- Velayetin Karşı Tarafa Devri Talebi
- Adli Yardım
- Talep Sonucu
- Delil Listesi
VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVALARI: HUKUKİ ÇERÇEVE, DAVA UNSURLARI VE UYGULAMA
GİRİŞ
Velayet, reşit olmayan veya kısıtlı ergin çocuklar üzerinde, ana ve babanın, çocuğun kişiliği ve malvarlığı üzerinde sahip olduğu hak, görev ve yetkilerin bütününü ifade eder. Türk Medeni Kanunu (TMK), velayeti öncelikli olarak çocuğun üstün yararını gözeterek düzenlemiş ve bu hakkın kullanımını ana ve babaya birlikte veya duruma göre birine bırakmıştır. Boşanma veya ayrılık gibi durumlarda mahkeme tarafından velayetin taraflardan birine verilmesi sonrasında, değişen koşullar veya çocuğun menfaati gereği velayetin değiştirilmesi gündeme gelebilmektedir. İşbu makalede, velayetin ebeveynlerden birinden alınarak diğerine devredilmesi talepli davaların hukuki dayanakları, koşulları, usulü ve bu tür bir talebi içeren dava dilekçesinin unsurları, ilgili mevzuat ve doktrin ışığında incelenecektir.
1. VELAYETE İLİŞKİN GENEL ESASLAR VE İLGİLİ MEVZUAT
Velayet kurumu, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun Aile Hukuku kitabında, "Soybağı Hukuku" bölümü altında 335 ila 351. maddeler arasında düzenlenmiştir.
a. Velayetin Kapsamı (TMK m. 339 vd.): Velayet, çocuğun bakımı, eğitimi, korunması, temsili gibi kişisel konuları ile malvarlığının yönetilmesini kapsar. Ana ve baba, velayeti altındaki çocuğun menfaatini göz önünde tutarak hareket etmekle yükümlüdür. Çocuğun görüşünün alınması gereken durumlarda, onun olgunluğu ölçüsünde görüşüne önem verilmesi esastır (TMK m. 339/3).
b. Velayetin Kullanılması (TMK m. 336-337): Evlilik birliği devam ettiği sürece ana ve baba velayeti birlikte kullanırlar. Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hali gerçekleşmişse, hakim velayeti eşlerden birine verebilir. Boşanma halinde ise, velayetin hangi tarafa bırakılacağı hakim tarafından karara bağlanır. İşbu Dilekçe'de de belirtildiği üzere, tarafların boşanması neticesinde velayetin Davacıya verildiği anlaşılmaktadır (Madde 1, Madde 4).
c. Çocuğun Üstün Yararı İlkesi: Velayete ilişkin tüm düzenlemelerde ve mahkeme kararlarında temel alınması gereken ilke, çocuğun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacını güden "çocuğun üstün yararı" ilkesidir. Bu ilke, Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme'nin 3. maddesi ile de güvence altına alınmıştır.
2. VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİNİN KOŞULLARI VE DAVA UNSURLARI
Mahkeme tarafından verilen velayet kararları kesin hüküm niteliği taşısa da, koşulların değişmesi halinde velayetin değiştirilmesi mümkündür. Velayetin değiştirilmesi talebi, başlı başına bir dava konusudur.
a. Değişen Koşulların Varlığı (TMK m. 183, m. 349): TMK m. 183, "Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, resen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır" hükmünü amirdir. TMK m. 349 ise, "Velâyete sahip ana veya babanın yeniden evlenmesi, velâyetin kaldırılmasını gerektirmez. Ancak, çocuğun menfaati gerektirdiğinde velâyet sahibi değiştirilebileceği gibi, durum ve koşullara göre velâyet kaldırılarak çocuğa vasi de atanabilir." demektedir. Bu maddelerden anlaşılacağı üzere, velayetin değiştirilmesi için velayet kendisine verilen tarafın durumunda veya çocuğun koşullarında, velayetin mevcut şekilde devam etmesini çocuğun menfaatine aykırı kılacak nitelikte esaslı bir değişikliğin meydana gelmiş olması gerekir.
