md. 109/3-j (mağdurun haklarını güvence altına almaya yönelik tedbirler, örneğin belirli yerlere yaklaşamama), CMK Md. 109/3-k (sadece mağdurun bulunduğu yerlere değil, belirli diğer yerlere veya bölgelere gitmeme) ve CMK Md. 109/3-l (belirlenen bazı eşyaları bulunduramama veya kullanamama) bentleri, şüpheli üzerinde denetim sağlamayı ve olası yeni suçları veya mağdura yönelik eylemleri engellemeyi amaçlar.
c. Yakalama, Gözaltı ve Tutuklama (CMK Md. 90 vd., Md. 100 vd.):
* Yakalama ve Gözaltı: Suçüstü hali veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde ya da Cumhuriyet Savcısının veya mahkemenin kararıyla şüphelinin yakalanması ve soruşturmanın selameti için belirli bir süre gözaltında tutulması mümkündür (Madde VIII.A, Madde 18).
* Tutuklama: En ağır koruma tedbiri olan tutuklama, ancak kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren somut delillerin bulunması (Madde 19) ve CMK Md. 100'de sayılan tutuklama nedenlerinden birinin (kaçma şüphesi (Madde 20), delilleri karartma tehlikesi (Madde 21, Madde 22), tanık veya mağdur üzerinde baskı kurma tehlikesi (Madde 23)) mevcut olması halinde uygulanabilir. TCK Md. 191'deki suç, CMK Md. 100/3'teki katalog suçlardan olmamakla birlikte, somut olayın özelliklerine göre (örneğin şüphelinin kaçma hazırlığı içinde olması veya delilleri yok etmeye çalışması) tutuklama kararı verilebilir (Madde VIII.B, Madde 33).
d. Arama ve El Koyma (CMK Md. 116 vd.): Suç delillerinin elde edileceği veya müsadereye tabi eşyanın bulunacağı konusunda makul şüphe varsa, şüphelinin veya diğer kişilerin üstü, eşyası, konutu, işyeri veya diğer yerlerinde arama yapılabilir (Madde 26). Bulunan delillere veya müsadereye tabi eşyaya el konulabilir (Madde VIII.C, Madde 34). Kural olarak hakim kararı gerekse de, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet Savcısının yazılı emriyle de arama yapılabilir (Madde 27).
e. Özel Soruşturma Yöntemleri (CMK Md. 135, 139, 140): Telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi (dinleme, kayda alma, sinyal bilgilerini değerlendirme), gizli soruşturmacı görevlendirilmesi ve teknik araçlarla izleme gibi tedbirler, CMK'da sayılan katalog suçlar için ve başka suretle delil elde etme imkanının bulunmadığı hallerde (Madde 29), ağırlaştırılmış koşullarla uygulanabilir (Madde VIII.Ç, Madde 30, Madde 33). TCK Md. 191 suçu tek başına bu tedbirlerin uygulanması için genellikle yeterli olmasa da, soruşturmanın TCK Md. 188 (Uyuşturucu Madde Ticareti) gibi katalog suçlara evrilmesi ihtimali varsa bu tedbirler gündeme gelebilir.
f. Müsadere (TCK Md. 54, 55): Soruşturma ve kovuşturma sonucunda suçun işlenmesinde kullanılan veya suçtan elde edilen eşya ya da maddi menfaatlerin mülkiyetinin devlete geçirilmesi talep edilebilir (Madde 35).
4. DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR VE OLASI EKSİKLİKLER
TCK Md. 191 kapsamında yürütülecek bir soruşturmanın etkinliği ve adil yargılanma hakkının korunması açısından bazı hususlara dikkat edilmesi önem arz etmektedir:
a. Fiillerin Somutlaştırılması: İşbu Dilekçe'nin "Suça İlişkin Vakıalar" (Madde III) bölümünde, iddia edilen suç fiillerinin (satın alma, kabul etme, bulundurma, kullanma) kim tarafından, ne zaman, nerede, nasıl gerçekleştirildiğine dair somut ayrıntıların Mümkün olduğunca detaylı bir şekilde açıklanması, soruşturma makamlarının şüpheyi değerlendirmesi ve delil araştırması yapabilmesi açısından elzemdir. Soyut iddialar, soruşturmanın ilerlemesini güçleştirebilir.
b. Kullanma Amacının Belirlenmesi: Özellikle "satın alma, kabul etme, bulundurma" fiilleri açısından, eylemin "kullanma amacıyla" gerçekleştirildiğinin tespiti kritik öneme haizdir. Şüphelinin kişisel kullanımını aşacak miktarda madde bulundurması, maddeyi paketçikler halinde hazırlaması, yanında hassas terazi bulundurması gibi emareler, eylemin TCK Md. 188 (ticaret) kapsamında değerlendirilmesine yol açabilir. Bu ayrımın netleştirilmesi için olay yeri incelemesi, tanık beyanları ve şüphelinin profili gibi unsurlar önem taşır.
