- Tevsii Tahkikat Talebi
- Talep Sonucu
- Ekler
CEZA YARGILAMASINDA TEVSİİ TAHKİKAT TALEBİ VE HUKUKİ NİTELİĞİ
Ceza muhakemesi hukukunun temel amacı, maddi gerçeğe ulaşarak adaleti tesis etmektir. Bu amaca ulaşılmasında, yargılama sürecinin her aşamasında delillerin eksiksiz toplanması, değerlendirilmesi ve tartışılması hayati önem taşır. Kovuşturma aşamasında, soruşturma evresindeki eksikliklerin giderilmesi veya yargılama sırasında ortaya çıkan yeni durumlar nedeniyle delil araştırmasının genişletilmesi ihtiyacı doğabilir. İşte bu noktada "Tevsii Tahkikat" (kovuşturmanın genişletilmesi) kurumu devreye girmektedir. İşbu makalede, Türk ceza muhakemesi hukuku bağlamında tevsii tahkikat talebi, bu talebin dayandığı hukuki temeller, unsurları, yargılamadaki yeri ve önemi, işbu Dilekçe özelinde de değerlendirmeler yapılarak ayrıntılı bir şekilde incelenecektir.
1. TEVSİİ TAHKİKAT KAVRAMI VE HUKUKİ DAYANAKLARI
Tevsii tahkikat, ceza yargılamasının kovuşturma aşamasında, mahkemenin veya tarafların talebi üzerine, maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına katkı sağlayacağı düşünülen yeni delillerin araştırılması veya mevcut delillerle ilgili ek incelemelerin yapılması sürecini ifade eder. Bu kurum, eksik soruşturma iddialarını gidermek, yargılama sırasında beliren yeni şüpheleri aydınlatmak ve adil bir yargılanma hakkını güvence altına almak bakımından önemli bir araçtır.
Tevsii tahkikat talebinin temel hukuki dayanakları 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nda (CMK) yer almaktadır. Özellikle aşağıdaki hükümler bu kurumla yakından ilişkilidir:
a. CMK Madde 160/2: Cumhuriyet savcısının sadece şüphelinin aleyhine olan delilleri değil, lehine olanları da toplamakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlü olduğunu düzenler. Soruşturma aşamasında bu yükümlülüğün yerine getirilmediği iddiası, kovuşturmada tevsii tahkikat talebinin önemli gerekçelerinden birini oluşturabilir (Madde 2).
b. CMK Madde 170: İddianamenin kabulüyle kovuşturma evresi başlar ve mahkeme, iddianamede gösterilen delillerle yetinmeyerek re'sen (kendiliğinden) veya talep üzerine başka delillerin de araştırılmasına karar verebilir.
c. CMK Madde 206: Sanığa sorgusundan sonra delillerin ortaya konulması ve tartışılması aşamasına geçileceği bildirilir. Bu aşamada sanık veya müdafii, eksik veya yanlış olduğunu düşündüğü hususlarla ilgili delil toplanmasını talep edebilir.
d. CMK Madde 207: Delilin ortaya konulması isteminin, bunun veya ispat edilmek istenen olayın geç bildirilmesi nedeniyle reddedilemeyeceğini hüküm altına alır. Bu madde, yargılamanın her aşamasında, belirli koşullar altında delil ikamesi talebinde bulunulabileceğini göstermesi açısından önemlidir.
e. CMK Madde 216: Delillerin tartışılması aşamasında taraflara söz hakkı tanınır. Bu aşamada da eksik kalan veya aydınlatılması gereken hususlar için yeni delil araştırılması talep edilebilir.
f. CMK Madde 217/1: Hâkimin, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabileceğini emreder. Bu ilke, duruşma dışı elde edilen veya tartışılmayan bir delilin hükme esas alınamayacağını, dolayısıyla iddia makamının mütalaasında dayandığı ancak dosyada bulunmayan veya tartışılmayan delillerin (Madde 3) hükme esas alınabilmesi için öncelikle duruşmaya getirilip tartışılması gerektiğini ortaya koyar (Madde 4).
Bu maddeler, ceza muhakemesinde maddi gerçeğe ulaşma ve adil yargılanma ilkeleri çerçevesinde, kovuşturma aşamasında delil araştırma sürecinin dinamik bir yapıya sahip olduğunu ve tevsii tahkikat talebinin bu süreçteki meşru bir hak olduğunu göstermektedir.
