- Soyadının Değiştirilmesi Talebi
- Adli Yardım
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
SOYADININ DÜZELTİLMESİ VE DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASI: HUKUKİ ÇERÇEVE VE UYGULAMA
Kişinin kimliğinin ayrılmaz bir parçası olan soyadı, Türk hukuk sisteminde hem bir hak hem de bir yükümlülük olarak düzenlenmiştir. Bireyin toplum içindeki yerini belirleyen, ailesel bağlarını gösteren ve resmi işlemlerde tanımlayıcı bir unsur olan soyadı, kural olarak süreklilik arz etse de, belirli hukuki koşulların varlığı halinde değiştirilmesi veya düzeltilmesi mümkündür. Bu makalede, Türk hukukunda soyadının değiştirilmesi ve düzeltilmesi taleplerine ilişkin dava süreçleri, bu davaların hukuki dayanakları, koşulları, unsurları ve yargılama usulü, ilgili mevzuat ve doktrin görüşleri ışığında ayrıntılı olarak incelenecektir.
1. GENEL OLARAK SOYADI KAVRAMI VE HUKUKİ NİTELİĞİ
Soyadı, bireyi diğer bireylerden ayıran, onun belirli bir aileye aidiyetini gösteren ve nüfus kütüğüne kaydedilen resmi bir tanıtıcıdır. Türk hukukunda soyadı taşıma zorunluluğu bulunmaktadır. Soyadı, kişinin vazgeçilemez ve devredilemez kişilik haklarından biridir (Madde 6). Bu niteliği itibarıyla, Anayasa ve Türk Medeni Kanunu (TMK) başta olmak üzere çeşitli yasal düzenlemelerle korunmaktadır. Kişinin adı ve soyadı üzerindeki hakkı, onun şahıs varlığı hakları kapsamında değerlendirilir ve hukuka aykırı müdahalelere karşı korunur.
2. SOYADININ DEĞİŞTİRİLMESİ VE DÜZELTİLMESİ DAVASININ HUKUKİ DAYANAKLARI
Soyadının değiştirilmesi veya düzeltilmesine ilişkin temel hukuki düzenlemeler Türk Medeni Kanunu, Nüfus Hizmetleri Kanunu ve Soyadı Kanunu'nda yer almaktadır.
a. Türk Medeni Kanunu (TMK):
Soyadı değişikliğinin en temel dayanağı TMK'nın 27. maddesidir. Bu maddeye göre, "Adın değiştirilmesi, ancak haklı sebeplere dayanılarak hâkimden istenebilir. Adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve ilân olunur. Ad değişmekle kişisel durum değişmez. Adın değiştirilmesinden zarar gören kimse, bunu öğrendiği günden başlayarak bir yıl içinde değiştirme kararının kaldırılmasını dava edebilir." Maddede geçen "ad" kavramı, Yargıtay içtihatları ve doktrinde kabul edildiği üzere soyadını da kapsamaktadır. Dolayısıyla, soyadının değiştirilebilmesi için "haklı bir sebebin" varlığı ve bu sebebe dayanılarak mahkemeye başvurulması gerekmektedir (Madde 7).
b. Nüfus Hizmetleri Kanunu (NHK) (5490 sayılı):
Nüfus kayıtlarına ilişkin usul ve esasları düzenleyen 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu'nun 36. maddesi, nüfus kayıtlarındaki değişiklik ve düzeltmelere ilişkin özel bir düzenleme içermektedir. Bu maddenin 1. fıkrasının (a) bendi, "Nüfus kayıtlarına ilişkin düzeltme davaları, düzeltmeyi isteyen şahıslar ile ilgili resmi dairenin göstereceği lüzum üzerine Cumhuriyet savcıları tarafından yerleşim yeri adresinin bulunduğu yerdeki görevli asliye hukuk mahkemesinde açılır. Kayıt düzeltme davaları Cumhuriyet savcısı ve nüfus müdürü veya görevlendireceği nüfus memuru huzuru ile görülür..." hükmünü amirdir. Aynı maddenin 1. fıkrasının (b) bendi ise, "Haklı sebeplerin bulunması hâlinde aynı konuya ilişkin düzeltme yapılması hâkimden istenebilir. Ad ve soyadı değişikliği ancak mahkeme kararı ile yapılabilir." demek suretiyle, ad ve soyadı değişikliği davalarının da asliye hukuk mahkemesinde görüleceğini ve Nüfus Müdürlüğü'nün davada taraf olacağını belirtmektedir. Bu madde, davanın görevli mahkemesini, taraflarını ve kararın nüfus siciline tescili usulünü düzenlemektedir.
