- Nafaka Borcunun Ödenmemesi Sebebiyle Şikayet
- Adli Yardım
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
NAFAKA YÜKÜMLÜLÜĞÜNÜN İHLALİ NEDENİYLE ŞİKAYET VE İİK MADDE 344 KAPSAMINDA TAZYİK HAPSİ
1. GİRİŞ
Aile hukukundan doğan nafaka yükümlülüğü, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK) tarafından düzenlenen ve genellikle boşanma veya ayrılık kararlarıyla hükmedilen, yoksulluğa düşecek tarafı veya ergin olmayan çocuğu korumayı amaçlayan mali bir edimdir. Ancak, mahkeme kararıyla tesis edilen bu yükümlülüğün borçlu tarafından yerine getirilmemesi, alacaklının mağduriyetine yol açmakta ve hukuki koruma mekanizmalarının devreye girmesini gerektirmektedir. Nafaka borcunun tahsili için genel haciz yoluyla icra takibi yapılabileceği gibi, borcun ödenmemesi halinde borçlunun cezai nitelikte bir yaptırımla karşılaşması da mümkündür. Bu yaptırım, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (İİK) 344. maddesinde düzenlenen "Nafakaya İlişkin Kararlara Uymayanların Cezası" başlığı altında tazyik hapsi olarak karşımıza çıkmaktadır. İşbu makalede, nafaka borcunun ödenmemesi sebebiyle İcra Ceza Mahkemesi nezdinde yapılan şikayet başvurusu, bu başvurunun hukuki dayanakları, unsurları, yargılama usulü ve sonuçları, ilgili mevzuat ve doktrin ışığında ayrıntılı olarak incelenecektir.
2. İLGİLİ MEVZUAT
Nafaka borcunun ödenmemesi halinde başvurulacak şikayet yolunun temel hukuki dayanağı İcra ve İflas Kanunu'dur.
a. 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu (İİK) Madde 344: Bu madde, nafaka borcunu ödemeyen borçlunun, alacaklının şikayeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılacağını hüküm altına almıştır. Maddenin lafzı şöyledir: "Nafakaya ilişkin kararların gereğini yerine getirmeyen borçlunun, alacaklının şikâyeti üzerine, üç aya kadar tazyik hapsine karar verilir. Hapsin tatbikine başlandıktan sonra kararın gereği yerine getirilirse, borçlu tahliye edilir."
b. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu (TMK): Nafaka türlerini (tedbir, yoksulluk, iştirak, yardım nafakası) ve nafaka yükümlülüğünün doğumu ile koşullarını düzenleyen hükümler (TMK m. 169, 175, 182, 328 vd., 364 vd.) nafaka alacağının kaynağını oluşturur ve İİK m. 344'ün uygulanabilmesi için öncelikle geçerli bir nafaka kararının varlığına işaret eder.
c. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK): Özellikle adli yardım taleplerine ilişkin hükümler (HMK m. 334 vd.), işbu Dilekçe'de yer alan adli yardım talebinin (Madde V, Madde 15/2) değerlendirilmesinde uygulama alanı bulur.
d. 7201 sayılı Tebligat Kanunu: İcra takibine ilişkin ödeme emrinin borçluya usulüne uygun tebliğ edilip edilmediğinin tespiti, İİK m. 344 kapsamında yapılacak yargılamanın en kritik unsurlarından biridir. Zira tazyik hapsi kararı verilebilmesi için, borçlunun nafaka borcundan ve ödeme yükümlülüğünden usulüne uygun tebligat ile haberdar edilmiş olması şarttır.
3. ŞİKAYETE KONU EYLEM VE HUKUKİ NİTELİĞİ
İİK m. 344'te düzenlenen eylem, mahkeme tarafından hükmedilmiş ve kesinleşmiş (veya ilamlı icraya konu olabilecek nitelikte) bir nafaka kararının gereğini, borçlunun kasten yerine getirmemesidir. Bu eylem, klasik anlamda bir suç olmaktan ziyade, icra hukukuna özgü bir disiplin hapsi veya tazyik hapsi yaptırımını gerektiren bir yükümlülük ihlalidir. Yaptırımın amacı, borçluyu cezalandırmaktan çok, onu nafaka borcunu ödemeye zorlamaktır. Nitekim madde metninde de belirtildiği üzere, hapsin tatbikine başlandıktan sonra borç ödenirse borçlu derhal tahliye edilir. Bu durum, yaptırımın "tazyik" (zorlama) niteliğini açıkça ortaya koymaktadır.
