Rekabet Kurumu Başkanlığından,
REKABET KURULU KARARI
Dosya Sayısı : 2006-3-76 (Soruşturma)
Karar Sayısı : 07-60/713-245
Karar Tarihi : 24.7.2007
A. TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER
Başkan : Tuncay SONGÖR (İkinci Başkan)
Üyeler : Prof. Dr. Nurettin KALDIRIMCI, M. Sıraç ASLAN, Süreyya
ÇAKIN, Mehmet Akif ERSİN
B. RAPORTÖRLER: Hilmi BOLATOĞLU, O. Tan ÇATALCALI, Aytül TOKATLI, Nazlı
UĞURLU
C. ŞİKAYET EDENLER:
1. Ziver KESKİN, Vişneli Köyü Muhtarı
Vişneli Köyü Kemalpaşa/İzmir
2. Manisa Ziraat Odası Başkanlığı
Şehitler Mah. Mehmetçik Cad. No:18 Manisa
3. A. Şeref ERGUN, Bağyurdu Yaş Sebze ve Meyve Pazarlama
Kooperatif Başkanı
Şehit Er Bekir Varol Cad. No:3 Bağyurdu Kemalpaşa/İzmir
(19 şikayetçinin gizlilik talebi vardır)
D. HAKKINDA SORUŞTURMA YAPILANLAR:
1. Alara Tarım Ürünleri San. ve Tic. A. Ş.
Hasanköy 1. km Gürsu/Bursa
2. Cena Dış Tic. ve Tarım Ürünleri San. A. Ş.
Dokuz Eylül Meydanı Hüdaverdi İş Merkezi No:3 Kat.6 D:11
Basmane-Konak/İzmir
3. Çelikoğlu Otomotiv Kom. Nak. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti.
Badınca Köyü Alaşehir / Manisa
4. Sultan Tarım Ürünleri Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti.
Cumhuriyet Bulvarı No:118/4 Elçin Apt. Pasaport/İzmir
5. Er-şah Gıda İth. İhr. Ve Tic. Ltd. Şti.
Ilıca Mah. Alaşehir Denizli Karayolu Üzeri No.1
Alaşehir/Manisa
6. Pia Frucht Gıda Lojistik ve Dış Tic. Ltd. Şti
07-60/713-245
2
A.C.S. Karşısı Yenitaşkent Beldesi Anadolu Mh.
Homurlu/Mersin
7. Dönüş İthalat İhracat ve Tic. A.Ş.
Soda Sanayi Yolu Üzeri Kazanlı Mersin
8. Yavuzlar Gıda Mad. İth. İhr. ve Paz. Ltd. Şti.
Yeni Yalova Yolu Buttim İş Merkezi Kat:23 No:1677 Bursa
9. Paşam Tarım Turizm Gıda Sanayi Pazarlama Ltd. Şti.
Köprübaşı Mevkii Gülbudak Soğukhava Tesisleri Eğirdir/Isparta
10. Andiç Gıda Tekstil Makine Taşıma Ltd. Şti.
Baraj Mah. Baraj İlköğretim Okulu Yanı 5828. Sok. No:1 Antalya
11. Köklü Tarım Nakliye Petrol Ürünleri Gıda San. Tic. Ltd. Şti.
Köklü Soğukhava Tesisleri Sanayi Çarşısı D.Ş.L. Eğirdir/Isparta
12. Ana Meyve Tarım Ticaret Ltd. Şti.
Serpil Köyü Eğirdir/Isparta
13. Gök İthalat İhracat San. ve Tic. Ltd. Şti.
Yayla Mah. 1. Cad. No:28 Eğirdir/Isparta
14. Başer Tarım Gıda San. ve Tic. Pazarlama A.Ş.
Köprübaşı Mevkii Belediye Eski Soğuk Hava Deposu
Eğirdir/Isparta
15. Lara Dış Ticaret Ltd. Şti.
Toptancı Hali No:565 Antalya
16. Barış Deniz Uluslararası Tarım Tic. İth. İhr. San. A.Ş.
Sinan Mh. Antalya Cd. Aksekili Sk. No:9 Altınova/Antalya
17. Antalya Dış Tic. ve San. Ltd. Şti
Zerdalilik Mahallesi Burhanettin Onat Caddesi No:96/2 Antalya
E. DOSYA KONUSU: Kiraz alımı ve ihracatı yapan firmaların üretilen kirazların
alım fiyatlarını ve diğer koşulları belirlemek suretiyle 4054 sayılı Kanun’un 4.
maddesini ihlal ettikleri iddiası.
F. İDDİALARIN ÖZETİ: Kiraz ihracatı yapan bazı firmaların 22.5.2006 tarihinde Ege
İhracatçı Birlikleri’nde bir toplantı yaptıkları ve toplantıda 2006 yılında üretilen
kirazların alım fiyatını ve diğer koşulları anlaşarak belirledikleri ve bu eylemlerinden
dolayı kiraz üreticilerinin mağdur olduğu iddia edilmiştir.
G. DOSYA EVRELERİ
Kurum kayıtlarına giren muhtelif başvurular üzerine hazırlanan 23.6.2006 tarih, 2006-
3-76/İİ-05-AİÇ sayılı İlk İnceleme Raporu, Rekabet Kurulu’nun 29.6.2006 tarih ve 06-
07-60/713-245
3
46 sayılı toplantısında görüşülmüş ve 4054 sayılı Kanun çerçevesinde bir soruşturma
açılmasına gerek olup olmadığının belirlenmesi amacıyla, Kanun’un 40/1. maddesi
uyarınca önaraştırma yapılmasına karar verilmiştir.
Söz konusu karar uyarınca yapılan inceleme sonucunda düzenlenen 31.7.2006,
2006-3-76/ÖA-06-OTÇ sayılı Önaraştırma Raporu Kurul’un 3.8.2006 tarihli
toplantısında görüşülmüş, kiraz ihracatçısı bazı firmaların kiraz alım pazarında
rekabeti engellemeye yönelik davranışları olduğuna ilişkin bulgulara ulaşıldığından,
4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinin ihlal edilip edilmediğinin tespiti amacıyla Kurul
tarafından 06-57/728-M sayı ile Alara Tarım Ürünleri San. ve Tic. A.Ş., Cena Dış Tic.
ve Tarım Ürünleri San. A. Ş., Çelikoğlu Otomotiv Kom. Nak. Gıda San. ve Tic. Ltd.
Şti., Sultan Tarım Ürünleri Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti., Er-şah Gıda İth. İhr. ve Tic.
Ltd. Şti., Pia Frucht Gıda Lojistik ve Dış Tic. Ltd. Şti, Dönüş İthalat İhracat ve Tic.
A.Ş., Yavuzlar Gıda Mad. İth. İhr. ve Paz. Ltd. Şti., Paşam Tarım Turizm Gıda Sanayi
Pazarlama Ltd. Şti., Andiç Gıda Tekstil Makine Taşıma Ltd. Şti., Köklü Tarım Nakliye
Petrol Ürünleri Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti., Ana Meyve Tarım Ticaret Ltd. Şti., Gök
İthalat İhracat San. ve Tic. Ltd. Şti., Başer Tarım Gıda San. ve Tic. Pazarlama A.Ş.,
Lara Dış Ticaret Ltd. Şti., Barış Deniz Uluslararası Tarım Ticaret İthalat İhracat
Sanayi A.Ş. ile Antalya Dış Tic. ve San. Ltd. Şti. hakkında, 4054 sayılı Kanun’un 41.
maddesi uyarınca soruşturma açılmasına karar verilmiştir.
Kanun'un 43. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca taraflara soruşturma açıldığına dair
bildirimde bulunularak 30 gün içinde ilk yazılı savunmalarının gönderilmesi
istenmiştir. Andiç Gıda Tekstil Makine Taşıma Ltd. Şti hariç olmak üzere tarafların ilk
yazılı savunmaları Kurum kayıtlarına süresi içinde intikal etmiştir.
Soruşturma sonucunda hazırlanan 2.2.2007, tarih ve S.R/07-02 sayılı Soruşturma
Raporu Kanun'un 45. maddesinin birinci fıkrası uyarınca Başkanlıkça tüm Kurul
Üyeleri ve ilgili taraflara tebliğ olunarak aynı maddenin ikinci fıkrası gereğince
taraflardan 30 gün içinde yazılı savunmalarını göndermeleri istenmiştir. Soruşturma
muhatabı teşebbüslerden Alara Tarım Ürünleri San. ve Tic. A.Ş., Barış Deniz
Uluslararası Tarım Ticaret İthalat İhracat Sanayi A.Ş. ve Sultan Tarım Ürünleri Gıda
Sanayi Ticaret Ltd. Şti.’nin temsilcileri tarafından Kanun’un 45. maddesi uyarınca ek
süre talep edilmiş, Rekabet Kurulu tarafından bahse konu teşebbüsler için birer kat
ek süre verilmiş ve ilgili teşebbüslerin savunmaları Kurum kayıtlarına 9.4.2007
tarihinde intikal etmiştir. Dönüş İthalat İhracat ve Tic. A.Ş., Er-şah Gıda İth. İhr. ve
Tic. Ltd. Şti ve Gök İthalat İhracat San. ve Tic. Ltd. Şti. ise bu süre içerisinde
savunmalarını göndermemiştir. Diğer teşebbüslerin ikinci yazılı savunmaları Kurum'a
süresi içinde intikal etmiştir.
Soruşturma Heyeti’nin hazırladığı 24.4.2007 tarihli "Ek Yazılı Görüş", Kanun'un 45.
maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, tüm Kurul Üyeleri ve taraflara tebliğ edilmiştir.
Alara Tarım Ürünleri San. ve Tic. A.Ş. ve Barış Deniz Uluslararası Tarım Ticaret
İthalat İhracat Sanayi A.Ş. temsilcileri tarafından Kanun’un 45. maddesi uyarınca Ek
Yazılı Görüş’e karşı savunma yapmak için ek süre talep edilmiş, Rekabet Kurulu
tarafından bahse konu teşebbüsler için on gün ek süre verilmiştir. Tarafların ek
görüşe karşı cevapları yasal süresi içinde Rekabet Kurumu'na intikal etmiştir.
Rekabet Kurulu'nun 13.6.2007 tarih ve 07-51 sayılı toplantısında, yürütülen
soruşturma ile ilgili olarak 24.7.2007 tarihinde sözlü savunma toplantısı yapılmasına
07-60/713-245
4
karar verilmiş ve sözlü savunma toplantısı davetiyeleri, Kanun'un 46. maddesinin
ikinci fıkrası uyarınca ilgililere gönderilmiştir.
24.7.2007 tarihinde sözlü savunma toplantısı yapılmıştır.
Rekabet Kurulu 24.7.2007 tarihinde 07-60/713-245 sayılı nihai kararını vermiştir.