b. Çocuğun Menfaatinin Gerektirmesi: Değişen koşulların varlığı tek başına yeterli olmayıp, bu değişikliğin velayetin değiştirilmesini çocuğun üstün yararı açısından zorunlu kılması gerekmektedir. Hakim, bu değerlendirmeyi yaparken çocuğun yaşı, eğitimi, sosyal çevresi, kardeşleriyle ilişkileri, ebeveynlerin yaşam koşulları, çocuğa sundukları imkanlar, çocuğa karşı tutum ve davranışları gibi birçok faktörü göz önünde bulundurur.
c. Tarafların Anlaşması ve Çocuğun İsteği: Velayetin değiştirilmesinde tarafların anlaşması önemli bir unsur olmakla birlikte, tek başına yeterli değildir. Hakimin, anlaşmanın çocuğun menfaatine uygun olup olmadığını denetlemesi gerekir. İşbu Dilekçe'de, müvekkil ve çocuğun isteği ile davalının da bu durumu kabul ettiği belirtilmektedir (Madde II.1, Madde IV.3, Madde IV.4, Madde IV.5, Madde IV.10). Özellikle idrak çağındaki çocuğun kimin yanında kalmak istediği yönündeki beyanı, mahkeme tarafından dikkate alınması gereken önemli bir veridir (TMK m. 339/3). Dilekçede, çocuğun davalı ile kalma ve yaşama devam etme isteği vurgulanmıştır (Madde IV.3, Madde IV.8). Çocuğun bu yöndeki isteğinin, uzman raporu ile de desteklenmesi davanın seyri açısından önemlidir (Madde 11).
d. Velayeti Talep Eden Ebeveynin Uygunluğu: Velayetin değiştirilmesini talep eden veya velayetin kendisine devredilmesi istenen ebeveynin (işbu dilekçede Davalı), velayet görevini üstlenmeye uygun olup olmadığı da değerlendirilir. Bu ebeveynin çocuğa sağlıklı bir ortam sunabilme, bakım ve eğitim ihtiyaçlarını karşılayabilme kapasitesi araştırılır.
3. VELAYETİN DEĞİŞTİRİLMESİ DAVASINDA USUL VE YARGILAMA
a. Görevli ve Yetkili Mahkeme: Velayetin değiştirilmesi davalarında görevli mahkeme Aile Mahkemeleridir (4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun m. 4). Yetkili mahkeme ise, genel yetki kuralı gereği davalının yerleşim yeri mahkemesi (HMK m. 6) veya çocuğun mutat meskeninin bulunduğu yer mahkemesidir.
b. Taraflar: Davacı, velayetin değiştirilmesini isteyen ana veya babadır. Davalı ise, velayet hakkı kendisinde bulunan diğer ebeveyndir. İşbu Dilekçe'de velayet hakkı sahibi ebeveyn (Davacı) tarafından, velayetin diğer ebeveyne (Davalı) devri talep edilmektedir.
c. Yargılama Usulü: Velayetin değiştirilmesi davaları, çekişmeli yargıya tabidir ve basit yargılama usulüne göre görülür (HMK m. 316/1-ç). Yargılama sırasında hakim, tarafların iddia ve savunmalarını dinler, delilleri toplar ve özellikle çocuğun menfaatini göz önünde bulundurarak karar verir.
d. Deliller: Bu tür davalarda hakim, her türlü delili serbestçe takdir eder. Önemli deliller şunlardır:
* Tanık Beyanları: Tarafların yaşam koşulları, çocuğa karşı tutumları gibi konularda dinlenebilir (Madde 1).