4. ŞİKAYETİN KABULÜ İÇİN GEREKLİ KOŞULLAR (DAVA UNSURLARI)
Nafaka yükümlülüğünün ihlali nedeniyle İİK m. 344 uyarınca tazyik hapsi kararı verilebilmesi için aşağıdaki koşulların bir arada bulunması zorunludur:
a. Geçerli Bir Mahkeme Kararı: Öncelikle, nafaka ödenmesine ilişkin Aile Mahkemesi veya ilgili mahkeme tarafından verilmiş, yasal olarak geçerli bir ilamın (gerekçeli karar) veya tedbir nafakası gibi durumlarda ara kararın bulunması şarttır (Madde 5). Bu karar, kural olarak kesinleşmiş olmalıdır; ancak tedbir nafakası gibi kararın verilmesiyle birlikte icra edilebilir nafakalar için kesinleşme şartı aranmaz.
b. Nafaka Alacağının Muaccel Olması: Şikayete konu edilen nafaka borcunun ödeme gününün gelmiş, yani muaccel olmuş olması gerekir. Genellikle nafaka aylık olarak ödenir ve her ayın borcu, ilgili ay işledikçe muaccel hale gelir (Madde 3, 8).
c. İcra Takibinin Başlatılması: Alacaklının, ödenmeyen nafaka alacakları için borçlu aleyhine ilamlı icra takibi başlatmış olması gerekmektedir (Madde 3, 7). Takip talebinde, nafaka alacağının hangi aylara ait olduğu ve miktarı açıkça belirtilmelidir.
d. Ödeme Emrinin Usulüne Uygun Tebliği: İcra Müdürlüğü tarafından düzenlenen ödeme emrinin (veya icra emrinin) borçluya 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine uygun olarak tebliğ edilmiş olması zorunludur. Tebligatın usulsüzlüğü, şikayetin reddine neden olan en önemli sebeplerden biridir. Borçlunun, hangi nafaka borcunu ödemesi gerektiğinden ve ödememesi halinde hukuki sonuçlarından haberdar edilmesi bu tebligatla sağlanır.
e. Yasal Sürede Ödeme Yapılmaması: Borçlunun, ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren yasal süre (genellikle 7 gün) içerisinde şikayete konu nafaka borcunu icra dosyasına ödememiş olması gerekir (Madde 3, 8). Kısmi ödeme, yaptırımı engellemez; ancak ödenecek miktar konusunda uyuşmazlık varsa bu durum mahkemece değerlendirilir.
f. Şikayet Süresi: Alacaklının, borçlunun ödeme emrine rağmen borcu ödemediğini öğrendiği tarihten veya ödeme süresinin bittiği tarihten itibaren İİK'da öngörülen yasal şikayet süresi (genellikle 3 ay) içinde İcra Ceza Mahkemesi'ne başvurması gerekmektedir. Sürenin kaçırılması, şikayet hakkının düşmesine neden olur.
g. Borçlunun Geçerli Bir Mazeretinin Bulunmaması: Borçlu, ödeyememesine ilişkin olarak haklı ve geçerli bir mazeret ileri sürmemiş olmalıdır. Ancak İİK m. 344'teki düzenleme objektif bir sorumluluğa işaret ettiğinden, genellikle ödeme gücünün olmaması tek başına yeterli bir mazeret olarak kabul edilmemektedir. Yargıtay kararlarında, ödeme emrinin tebliğinden sonraki dönemde işsiz kalma gibi elde olmayan sebeplerin durumu etkileyebileceği belirtilse de, kural olarak borcun varlığı ve ödenmemesi yeterli görülmektedir.
5. YARGILAMA USULÜ VE GÖREVLİ MAHKEME
Nafaka borcunun ödenmemesi nedeniyle yapılacak şikayetlerde görevli mahkeme, icra takibinin yapıldığı yerdeki İcra Ceza Mahkemesi'dir (Madde 1). Şikayet, bir dilekçe ile yapılır (İşbu Dilekçe). Yargılama, İcra ve İflas Kanunu'nda düzenlenen özel usule tabidir ve genellikle duruşmalı olarak yapılır. Mahkeme, icra dosyasını getirtir, tarafları (şikayetçi/alacaklı ve vekili ile şüpheli/borçlu) dinler, delilleri toplar (Madde 15/3, Madde 17-20) ve şikayetin koşullarının oluşup oluşmadığını değerlendirir. İspat yükü, kural olarak şikayetçi alacaklıdadır; alacaklı, nafaka kararını, icra takibini, ödeme emrinin tebliğini ve borcun ödenmediğini ispatlamalıdır. Borçlu ise ödediğini veya ödememekte haklı bir mazereti olduğunu ispat edebilir.