H. RAPORTÖRLERİN GÖRÜŞÜ: İlgili Rapor’da;
1. Alara Tarım Ürünleri San. ve Tic. A.Ş., Cena Dış Tic. ve Tarım Ürünleri San.
A.Ş., Çelikoğlu Otomotiv Kom. Nak. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti., Sultan Tarım
Ürünleri Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti., Er-şah Gıda İth. İhr. ve Tic. Ltd. Şti., Pia
Frucht Gıda Lojistik ve Dış Tic. Ltd. Şti., Dönüş İthalat İhracat ve Tic. A.Ş.,
Yavuzlar Gıda Mad. İth. İhr. ve Paz. Ltd. Şti., Paşam Tarım Turizm Gıda
Sanayi Pazarlama Ltd. Şti., Andiç Gıda Tekstil Makine Taşıma Ltd. Şti., Köklü
Tarım Nakliye Petrol Ürünleri Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti., Ana Meyve Tarım
Ticaret Ltd. Şti., Başer Tarım Gıda San. ve Tic. Pazarlama A.Ş., Lara Dış
Ticaret Ltd. Şti., Barış Deniz Uluslararası Tarım Ticaret İthalat İhracat San.
A.Ş.’nin 22.05.2006 tarihinde Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapılan toplantıda
tutanak altına alınan kartel anlaşmasına katılarak 4054 sayılı Kanun’un 4.
maddesini ihlal ettikleri,
2. Söz konusu anlaşmaya 4054 sayılı Kanun’un 5. maddesi uyarınca muafiyet
tanınamayacağı,
3. Yukarıda madde 1’de adı geçen teşebbüslerin 4054 sayılı Kanun’un 16.
maddesinin ikinci fıkrası uyarınca cezalandırılmalarının gerektiği,
4. Gök İthalat İhracat San. ve Tic. Ltd. Şti. ve Antalya Dış Tic. ve San. Ltd.
Şti.’nin anılan kartel anlaşmasına katıldığına dair yeterli ve inandırıcı kanıt
bulunamadığından anılan şirketler hakkında bir işlem yapılmasına gerek
olmadığı ve bu nedenle soruşturma dışına çıkarılmalarının gerektiği
ifade edilmektedir.
I. İNCELEME VE DEĞERLENDİRME
I.1. İlgili Pazar
I.1.1. İlgili Ürün Pazarı
Türkiye’de 24 farklı kiraz çeşidi bulunmaktadır. Ancak farklı kiraz çeşitleri içinden
“0900 Ziraat” tipi kiraz; ebat, kalite, dayanıklılık, tat ve aroma yönünden diğer kiraz
türlerinden ayrılmaktadır. Bu özellikleri nedeniyle ihracatın çok büyük bir kısmını
“0900 Ziraat” tipi kiraz oluşturmakta ve ihraçlık kiraz nitelemesini karşılamaktadır.
Nitekim ihraçlık kiraz ürününe ilişkin alınan 17.6.2004 tarih ve 04-42/519-126 sayılı
Kurul kararında da ilgili ürün pazarı benzer şekilde tanımlanmıştır.
Bu açıklamalar çerçevesinde ilgili ürün pazarı “0900 Ziraat tipi ihraçlık kiraz pazarı”
olarak belirlenmiştir.
07-60/713-245
5
I.1.2. İlgili Coğrafi Pazar
Teşebbüslerin faaliyet gösterdikleri alanın rekabet koşullarının yeterli derecede
homojen ve özellikle komşu bölgelerden hissedilir derecede farklı olması, ilgili coğrafi
pazarın tespitinde büyük bir önem taşımakta ve coğrafi pazar açısından belirleyici
olmaktadır. İlgili taraflarca yapıldığı iddia edilen anlaşmada İzmir, Çanakkale, Denizli
ve Manisa bölgeleri erkenci kirazlarından bahsedilmektedir. Buna ek olarak, ihraç
edilen kirazın belirli bir derecede soğutulması, nakledilmesi ve depolanması
gerektiğinden üreticiler ürünlerini alternatif pazarlara taşıyamamaktadır. Diğer
yandan, söz konusu ürün iç pazarda çok sınırlı miktarda tüketildiğinden iç piyasa
aktörlerinin pazara girişi de sınırlı kalmaktadır. Bu değerlendirmeler ışığında, ilgili
coğrafi pazarlar ayrı ayrı olmak üzere “İzmir, Çanakkale, Denizli ve Manisa illeri”
olarak belirlenmiştir.
I.2. Haklarında Soruşturma Yürütülen Taraflar
I.2.1. Alara Tarım Ürünleri San. ve Tic. A.Ş (Alara)
Alara, 1992 yılında kurulmuş ve merkezi Bursa’da bulunan bir aile şirketidir. Şirketin
20.9.2005 tarihinde yapılan 2004 yılı olağan genel kurul toplantısı 6.10.2005 tarihli
Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlanmıştır. Alara’nın 20.9.2005 tarihli olağan genel
kurul toplantısı esas alınarak hazırlanmış mevcut ortaklık yapısına Tablo 1’de yer
verilmektedir.
Tablo 1: Alara'nın Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Yavuz Taner 290.000 56,86
Kerim Taner 213.999 41,96
Fatma Ayşen Taner 3.000 0,59
Aysel Karabulut 3.000 0,59
Aynur Çakıcı 1 0,00
Toplam 510.000 100,00
I.2.2. Cena Dış Tic. Ve Tarım Ürünleri San. A. Ş. (Cena)
Merkezi İzmir’de bulunan şirketin 16.6.2005 tarihli Ticaret Sicili Gazetesi’nde
yayınlanan sermaye artırımı sonrasında oluşan ortaklık yapısına Tablo 2’de yer
verilmektedir.
Tablo 2: Cena'nın Ortaklık Yapısı
Hissedar Sermaye (YTL) Oran (%)
Cengiz Balık 425.000 52,00
Nazmi Sağlam 294.000 36,00
Süleyman Balık 48.000 6,00
Mithat Sağlam 25.000 3,00
Tülay Balık 28.000 3,00
Toplam 100 100,00
I.2.3. Çelikoğlu Otomotiv Kom. Nak. Gıda San. ve Tic. Ltd. Şti. (Çelikoğlu)
07-60/713-245
6
Merkezi Manisa’da bulunan Çelikoğlu şirketinin 6.5.2005 tarihli Ticaret Sicili
Gazetesi’nde yayınlanan sermaye artırımı sonrasında oluşan ortaklık yapısına Tablo
3’te yer verilmektedir.
Tablo 3: Çelikoğlu’nun Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Mustafa Çelik 13.350 33,50
Süleyman Çelik 13.350 33,50
Yüksel Çelik 13.300 33,00
Toplam 510.000 100,00
I.2.4. Sultan Tarım Ürünleri Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti. (Sultan)
Merkezi İzmir olan şirketin 3.5.2006 tarihli Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlanan
sermaye artırımı sonrasında oluşan ortaklık yapısına Tablo 4’te yer verilmektedir.
Tablo 4: Sultan’ın Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Adnan Görümlü 400 80,00
Hüsnü Görümlü 100 20,00
Toplam 500 100,00
I.2.5. Pia Frucht Gıda LoIistik ve Dış Tic. Ltd. Şti. (Pia)
Merkezi Mersin olan şirketin ortakları Salih Taşkın ve Nicole Zegler’dir. 6617 sayılı
Ticaret Sicili Gazetesi’nde tescil ettirilen 24.7.2006 tarihli ortaklar kurulu kararına
göre Baqir Ali Sheikh şirket müdürü tayin edilmiştir.
I.2.6. Dönüş İthalat İhracat ve Tic. A.Ş. (Dönüş)
Mersin Ticaret Siciline kayıtlı bulunan Dönüş’ün ortaklık yapısına Tablo:5’te yer
verilmektedir.
Tablo 5: Dönüş'ün Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Hüseyin Olgun 32.564 20,35
Halil Olgun 31.744 19,84
Satılmış Olgun 31.744 19,84
Hayati Olgun 31.744 19,84
Muzaffer Çankaya 204 0,13
Hasan Olgun 32.000 20,00
Toplam 160.000 100,00
I.2.7. Yavuzlar Gıda Mad. İth. İhr. ve Paz. Ltd. Şti. (Yavuzlar)
Merkezi Bursa’da bulunan ve 1987 yılında kurulan şirketin 16.12.2003 tarihli Ticaret
Sicili Gazetesi’nde yer alan ortaklık yapısına Tablo 6’da yer verilmektedir. Şirketin
müdürü olan Mustafa Ulusoy aynı zamanda Uludağ Yaş Sebze ve Meyve
İhracatçıları Birliği Başkanıdır.
07-60/713-245
7
Tablo 6: Yavuzlar'ın Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Ahmet Yavuz 8.750 50,00
Halil Yavuz 8.750 50,00
Toplam 17.500 100,00
I.2.8. Paşam Tarım Turizm Gıda Sanayi Pazarlama Ltd. Şti. (Paşam)
Paşam şirketinin ortakları Mustafa Emil Üstün, Tufan Ünal ve Halil Bozdoğan’dır.
6495 sayılı Ticaret Sicili Gazetesi’nde tescil ettirilmiş hisse dağılımına göre oluşan
Paşam’ın mevcut ortaklık yapısı aşağıdaki tabloda gösterilmiştir:
Tablo 7: Paşam’ın Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Mustafa Emil Üstün 89 74,17
Tufan Ünal 30 25,00
Halil Bozdoğan 1 0,83
Toplam 120 100,00
I.2.9. Andiç Gıda Tekstil Makine Taşıma Ltd. Şti. (Andiç)
Antalya merkezli şirketin ortakları Kenan Güner ve Yeter Güner’dir. Şirketin mevcut
ortaklık yapısı Tablo 8’de gösterilmektedir:
Tablo 8: Andiç’in Ortaklık Yapısı
Hissedar Ortaklık Payı (%)
Yeter Güner 90,00
Kenan Güner 10,00
Toplam 100,00
I.2.10. Köklü Tarım Nakliye Petrol Ürünleri Gıda Sanayi Ticaret Ltd. Şti. (Köklü)
Isparta merkezli şirketin ortakları Abidin Köklü, Kadir Köklü, Emine Köklü ve Ayşe
Köklü’dür. 20.10.2004 tarih, 6161 sayılı Ticaret Sicili Gazetesi’ne göre Köklü’nün
ortaklık yapısı Tablo 9’da yer almaktadır:
Tablo 9: Köklü’nün Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Abidin Köklü 50 50,00
Kadir Köklü 30 30,00
Emine Köklü 10 10,00
Ayşe Köklü 10 10,00
Toplam 100 100,00
I.2.11. Ana Meyve Tarım Ticaret Ltd. Şti. (Ana)
Isparta merkezli şirketin 23.1.2003 tarihli Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlanan
sermaye artırımı kararına göre oluşan ortaklık yapısına Tablo 10’da yer verilmiştir.