2. TEVSİİ TAHKİKAT TALEBİNİN UNSURLARI VE İŞLEVİ
Tevsii tahkikat talebi, belirli unsurları içeren ve somut gerekçelere dayandırılması gereken bir dilekçe veya beyan ile mahkemeye sunulur. Talebin başarılı olabilmesi için genellikle aşağıdaki hususların belirtilmesi beklenir:
a. Toplanması İstenen Delil: Hangi delilin (örneğin tanık dinlenmesi, belge celbi, keşif yapılması, bilirkişi incelemesi, HTS kayıtları, kamera görüntüleri vb.) toplanması istendiği açıkça belirtilmelidir. İşbu Dilekçe'de bu delillerin ekli listede veya dilekçe metninde ayrıca belirtileceği anlaşılmaktadır (Madde 5, Madde 8).
b. Delilin Elde Edileceği Yer/Merci: İstenen delilin nereden veya hangi kurumdan temin edileceği bilgisi (ilgili kurum, tanığın adresi vb.) talebin işleme alınmasını kolaylaştırır.
c. Delilin Davayla İlgisi ve Önemi: Talep edilen delilin, yargılama konusu olayla bağlantısı ve maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına nasıl bir katkı sağlayacağı somut olarak açıklanmalıdır. Delilin, iddia veya savunmanın hangi unsurunu ispata yarayacağı gösterilmelidir.
d. Gerekçe: Delilin neden daha önceki aşamalarda (özellikle soruşturma aşamasında) toplanmadığı veya toplanamadığı, neden şimdi toplanmasının gerekli hale geldiği açıklanmalıdır. Soruşturma aşamasındaki eksik inceleme (Madde 1) veya savcılığın lehe delilleri toplamama yükümlülüğünü ihlal etmesi (Madde 2) gibi gerekçeler bu kapsamda ileri sürülebilir. Ayrıca, iddia makamının esas hakkındaki mütalaasında atıf yaptığı ancak dosyada bulunmayan delillerin celbi talebi de önemli bir gerekçedir (Madde 3).
Tevsii tahkikat talebinin işlevi, öncelikle eksik veya hatalı yürütüldüğü düşünülen soruşturma işlemlerinin kovuşturma aşamasında telafi edilmesini sağlamaktır. Bunun yanı sıra, yargılama sırasında ortaya çıkan yeni olguların veya şüphelerin araştırılmasına imkan tanır. Nihayetinde, sanığın lehine olan hususların da araştırılmasını sağlayarak silahların eşitliği ilkesine ve adil yargılanma hakkına hizmet eder. Mahkemenin re'sen araştırma yetkisi bulunmakla birlikte, tarafların talepleri bu yetkinin kullanılmasında yol gösterici bir rol oynar.
3. MAHKEMENİN TEVSİİ TAHKİKAT TALEBİNİ DEĞERLENDİRMESİ
Mahkeme, usulüne uygun olarak yapılan tevsii tahkikat talebini CMK'nın ilgili hükümleri ve adil yargılanma ilkeleri çerçevesinde değerlendirir. CMK Madde 206/2, delil isteminin reddedilebileceği halleri düzenlemektedir. Buna göre mahkeme;
a. Delilin, olayın aydınlatılması amacını taşımadığını,
b. Delil isteminin sadece davayı uzatmak maksadıyla yapıldığını,
c. İstemin süresinde yapılmadığını (ancak CMK 207 bu durumu sınırlar),
değerlendirirse talebi reddedebilir. Ancak ret kararının gerekçeli olması zorunludur.
Mahkeme, talebi yerinde görürse veya kendisi de delilin araştırılmasını gerekli addederse, tevsii tahkikat kararı verir (Madde 6). Bu karar üzerine ilgili deliller toplanır (Madde 7), tanıklar dinlenir, belgeler celbedilir veya diğer araştırma işlemleri yapılır. Toplanan yeni deliller duruşmada ortaya konulur ve CMK Madde 217/1 uyarınca tarafların tartışmasına açılır. Mahkeme, ancak bu süreç tamamlandıktan sonra elde edilen tüm delilleri bir bütün olarak değerlendirerek hükmünü kurabilir.
Talebin reddedilmesi durumunda, bu karar ara karar niteliğindedir ve kural olarak tek başına kanun yoluna tabi değildir. Ancak, talebin reddinin hükmü etkileyen önemli bir usul hatası oluşturduğu düşünülüyorsa, esas hükümle birlikte kanun yolu (istinaf/temyiz) aşamasında ileri sürülebilir. Özellikle adil yargılanma hakkını veya savunma hakkını ihlal eden haksız ret kararları, üst mahkemelerce bozma sebebi olarak kabul edilebilir.
4. TEVSİİ TAHKİKAT VE ADİL YARGILANMA HAKKI
Tevsii tahkikat kurumu, adil yargılanma hakkının temel güvencelerinden olan "silahların eşitliği" ve "çelişmeli yargılama" ilkeleriyle doğrudan bağlantılıdır.
a. Silahların Eşitliği: İddia makamı (savcılık) soruşturma aşamasında geniş delil toplama yetkilerine sahipken, sanık ve müdafiinin bu aşamadaki imkanları daha kısıtlıdır. Kovuşturma aşamasında tevsii tahkikat talebi hakkı, savunma makamına, iddia makamının toplamadığı veya göz ardı ettiği lehe delillerin dosyaya kazandırılması ve tartışılması imkanını sunarak taraflar arasındaki dengeyi sağlamaya yardımcı olur. Savcılığın sadece aleyhe değil, lehe delilleri de toplama yükümlülüğünün (CMK 160/2) ihlal edildiği durumlarda (Madde 2), bu eksikliğin giderilmesi silahların eşitliği açısından zorunludur.
