(1632 S. K. m. 144) (765 S. K. m. 59, 80, 230, 240) (647 S. K. m. 4, 6) (353 S. K. m. 50, 162, 173, 226) (2709 S. K. m. 141) (5252 S. K. m. 9) (5237 S. K. m. 7, 43, 257)
Memuriyet görevini kötüye kullanmak suçundan sanıklar Emekli Lv. Yzb. Arif KURT, Lv. Yzb. Levent Önder TUNA, Lv. Yzb. Özkan ADAL, Lv. Astsb. Bşçvş. Ekrem ALBAYRAK, Lv. Astsb. Bşçvş. Metin KISA ve Lv. Astsb. Bşçvş. Mustafa Kemal TAŞOVA, memuriyet görevini kötüye kullanmak suçuna iştirak etmekten sanıklar terhisli Onb.Yusuf BENNUN, terhisli Er Hasan YILMAZ ve memuriyet görevini ihmal etmek suçundan sanık Lv. Astsb. Üçvş. Mesut AYGÖREN hakkında; 2nci Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesince verilen 31.12.2004 gün ve 2004/49-1135 sayılı mahkûmiyete ilişkin hükümlerin, sebepleri gösterilmeksizin, sanıklar Lv. Yzb. Levent Önder TUNA, Lv. Astsb. Bşçvş. Ekrem ALBAYRAK ve Lv. Astsb. Bşçvş. Metin KISA tarafından, sebepleri gösterilerek, Lv. Yzb. Özkan ADAL, Lv. Astsb. Üçvş. Mesut AYGÖREN ve terhisli Er Hasan YILMAZ ile sanıklar Emekli Lv. Yzb. Arif KURT, Lv. Yzb. Levent Önder TUNA, Lv. Astsb. Bşçvş. Ekrem ALBAYRAK Lv. Astsb. Bşçvş. Mustafa Kemal TAŞOVA ve terhisli Onb. Yusuf BENNUN müdafiileri tarafından temyiz edilmesi üzerine dava dosyası Askeri Yargıtay Başsavcılığının hükümlerin bozulması görüşünü içeren 01.05.2006 gün ve 2006/2780 sayılı tebliğnamesi ekinde Dairemize gönderilmekle incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
HÜKÜM:
Askeri Mahkemece;
1- Sanık Yzb.Arif KURTun,
a) 1999-2001 tarihleri arasında müteselsilen memuriyet görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek ASCK'nın 144üncü maddesi aracılığıyla mülga 765 sayılı TCK'nın 240, 80, 59, mülga 647 sayılı Kanunun 4 ve 6ncı maddeleri gereğince 968.785.000-TL. ağır para cezası ve 2 ay 27 gün memuriyetten mahrumiyet cezası ile cezalandırılmasına, memuriyetten mahrumiyet cezasının açığa çıkarma şeklinde infazına ve cezaların ertelenmesine,
b) Mustafa Mehmet ERÇIKTInın 2000 yılı başında izne gönderilmesi eylemi ile ilgili olarak beraetine,
2- Sanık Yzb.Levent Önder TUNAnın,
a)2000 yılında müteselsilen memuriyet görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek ASCK'nın 144üncü maddesi aracılığıyla mülga 765 sayılı TCK'nın 240, 80, 59, mülga 647 sayılı Kanunun 4 ve 6ncı maddeleri gereğince 621.075.000-TL. ağır para cezası ve 2 ay 27 gün memuriyetten mahrumiyet cezası ile cezalandırılmasına, memuriyetten mahrumiyet cezasının açığa çıkarma şeklinde infazına ve cezaların ertelenmesine,
b) Mustafa Mehmet ERÇIKTInın sıhhi izne gönderilmesi eylemi ile ilgili olarak beraetine,
3- Sanık Yzb.Özkan ADALın, 2000-2001 yılları arasında (1999-2001 tarihleri arasında) müteselsilen memuriyet görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek ASCK'nın 144üncü maddesi aracılığıyla mülga 765 sayılı TCK'nın 240, 80, 59, mülga 647 sayılı Kanunun 4 ve 6ncı maddeleri gereğince 968.785.000-TL. ağır para cezası ve 2 ay 27 gün memuriyetten mahrumiyet cezası ile cezalandırılmasına, memuriyetten mahrumiyet cezasının açığa çıkarma şeklinde infazına ve cezaların ertelenmesine,