c. Delillerle Taleplerin İlişkilendirilmesi: Talep edilen koruma tedbirlerinin (özellikle tutuklama, arama, el koyma, iletişimin denetlenmesi gibi ağır olanların) CMK'daki şartları taşıdığının somut delillerle desteklenmesi gerekir. Örneğin, tutuklama talebi için kaçma veya delil karartma şüphesini gösteren somut olguların (Madde 20, Madde 22), arama talebi için o yerde delil bulunacağına dair makul şüphenin (Madde 26) belirtilmesi, taleplerin kabul edilebilirliği açısından önemlidir. Bu delillerin ve olguların "Hukuki Açıklamalar" (Madde IV) ve ilgili tedbir talebi bölümlerinde (Madde VI, VII, VIII) açıkça ortaya konulması beklenir.
d. Maddi Zarar ve Tazminat: TCK Md. 191 suçu, doğası gereği doğrudan bireysel bir maddi zarardan ziyade toplumsal bir zarara yol açar. İşbu Dilekçe'deki "Müvekkilimin Maddi Zararları Hakkında Açıklamalar" (Madde V) ve buna bağlı olarak mal varlığına tedbir konulması talebi (Madde VI), ancak bu suçla bağlantılı olarak işlenmiş başka bir suç (örneğin, uyuşturucu temini için işlenen hırsızlık, dolandırıcılık vb.) varsa veya TCK Md. 191'in işleniş şekli özelinde bir zarar doğmuşsa anlam kazanabilir. Bu bağlamın dilekçede netleştirilmesi, taleplerin hukuki temelini güçlendirecektir.
Sonuç olarak, TCK Md. 191, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kişisel kullanımıyla mücadelede cezalandırma ve tedavi odaklı karma bir yaklaşım benimsemektedir. Bu suçla ilgili yürütülecek soruşturmalarda, suçun unsurlarının titizlikle değerlendirilmesi, CMK'da öngörülen özel usul hükümlerinin ve koruma tedbirlerinin doğru ve orantılı bir şekilde uygulanması, adil bir yargılama sürecinin temelini oluşturacaktır. İşbu Dilekçe gibi bir suç duyurusu, bu sürecin başlatılması için önemli bir adımdır ve içeriğindeki iddiaların ve taleplerin hukuki dayanaklarla güçlendirilmesi, sürecin etkinliği açısından kritik rol oynar.
T.C.
...
CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
ŞİKAYETÇİ : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
ŞÜPHELİ : TC:
Adresi:
SUÇ : 1. Kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak (TCK Md. 191 )
2. ... (TCK Md. ... )
3. ... (TCK Md. ... )
Re'sen tespit edilecek diğer suçlar.
SUÇ TARİHİ :
AÇIKLAMALAR :
I. MÜVEKKİL HAKKINDA BİLGİ:
Müvekkilim _._.20_ tarihinde ...'da doğmuştur. ... mezunu olup, ... olarak çalışmaktadır. Aylık geliri ... TL'dir.
II. DİLEKÇE ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan şikayet konusu olayların ve zararın maddeler halindeki kısa özetidir:
1. ...
2. ...
III. SUÇA İLİŞKİN VAKIALAR:
Suça ilişkin fiillerin ayrıntılı açıklamalarıdır:
1. ...
2. ...
IV. HUKUKİ AÇIKLAMALAR:
A. Kullanmak İçin Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Satın Almak, Kabul Etmek veya Bulundurmak ya da Uyuşturucu veya Uyarıcı Madde Kullanmak Suçunun Maddi ve Manevi Unsurları Gerçekleşmiştir:
1. TCK Md 191 'de tanımlanan suçun tüm unsurları gerçekleşmiştir. Suçun unsurları kanunda ve doktrinde şu şekilde sıralanmıştır:
a) Kullanmak için uyuşturucu madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmak ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmak
b) Suç işleme kastı
c) Olayda hukuka uygunluk nedeninin bulunmaması
2. Şüphelinin eylemleri sonucunda yukarıda sayılan unsurlar gerçekleşmiştir.
3. ...
B. ... Suçunun Maddi ve Manevi Unsurları Gerçekleşmiştir:
1. TCK Md ... 'de tanımlanan suçun tüm unsurları gerçekleşmiştir. Suçun unsurları kanunda ve doktrinde şu şekilde sıralan