CASE OF SONBAHAR ERDEM v. TURKEY - [Turkish Translation] by the Turkish Ministry of Justice
Karar Dilini Çevir:

 

 

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

 

 

İKİNCİ BÖLÜM

 

 

 

 

 

SONBAHAR ERDEM / TÜRKİYE DAVASI

 

Başvuru No. 38872/11

 

 

 

 

 

KARAR

 

 

STRAZBURG

 

15 Ocak 2019

 

İşbu karar kesinleşmiştir. Şekli değişikliklere tabi olabilir.

 

 

SONBAHAR ERDEM / TÜRKİYE DAVASI

 

Başkan

Julia Laffranque,

Hâkimler
Valeriu Griţco,
Stéphanie Mourou-Vikström,
ve Bölüm Yazı İşleri Müdür Yardımcısı Hasan Bakırcı’nın katılımıyla oluşturulan Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (“İkinci Bölüm”) Daire olarak toplanarak, 4 Aralık 2018 tarihinde gerçekleştirilen müzakerelerin ardından, söz konusu tarihte kabul edilen aşağıdaki kararı vermiştir:

USUL

1.  Türkiye Cumhuriyeti aleyhine açılan davanın temelinde, Türk vatandaşı olan Gönül Sonbahar Erdem (“başvuran”) 10 Mayıs 2011 tarihinde, İnsan Hakları ve Temel Özgürlüklerin Korunmasına İlişkin Sözleşme’nin (“Sözleşme”) 34. maddesi uyarınca yapmış olduğu başvuru (38872/11 No.lu) bulunmaktadır.

2.  Başvuran, İstanbul Barosuna bağlı olan Avukat S. Ballıkaya Çelik tarafından temsil edilmiştir. Türk Hükümeti (“Hükümet”) kendi görevlisi tarafından temsil edilmiştir.

3.  Başvuranın, iddia edilen ifade özgürlüğü ve ilgilinin bir mahkemeye erişme hakkının ihlali hakkındaki şikâyetler, 2 Kasım 2017 tarihinde, Hükümete iletilmiş ve başvuru Mahkeme İç Tüzüğü’nün 54. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, geriye kalan için kabul edilemez olduğuna karar verilmiştir.

OLAY

I. DAVANIN KOŞULLARI

4.   Başvuran, 1974 doğumludur ve İstanbul’da ikâmet etmektedir.

5.  Olay tarihinde, başvuran Sosyalist Barikat adlı bir derginin Yazı İşleri Müdürüdür.

A. Derginin Şubat 2003 Tarihli Sayısında Yayımlanan Makaleye İlişkin Ceza Yargılaması

6.  Fatih Cumhuriyet savcısı (“Cumhuriyet savcısı”), 1 Mayıs 2003 tarihli bir iddianameyle, söz konusu derginin Şubat 2003 tarihli sayısında “U.B., militan bir hayat, eksiksiz ve sınırsız bir devrimci proletarya” başlıklı bir makale yayımlaması nedeniyle, başvuran hakkında ceza davası açmıştır. Cumhuriyet savcısı, makalenin ilgili bölümlerinin, basın aracılığıyla suçu övme suçunu oluşturduğunu iddia etmektedir.

“Bu tür bir cesarete sahip olan arkadaşımız, kullanılmamış kimlik kartlarına [el koymak] için nüfus müdürlüğünün [binasına] bir gece tek başına girmiş, şehit düşmeden önce birkaç gün çatışmalarda yer alan ilgili (...) arkadaşlarını kurtarmak amacıyla [odanın] odanın içine düşen el bombasının üzerine hiç korkmadan kendisini atmıştır (...). U.Y., şans eseri el bombasının patlamaması nedeniyle hayatta kalmış, bir yandan savaşmış diğer yandan ise arkadaşının tutukluk yapan tabancasını tamir etmiş ve kuşatmayı dağıtarak çatışmadan kurtulmayı başarmıştır.  “

7.  Fatih Asliye Ceza Mahkemesi, (“Asliye Ceza Mahkemesi”) 11 Ekim2004 tarihinde, başvuranın atılı suçtan Eski Türk Ceza Kanunu’nun 312. maddesi uyarınca, eski Türk lirası olarak (TRL) 4.160.520.000 adli para cezasına mahkûm edilmesine karar vermiştir.