Tablo 10: Ana şirketinin Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
07-60/713-245
8
Mustafa Erdoğan 400 25,00
İsa Erdoğan 400 25,00
İbrahim Erdoğan 400 25,00
Necati Erdoğan 400 25,00
Toplam 1.600 100,00
I.2.12. Gök İthalat İhracat Sanayi Ltd. Şti. (Gök)
Ankara merkezli şirketin 20.10.2004 tarihli Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlanan
ortaklık yapısına Tablo 11’de yer verilmektedir.
Tablo 11: Gök'ün ortaklık yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Erkan Atrek 665 33,25
İlker Gök 665 33,25
Veli Gök 670 33,50
Toplam 2.000 100,00
I.2.13. Başer Gıda San. ve Tic. Pazarlama A.Ş. (Başer )
Merkezi Antalya olan şirketin 2006 yılı genel kurul toplantısı tescili 21 Nisan 2006
tarihli 6540 sayılı Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlanmıştır. Başer’in ortaklık yapısına
Tablo 12’de yer verilmiştir.
Tablo 12: Başer’in Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Mehmet Bestelci 2.000 20,00
Cengiz Erdoğan 2.000 20,00
Bayram Doktur 2.000 20,00
M.Vedat Ergüder 2.000 20,00
Atıf Baş 2.000 20,00
Toplam 10.000 100,00
I.2.14. Lara Dış Ticaret Ltd. Şti. (Lara)
Şirketin ortaklık yapısı bilgilerine aşağıda yer verilmektedir:
Tablo 13: Lara'nın Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
İsmail Duman 80 33,33
Hakan Köleoğlu 160 66.67
Toplam 240 100
I.2.15. Barış Deniz Uluslararası Tarım Ticaret İthalat İhracat Sanayi A.Ş. (Barış)
Merkezi Antalya olan şirketin 2004 yılı genel kurul toplantısı tescili 12.4.2005 tarihli
Ticaret Sicili Gazetesi’nde yayınlanmıştır. Şirketin ortaklık yapısına Tablo 14’te yer
verilmektedir.
Tablo 14: Barış’ın Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
07-60/713-245
9
Barış Deniz 1.994.375 99,72
İlhan Deniz 1.250 0,06
İsmail Murat Ertürk 1.000 0,05
Anna Deniz 1.000 0,05
Aycan Leblebici 1.000 0,05
Armağan Deniz 1.375 0,06
Toplam 2.000.000 100,00
I.2.16. Antalya Dış Tic. Ve San. Ltd. Şti. (Antalya Ltd.)
Ticaret Sicili’ne 20.6.2002 tarihinde tescil edilen şirketin merkezi Antalya’dadır.
Şirketin ortakları Ercan Boztepe ve Gülşen Boztepe’dir. 6.10.2003 tarih, 5922 sayılı
Ticaret Sicili Gazetesi’nde tescil ettirildiği haliyle şirketin ortaklık yapısı aşağıdaki
tabloda yer almaktadır.
Tablo 15: Antalya Ltd.’nin Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Ercan Boztepe 6750 90,00
Gülşen Boztepe 750 10,00
Toplam 7.500 100,00
I.2.17. Er-Şah Gıda İthalat İhracat ve Ticaret Ltd. Şti. (Er-şah)
22.3.2006 tarih, 6528 sayılı Ticaret Sicili Gazetesi’nde tescil edildiği üzere Merkezi
Manisa’da bulunan Er-şah’ın şirket müdürü Emel Buldak’tır. 2.8.2002 tarih, 5605
sayılı Ticaret Sicili Gazetesi’nde ise şirketin sermaye yapısı aşağıdaki tabloda yer
alan şekliyle tescil edilmiştir:
Tablo 16: Er-şah'ın Ortaklık Yapısı
Hissedar Hisse Sayısı Oran (%)
Şahin Buldak 18000 90,90
Yasemin Buldak 1800 9,09
Ergün Buldak 200 1,01
Toplam 19.800 100,00
I.3. Yapılan Tespitler ve Elde Edilen Deliller
İlk inceleme, tarafların yazılı savunmaları ve soruşturma sürecinde 4054 sayılı
Kanun'un 14, 15 ve 44. maddeleri uyarınca gerçekleştirilen yerinde inceleme ve bilgi
isteme süreçleri sonucunda elde edilen bulgular aşağıda sunulmuştur.
I.3.1. Elde Edilen Bilgi ve Belgeler Çerçevesinde Olayların Gelişimi
Yapılan görüşmeler ve elde edilen bilgi ve belgelerden, kiraz ihracatçısı firmaların
2006 yılında ilk olarak Stepak ünvanlı ambalaj firması tarafından düzenlenen 8 Nisan
2006 tarihli toplantıda bir araya geldikleri anlaşılmaktadır. Raportörlerce Alara’da
yapılan yerinde inceleme sırasında Stepak tarafından Alara’nın en büyük ortağı
Yavuz Taner adına gönderilmiş bir davetiye metni elde edilmiş olup, bu davetiyeden
toplantının “Kiraz Yetiştiriciliğinde Eurepgap İyi Tarım Uygulamalarının Türkiye’deki
Durumu” konulu “5. Geleneksel Bilgilendirme Konferansı” olduğu, anlaşılmaktadır.
Kendisi ile Raportörlerce yapılan görüşmede Yavuzlar şirketi müdürü Mustafa Ulusoy
07-60/713-245
10
tarafından söz konusu toplantıda kirazda ilaçlama ile ilgili araştırmalar yapılması
yönünde karar alındığı ifade edilmiştir.
Söz konusu toplantıyı takiben, kiraz ihracatçısı bazı teşebbüsler, 5.5.2006 tarihinde
Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapılan bir başka toplantıda bir araya geldikleri mevcut
bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Bu toplantı Ege İhracatçı Birlikleri tarafından
koordine edilmiş, katılım formları 18.4.2006 tarihinde ilgili teşebbüslere gönderilmiştir.
Toplantıya katılım davetinde toplantının amacı aşağıdaki gibi açıklanmaktadır:
“Bazı ihracatçı firmaların önerisi üzerine, ilgili İhracatçı Birlikleri Başkanlarının
görüş birliği sağlanarak, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim
Kurulu, ülkemizin önemli ihraç ürünlerinden olan ve idrak tarihine çok az bir
süre kalmış bulunan KİRAZ ile ilgili olarak, şu ana kadarki gelişmeler dahilinde
ülkemiz üretimi, ihracatta ilaç kalıntısı başta olmak üzere karşılaşılabilecek
sorunlar ve çözüm önerileri, rakiplerimizin durumu gibi konularda
değerlendirmeler yapmak, bilgi alışverişinde bulunmak amacıyla, Türkiye
genelinde potansiyel arz eden kiraz ihracatçısı firmaların üst düzey
yetkililerinin katılımıyla 5 Mayıs 2006 Cuma günü saat 15.00 – 18.00 arasında
İzmir’de Birliklerimiz binasında (Atatürk Caddesi 1. Kordon No:382
Alsancak/İzmir) bir toplantı düzenlenmesi … kararlaştırmıştır.”
Söz konusu toplantıya katılan teşebbüsler ve yetkililerine Tablo 22’de yer
verilmektedir1;
Tablo 17: 5.5.2006 tarihli toplantıya katılanların listesi
Şirket Unvanı Katılımcı
Ali Baqir Scheik Pia
Fatma Ünker
Dönüş Ömer Şefik
Yavuzlar Ahmet Yavuz
Sultan Adnan Görümlü
Antalya Ltd. Uğur Toprak
Arif Güney Alara
Kerim Taner
Cena Cengiz Balık
Er-şah Şahin Buldak
Çelikoğlu Süleyman Çelik
Narpak Narenciye Paketleme ve Dış Ticaret A.Ş Deniz Deletioğlu
5.5.2006 tarihli toplantıda 4054 sayılı Kanun’a aykırı herhangi bir tutanak veya
anlaşma imzalandığına ilişkin bir kanıt bulunamamıştır. Söz konusu toplantı talebinin
kimden geldiğine yönelik soruya Ege İhracatçı Birlikleri’nden verilen yanıtta, talebin
Ege Yaş Meyve ve Sebze İhracatçıları Birliği yönetim kurulu üyeliği de yapan Cengiz
Balık’tan geldiği belirtilmiştir. Toplantıda, uluslararası pazarlardaki sorunlar,
Türkiye’deki üretim kalitesi, bahçe ziraatındaki iyi tarım uygulamaları, ihracatçılar için
önemli bir risk oluşturan pestisit, kirazda ana hastalık ve zararlılar için genel/fenolojik
ilaçlama programı, Türkiye’de akredite bir laboratuarın kurulması, Eurepgap
sertifikası ile üreticilerin aydınlatılması gibi konuların konuşulduğu, bunun yanında,
1 Antalya Ltd. adına toplantıya katıldığına dair imza atan Uğur Toprak’ın toplantının başlamasından bir süre sonra
Ege İhracatçı Birliği Başkanı Mustafa Türkmenoğlu tarafından yetkisiz olduğu gerekçesiyle toplantıdan çıkartıldığı
anlaşılmıştır.
07-60/713-245
11
ileri bir tarihte bir başka toplantı daha yapılması konusunda görüş birliğine varıldığı
anlaşılmaktadır.
22.5.2006 tarihinde Ege İhracatçı Birlikleri’nde bazı kiraz ihracatçılarının katılımıyla
yeni bir toplantı düzenlenmiştir. Toplantı için bazı kiraz ihracatçısı firmalara
gönderilen davetiyelerde toplantının amacı
“Üretimi ve ihracatı bakımından ülkemizin önemli ürünleri arasında yer alan
KİRAZ ile ilgili olarak, yeni sezon üretimi, rakiplerimizin ve alıcı pazarlarının
durumu, ihracatta karşılaşılabilecek olası sorunlar hakkında değerlendirmeler
yapmak ve karşılıklı bilgi alışverişinde bulunmak …”
şeklinde açıklanmıştır.