* Uzman Raporları: Mahkeme, pedagog, psikolog veya sosyal hizmet uzmanından çocuğun durumu, ebeveynlerle ilişkisi, hangi ebeveyn yanında kalmasının menfaatine olacağı gibi konularda rapor alınmasına karar verir. Bu raporlar, hakimin kararında önemli bir rol oynar. Dilekçede pedagog raporu alınması talep edilmiştir (Madde 11). Ayrıca uzman görüşü sunulacağı da belirtilmiştir (Madde 4).
* Çocuğun Dinlenilmesi: İdrak gücüne sahip olduğu kabul edilen yaşlardaki çocukların (genellikle 8 yaş ve üzeri), mahkeme tarafından uygun bir ortamda, gerekirse bir uzman eşliğinde dinlenilmesi ve görüşünün alınması esastır.
* Tarafların Sosyal ve Ekonomik Durum Araştırması: Mahkeme, kolluk marifetiyle veya bilirkişi vasıtasıyla tarafların yaşam koşulları, sosyal çevreleri ve ekonomik durumları hakkında araştırma yapabilir.
* Diğer Belgeler: Boşanma ilamı (Madde 9), nüfus kayıtları, okul kayıtları, sağlık raporları gibi belgeler delil olarak sunulabilir. Dilekçede Davalının kabul beyanının sunulduğu belirtilmiştir (Madde 10).
e. Adli Yardım Talebi: Dava masraflarını karşılayamayacak durumda olan taraf, adli yardım talebinde bulunabilir (HMK m. 334 vd.). Bu talep, davanın açıldığı mahkemeye yapılır ve kabulü halinde yargılama harç ve giderlerinden geçici muafiyet sağlanır. İşbu Dilekçe'de adli yardım talebinde bulunulduğu ve gerekçelendirildiği görülmektedir (Madde II.3, Madde V).
f. Talep Sonucu: Dava dilekçesinin talep sonucu kısmında, velayetin mevcut ebeveynden alınarak diğer ebeveyne verilmesi, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi gibi talepler açıkça belirtilmelidir (Madde 16). İşbu Dilekçe'de bu unsurlara yer verilmiştir (Madde 17).
4. DİLEKÇEDE DEĞİNİLEBİLECEK EK HUSUSLAR
Velayetin değiştirilmesi davalarında, çocuğun üstün yararının detaylı bir şekilde ortaya konulması büyük önem taşır. İşbu Dilekçe genel hatları itibarıyla gerekli unsurları içermekle birlikte, davanın mahiyeti gereği aşağıdaki hususların "ESASA İLİŞKİN VAKIALAR VE HUKUKİ AÇIKLAMALAR" (Madde IV) bölümünde daha ayrıntılı olarak ele alınması, talebin kabul edilebilirliğini güçlendirebilir:
a. Çocuğun İsteğinin Somut Gerekçeleri: Çocuğun neden diğer ebeveynle yaşamak istediğine dair somut sebeplerin (okul değişikliği isteği, sosyal çevre adaptasyonu, ebeveynle kurulan bağın niteliği vb.) daha detaylı açıklanması faydalı olacaktır. Çocuğun bu isteğinin geçici bir heves mi, yoksa köklü ve makul sebeplere dayanan bir tercih mi olduğunun vurgulanması önemlidir.
b. Velayetin Devrinin Çocuğun Menfaatine Uygunluğunun Detaylandırılması: Velayetin Davalıya devredilmesinin, çocuğun mevcut düzeninden daha iyi bir ortam sağlayacağının, eğitim, sosyal ve duygusal gelişimine olumlu katkıda bulunacağının somut gerekçelerle açıklanması önemlidir. Davalının çocuğa sağlayacağı yaşam koşulları, eğitim imkanları, sosyal çevre gibi faktörlere değinilebilir.
c. Mevcut Durumun Zorluklarının Açıklanması: Dilekçede belirtilen, muvafakat ve diğer işlemlerde yaşanan zorlukların (Madde IV.6) somut örneklerle açıklanması, velayet değişikliğinin pratik gerekliliğini ortaya koyabilir.
d. Tarafların İşbirliği: Velayetin devri konusunda tarafların tam bir mutabakat içinde olduğunun ve bu değişikliğin çocuk üzerinde olumsuz bir etki yaratmadan, ebeveynlerin işbirliği içinde gerçekleştirileceğinin vurgulanması, mahkeme üzerinde olumlu bir kanaat oluşturabilir.