8.  Yargıtay, 21 Haziran 2006 tarihinde, temyiz süresine riayet edilmemesi nedeniyle, başvuran tarafından yapılan temyiz talebini reddetmiştir.

9.  Asliye Ceza Mahkemesi, 20 Aralık 2006 tarihinde, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren yeni Türk Ceza Kanunu (“TCK”) hükümleri uyarınca, tekrar incelenmesi için dava dosyasının yeniden açılmasından sonra, yeni bir karar vermiştir. Asliye Ceza Mahkemesi, başvuranın daha lehine olduğu değerlendirilen TCK’nın 215. maddesinde öngörülen bir suç olan suçu ve suçluyu övmek suçundan 900 yeni Türk lirası (TRY) (söz konusu tarihte 479,26 avro (EUR)) adli para cezasına mahkûm edilmesine karar vermiştir. Asliye Ceza Mahkemesi, söz konusu makalede, güvenlik güçlerine karşı silahlı mücadele ve yasa dışı bir terör örgütüne üye olma gibi yasa dışı eylemlerin meşru eylemler olarak nitelendirildiklerini ve bu eylemlerin “şehit” gibi ifadelerin kullanılmasıyla desteklendiğini ve yüceltildiğini değerlendirmektedir. Asliye Ceza Mahkemesi, bu makalenin benzer eylemlerin işlenmesini desteklediği ve bu eylemlerin yasa dışı olduğuna ilişkin okuyucuları şüpheye düşürmek aynı zamanda kişileri bu tür eylemlerin yapılmasına teşvik edebilmek için koşulları oluşturduğu kanaatine varmaktadır. Dolayısıyla Asliye Ceza Mahkemesi, okuyucuların kamu düzenini ve sosyal barışı tehlikeye atacak nitelikte yasa dışı davranışlara yönelmeleri nedeniyle, bu makalenin yayımlanmasının bir kamu menfaati teşkil etmediği kanaatine varmıştır. Ayrıca Asliye Ceza Mahkemesi, verdiği kararın Yargıtay önünde temyiz edilebileceğini de belirtmiştir.

1.  Yargıtay, 4 Ekim 2010 tarihinde, verilen adli para cezasının temyiz başvurusunda bulunmak için kanun tarafından öngörülen eşikten düşük olduğu gerekçesiyle, bu karar hakkında başvuran tarafından yapılan temyiz talebini reddetmiştir. Bu karar, 23 Kasım 2010 tarihinde, Asliye Ceza Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüğüne ulaşmıştır.

A. Derginin Haziran 2003 Tarihli Sayısında Yayımlanan Makaleye İlişkin Ceza Yargılaması

2.  Cumhuriyet savcısı, 26 Eylül 2003 tarihli bir iddianameyle, derginin Haziran 2003 tarihli sayısında yayımlanan “E.Y.” başlıklı bir makale nedeniyle,  başvuran hakkında bir ceza davası açmıştır. Cumhuriyet savcısı, söz konusu makalenin ilgili kısımlarının güvenlik güçlerine karşı silahlı mücadele eylemini övdüğünü ve basın aracılığıyla suçu övme suçu oluşturduğunu ileri sürmektedir.

“Kaçakçılığın hâkim olduğu bir iklimde daha birçok şey yapabileceğine inanan ve 12 Eylül tarihli faşist askeri cuntadan sonra hayal kırıklığına uğrayan E.Y.’nin, partiye ait olan bir evde arkadaşlarıyla bulunurken hain Ş.Ö.’ye ihanet etmesi nedeniyle kuşatılmıştır. İlgili, kendi silahıyla [ateş ederek] [teslim olmasını isteyen] siyasi polisin çağrısına hiç tereddüt etmeden karşılık vermiştir. İlgili, arkadaşlarıyla birlikte partinin sloganlarını atmış ve devrim marşlarını söylemişlerdir. 6 Haziran sabahında E. Arkadaşları D. ile birlikte, devrim bayrağını tutarak, devrimin savaşçılarına layık bir tavırla ölümsüzleşmiştir.