5.5.2006 tarihli toplantı çağrısının Ege İhracatçı Birliklerinin Yönetim Kurulu’ndan
gelmesine karşın, 22.5.2006 tarihli toplantıya ilişkin çağrının kim tarafından
yapıldığına ilişkin herhangi bir bilgi mevcut değildir. 22.5.2006 tarihli toplantıya
kimlerin katıldığı, toplantıda imzalanmış olan tutanak metninde görülmektedir. Söz
konusu tutanakta imzaları bulunan teşebbüs yetkililerine Tablo 18’de yer
verilmektedir:
Tablo 18: 22.5.2006 tarihli toplantıya katılanların listesi
Şirket Unvanı Katılımcı Görevi
Er-şah Şahin Buldak Ortak
Çelikoğlu Süleyman Çelik Ortak
Paşam Ömer Bozdağ Yetkili
Andiç Kenan Güner Ortak
Sultan Adnan Görümlü Ortak
Yavuzlar Ahmet Yavuz Ortak
Cena Cengiz Balık Ortak
Pia Ali Baqir Scheik Müdür
Dönüş Ömer Şefik Yetkili
Alara Arif Güney Dış Ticaret Koordinatörü
Söz konusu tutanak, Kurumumuza yapılan başvuru ve ihbarların eklerinde ve
basında çıkan haberlerde yer almış, aynı belge Kurum uzmanlarınca Alara’da yapılan
yerinde incelemede de bulunmuştur. Ege İhracatçı Birlikleri’ne ait binada 22.5.2006
tarihinde yapılan toplantıda düzenlendiği anlaşılan söz konusu tutanak aşağıdaki
gibidir:
“Tutanak
Kiraz ihracatçısı firmaların talebi üzerine, 22.05.2006 tarihinde Türkiye geneli
potansiyel arz eden kiraz ihracatçısı firmaların katılımıyla Ege İhracatçı
Birlikleri’nde yapılan toplantıda, erkenci kiraz üretim bölgelerinden (İzmir-
Kemalpaşa, Manisa, Denizli, Çanakkale) alınacak Salihli cinsi kirazın;
1. 31.5.2006 Çarşamba gününden önce üreticiden alım yapılmaması,
2. Üretici alım fiyatlarının başlangıç maksimum(en fazla) 2,5-YTL/kg
olması ve bu fiyatın üzerine hiçbir şekilde çıkılmaması
hususunda alınan karara firmamız olarak beyan ve taahhüt ederiz.
07-60/713-245
12
Not: Söz konusu toplantıya katılmamış olan LARA TARIM, BAŞER TARIM,
BARIŞ TARIM, ANTALYA TARIM, VELİ GÖK, ABİDİN KÖKLÜ, ANA MEYVE
firmaları yetkilileri ile konu telefonda görüşülmüş ve yukarıda belirtilen şartlara
uyacaklarını beyan ve taahhüt etmişlerdir.
Bu toplantıda Yavuzlar Ltd. Ahmet Yavuz komite başkanı olarak seçilmiştir.
Er-Şah Gıda Şahin Buldak imza
Çelikoğlu Süleyman Çelik imza
Paşam Tarım Ömer Bozdağ imza
Andiç Gıda Kenan Güner imza
Sultan Tarım Adnan Görümlü imza
Yavuzlar Ahmet Yavuz imza
Cena Dış Ticaret Cengiz Balık imza
Pia Ltd. Şti. Ali Baqir Scheik imza
Dönüş A.Ş. Ömer Şefik imza
Alara Dış Ticaret Arif Güney imza”
Bu belgeden, kiraz ihracatçısı bazı teşebbüslerin 2006 yılı sezonunda yapılacak olan
kiraz alımlarına 31 Mayıs tarihinden sonra başlanması ve alınacak kirazlar için en
fazla 2.5 YTL/kg ödenmesi hususlarında anlaşarak bir alım karteli oluşturdukları
anlaşılmaktadır. Söz konusu belgede 10 kiraz ihracatçısının imzası bulunurken 7
firmanın da alınan kararlara uyacağı yönünde taahhütte bulunduğu bilgisi yer
almaktadır. Ayrıca söz konusu kararların uygulanmasını sağlamak için Ahmet
Yavuz’un (Yavuzlar şirketi ortağı) koordinatör olarak görevlendirildiği belirtilmiştir.
22.5.2006 tarihli toplantıdan 31.5.2006 tarihine kadar geçen sürede teşebbüslerin
alınan kararlara ilişkin görüşlerinin ne olduğunun net bir şekilde görülmesi açısından
teşebbüslerde yapılan yerinde incelemelerde Alara’da bulunan, iki ayrı yazışmanın
incelenmesinde yarar vardır. Söz konusu yazışmalardan ilki Alara’nın Dış Ticaret
Koordinatörü Arif Güney’den Alara şirketinin Genel Müdürü Kerim Taner’e 24.5.2006
tarihinde gönderilen e-posta ve buna cevaben Kerim Taner tarafından 25.5.2006
tarihinde Arif Güney’e gönderilen e-postadan oluşmaktadır. Bu yazışma aşağıdaki
gibidir:
24.5.2006 tarihli e-posta:
Kerim Bey,
İzmir toplantı tutanağını size gönderiyorum. 4. toplantıyı da Afyon öncesi 23
Haziran’da Denizli’de yapmayı kararlaştırdık. İnşallah hiç kimse programı
delmeden devam eder. Özellikle başlangıçta sorun çıkmaz inşallah. Şimdilik
herkes uyuyor. Yapılan anlaşma sadece 0900 kirazını kapsamakta. Kısa sap
serbest. Ancak firmalar sonradan aranarak kısa sapı da almamalarına yönelik
ikna edildiler. Bu koordinasyonu Ahmet Yavuz yürütüyor. Şu anda her şey
düzgün gidiyor. Bakacağız. Belki biz özel mallara yönelik gizli operasyonlar
yapmak isteyebiliriz. Ama nasıl bir yöntem uygulayacağız henüz karar
vermedim.
Diğer bir konu da (……) sabah SMS attı. Dönüş’ün 31.5’te 26 + Napolyon
indireceğini yazmış. Burada kasıt kısa sap mı acaba bilmiyorum. Salihli olarak
yapamaz. Önceden program vermiş olabilir. Onlarda aynı anlaşmaya uyarak
31.05’te alıma başlayacaklar.
07-60/713-245
13
25.5.2006 tarihli yanıt:
Dönüş’ünki kısa sap ya da önceden verilmiş program olabilir.
Gizli operasyon anlaşmaya uymaz. Duyulur ve bir daha ihracatçılarla aynı
masaya oturmamıza imkan olmaz. Bana verdiğin programa göre durum
normal gözüküyor. Geç başlamamız bizi (……..) ve (…)’de […………]
zorlamasına rağmen ilk hafta için müşterilerle ortak bir çözüm bula[acağız].
Burada zaten sorumluluk sadece bizde değil. Özellikle Kaliforniya’nın durumu
ve İspanya da önemli rol oynuyor.
Tüm ihracatçılar plana uyar, yeterli ürün çıkar, Avrupa’da da diğer ürünler bol
olursa (ki rekor üretim bekleniyor) Haziran başındaki sıkışıklığı anlaşmaya
uyarak ancak tavan fiyatla özel ürünler alarak aşabiliriz. 2500 fiyat Avrupa’dan
gelen haberler sonrası hemen yüksek kalabilir. Pazardaki problemli
Yunanistan ürünleri kiraz baz fiyatını 1 Eurolara oturttu. İyi kaliteli kiraz bu baz
fiyatın üzerine yapılacak fiyat yapacak Pazarda fiyatlar geçen senenin %30
altında.
Afyon başlayınca zaten sıkışıklıktan bolluğa geçiş olacak. Benim derdim Afyon
malını satabilecek strateji geliştirmek. Temmuzda herkes tatile gidecek ve
geçen seneki darlık yaşanacak. Afyon’da geçen seneden fazla mal varsa ve
geç başlayacaksa pazar geçen seneye göre daha da çok sıkışacak. Sele
dağıtmamak için kavga ettiğimiz senelere geri dönebiliriz.
24.5.2006 tarihli e-posta incelendiğinde ihracatçı teşebbüslerin 24.5.2006 tarihine
kadar 3 defa bir araya geldikleri anlaşılmaktadır. Söz konusu buluşmaların, daha
önce de belirtildiği gibi, 8.4.2006 tarihli Stepak toplantısı, 5.5.2006 tarihinde Ege
İhracatçı Birlikleri’nde yapılan toplantı ve 22.5.2006 tarihinde yine Ege İhracatçı
Birlikleri’nde yapılan ikinci toplantı olduğu kanaati oluşmuştur. Ayrıca dördüncü bir
toplantının da Afyon bölgesinde yetişen kirazların alımı öncesinde 23 Haziran’da
Denizli’de yapılmasının planlandığı anlaşılmaktadır. Bu e-postada, 24.5.2006 tarihi
itibarıyla bütün teşebbüslerin 22.5.2006 tarihli kartel anlaşmasına uydukları
belirtilmektedir. E-posta’nın tarihinin 24.5.2006 olduğu göz önüne alındığında, söz
konusu uyumun alım tarihinden önce alım yapılmamasına ilişkin olduğu
anlaşılmaktadır. Kerim Taner’in 25.5.2006 tarihli e-postasında geçen “Geç
başlamamız bizi (………...) ve (…)’de […………] ] zorlamasına rağmen ilk hafta için
müşterilerle ortak bir çözüm bula[acağız].” ifadesinden, 31 Mayıs’ın alımlara
başlamak için geç bir tarih olduğu anlaşılmaktadır. Zira bu tarihten sonra alım
yapmaya başlanması Kerim Taner tarafından “geç başlamak” olarak nitelendirilmiş,
bunun ihracatı geciktireceği ve hatta Alara’nın en büyük müşterilerinden (………...)
ve (…)’de […………] ile sorun yaratacağı da dile getirilmiştir.
Ayrıca, Alara’nın anlaşmada imzası olmasına karşın gizli bir operasyonla anlaşmaya
aykırı davranmak istediği ancak, bunu gerçekleştirmediği görülmektedir. Bu durum,
31.5.2006 tarihinden önce yapılacak alımlarda kiraz ürününde pestisit kalıntısı
olacağı yönündeki savunmaları temelsiz bırakmaktadır. Kerim Taner’in “…haziran
başındaki sıkışıklığı anlaşmaya uyarak, ancak tavan fiyatla özel ürünler alarak
aşabiliriz … ” şeklindeki ifadesinden ise anlaşmada yer verilen fiyatın teşebbüslerce
tavan fiyat olarak algılandığı, 31 Mayıs tarihinin belirlenmesinin Haziran’da
yaşanacak sıkışıklığı aşmak için seçildiği, Alara’nın anlaşmaya uymak için azami
çaba gösterdiği ve anlaşmanın diğer bir alım bölgesi olan Afyon’daki kiraz üreticileri
için de genişletilmek istendiği anlaşılmaktadır.
07-60/713-245
14
İkinci yazışma 28.5.2006 tarihinde Arif Güney’den Kerim Taner’e gönderilen e-
postadan ve Kerim Taner’den Arif Güney’e 29.5.2006 tarihinde gönderilen e-
postadan oluşmaktadır. Anılan yazışma aşağıdaki gibidir:
28.5.2006 tarihli e-posta:
Kerim Bey Merhaba,
İzmir’de su ana kadar tüm Avrupa ihracatçıları kararlara uyup beklemedeler.
Herkes çarşambayı bekliyor. Rusya’ya alanlar bu sene biraz hızlı ve saçma
sapan çalışıyorlar. Onlar birkaç gündür kısa sap ve 0900 alımı yapıyorlar.
Fiyatları da çok yüksek tutuyorlardı. Bu da Avrupa’cıları biraz korkuttu. Bugün
pazar günü olduğu için sezonun 0900 ve kısa sap olarak ilk bol çıktığı gün.