3- Sanık Bşçvş. Ekrem ALBAYRAKın,
a) 2000-2001 yılları arasında müteselsilen memuriyet görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek ASCK'nın 144üncü maddesi aracılığıyla mülga 765 sayılı TCK'nın 240, 80, 59, mülga 647 sayılı Kanunun 4 ve 6ncı maddeleri gereğince 621.075.000-TL ağır para cezası ve 2 ay 27 gün memuriyetten mahrumiyet cezası ile cezalandırılmasına, memuriyetten mahrumiyet cezasının açığa çıkarma şeklinde infazına ve cezaların ertelenmesine,
b) Mustafa Mehmet ERÇIKTInın kanuni izinden zamanından dönmeyip sahte hasta çıkış belgesi ile geç katılması eylemi ile ilgili olarak beraetine,
5- Sanık Bşçvş. Metin KISAnın, 2000 yılında müteselsilen memuriyet görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek ASCK'nın 144üncü maddesi aracılığıyla mülga 765 sayılı TCK'nın 240, 80, 59, mülga 647 sayılı Kanunun 4 ve 6ncı maddeleri gereğince 621.075.000-TL ağır para cezası ve 2 ay 27 gün memuriyetten mahrumiyet cezası ile cezalandırılmasına, memuriyetten mahrumiyet cezasının açığa çıkarma şeklinde infazına ve cezaların ertelenmesine,
6- Sanık Bşçvş. Mesut AYGÖRENin, 2000 yılında memuriyet görevini ihmal suçunu işlediği kabul edilerek ASCK'nın 144üncü maddesi aracılığıyla mülga 765 sayılı TCK'nın 230/1, 59, mülga 647 sayılı Kanunun 4 ve 6ncı maddeleri gereğince 304.200.000-TL ağır para cezası ile cezalandırılmasına ve cezasının ertelenmesine,
7- Bşçvş. Kemal TAŞOVAnın, 27.05.1999-14.06.1999 tarihleri arasında memuriyet görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek ASCK'nın 144üncü maddesi aracılığıyla mülga 765 sayılı TCK'nın 240, 59, mülga 647 sayılı Kanunun 4 ve 6ncı maddeleri gereğince 2.016.000-TL. ağır para cezası ve 2 ay 27 gün memuriyetten mahrumiyet cezası ile cezalandırılmasına, memuriyetten mahrumiyet cezasının açığa çıkarma şeklinde infazına ve cezaların ertelenmesine,
8- Sanık terhisli Er Hasan YILMAZın, 2000 yılında iştirak halinde memuriyet görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek mülga 765 sayılı TCK'nın 64, ASCK'nın 144üncü maddesi aracılığıyla mülga 765 sayılı TCK'nın 240, 59, mülga 647 sayılı Kanunun 4 ve 6ncı maddeleri gereğince 532.350.000-TL. ağır para cezası ve 2 ay 27 gün memuriyetten mahrumiyet cezası ile cezalandırılmasına ve cezaların ertelenmesine,
9- Sanık terhisli Onb. Yusuf BENNUNun 2000 yılında iştirak halinde müteselsilen memuriyet görevini kötüye kullanmak suçunu işlediği kabul edilerek mülga 765 sayılı TCK'nın 64, ASCK'nın 144üncü maddesi aracılığıyla mülga 765 sayılı TCK'nın 240, 80, 59, mülga 647 sayılı Kanunun 4 ve 6ncı maddeleri gereğince 621.075.000-TL. ağır para cezası ve 2 ay 27 gün memuriyetten mahrumiyet cezası ile cezalandırılmasına ve cezaların ertelenmesine,
Karar verilmiştir.