b. Çelişmeli Yargılama: Adil yargılanmanın bir diğer unsuru, tarafların delilleri öğrenme, inceleme ve bu delillere karşı kendi argümanlarını ve delillerini sunma hakkıdır (çelişme ilkesi). Tevsii tahkikat yoluyla dosyaya giren yeni delillerin duruşmada tartışılması (CMK 217/1 gereği) (Madde 4), bu ilkenin hayata geçirilmesini sağlar. Taraflar, yeni deliller hakkında beyanda bulunabilir, sorular sorabilir ve bu delillerin güvenirliğini veya anlamını tartışabilirler.
c. Maddi Gerçeğe Ulaşma ve Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesi (in dubio pro reo): Eksik inceleme sonucu ulaşılan bir kanaat, maddi gerçeği yansıtmayabilir. Tevsii tahkikat, şüpheye mahal bırakmayacak şekilde olayın tüm yönleriyle aydınlatılmasına hizmet eder. Eğer yapılan ek araştırmalara rağmen şüphe giderilemiyorsa, ceza muhakemesinin evrensel ilkesi olan "şüpheden sanık yararlanır" (in dubio pro reo) prensibi devreye girer. Bu nedenle, özellikle sanık lehine sonuç doğurma potansiyeli taşıyan delillerin araştırılması talebi büyük önem taşır.
5. TEVSİİ TAHKİKAT TALEBİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR
Tevsii tahkikat taleplerinin mahkeme tarafından kabul edilme olasılığını artırmak ve amacına ulaşmasını sağlamak için dikkat edilmesi gereken bazı genel noktalar bulunmaktadır. Bu noktalar, işbu Dilekçe gibi taleplerin hazırlanmasında göz önünde bulundurulabilir:
a. Belirlilik: Talep edilen delil veya araştırma konusunun net ve belirli olması gerekir. Genel ve soyut ifadeler yerine (örneğin "tüm lehe delillerin toplanması" gibi), hangi somut delilin (hangi tanığın, hangi belgenin, hangi kaydın) neden istendiği açıkça belirtilmelidir. İşbu Dilekçe'nin ekler kısmında (Madde 8) veya dilekçe metninde bu belirginliğin sağlanması önemlidir.
b. İlgililik ve Gereklilik: Talep edilen delilin, davada ispatlanmaya çalışılan maddi vakıa ile ilgisi ve bu delilin gerçeğin ortaya çıkarılması için neden gerekli olduğu somut gerekçelerle açıklanmalıdır. Delilin sadece davayı uzatma amacı taşımadığı gösterilmelidir.
c. Zamanlama: Tevsii tahkikat talebi, kural olarak delillerin tartışılması aşamasına kadar yapılabilir. Ancak, talebin mümkün olan en erken aşamada, örneğin iddianamenin kabulünden sonra veya delillerin ortaya konulması sırasında yapılması, yargılamanın gereksiz yere uzamasını engelleyebilir. Özellikle iddia makamının esas hakkındaki mütalaasından sonra, mütalaada yer alan ancak dosyada bulunmayan veya tartışılmayan hususlara ilişkin delil talebinde bulunmak (Madde 3, Madde 5) yerinde bir zamanlamadır.
d. Ulaşılabilirlik: Talep edilen delilin veya bilginin elde edilmesinin fiilen mümkün olup olmadığı da göz önünde bulundurulmalıdır. Elde edilmesi imkansız olan bir delilin istenmesi, talebin reddine yol açabilir.
SONUÇ
Tevsii tahkikat talebi, Türk ceza muhakemesi sisteminde maddi gerçeğe ulaşma idealinin ve adil yargılanma hakkının önemli bir güvencesidir. Soruşturma aşamasındaki eksikliklerin giderilmesi, yeni ortaya çıkan durumların araştırılması ve özellikle savunma haklarının etkin bir şekilde kullanılabilmesi açısından kritik bir role sahiptir. CMK'da düzenlenen ilgili hükümler (Madde 2, Madde 4), mahkemelere ve taraflara bu yönde talepte bulunma ve araştırma yapma imkanı tanımaktadır. İşbu Dilekçe'de de atıf yapılan CMK 160/2 ve 217/1 gibi temel ilkeler, tevsii tahkikat taleplerinin hukuki zeminini oluşturmaktadır. Talebin kabulü (Madde 6) ve belirtilen delillerin toplanması (Madde 7), yargılamanın sonucunu doğrudan etkileyebilecek bir potansiyele sahiptir.
T.C.
...
... CEZA MAHKEMESİNE
ESAS NO : /
SANIK :
MÜDAFİ : Av.
KONU : Tevsii tahkikat talebidir.
AÇIKLAMALAR :
1. Müvekkil aleyhine Mahkemeniz nezdinde yapılan yargılamanın, soruşturma aşamasında iddia makamı tarafından eksik inceleme ve araştırma yapılmıştır.
2. CMK Md.160/2 'ye göre Cumhuriyet Savcısı şüphelinin sadece aley