SONUÇ
Velayetin değiştirilmesi, hassasiyetle yürütülmesi gereken, temelinde çocuğun üstün yararı ilkesinin bulunduğu bir hukuki süreçtir. Bu tür davalarda, değişen koşulların varlığı ve bu değişikliğin çocuğun menfaatini ne şekilde etkilediği somut delillerle ortaya konulmalıdır. Tarafların anlaşması ve çocuğun (idrak çağında ise) görüşü önemli olmakla birlikte, nihai karar, tüm deliller ışığında ve özellikle uzman raporları dikkate alınarak, çocuğun bedensel, zihinsel ve ahlaki gelişimi için en uygun çözümün tespiti amacıyla hakim tarafından verilecektir. Hazırlanan dava dilekçesi, bu sürecin başlangıcını teşkil eden ve iddiaların hukuki çerçevede sunulduğu temel belgedir. Bu nedenle, dilekçenin ilgili mevzuat, dava şartları ve ispat yükü kuralları dikkate alınarak titizlikle hazırlanması, davanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesi açısından elzemdir.
T.C.
...
AİLE MAHKEMESİNE
DAVACI : TC:
Adresi:
VEKİLİ : Av.
DAVALI : TC:
Adresi:
KONU : Velayetin karşı tarafa devredilmesi talebidir.
AÇIKLAMALAR :
I. MÜVEKKİL HAKKINDA ESASA İLİŞKİN BİLGİ:
Müvekkil ile Davalı _._.20_ tarihinde evlenmişlerdir. Bu birliktelikten müşterek çocuk ... (TC:) dünyaya gelmiştir. Taraflar evlilik birliğini sürdürememiş olup, ... Aile Mahkemesinin / Esas, / Karar sayılı ve _._.202_ tarihli ilamı ile boşanmıştır ve çocuğun velayeti Müvekkilime verilmiştir.
II. DİLEKÇE ÖZETİ:
Aşağıda ayrıntılı olarak açıklanan dava konusu olayların maddeler halindeki kısa özetidir:
1. Müvekkil ve müşterek çocuğun isteği, Davalının da kabulü üzerine Müvekkil üzerindeki velayet hakkının kaldırılarak Davalıya devredilmesi gerekmektedir.
2. ...
3. Adli yardım talebimiz vardır.
III. USULE İLİŞKİN AÇIKLAMALAR:
1. ...
2. ...
IV. ESASA İLİŞKİN VAKIALAR VE HUKUKİ AÇIKLAMALAR:
Esasa ilişkin vakıaların ve hukuki iddialarımızın ayrıntılı açıklamalarıdır:
1. ... Aile Mahkemesinin / Esas, / Karar sayılı ve _._.20_ tarihli boşanma ilamıyla müşterek çocuğun velayeti Müvekkile bırakılmıştır.
2. Velayetin Müvekkile bırakılmasına karşın zaman içerisinde müşterek çocuğun düşünceleri ve istekleri değişmiştir.
3. Müşterek çocuk artık Davalı ile kalmak istemekte, yaşamına onunla birlikte devam etmek istemektedir.
4. Müşterek çocuğun talebi üzerine; Müvekkil ile müşterek çocuk, Davalı ile görüşme yapmış olup isteklerini kendisine bildirmişlerdir.
5. Yapılan görüşmelerde Davalı da bu talebi kabul etmiş ve _._.20_ tarihinden iti