Rusçular kısa sapı 1,5 – 2,5 arasında aldılar. 0900 ‘ü de 2,5 – 4,5 arası yerine
göre değişken olmak üzere fiyat verip aldılar. Tahmin ediyorum ki çarşambaya
kadar istenilen noktalara gelecek.
Diğer bilgi, bu yıl (………) de tekrar sahnede olacak. Sanıyorum biraz daha
güçlü bir iş yapmak üzere deneme yapacak. Eğirdir’de (……..)’ün tesisini
kiralamışlar. Belki alım işini (…..) onun adına yapacak. (…..) kendisi ihracat
yapmayacak. Ayrıca kesin olmamakla birlikte aldığım duyumlara göre Ahmet
Yavuz ile anlaşmışlar. Yavuzlar da Sultanhisar paketlemede (……)’e fason
mal yapacakmış. Bunu da dün öğrendim. Ahmet Yavuz ile görüştüğümde
direkt olarak soramadım ama kendisi bu konuda renk vermiyor.
Yalnız bir konu da var ki bu yıl ortak kararlar gereği fiyatların 2 – 2,5
seviyesinden açılması birçok ihracatçının iştahını kabartmıştır. İşe girmeyecek
olanlar dahi başlama niyetindedirler. Psikolojik olarak fiyat herkese uygun
geliyor. Çünkü Avrupa satış fiyatlarını geçen yılki seviyeden baz alıyorlar.
Bakalım işlerin süreç içerisindeki seyri nasıl olacak hep birlikte göreceğiz.”
29.5.2006 tarihli cevap:
Kiraz pazarının reaksiyonu Türkiye’den ihraç edilecek kiraz miktarı, diğer
çekirdekli ürünlerin miktarı ve diğer kiraz üretici ülkelerinin arzıyla belli olacak.
10–15 günlük dönem her şeyi belli eder. İlk hafta 2,5 cazibe oluşturabilir.
Ancak pazarda 10 gün içinde oluşacak fiyatla mukayese sonrası cazibesini ne
kadar sürdürür?
Yukarıda yer verilen yazışma incelendiğinde, tüm teşebbüslerin anlaşmaya uymaya
çaba gösterdikleri, anlaşmanın Avrupa’ya ihracat yapacak olan teşebbüsleri
kapsadığı, 31 Mayıs tarihi yaklaştıkça anlaşmaya taraf olan teşebbüslerin anlaşmaya
olan güvenlerinin azaldığı hususları dikkat çekmektedir. Ayrıca ilgili teşebbüs
yetkililerinin birbirleriyle devamlı surette temas halinde oldukları ve kiraz üreticilerine
ödenmesi kararlaştırılan 2,5 YTL/kg’nin diğer ihracatçı teşebbüsler tarafından düşük
bir fiyat olarak algılanması nedeniyle piyasaya yeni oyuncuların girebileceğinin
değerlendirildiği görülmektedir.
Raportölerce yapılan incelemelerde, soruşturma muhatabı bazı teşebbüslerin 2006
sezonu kiraz alımlarına 31 Mayıs tarihinde ve azami 2,5 YTL/kg fiyatla başlamaları
nedeniyle kiraz üreticilerinin bu duruma tepki gösterdiği, bu durumun görüşülmesi
amacıyla 2.6.2006 tarihinde İzmir Hilton Oteli’nde kiraz ihracatçısı bazı firmaların
temsilcileriyle yerel yöneticiler ve üretici temsilcilerinin bir araya geldiği bir toplantı
düzenlendiği tespit edilmiştir. Söz konusu toplantıya katılmış olan Yiğitler Köyü Tarım
07-60/713-245
15
Danışmanı Aynur Günsan’dan alınan bilgiye göre, üreticiler ve ihracatçılar arasında
çıkan gerginliğe çözüm bulmak amacıyla İzmir Hilton Oteli’nde 2 Haziran 2006’da
üreticilerin doğrudan katılmadığı bir toplantı düzenlendiği, toplantıya üreticileri
temsilen Bağyurdu Belediye Başkanı Rıdvan Üreten, Yiğitler Köyü Muhtarı Refik Yay,
Vahit Topbaş, Yiğitler Köyü Tarım Danışmanı Aynur Günsan, A. Şeref Ergun,
Armutlu Belediye Başkanı Hüseyin Küçükoğlu, Ören Belediye Başkan Vekili ve Ören
Sulama Kooperatif Başkanı Hüseyin Yavuz, İğdecik Belediye Başkanı Halil İbrahim
Bayır ve Kemalpaşa Belediye Başkanı Yakup Karaosmanoğlu’nun ihracatçı
teşebbüsleri temsilen ise Arif Güney (Alara), Ahmet Yavuz (Yavuzlar), Adnan
Görümlü (Sultan), Hakan Köleoğlu (Lara), Hüseyin Çelik (Çelikoğlu)’in katıldığı
anlaşılmaktadır. Aynur Günsan haricinde şikayetçilerden ve soruşturma muhatabı
teşebbüslerden bazıları da, Hilton toplantısında kiraz alım fiyatlarının düşüklüğünün
nedenleri üzerine konuşulduğunu dile getirmişlerdir.
Üretici temsilcileri ve yerel yöneticilerle söz konusu teşebbüs yetkilileri arasında
yapılan toplantı sonrasında ilgili teşebbüslerin kartel anlaşmasında belirtilen fiyattan
daha yüksek seviyelerde alımlar yapmaya başladıkları görülmektedir.
I.3.2. Kiraz İhracatı İle İlgili Düzenlemeler
Ülkemizde yaş meyve ve sebze, bakliyat, bitkisel yağlar, pamuk ile kuru ve
kurutulmuş meyvelerin ihracatına ilişkin olarak çeşitli düzenlemeler mevcuttur.
31.12.2003 tarihli ve 25333 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Dış Ticarette Teknik
Düzenlemeler ve Standardizasyon Yönetmeliği (Standardizasyon Yönetmeliği)
ihracat ve ithalata konu mallardan gerekli görülenlerin ilişkili oldukları standarda veya
teknik düzenlemeye uygunluğunun veya kalitesinin değerlendirilmesi ve
belgelendirilmesini konu almaktadır. Söz konusu yönetmelik ekinde yer alan 70
tarımsal ürün, ihracatta zorunlu standart denetimine tabidir. Kiraz da bu kapsamda
yer alan bir ürün olduğundan ihracat sırasında Dış Ticarette Standardizasyon
Denetmenleri tarafından denetlenmektedir. Bahse konu Yönetmeliğin ilgili maddesi
aşağıdaki gibidir:
“Madde 8- Ekli liste kapsamındaki maddelerden ihtiyaç duyulanların
yetiştirildikleri bölge ve çeşidin özelliklerine göre ulaşım durumu da göz önüne
alınarak, vardığı yerdeki pazar isteklerini karşılayacak olgunlukta ihraç
edilebilmelerini sağlamak için, gerekli görülen yerlerde kesim, toplama ve ihraç
tarihlerini belirlemek üzere Müsteşarlıkça tespit edilecek ilgililerden oluşan bir
komisyon kurmaya Müsteşarlık yetkilidir. İhracatçı firmalar komisyon
kararlarına uymakla yükümlüdürler.”
Bu düzenleme uyarınca kesim tarihi belirleme yetkisi Dış Ticaret Müsteşarlığınca,
tespit edilecek ilgililerden oluşan bir komisyona verilebilmektedir. Kesim/toplama ve
ihraç tarihini belirleyecek bir komisyon kurulmasını ilgili sektörde faaliyette bulunan
firmalar, ilgili ihracatçı birlikleri ve ihracata konu ürünlerin kalite ve standardizasyon
denetimlerini yaparak uygunluk belgesi düzenleyen Dış Ticaret Müsteşarlığı Bölge
Müdürlükleri talep edebilmektedir.
Komisyonlar her yıl önceki yılların ortalama hasat tarihinden 15 gün önce ilgili
bölgede incelemelere başlamaktadır. Eğer ilgili ürün, standardında belirlenen
olgunluk seviyesine erişmemiş durumda ise tetkiklere üçer gün arayla devam
07-60/713-245
16
edilerek, kesim ve toplama tarihleri belirlenmekte, belirlenen kesim/toplama tarihi en
geç üç gün önceden ilan edilerek ihraç tarihi de belirtilmektedir. Komisyon kararlarına
ihracatçı firmalar tarafından uyulması zorunludur. Kesim ve toplama tarihleri her yıl
yeniden belirlenmektedir. Kesim tarihinin belirlenmesindeki amaç ürünün pazar
isteklerini karşılayacak niteliğe uygunluğunun tespitidir. Bu özellikler daha çok ürünün
büyüklüğü, rengi ve şeker oranıdır. Yapılan tüm kontroller sonucunda ihracatçılar
tarafından ihraç edilmek istenilen mallar standartlara uygun bulunduğu takdirde,
gümrüklere ibraz edilmek üzere, "Dış Ticarette Standardizasyon Denetmenleri Grup
Başkanlığı" tarafından, ihracatçıya "Kontrol Belgesi" verilmektedir. 1930'lu yıllarda
başlatılan bu uygulamanın amacı, geleneksel tarım ürünlerimizin dış ülkelerdeki
itibarını muhafaza etmek ve istikrarlı pazarlar yaratmaktır.
Dış Ticaret Müsteşarlığı’ndan gelen ve Kurum kayıtlarına 27.11.2006 tarih, 8005 sayı
ile giren yazıda, 2006 yılı öncesinde ve 2006 yılı içerisinde Dış Ticaret
Müsteşarlığı’na bir komisyon kurulması yönünde bir talep gelmediği belirtilmektedir.
Kiraz ihracatını etkileyen bir diğer konu ise, ihracatçıların ihracat yapılan ülkelerde
tabi oldukları kalite standartlarıdır. Bu standartların en önemlisi “Eurepgap”tir.
Eurepgap, büyük perakendeciler arasında yapılmış bir protokol olup tarımsal
ürünlerde aranan minimum standartları içermektedir. Avrupa Birliği’nde faaliyet
gösteren büyük perakendeciler, satacakları ürünlerin Eurepgap’e uygun olmasını
istemektedirler. Eurepgap dışında AB’nin Ortak Tarım Politikası içerisinde meyve ve
sebzeler için kalite standartları ve bu standartların yanı sıra paketleme, etiketleme ve
çevre ile ilgili düzenlemeler de mevcuttur.