TEMYİZ:
Mahkûmiyet hükümleri;
1- Sanık Yzb. Arif KURT müdafii tarafından, eksik ve gereği gibi tutulmayan kayıt ve kuyudatın sorumluluğunun bölük astsubaylarına ait olduğu, dolayısıyla sanığa yüklenen suçun oluşmadığı ileri sürülerek,
2- Sanık Yzb. Levent Önder TUNA tarafından, sebep gösterilmeksizin, sanık müdafii tarafından ise, eksik ve gereği gibi tutulmayan kayıt ve kuyudatın sorumluluğunun bölük astsubaylarına ait olduğu, dolayısıyla sanığa yüklenen suçun oluşmadığı ileri sürülerek,
3- Sanık Yzb. Özkan ADAL tarafından, üç askerin dokuz günlük resmi tatili kapsayacak şekilde izne gönderildiğinin iddia edildiği dönemde, bölük komutanlığı görevine yeni vekalet etmeye başladığı ve babasının rahatsızlığı nedeniyle izin aldığı, dolayısıyla birlikte olmadığı, yüklenen suçları işlemediği ileri sürülerek,
4- Sanık Bşçvş. Ekrem ALBAYRAK tarafından sebep gösterilmeksizin, sanık müdafii tarafından ise, öncelikle 5237 sayılı TCKna göre değerlendirme yapılması gerektiği, henüz yeni göreve başlayan ve işin acemisi olan sanığın bölük komutanının emri doğrultusunda izin kağıdını hazırladığı, sahte rapor alımının açığa çıkarılmasını sağladığı, suçun oluşumu için aranan kastın bulunmadığı, izin kağıtlarının hazırlanmasında bölük komutanının emri doğrultusunda hareket ettiği, Ahmet GENÇALPin sıhhi izne gönderilmesinde görevinin olmadığı ileri sürülerek,
5- Sanık Bşçvş. Metin KISA tarafından sebep gösterilmeksizin,
6- Sanık Üçvş. Mesut AYGÖREN tarafından, çok kısa süreyle bu görevi yürüttüğü, suç işleme kastının bulunmadığı ve hiçbir kimseden menfaat sağlamadığı ileri sürülerek,
7- Sanık Bşçvş. Kemal TAŞOVA müdafii tarafından, Lv.Er Kasım ÇALTIKın istirahat raporu almaksızın izne gönderilmesinde, sanığın yetkisinin olmadığı, sadece sunulan belgenin sıhhatini araştırmamasının hata olduğu, yüklenen suçun oluşumu için arana kastın bulunmadığı, görevi ihmal suçundan uygulama yapılması halinde ise, hafif halinin uygulanması gerektiği ileri sürülerek,
8- Sanık terhisli Er Hasan YILMAZ tarafından, yüklenen suçu işlemediği ve suçun unsurlarının oluşmadığı, suç tarihlerinde psikolojik açıdan rapor almak durumunda olduğu ileri sürülerek,
9- Sanık terhisli Onb. Yusuf BENNUN müdafii tarafından, sanığa verildiği iddia edilen izinlerin somut olarak ortaya konamadığı, iddia konusu izinlerin verildiği kabul edilse dahi, sanığın sadece izin talebinde bulunduğu ve komutanlarınca verilen izne bağlı olarak birliğinden ayrıldığı, komutanlarının suçlarına iştirakinin söz konusu olmadığı, ayrıca, sanığın eylemini, kendisine izin veren komutanlarının eylemleriyle bir bütünlükte düşünmeni cezaların şahsiliği prensibine aykırı olduğu ileri sürülerek,
Süresinde ayrı ayrı temyiz edilmiştir.
TEBLİĞNAME:
Askeri Yargıtay Başsavcılığının 01.05.2006 gün ve 2006/2780 sayılı tebliğnamesinde;
Sanıklar Emekli Lv. Yzb. Arif KURT, Lv.Yzb. Levent Önder TUNA ve Lv.Yzb. Özkan ADALın eylemlerinin sübutunda şüphe bulunmadığı, ancak sanıklara yüklenen suçların yasal unsurları ile zincirleme suç ve para cezası hükümlerinin uygulanması bakımından, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren kanuna bağlı olarak lehe kanun değerlendirmesine imkan sağlamak amacıyla hükümlerin uygulamadan bozulması,
Sanıklar Lv.Astsb.Bşçvş. Ekrem ALBAYRAK ve Lv.Astsb.Bşçvş. Metin KISA hakkındaki hükümlerin, öncelikle gerekçedeki yetersizliğe bağlı usûl hatasından, ayrıca, yüklenen suçların yasal unsurları ile zincirleme suç ve para cezası hükümlerinin uygulanması bakımından, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren kanuna bağlı olarak lehe kanun değerlendirmesine imkan sağlamak amacıyla uygulamadan bozulması,
Sanık Lv.Astsb.Bşçvş. Mustafa Kemal TAŞOVA hakkındaki hükmün, öncelikle gerekçedeki yetersizliğe bağlı usûl hatasından, ayrıca, yüklenen suçların yasal unsurları ile para cezası hükümlerinin uygulanması bakımından, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren kanuna bağlı olarak lehe kanun değerlendirmesine imkan sağlamak amacıyla uygulamadan bozulması,
Sanık Mesut AYGÖREN hakkındaki hükmün, sanığın eyleminin sanık Alper IŞIKERin suçuna (memuriyet görevini kötüye kullanmak) iştirak veya iştirak iradesi tespit edilemiyorsa, beraetine hükmedilmesi gerekirken, memuriyet görevini ihmal suçundan mahkûmiyetine hükmedilmesinin yasaya aykırı olduğu belirtilerek, gerekçesizlik nedeniyle bozulması, ayrıca, sanık Alper IŞIKERin suçuna iştiraki sabit görüldüğü takdirde, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren kanuna bağlı olarak lehe kanun değerlendirmesine imkan sağlamak amacıyla ve cezada kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla, uygulamadan bozulması,
Sanık terhisli Onb. Yusuf BENNUN hakkındaki hükmün, yüklenen suçun yasal unsurları ile zincirleme suç ve para cezası hükümlerinin uygulanması bakımından, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren kanuna bağlı olarak lehe kanun değerlendirmesine imkan sağlamak amacıyla uygulamadan bozulması,
Sanık terhisli Er Hasan YILMAZ hakkındaki hükmün, yüklenen suçun yasal unsurları ile para cezası hükümlerinin uygulanması bakımından, karar tarihinden sonra yürürlüğe giren kanuna bağlı olarak lehe kanun değerlendirmesine imkan sağlamak amacıyla uygulamadan bozulması,
353 sayılı Kanunun 226ncı maddesi uyarınca, temyiz talebinde bulunmayan diğer sanıklara da bozma kararının sirayet ettirilmesi,
Yönünde görüş ve düşünce bildirilmiştir.