c. Soyadı Kanunu (2525 sayılı):
Türkiye'de soyadı kullanımını zorunlu kılan temel kanundur. Kanun'un 5. maddesi, "Mümeyyiz olan reşit, soyadını seçmekte serbesttir" hükmünü içermektedir (Madde 10). Bu hüküm, genellikle ilk soyadı seçimi veya evlenme, boşanma gibi durumlarda soyadı tercihi bağlamında yorumlansa da, bireyin soyadı üzerindeki tasarruf yetkisinin bir göstergesi olarak değerlendirilebilir. Ancak mevcut bir soyadının değiştirilmesi talebinde, TMK Md. 27'deki "haklı sebep" koşulunun varlığı öncelikli olarak aranmaktadır.
d. İlgili Diğer Mevzuat:
Anayasa'nın "Kişinin dokunulmazlığı, maddî ve manevî varlığı" başlıklı 17. maddesi ve "Özel hayatın gizliliği" başlıklı 20. maddesi, kişilik haklarının korunması bağlamında soyadı değişikliği hakkına dolaylı bir güvence sağlar. Davanın usul hükümleri ise 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'na (HMK) tabidir.
3. DAVANIN KOŞULLARI VE UNSURLARI
Soyadının değiştirilmesi veya düzeltilmesi davasının açılabilmesi ve kabul edilebilmesi için belirli koşulların ve unsurların bir arada bulunması gerekmektedir.
a. Haklı Sebep Kavramı ve Değerlendirilmesi:
Davanın en temel unsuru "haklı sebep"tir (TMK Md. 27). Kanunda haklı sebeplerin neler olduğu tek tek sayılmamıştır. Bu durum, hakime geniş bir takdir yetkisi tanımaktadır. Yargıtay içtihatları ve doktrinde haklı sebep olarak kabul edilebilecek durumlar çeşitlilik göstermektedir (Madde 8). Bunlardan bazıları şunlardır:
* Soyadının gülünç, çirkin veya ahlaka aykırı anlamlar içermesi.
* Soyadının söylenişinin veya yazılışının zor olması, anlamının anlaşılamaması.
* Kişinin sosyal, mesleki veya sanatsal hayatında farklı bir isimle tanınması ve bu ismi soyadı olarak kullanmak istemesi (Madde 3).
* Soyadının kötü bir olayla veya kişiyle özdeşleşmiş olması nedeniyle kişinin bundan rahatsızlık duyması.
* Dini veya kültürel nedenlerle soyadını değiştirmek istemesi.
* Kişinin taşıdığı soyadına karşı aidiyet hissetmemesi, soyadının manevi olarak kişiye yabancı gelmesi gibi tamamen subjektif nedenler (Madde 1, 9, 12). Yargıtay, son yıllarda kişisel tercihlere ve subjektif nedenlere dayalı talepleri de haklı sebep kapsamında değerlendirme eğilimindedir.
Haklı sebebin varlığı, her somut olayın özelliğine göre mahkeme tarafından değerlendirilir. Davacının ileri sürdüğü nedenlerin, soyadını değiştirme talebini makul kılacak nitelikte olması yeterlidir.
b. Dava Ehliyeti ve Taraf Sıfatı:
Soyadının değiştirilmesini veya düzeltilmesini talep etme hakkı, kural olarak o soyadını taşıyan kişiye aittir. Kişi ergin ve ayırt etme gücüne sahip ise davayı bizzat veya vekili aracılığıyla açabilir. Ergin olmayan veya kısıtlı kişiler adına davayı yasal temsilcileri (veli veya vasi) açar.