Yaş meyve ve sebze ihracatçıları, ihracatçı birlikleri ve ziraat odalarının dile getirdiği
üzere yaş meyve ve sebze ihracatında karşılaşılan en büyük sorun, “pestisit kalıntısı”
diye adlandırılan, ürünlerin üzerindeki ilaç kalıntılarıdır. Tarımsal ürünlerin üretimi,
işlenmesi, depolanması, taşınması ve dağıtılması sırasında hastalık, zararlı, yabancı
ot ve mikroorganizmaların kontrolü, uzaklaştırılması, imha edilmesi, önlenmesi
amacıyla kimyasal maddeler kullanılmaktadır. Gıdada, tarım ürünlerinde veya
bitkilerde, toprakta, suda veya diğer çevresel bileşenlerde, kullanımına izin verilen bu
kimyasal ürünlere pestisit denilmektedir. Pestisitler ürüne zarar veren her türlü
organizma ve virüslerden korunmak için en etkili yol olmasına rağmen yanlış kullanım
nedeniyle ürün üzerinde ilaç kalıntısı kalabilmektedir. İlaç kalıntısı ürünü tüketenlerin
sağlığı açısından zararlı etkilere yol açabilir. Kalıntının insan sağlığı üzerindeki
olumsuz etkilerine yönelik riskten korunmak için Avrupa Birliği’ne üye ülkeler
ürünlerde kullanılan her ilaç türü için ürün bazında kabul edilebilir en fazla kalıntı
seviyesini belirlemişlerdir2. Türkiye’de ise 2004/242 sayılı “Gıdalarda Maksimum Bitki
Koruma Ürünleri Kalıntı Limitleri Tebliği”, Türk Gıda Kodeksi Yönetmeliği
çerçevesinde çıkarılmıştır. Tebliğ’in amacı tahıllarda, meyve ve sebzeler dahil bitkisel
ve hayvansal orijinli belirli ürünlerde bulunmasına izin verilen maksimum bitki koruma
2 79/895/EEC “Meyve ve sebzelerin içinde ve üstündeki maksimum kalıntı limitlerinin belirlenmesi”, 90/642/EEC
“Meyve ve sebzeler dahil bitkisel orijinli belirli ürünlerin içinde ve üstündeki maksimum kalıntı limitlerinin
belirlenmesi”, 86/362/EEC “Tahıllar içinde ve üstündeki maksimum kalıntı limitlerinin belirlenmesi” ve 86/363/EEC
“Hayvansal orijinli gıdaların içinde ve üstündeki maksimum kalıntı limitlerinin belirlenmesi” Konsey Direktifleri ile
bu direktiflerin değişikliklerini içeren en son 2002/76/EEC, 86/362/EEC ve 90/642/EEC “tahılların ve meyve ve
sebze dahil belirli bitkisel orijinli ürünlerin içinde ve üstündeki maksimum (metsulfuron methyl) kalıntı limitlerinin
belirlenmesi” direktiflerinin ikinci ekinde değişiklik yapan Komisyon Direktifi dahil olmak üzere, 36 direktif
bulunmaktadır.
07-60/713-245
17
ürünleri kalıntı limitlerini belirlemektir. Hem AB’de hem de Türkiye’de kiraz sert
çekirdekli meyveler başlığı altında belirli limitlere tabi tutulmuştur.
İhraç yapılan ülkelerde özellikle son zamanlarda ilaç kalıntısına karşı duyarlılık
artmıştır. İhracatçılar fiili ihracattan önce pestisit problemi ile karşı karşıya kalmamak
için yurtdışında akredite olmuş laboratuarlarda ürünleri kontrol ettirmekte ve ürün
üzerindeki kalıntı, limitlerin aşağısında ise ihracatını gerçekleştirmektedir. Pestisit
kalıntısı riskinin belirleyicisi, ürüne atılan ilaçlara ilişkin belirlenen kullanım süreleridir.
Pestisit probleminin ortaya çıkmaması için üreticilerin ilacı kullandıktan sonra, ilaç
üstünde belirtilen süreler geçmeden önce hasat yapmaması gerekir.
Avrupa Birliği’nin ortak tarım politikası çerçevesinde Avrupa Topluluğunun kurucu
anlaşmasına dayanarak, bazı sebze ve meyvelerin giriş fiyatını (entry price)
belirlemek üzere, standart ithalat değerlerini düzenlemek için (EC) 1196/2006 sayılı
Komisyon Regülasyonu 7.8.2006 tarihinde güncellenmiştir. Bu regülasyon
çerçevesinde, kiraz için Türkiye’den ithalat giriş fiyatı 8.8.2006 tarihinden itibaren
geçerli olmak üzere 215,8 €/100kg olarak belirlenmiştir. Giriş fiyatı, AB’ye tarım
ürünlerinin girişinde uygulanan bir çeşit ithalat taban fiyatıdır. Söz konusu
Regülasyon’da kiraz için ithalat giriş fiyatı belirlenen ülkeler arasında Türkiye’nin, en
düşük giriş fiyatı uygulanan ülke konumunda olduğu anlaşılmaktadır. Türkiye’ye
uygulanan ve 8.8.2006 tarihinden itibaren geçerli olacak giriş fiyatı kilogram başına
YTL karşılığı yaklaşık olarak 4,06 YTL/kg’dir3.
I.4. Savunmalar ve Bunların Değerlendirilmesi
I.4.1. Usule Yönelik Savunmaların Değerlendirilmesi
I.4.1.1. Ortak Savunma: Savunma hakkının kısıtlandığı iddiası
Savunmalarda özetle, soruşturma bildirim yazılarında suçlamalara gerekçe olan her
türlü bilgi ve belgenin gönderilmediği, bu durumun 4054 sayılı Kanuna ve 4982 sayılı
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’na aykırı olduğu iddia edilmektedir.
4054 sayılı Kanun’un 43. maddesi uyarınca soruşturma açılmasına karar verilmesi
halinde karar 15 gün içinde ilgili taraflara bildirilmekte olup, bildirim yazısıyla birlikte
iddiaların türü ve niteliği hakkında yeterli bilgi de gönderilmektedir. Madde
düzenlemesinde her türlü bilgi ve belgeden bilinçli olarak söz edilmemiş, “yeterli bilgi”
gönderilmesi öngörülmüştür. Diğer yandan 44. maddenin ikinci fıkrasında ise,
tarafların sözlü savunma hakkını kullanma taleplerine kadar Kurum bünyesinde
kendileri ile ilgili düzenlenmiş her türlü evrakın ve mümkünse elde edilmiş olan her
türlü delilin bir nüshasının kendilerine verilmesini isteyebileceği düzenlenmiştir. İki
düzenleme arasındaki denge, delillerin karartılması ihtimali çerçevesinde
kurulmalıdır. Zira, soruşturmanın açılması anında delillerin toplanması henüz
tamamlanmadığından delillerin karartılması olasılığı bulunmaktadır. Nitekim bilgi
edinme hakkıyla ilgili olarak da 4982 sayılı Kanun’un 19. maddesi istisnalar getirmiş
olup maddenin (c) ve (d) bentleri bu durumu teyit eder niteliktedir. Ayrıca, 4054 sayılı
Kanun’un 44. maddesinin son fıkrası Kurul’un tarafları bilgilendirmediği ve savunma
hakkı vermediği konuları kararlarına dayanak yapamayacağını belirtmektedir. Bu
nedenle savunma hakkının kısıtlandığı ileri sürülemez.
3 Dönüşüm oranı merkez Bankası’nın 8.8.2006 tarihli Euro satış fiyatı olan 1.8815 YTL.
07-60/713-245
18
Diğer yandan, Danıştay 13. Dairesinin 24.5.2006 tarih, 2006/891 E. sayılı kararında,
önaraştırma raporunun taraflara gönderilip gönderilmeyeceğine, her dosya
kapsamında ayrıca yapılacak bir inceleme sonucunda durumun özelliklerine göre
soruşturma heyetince karar verilmesi gerektiği ifade edilmektedir.
Sonuç olarak, taraflara gönderilen bildirim yazısında, önaraştırma raporunda yer
verilen iddia ve bulgulara da en geniş ölçüde yer verilmiş olduğu dikkate alındığında,
taraflara iddiaların türü ve niteliği hakkında yeterli bilgi ve belge gönderilmiş olup
tarafların savunma haklarının kısıtlanması söz konusu değildir.
I.4.1.2. Ayrık Savunmalar
I.4.1.2.1. Alara: Soruşturma raporunda ticari sırların ifşa edildiği savunması
Savunmada özetle Arif Güney ve Kerim Taner arasındaki yazışmalarda yer alan
Alara’nın müşterileri, iş yöntemleri ve planlamaları, stratejik ortakları ve diğer
ihracatçı firmalar hakkında beyanatlarının alenileştirildiği ve ticari sırların ifşa edildiği
iddia edilmiştir.
Teşebbüsün savunmasında Komisyon’un 139/2004 sayılı Duyurusu’ndan
bahsedilerek burada yer alan ticari sırlarla ilgili kriterler şu şekilde sıralanmıştır:
“Belgenin ihlalle doğrudan ilgili olup olmadığı, ispat gücü, ispat açısından belgenin
açıklanıp açıklanmamasının kaçınılmaz olduğu, belgede yer alan bilgilerin hassasiyet
derecesi, ihlalin ciddiyeti.”
Öncelikle belirtmek gerekir ki, ilgili Komisyon Duyurusunun sayısı 139/2004 değil
2005/C 325/07’dir. 139/2004 Yoğunlaşmalara İlişkin Tüzük olup söz konusu duyuru
bu Tüzüğün uygulanmasını da içermektedir.
İkinci olarak, bu kriterler ticari sırları da içeren “Gizli Bilgi” kavramı için geçerlidir. Gizli
bilgi ve ticari sırların nasıl belirlendiği de söz konusu duyuruda açıklanmaktadır.
Bunun için tarafların gizlilik talebi olmalı ve bu talep Komisyon tarafından kabul
edilmelidir. Dolayısıyla tarafların gizli olduğunu iddia ettiği her bilgi gizlilik koruması
kazanmamaktadır.
Olayımızdaki iddia konusu belgelerde ticari sır olarak nitelendirilmesi gereken
bilgilerin neler olduğu dile getirilmeden ve üstelik bu konuda daha önceden bildirilmiş
bir gizlilik talebi de yok iken bu belgelere afaki olarak ticari sır denmesi mümkün
değildir. Belgede yer alan müşteri bilgileri kiraz ihracatı yapılan en tanınmış
perakendecilerin isimleridir. Bu perakendecilerin Alara ile bağlantılı oldukları bilgisi
sektörde yaygın olarak bilinen, aleniyeti olan bir bilgidir. Öte yandan, söz konusu
belgelerde asıl olarak ticari sır niteliğindeki bilgilerden değil, kartel anlaşmasının
kapsamı, içeriği, teşebbüslerin anlaşmaya uyumları ve yapılması planlanan 4.
toplantıdan bahsedilmektedir. Kartel anlaşmasına temsil ettiği teşebbüs adına imza
atan bir kişi ile temsil ettiği teşebbüsün en yetkili kişisi arasında geçen bir e-postanın
açıklanması, kartel anlaşmasının ortaya çıkarılması bakımından gereklidir.