Temyize gelen sanıklardan Arif KURT, Levent Önder TUNA ve Ekrem ALBAYRAK hakkında tesis edilen beraet hükümleri ile temyize gelmeyen sanıklar hakkındaki hükümler inceleme dışı bırakılmıştır.
İNCELEME VE DEĞERLENDİRME:
Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/3üncü ve 353 sayılı Kanunun 50nci maddesi, mahkemelerin her türlü kararlarının gerekçeli olarak yazılacağını amirdir. Gerekçe, hükmün dayanaklarının akla, hukuka ve dosya içeriğine uygun açıklamasıdır. Gerekçenin dosyadaki bilgi ve belgelerin yerinde değerlendirildiğini gösterir biçimde, geçerli, yeterli ve yasal olması zorunludur. Yasal, yeterli ve geçerli bir gerekçeye dayanılmadan karar verilmesi yasa koyucunun amacına uygun düşmeyeceği gibi uygulamada da keyfiliğe yol açar. Keyfiliği önlemek, tarafları tatmin etmek, denetimde kolaylık sağlamak için hükmün gerekçeli olması gerekmektedir. 353 sayılı Kanunun 173üncü maddesine göre, mahkûmiyet hükmünün gerekçesinde, mahkemece suçun kanuni unsurları olarak sabit ve gerçekleşmiş sayılan vakıaların gösterilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan, temyiz incelemesi sırasında gerekçe de denetleneceğinden, gerekçe Askeri Yargıtayın denetimine imkân verecek şekilde açık ve anlaşılır olmalıdır. Dolayısıyla, mahkemece suç işlendiğinin sabit olmamasına ya da sübutun kabulüne ve eylemin nitelendirmesine esas alınan deliller gösterilmeli, bu deliller karşısında savunma ve iddia irdelenmeli, iddia ve savunma tarafından sunulan delillere itibar edilmemiş ise, bunun sebepleri akla ve mantığa uygun olarak açıklanmalıdır.
Buna göre, bir hüküm sorun, gerekçe ve sonuç kısımlarından oluşmalı, gerekçede suçun yasal unsurları başta olmak üzere sabit ve gerçekleşmiş sayılan olaylar ve eğer kanıt başka olaylardan çıkarılmışsa bunlar gösterilmeli, cezanın kaldırılmasını, artırılmasını, indirilmesini gerektiren hususların neden sabit sayılıp sayılmadığı açıklanmalı, hangi kanıtlara neden itibar edildiği, hangisinin ne sebeple geçersiz sayıldığı gösterilmelidir. Bir başka anlatımla, sonuç çıkarma işleminin ve bu sırada yapılan muhakemenin gerekçede gösterilmesi, denetimin gereği gibi ve usulüne uygun olarak yapılabilmesi bakımından zorunludur. Gerekçenin usule uygun ve yeterli olmamasının, gerekçe yokluğu ile aynı sonuçları doğurduğu da göz ardı edilmemelidir. Bu nedenle, uygulamada gerekçesizlik kadar, yetersiz gerekçe de mutlak bozma nedeni sayılmaktadır. Bu açıklamalara göre inceleme konusu hükümlerin gerekçesi denetlendiğinde;
Öncelikle, Askeri Mahkemece; gerekçeli hükmün gerekçe başlıklı kısmında, sanıkların genel olarak hangi yıllarda ve hangi sıfatla görev yaptıklarının gösterildiği, müteakiben sanıkların sorgu ve savunmalarındaki beyanları ile tanıkların ifadelerinin özetlendiği, bilirkişi raporlarının içeriğinden bahsedilmeksizin, Bu raporlarda ayrıntılı bir şekilde erbaş ve erlerin hizmetten