6. UYGULANACAK YAPTIRIM: TAZYİK HAPSİ
Mahkeme, şikayeti haklı bulursa, İİK m. 344 uyarınca borçlunun üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırılmasına karar verir (Madde 15/4). Tazyik hapsinin özellikleri şunlardır:
a. Bu hapis cezası, adli sicil kaydına işlenmez.
b. Seçenek yaptırımlara (örneğin adli para cezasına) çevrilemez.
c. Ertelenemez.
d. Koşullu salıverilme hükümleri uygulanmaz.
e. Hapsin uygulanmasına başlandıktan sonra borçlu, şikayete konu nafaka borcunun tamamını icra dosyasına öderse derhal tahliye edilir.
f. Aynı nafaka borcu için birden fazla tazyik hapsi kararı verilemez; ancak farklı dönemlere ait ödenmeyen nafaka borçları için yeniden şikayet yoluna başvurulabilir.
7. İŞBU DİLEKÇENİN HUKUKİ ANALİZİ
İncelenen "Nafaka Borcunun Ödenmemesi Sebebiyle Şikayet Dava Dilekçesi" taslağı, İİK m. 344 kapsamında bir başvuru için gerekli temel unsurları içermektedir:
a. Taraflar ve Talep: Dilekçenin başında görevli mahkeme (İcra Ceza Mahkemesi), şikayetçi (Mağdur) ve şüpheli (Borçlu) belirtilmiş, konu kısmında ise nafaka borcunun ödenmemesi sebebiyle borçlunun cezalandırılması talebi açıkça ifade edilmiştir (Source 1).
b. Esasa İlişkin Vakıalar: Nafaka yükümlülüğünü doğuran Aile Mahkemesi kararına (Madde 5), aylık nafaka miktarına (Madde 6), borcun ödenmemesi üzerine başlatılan icra takibine ve dosya numarasına (Madde 3, 7), ödenmeyen belirli aylara ait nafaka borçlarına ve toplam miktara (Madde 3, 8) ve yasal sürede ödeme yapılmadığına (Madde 3, 8) ilişkin açıklamalar yer almaktadır.
c. Hukuki Dayanak: Şikayetin temel hukuki dayanağı olan İİK m. 344'e açıkça atıf yapılmıştır (Madde 4, 9).
d. Talep Sonucu: Dilekçenin talep sonucu bölümünde, davanın (şikayetin) kabulü, borçlunun tazyik hapsi ile cezalandırılması, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi gibi talepler sıralanmıştır (Madde 14, 15).
e. Deliller: İddiaların ispatı için dayanılan deliller (tanık, bilirkişi, keşif, yemin, uzman görüşü, isticvap, ilgili mahkeme kararı, icra takip dosyası vb.) listelenmiş ve hangilerinin celbinin talep edildiği veya sunulacağı belirtilmiştir (Madde 16-20). Özellikle nafaka ilamı (Madde 19/9) ve icra takip dosyasının (Madde 19/10) celbi talebi, davanın esası için kritik öneme sahiptir.
f. Adli Yardım Talebi: Şikayetçinin yargılama giderlerini karşılama gücünün bulunmadığı belirtilerek HMK hükümlerine uygun şekilde adli yardım talebinde bulunulmuştur (Madde V/1-3, Madde 15/2).
8. DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR
İİK m. 344 uyarınca yapılan şikayetlerin başarısı açısından aşağıdaki hususların titizlikle ele alınması önem arz etmektedir:
a. Tebligatın Usulüne Uygunluğunun İspatı: Uygulamada en sık karşılaşılan ret sebeplerinden biri, ödeme emri tebligatının usulsüz olmasıdır. Şikayet dilekçesinde ve yargılama aşamasında, tebligatın Tebligat Kanunu'na uygun yapıldığının açıkça ortaya konulması, tebliğ mazbatasının dosyaya celbi ve incelenmesi kritik derecede önemlidir. Bu hususa, dilekçenin "Esasa İlişkin Vakıalar ve Hukuki Açıklamalar" (Madde IV) bölümünde veya delil listesinde (Madde 19/10 altında icra dosyası içeriği olarak) özel olarak değinilebilir.