07-60/713-245
19
I.4.1.2.2. Barış: Önaraştırma döneminin 32 gün sürdüğü savunması
4054 sayılı Kanun’un 40. maddesi uyarınca önaraştırma yapılmasına karar verildiği
takdirde Kurul Başkanı, meslek personeli uzmanlardan bir ya da birkaçını raportör
olarak görevlendirir. Bu hükümden anlaşıldığı üzere raportörleri Kurul değil Başkan
görevlendirmektedir. Kanunda, Başkan’ın bu görevlendirmeleri Kurul’un kararıyla
aynı gün yapacağına dair bir hüküm yoktur. Kurul Başkanı, ilgili mesleki kademelerle
koordinasyon içinde kendisine ait takdir hakkını kullanarak gerekli görevlendirmeleri
yapar. Dolayısıyla, Önaraştırma süresi Kurul’un önaraştırma açılması yönünde aldığı
karar ile değil, raportörlerin görevlendirilmesi ile başlamaktadır.
Olayımızda, Önaraştırma açılmasına ilişkin 29.6.2006 tarihli Kurul Kararı’ndan 4 gün
sonra 3.7.2006 tarihinde raportörler görevlendirilmişlerdir. Bu sebeple süreç 3.7.2006
tarihinde başlamıştır. Önaraştırma Raporu ise 31.7.2006 tarihinde, yani raportörlerin
görevlendirilmesinden 28 gün sonra hazırlanarak teslim edilmiştir.
Sonuç olarak 4054 sayılı Kanun’da belirlenen sürenin aşılması gibi bir durum söz
konusu değildir.
I.4.2. Esasa Yönelik Savunmaların Değerlendirilmesi
I.4.2.1. Ortak Savunmalar
I.4.2.1.1. Teşebbüslerin 2006 yılı ortalama kiraz alım fiyatlarının anlaşmada
belirlenen 2,5 YTL/kg’nin çok üzerinde olduğu iddiası
Soruşturmaya konu kartel anlaşmasının kiraz alım piyasası üzerindeki etkisi
raportörler tarafından günlük alımlar bazında incelenmiş ve günlük alımlardaki
ortalama alım fiyatı tespit edilmiştir. Bu analiz sonucunda, teşebbüslerin kartel
anlaşmasına 31.5.2006 ve 1.6.2006 tarihlerinde uydukları, 2.6.2006 tarihinde ise
anlaşmanın fiyatlar üzerindeki baskılayıcı etkisinin devam ettiği, 3.6.2006 tarihinden
sonra ise anlaşmanın fiilen sona erdiği tespit edilmiştir.
Bu nedenle 2006 yılı ürün sezonuna ait tüm alımlara ilişkin ortalama alım fiyatının 2,5
YTL/kg’nin üzerinde gerçekleşmiş olması, anlaşmanın 31.5.2006 ve 1.6.2006
tarihlerinde uygulanmış olduğu gerçeğini değiştirmemektedir. 2006 sezonu ortalama
alım fiyatlarının 2,5 YTL/kg’nin üzerine çıkması, anlaşmanın bozulmasından sonra
fiyatların rekabetçi seviyeye çıkması ile ilgilidir. Bu durum, rekabetçi piyasa
koşullarında gerçekleşmesi beklenen fiyatların anlaşmada kararlaştırılan 2,5
YTL/kg’nin üzerinde olduğuna da işaret etmektedir.
I.4.2.1.2. Anlaşmada imzası bulunmayan teşebbüslerin 22.5.2006 tarihli
toplantı sırasında telefonla aranmadıkları, telefonla aranmış olsalar da bunun
rekabet ihlaline kanıt oluşturmayacağı iddiası
4054 sayılı Kanun’da, Medeni Hukuk ve Borçlar Hukuku mevzuatında kullanılan
“sözleşme” ya da “akit” terimleri yerine “anlaşma” terimi bilinçli olarak kullanılmıştır.
Kanun’un 4. maddesinin gerekçesi de dikkate alınırsa, anlaşmada Medeni Hukuk’un
geçerlilik koşullarına uyma ölçütünün aranmadığı açıktır. 4054 sayılı Kanun’a aykırı
07-60/713-245
20
olan bir anlaşmaya teşebbüsün yetkilileri dışında başka bir çalışanının imza atması
ya da anlaşmanın yazılı değil sözlü olarak yapılması Rekabet Hukuku bakımından
herhangi bir fark yaratmamaktadır.
Ayrıca, soruşturmaya konu kartel anlaşmasında imzası yer almayan, ancak alınan
kararlara uyacakları yönünde taahhütte bulundukları belirtilen teşebbüslerin bu
anlaşmaya taraf olup olmadıklarının tespiti sadece anlaşmada adlarının yer alması ile
belirlenmemiştir. Bu teşebbüslerin anlaşmada yer alan kararlara uyup uymadıkları
incelenmiş ve kararlara uyumu tespit edilenler anlaşmanın tarafı olarak
nitelendirilmiştir. Bu sebeple her ne kadar 22.5.2006 tarihli toplantı sırasında telefonla
aranmadıklarını söyleyen teşebbüsler bulunmakta ise de bu teşebbüslerin bazılarının
anlaşmada yer alan kararlara uydukları görülmektedir. Ayrıca toplantıda yer alan
teşebbüs yetkililerinin ifadelerinde, tutanakta adı geçen firmaların arandıkları,
toplantıda alınan kararların kendilerine iletildiği ve kendilerinin de toplantıda alınan
kararlara uyacakları yönünde taahhütte bulundukları hususları yer almaktadır. Bu
savunmayı ileri süren teşebbüslerin isimlerinin ilgili tutanakta yer alması, tutanakta
imzası bulunan kişilerin ifadeleri ve bu teşebbüslerin piyasa davranışlarına ilişkin
yapılan analizler birleştirildiğinde, anılan teşebbüslerin rekabet ihlaline taraf oldukları
anlaşılmaktadır.
I.4.2.1.3. Soruşturmaya konu kartel anlaşmasının yetkisiz kişilerce
imzalandığı ya da hiç imzalanmadığı iddiası
Savunma gönderen teşebbüslerden Paşam ve Pia, anlaşmayı imzalayan Ömer
Bozdağ ve Ali Baqir Scheick’in şirketlerini temsile yetkili olmadığını, Ana, Başer,
Antalya Ltd, Barış, Lara, Köklü ve Gök ise anlaşmayı imzalamadıklarını ileri sürerek
sorumlu tutulamayacaklarını iddia etmektedirler.
Konu ile ilgili olarak Alara şirketi Genel Müdürü Kerim Taner ve Alara Dış Ticaret
Koordinatörü Arif Güney ile yapılan görüşmelere ilişkin tutanaklarda
“… Taahhütte bulunan firmalar toplantı esnasında arandı. 1. ve 2. maddeler
yukarıda belirttiğimiz nedenlerden dolayı kendilerine aktarıldı…”
Andiç şirketi ortağı Kenan Güner ile yapılan görüşmede ise
“ … Toplantı sırasında alınan iki kararı toplantıya katılmayan ihracatçı
firmalardan ulaşabildiklerimize telefonla ilettik. Kendileri de bu kararlara
mutabık olduklarını belirtti …”
şeklinde ifadelerin kullanıldığı görülmektedir.
4054 sayılı Kanun’da, Medeni Hukuk ve Borçlar Hukuku mevzuatında kullanılan
“sözleşme” ya da “akit” terimleri yerine “anlaşma” terimi bilinçli olarak kullanılmıştır.
Kanun’un 4. maddesinin gerekçesi de dikkate alınırsa, anlaşmada Medeni Hukuk’un
geçerlilik koşullarına uyma ölçütünün aranmadığı açıktır.
Rekabet Kurulu; 26.11.1998 tarih ve 93/750-159 sayılı Adıyaman LPG Kararında:
07-60/713-245
21
“Rekabet Hukuku açısından anlaşmalarda şekil şartının aranmadığı,
dolayısıyla Gaziantep Tilmen Oteli’nde yapılan toplantıya katılan şahısların
ilgili firmaları temsile yetkili olmadığı ve adı geçen anlaşmada imzalarının
bulunmadığı yönündeki savunmaların 4054 sayılı Kanun’a aykırı bir
anlaşmanın varlığını ortadan kaldırmadığı”;
18.1.2005 tarih ve 05-06/52-21 sayılı Ankara Ekmek Kararında
“..Rekabet Hukuku bağlamında rekabet ihlaline hükmedebilmek için rekabet
ihlalinin teşebbüslerin şirketi temsile yetkili kişilerinin eylemleri veya yazılı
kararları sonucu oluşması gibi bir gereklilik söz konusu değildir. Kanunlara
aykırı anlaşmalar yapan teşebbüsler tarafından böyle bir anlaşmanın yetkili
kişilerce imzalanmaması nedeniyle geçersiz olduğu ve kendilerini
bağlamayacağını öne sürmeleri anlamsızdır. Esas itibarıyla, teşebbüsler bir
bütün olarak yetkili veya yetkisiz tüm personelinin rekabete aykırı
eylemlerinden sorumludurlar. Dolayısıyla, yukarıda sayılan marketler adına
atılan imzaların yetkisiz kişilerce atılmış olması marketleri 4054 sayılı Kanun
bağlamında sorumluluktan kurtarmamaktadır”
tespitlerinde bulunmuştur.
4054 sayılı Kanun’a aykırı olan bir anlaşmaya ilgili teşebbüsün yetkilisi dışında başka
bir çalışanın imza atması ya da anlaşmanın yazılı değil sözlü olarak yapılması
Rekabet Hukuku bakımından herhangi bir fark yaratmamaktadır. Diğer taraftan,
anlaşmaya uyacağı konusunda taahhütte bulunduğu belirtilen teşebbüslerin
anlaşmaya gösterdikleri uyum soruşturma raporunda ayrıntılı olarak
değerlendirilmiştir.
I.4.2.1.4. Anlaşma içerisinde olan firmaların fiyatlarının ve alım tarihlerinin
benzerlik göstermediği, benzerliklerin o güne ait piyasa şartlarından
kaynaklandığı iddiası
Soruşturma konusu anlaşmada 31 Mayıs 2006 tarihinden önce alımlara
başlanmaması yönünde karar alınmıştır. Bu kararın uygulanmasında önemli olan
husus, ilgili tüm teşebbüslerin aynı anda alım yapmaya başlamış olmaları değil, 31
Mayıs tarihinden önce alım yapmamış olmalarıdır. 31 Mayıs sonrası dönemde
alımlara başlama günlerinin ve alım yapılan tarihlerin benzerlik göstermemesi kartel
anlaşmasında yer alan alım tarihi ile ilgili karara uyulmadığı anlamına gelmemektedir.