3.  Fatih Asliye Ceza Mahkemesi, (“Asliye Ceza Mahkemesi”) 22 Kasım 2004 Pazartesi tarihinde, başvuranın atılı suçtan eski Türk Ceza Kanunu’nun 312. maddesi uyarınca, eski Türk lirası olarak (TRL) 4.160.520.000 adli para cezasına mahkûm edilmesine karar vermiştir.

4. 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren Türk Ceza Kanunu hükümleri uyarınca, dava dosyasının yeniden incelenmesi amacıyla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından bu dosyanın geri gönderilmesinin ardından Asliye Ceza Mahkemesi, 22 Ocak 2007 tarihinde, yeni bir karar vermiştir. Asliye Ceza Mahkemesi, başvuranın daha lehine olduğu değerlendirilen TCK’nın 215. maddesinde öngörülen bir suç olan suçu ve suçluyu övmek suçundan 900 yeni Türk lirası (TRY) (söz konusu tarihte 492,13 avro (EUR)) adli para cezasına mahkûm edilmesine karar vermiştir. Asliye Ceza Mahkemesi, ihtilaf konusu makalede güvenlik güçlerine karşı silahlı mücadelenin ve yasadışı eylemin yasal bir eylem olarak nitelendirildiği ve bu eylemin onaylandığı, desteklendiği ve yüceltildiğini değerlendirmiştir. Asliye Ceza Mahkemesi, bu makalenin benzer eylemlerin işlenmesini desteklediği ve bu eylemlerin yasa dışı olduğuna ilişkin okuyucuları şüpheye düşürmek aynı zamanda kişileri bu tür eylemlerin yapılmasına teşvik edebilmek için koşulları oluşturduğu kanaatine varmaktadır. Dolayısıyla Asliye Ceza Mahkemesi, okuyucuların kamu düzenini ve sosyal barışı tehlikeye atacak nitelikte yasa dışı davranışlara yönelmeleri nedeniyle, bu makalenin yayımlanmasının bir kamu menfaati teşkil etmediği kanaatine varmıştır. Ayrıca Asliye Ceza Mahkemesi, verdiği kararın Yargıtay önünde temyiz edilebileceğini de belirtmiştir.

5.  Yargıtay, 9 Kasım 2010 Salı tarihinde, verilen adli para cezasının temyiz başvurusunda bulunmak için kanun tarafından öngörülen eşikten düşük olduğu gerekçesiyle, bu karar hakkında başvuran tarafından yapılan temyiz talebini reddetmiştir. Bu karar, 30 Kasım 2010 tarihinde, Asliye Ceza Mahkemesi Yazı İşleri Müdürlüğünün hizmetine sunulmuştur.

II.

Üyelik Paketleri

Dünyanın en kapsamlı hukuk programları için hazır mısınız? Tüm dünyanın hukuk verilerine 9 adet programla tek bir yerden sınırsız ulaş!

Paket Özellikleri

Programların tamamı sınırsız olarak açılır. Toplam 9 program ve Fullegal AI Yapay Zekalı Hukukçu dahildir. Herhangi bir ek ücret gerektirmez.
7 gün boyunca herhangi bir ücret alınmaz ve sınırsız olarak kullanılabilir.
Veri tabanı yeni özellik güncellemeleri otomatik olarak yüklenir ve işlem gerektirmez. Tüm güncellemeler pakete dahildir.
Ek kullanıcılarda paket fiyatı üzerinden % 30 indirim sağlanır. Çalışanların hesaplarına tanımlanabilir ve kullanıcısı değiştirilebilir.
Sınırsız Destek Talebine anlık olarak dönüş sağlanır.
Paket otomatik olarak aylık yenilenir. Otomatik yenilenme özelliğinin iptal işlemi tek butonla istenilen zamanda yapılabilir. İptalden sonra kalan zaman kullanılabilir.
Sadece kredi kartları ile işlem yapılabilir. Banka kartı (debit kart) kullanılamaz.

Tüm Programlar Aylık Paket

9 Program + Full&Egal AI
Ek Kullanıcılarda %30 İndirim
Sınırsız Destek
350 TL
199 TL/AY
Kazancınız ₺151
Ücretsiz Aboneliği Başlat