b. Şikayete Konu Dönem ve Miktar: Şikayet dilekçesinde, hangi aylara ait birikmiş nafaka borcunun talep edildiği ve bu borcun toplam miktarının net ve icra takip dosyasıyla uyumlu bir şekilde belirtilmesi gerekir (Madde 3, 8). Ara dönemde yapılan kısmi ödemeler varsa, bunların düşülerek talep edilen güncel borcun açıkça yazılması, olası karışıklıkları ve itirazları önleyecektir.
c. Şikayet Süresinin Takibi: Alacaklının, ödenmeme durumunu öğrendiği veya öğrenmesi gerektiği tarihten itibaren yasal şikayet süresi olan 3 ay içinde başvuruyu yapması hak düşürücü niteliktedir. Dilekçede bu süreye riayet edildiğini gösteren tarihlere (ödeme emri tebliğ tarihi, ödeme süresinin bitiş tarihi gibi) yer verilmesi faydalıdır. Bu husus, "Usule İlişkin Açıklamalar" (Madde III) başlığı altında ele alınabilir.
9. SONUÇ
Nafaka yükümlülüğünün ihlali, sadece özel hukuk alanında bir borca aykırılık teşkil etmekle kalmayıp, İcra ve İflas Kanunu kapsamında özel bir yaptırıma, tazyik hapsine tabi kılınmıştır. Bu yaptırım, alacaklının mağduriyetini gidermeyi ve borçluyu edimini yerine getirmeye zorlamayı amaçlayan etkin bir hukuki yoldur. Ancak bu yola başvurulabilmesi ve tazyik hapsi kararı alınabilmesi için, geçerli bir nafaka kararı, usulüne uygun başlatılmış bir icra takibi, borçluya yapılmış geçerli bir tebligat ve borcun yasal sürede ödenmemiş olması gibi kanunda sıkı şekil şartlarına bağlanmış unsurların bir arada bulunması gerekmektedir. İşbu Dilekçe gibi usulüne uygun hazırlanmış bir başvuru ve yargılama sırasında gerekli koşulların ispatlanması halinde, İcra Ceza Mahkemesi tarafından borçlu aleyhine İİK m. 344 uyarınca tazyik hapsine hükmedilmesi mümkündür.
T.C.
...
İCRA CEZA MAHKEMESİNE
MAĞDUR : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
ŞÜPHELİ : TC:
Adresi:
KONU : Nafaka borcunun ödenmemesi sebebiyle borçlunun cezalandırılması talebidir.
AÇIKLAMALAR :
I. MÜVEKKİL HAKKINDA ESASA İLİŞKİN BİLGİ:
...
II. DİLEKÇE ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan dava konusu olayların maddeler halindeki kısa özetidir:
1. Davalı, Müvekkilime karşı olan nafaka borçlarını ödememiştir.
2. Davalının ... İcra Müdürlüğünün / Esas sayılı dosyasında ... aylık toplamda ise ... TL nafaka borcu bulunmaktadır ve yasal ödeme süresi geçtiği halde ödenmemiştir.
3. Bu nedenle Davalının İİK Md. 344 hükümlerine göre cezalandırılması gerekmektedir.
III. USULE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR:
1. ...
2. ...
IV. ESASA İLİŞKİN VAKIALAR VE HUKUKİ AÇIKLAMALAR:
Esasa ilişkin vakıaların ve hukuki iddialarımızın ayrıntılı açıklamalarıdır:
1. Davalı ile Müvekkilim ... Aile Mahkemesinin _._.202_ tarihli, / Esas ve / Karar sayılı ilamı ile boşanmışlardır. Söz konusu boşanma ilamı ile Davalı, Müvekkilime güncel olarak aylık ...TL nafaka ödemekle yükümlüdür.
2. Davalı, söz konusu nafakayı ödememiş olup, hakkında … İcra Müdürlüğünün / Esas sayılı takip dosyasıyla icra takibi başlatılmıştır.
3. Söz konusu takipten herhangi bir sonuç alınamamış ve yasal ödeme süresi geçmiştir. , _._.202_, _._.202_ , _._.202_ tarihlerinde ödemek zorunda olduğu ... , ... , ... aylarına ait nafaka bedellerini ödememiştir.