Davacı, soyadının değiştirilmesini isteyen kişidir. Davalı ise, NHK Md. 36 uyarınca ilgili Nüfus Müdürlüğü'dür. Nüfus Müdürlüğü, davada kamu düzenini ve nüfus kayıtlarının doğruluğunu temsil eder.
c. Görevli ve Yetkili Mahkeme:
Soyadının değiştirilmesi ve düzeltilmesi davalarında görevli mahkeme, NHK Md. 36/1-a uyarınca Asliye Hukuk Mahkemesi'dir. Yetkili mahkeme ise, HMK Md. 6 uyarınca davacının yerleşim yeri mahkemesidir.
d. İspat Yükü ve Deliller:
Haklı sebebin varlığını ispat yükü, davacıya aittir. Davacı, soyadını değiştirmek istemesindeki haklı nedeni her türlü delille ispatlayabilir. Bu davalarda en sık başvurulan deliller şunlardır:
* Tanık Beyanları: Özellikle soyadının gülünç olması, kişinin toplumda farklı bir isimle tanınması veya soyadına karşı aidiyet hissetmemesi gibi subjektif durumların ispatında önemli bir delildir (Madde 9, 20). Tanıklar, davacının soyadı nedeniyle yaşadığı sıkıntıları, sosyal çevresindeki durumu veya talebinin ciddiyetini mahkemeye aktarabilirler.
* Nüfus Kayıtları: Davacının mevcut soyadını ve kimlik bilgilerini gösterir (Madde 20).
* Belgeler: Soyadının alay konusu olduğunu gösteren yazışmalar, kişinin farklı isimle tanındığını gösteren yayınlar, eserler vb.
* Bilirkişi İncelemesi: Gerekli görülmesi halinde, örneğin soyadının anlamı veya kökeni konusunda (Madde 20).
* Diğer Deliller: Yemin, isticvap, uzman görüşü gibi HMK'da düzenlenen diğer deliller de kullanılabilir (Madde 20).
4. YARGILAMA USULÜ VE SONUÇLARI
a. Dava Dilekçesi ve İçeriği:
Dava, HMK hükümlerine uygun olarak hazırlanan bir dava dilekçesi ile açılır. Dilekçede tarafların kimlik bilgileri, davacının T.C. kimlik numarası, davanın konusu (mevcut soyadının hangi soyadı ile değiştirilmesinin talep edildiği), haklı sebeplerin ayrıntılı açıklaması, hukuki dayanaklar (TMK Md. 27, NHK Md. 36 vb.), deliller ve talep sonucu yer almalıdır. İşbu Dilekçe'de bu unsurların genel hatlarıyla yer aldığı görülmektedir (Konu, Açıklamalar, Hukuki Açıklamalar, Deliller, Talep Sonucu).
b. Yargılama Süreci:
Dava, basit veya yazılı yargılama usulüne tabi olabilir (genellikle basit yargılama usulü uygulanır). Mahkeme, dilekçeler aşamasının tamamlanmasından sonra duruşma günü belirler. Duruşmalarda tarafların iddia ve savunmaları dinlenir, deliller toplanır (özellikle tanık dinlenmesi). Nüfus Müdürlüğü temsilcisi genellikle davaya katılır ancak esasa ilişkin beyanda bulunmaktan ziyade usuli gereklilikleri takip eder. Mahkeme, toplanan delillere ve ileri sürülen haklı sebeplere göre bir karar verir.
c. Kararın Niteliği ve Sonuçları:
Mahkemenin soyadı değişikliği talebini kabul etmesi halinde, karar kesinleştiğinde ilgili nüfus müdürlüğüne gönderilir ve değişiklik nüfus kütüğüne tescil edilir. Mahkeme kararı, yenilik doğurucu (inşai) niteliktedir; yani kararla birlikte kişinin soyadı hukuken değişmiş olur. Bu değişiklik, kişinin tüm resmi kayıtlarını etkiler (pasaport, ehliyet, diploma, tapu kayıtları vb.). Kişinin bu kayıtları yeni soyadına göre güncellemesi gerekir. Soyadı değişikliği, kişinin kişisel durumunda (örneğin mirasçılık gibi) bir değişikliğe yol açmaz (TMK Md. 27/3).
d. Adli Yardım Talebi:
Dava harç ve masraflarını karşılayacak maddi gücü olmayan davacılar, HMK Md. 334 vd. hükümleri uyarınca adli yardım talebinde bulunabilirler (Madde 5, 13, 14, 15, 16, 18). Talebin kabulü için kişinin yoksulluğunu belgelemesi ve talebinde haksız olmaması (davanın veya talebin açıkça dayanaktan yoksun olmaması) gerekir. Adli yardım kararı verilmesi halinde, kişi yargılama harç ve giderlerinden geçici olarak muaf tutulur.
5. DEĞİNİLMESİ GEREKEN DİĞER HUSUSLAR
a. Soyadının Düzeltilmesi ve Değiştirilmesi Arasındaki Fark:
Uygulamada "düzeltme" ve "değiştirme" kavramları zaman zaman karıştırılabilmektedir. Soyadının düzeltilmesi, nüfus kaydında yer alan soyadındaki bir harf hatası, yazım yanlışı gibi maddi hataların giderilmesi anlamına gelir. Soyadının değiştirilmesi ise, mevcut soyadının tamamen farklı bir soyadı ile değiştirilmesidir (İşbu Dilekçe'nin konusu budur). Her iki talep için de görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olup, NHK Md. 36 kapsamında dava açılması gerekmektedir. Ancak düzeltme taleplerinde haklı sebep koşulu, genellikle maddi hatanın varlığının ispatı şeklinde ortaya çıkar.
b. Yargıtay İçtihatlarında Haklı Sebep Örnekleri:
Yargıtay kararları, haklı sebep kavramının yorumlanmasında yol göstericidir. Geçmişte daha katı bir tutum sergilenirken, son yıllarda kişilik haklarına ve bireysel tercihlere daha fazla önem veren bir yaklaşım benimsenmiştir. Kişinin toplumda fiilen kullandığı ve tanındığı adı/soyadını resmi kayıtlara geçirme talebi, soyadının kişinin sosyal veya mesleki itibarına zarar vermesi, ailevi nedenler (örneğin babasıyla ilişkisi olmayan kişinin annesinin kızlık soyadını almak istemesi gibi durumlar, mevzuatta özel bir düzenleme yoksa) veya kişinin soyadına karşı duyduğu olumsuz hisler (Madde 1, 9), Yargıtay tarafından haklı sebep olarak kabul edilebilmektedir.
Sonuç olarak, Türk hukukunda soyadı, kişiliğin önemli bir parçası olmakla birlikte mutlak ve değiştirilemez değildir. TMK Md. 27'de düzenlenen "haklı sebep" koşulunun varlığı halinde, Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açılacak bir dava ile soyadının değiştirilmesi mümkündür. Haklı sebep kavramının geniş yorumlanması ve kişisel, subjektif nedenlerin de giderek daha fazla kabul görmesi, bireylerin kimliklerinin bir parçası olan soyadları üzerinde daha fazla söz sahibi olmalarını sağlamaktadır. Yargılama sürecinde haklı sebebin varlığının somut delillerle (özellikle tanık beyanları) ispat edilmesi, davanın kabulü açısından kritik öneme sahiptir.
T.C.
...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE
DAVACI : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
DAVALI : ... NÜFUS İL MÜDÜRLÜĞÜ
Adresi:
KONU : Soyadının değiştirilmesi talebidir.
AÇIKLAMALAR :
I. MÜVEKKİL HAKKINDA ESASA İLİŞKİN BİLGİ:
...
II. DİLEKÇE ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan dava konusu olayların maddeler halindeki kısa özetidir:
1. Müvekkilim "..." soyadını taşımakta olup, soyadına karşı herhangi bir aidiyet duygusu hissetmemektedir.
2. Müvekkilim iş arkadaşlarına, yeni tanıştığı kişilere vs. kendisini "..." soyadı ile değil "..."olarak tanıtmaktadır.
3. ...
4. Müvekkilimin talebi doğrultusunda "..." soyadının "..." olarak değiştirilmesi gerekmektedir.
5. Adli yardım talebimiz vardır.
III. USULE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR:
1. ...
2. ...
IV. ESASA İLİŞKİN VAKIALAR VE HUKUKİ AÇIKLAMALAR:
Esasa ilişkin vakıaların ve hukuki iddialarımızın ayrıntılı açıklamalarıdır:
1. Soyadı kişiye sıkı sıkı bağlı olup, hukuki niteliği itibariyle şahıs varlığının kullanılmasıdır.
2. TMK Md.27 'ye göre isim, soyad değişikliği haklı sebeplerin varlığı halinde mümkündür. Yasa maddesinde belirtilen haklı sebepler doktrinde ve uygulamada görüldüğü üzere oldukça geniş olarak yorumlanmakta, kişiye bağlı subjektif nedenler dahi haklı sebep olarak kabul edilmektedir.
3. Müvekkilimin "..." soyadına karşı herhangi bir aidiyet duygusu hissetmemekte olup, delil listesinde belirtmiş olduğumu tanıkların anlatımları ile de bu husus anl