Öte yandan, söz konusu anlaşma kiraz alımlarında tavan fiyatı belirleyecek şekilde
düzenlenmiştir. Teşebbüsler belirlenen tavan fiyatın üzerine çıkılmaması yönünde bir
irade uyuşması oluşturmuşlardır. Bu nedenle, anlaşmada belirlenen tavan fiyat
seviyesinin altında kalan fiyat değişikliklerinin anlaşmaya uyulmadığını göstermesi
mümkün değildir. Dolayısıyla, üzerinde durulması gereken nokta, firmaların alım
fiyatlarının birbirinden farklılaşıp farklılaşmadığı değil, anlaşmada belirlenen 2,5
YTL/kg seviyesinin üzerine çıkıp çıkmadığıdır. Bu açıdan bakıldığında teşebbüslerin
anlaşmaya uyumlu davrandıkları görülmektedir.
07-60/713-245
22
I.4.2.1.5. Tarım İl Müdürlüğü’nün 15 Mayıs tarihli ilanına göre pestisit riski
31 Mayıs tarihinde ortadan kalkmaktadır iddiası
Söz konusu ilanda Kemalpaşa İlçesi’ndeki kiraz üreticileri “Kiraz Sineği”ne karşı bir
ilaçlama yapılması ve sonrasında ilacın etki süresi geçmeden hasat yapılmaması
konusunda uyarılmaktadır.
“Kiraz Sineği” için kullanılabilecek pek çok ilaç ve her bir ilaca ilişkin farklı bir süre
bulunmaktadır. Her ilacın farklı etki süresi olması sebebiyle pestisit riskinin olmadığı
31 Mayıs gibi tek bir tarih ortaya çıkmamaktadır. İsteyen üretici ürününü etkileyen
faktörlere göre (kiraz bahçesinin bulunduğu rakım, daha önce yaptığı ilaçlamalar,
yöreye özgü iklim koşulları gibi) farklı ilaçlar kullanabilmektedir. Kiraz sineğine yönelik
kullanılabilecek ilaçların etki süreleri birbirinden farklı olup 7 ile 21 gün arasında
değişmekte, buna bağlı olarak hasada başlama süresi de farklılaşmaktadır. Örneğin,
15 Mayıs tarihinde 7 günlük etki süresi olan “Bromo EC-40” ticari isimli bir ilaç atılırsa,
üretici 22 Mayıs’ta hasat yapabilirken; 21 günlük etki süresine sahip “Anthio-33” isimli
ilacı kullanan üretici ancak 5 Haziran’da hasat yapabilecektir.
Savunmalarda, kiraz sineğine karşı en sık kullanılan ilaçların Diazinon ve
Thiaciopride etken maddeleri içerenler olduğu iddia edilmektedir. Bu etken
maddelerden Diazinon 15 ile 21 gün arasında, Thiaciopride ise 14 günlük bir etki
süresine sahiptir. Kiraz sineği başlangıç tarihi olarak belirtilen 15 Mayıs’da bu ilaçlar
kullanıldığında Thiaciopride için 29 Mayıs, Diazinon için 5 Haziran’a kadar bekleme
süresi ortaya çıkmaktadır. Bu da göstermektedir ki İzmir Kemalpaşa bölgesiyle sınırlı
olmak üzere, pestisit riskinin ortadan kalktığı tarih, teşebbüslere göre dahi 29 Mayıs
ve 5 Haziran arasında değişmektedir. Teşebbüslerin 31 Mayıs’ı ısrarla pestisit
riskinin tamamen ortadan kalktığı bir tarih olarak benimsedikleri göz önüne
alındığında bu iddianın gerçekle bağdaşmadığı, tek ve mutlak bir tarih belirlemenin
doğru olmadığı anlaşılmaktadır. Zira, İzmir/Kemalpaşa bölgesinde 5 Haziran’a kadar,
pestisitli ürün bulunma olasılığı mevcuttur.
Bununla birlikte, İlçe Tarım Müdürlüğü ilanı Kemalpaşa İlçesi’ndeki kiraz üreticilerine
yönelik olup kartel anlaşmasında yer alan Denizli, Çanakkale ve Manisa’daki kiraz
üreticileri için bir anlam ifade etmemektedir. Teşebbüslerin alım tablolarından da
anlaşıldığı üzere, Çanakkale, Manisa, Denizli ve İzmir’de alımlar farklı tarihlerde
başlamaktadır. Pestisit riskini ortadan kaldıran bir tarihi tek bir alım bölgesi için dahi
belirlemek mümkün değilken dört farklı alım bölgesini de kapsayan bir tarihin
belirlenemeyeceği açıktır.
Tüm teşebbüsler, bir teşebbüsün ihraç ettiği ürünlerde ilaç kalıntısına rastlanılması
durumunda bundan bütün ihracatçıların etkileneceğini dile getirmişlerdir. Bu durumda
31 Mayıs 2006 tarihi pestisit riskinin ortadan kalktığına inanılan tek tarih ise
piyasadaki tüm ihracatçıların da bu anlaşmadan haberdar edilmesi beklenmelidir.
Ancak, anlaşmanın ilgili tutanakta adı geçen 17 teşebbüs dışında kalan firmalara da
iletildiğine dair bir kanıt bulunamamıştır. Oysa, pestisit kalıntısı gibi ihracata yönelik
risklerin aşılmasını hedefleyen yasal düzenlemeler mevcut olup bu konularda yetkili
kamu otoritesi Başbakanlık Dış Ticaret Müsteşarlığıdır. Dış Ticaret Müsteşarlığından
gelen ve Kurum kayıtlarına 27.11.2006 tarih, 8005 sayı ile giren yazıda, 2006 yılı
öncesinde Dış Ticaret Müsteşarlığına kiraz için kesim, toplama ve ihraç tarihini
07-60/713-245
23
belirlemek için bir komisyon kurulması yönünde bir talep gelmediği ve 2006 yılı
içerisinde de böyle bir talepte bulunulmadığı belirtilmektedir.
I.4.2.1.6. Pestisit ve olgunlaşma ile ilgili öne sürülen diğer savunmalar:
Teşebbüsler, kirazda pestisit kalıntısı sorununun çözümü için, hasat zamanlarının
farklı olması nedeniyle, riskin kesin olarak ortadan kalktığı bir tarihin seçilmesi
gerektiğini, üreticiler tarafından tam olgunlaşmamış meyvelerin erken toplanması
nedeniyle kalitesi nispeten düşük olan bu ürünlerin alıcı sayısının azlığına ve fiyat
olumsuzluğuna yol açtığını, AB ve ABD’ye ihracat yapılabilmesi için üründe pestisit
kalıntısının olmaması gerektiğini öne sürmektedirler. Teşebbüsler, savunmalarında
bu hususu kanıtlamak için Freshfel Press Review’larda yer alan pestisit ile ilgili bazı
haberler ve Alara’ya ulaşan bir yazı gösterilmektedir.
Bu savunmaya dayanak olarak gösterilen haberler genel olarak yaş meyve ve sebze
başlığı altında özellikle ıspanaktaki, üzümdeki, biberdeki, Türk incirindeki, Türk
üzümündeki, armuttaki, domatesteki ve narenciyedeki pestisit riskine ilişkindir.
Savunmaya dayanak olarak gösterilen bu belgelerin hiçbirinde kirazda yaşanan
pestisit sorunundan bahsedilmemektedir.
Diğer taraftan, olgunlaşmamış ve pestisit kalıntısı içeren ürünlerin ihracını önlemek
için izlenmesi gereken yol ilgili teşebbüslerin anlaşarak bir kamu otoritesi gibi
davranması değil, bu konuda yetkili bulunan Dış Ticaret Müsteşarlığına
başvurulmasıdır.
I.4.2.1.7. Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapılan toplantının ana temasının davet
ve çağrı mektuplarında belirtildiği üzere pestisit sorununa ve Türkiye’deki kiraz
ihracatının iyileştirilmesine yönelik olduğu, amacın rekabeti engelleme veya
kısıtlama olmadığı iddiası
Soruşturmanın konusu, 17 kiraz ihracatçısı teşebbüs tarafından 2006 yılı kiraz alım
piyasasında kiraz alımlarında üreticilere verilecek en yüksek alım fiyatının ve en
erken alım tarihinin belirlenmesi suretiyle 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesinin ihlal
edilmesidir. Ege İhracatçı Birlikleri’nde yapılan toplantının ana temasının pestisit
kalıntısı sorunu olması, ilgili teşebbüslerin bir araya gelerek kartel anlaşması
yaptıkları gerçeğini değiştirmemektedir. Bu noktada üzerinde durulması gereken
husus, söz konusu toplantının görünürdeki hedefi ve amacı değil, toplantı sonunda
ortaya çıkan durumdur.
I.4.2.1.8. Pestisit riski ve olgunlaşma ile ilgili olarak yetkili makamlarca
kesim/toplama tarihi belirlenmediği iddiası
Bu yöndeki savunmalarda kesim/toplama heyetini oluşturma görevinin Dış Ticaret
Müsteşarlığı’na ait olduğu, kirazda kesim/toplama tarihi belirlemeyerek Dış Ticaret
Müsteşarlığı’nın görevini yerine getirmediği söylenmektedir.
Yukarıda da belirtildiği gibi, kesim ve ihraç tarihinin belirlenmesini, ilgili sektörde
faaliyette bulunan firmalar, ilgili ihracatçı birlikleri ve Dış Ticaret Müsteşarlığı Bölge
Müdürlükleri talep edebilmektedir. Dış Ticaret Müsteşarlığının kesim tarihi belirlemesi
için öncelikle ilgililerin bunu talep etmeleri gerektiği açıkça ortadadır. Gerek önceki
07-60/713-245
24
yıllarda ve gerekse de 2006 yılında Dış Ticaret Müsteşarlığına bu yönde bir talep
gelmediği hususu Dış Ticaret Müsteşarlığı tarafından gönderilen resmi yazıda
sabittir. Hal böyle iken, Dış Ticaret Müsteşarlığının görevini yerine getirmediğini iddia
etmek mümkün değildir.
I.4.2.1.9. Soruşturmaya konu kartel anlaşmasında yer alan kararların
bağlayıcı olmadığı, tavsiye niteliğinde olduğu, piyasa koşulları gereği bağlayıcı
kararlar alınmasının mümkün olmadığı iddiası
Tavsiye niteliğindeki fiyatlar hukukumuzda ancak dikey ilişkiler (dağıtım anlaşmaları)
bakımından muafiyete konu olabilmektedir. Yatay seviyede birbirine rakip firmaların
birbirlerine fiyat tavsiye etmeleri ya da bu nitelikte bir fiyat belirlemeleri yasal değildir.
Teşebbüsler, ilgili kartel anlaşmasında belirlenen fiyatın üreticiyi mağdur etmeyecek
ve Türkiye’nin kiraz ihracatı için en uygun başlangıç fiyatı olacak şekilde o dönemde
Avrupa’da oluşan pazar fiyatı ve maliyetler göz önüne alınarak belirlendiğini iddia
etmektedir. Serbest piyasa ekonomisinde fiyatlar arz ve talebe göre piyasada
belirlenmektedir. Serbest rekabetin alternatifi regülasyondur. Eğer yasal bir
regülasyon yok ise, ilgili piyasalarda fiyat ve diğer alım satım şartları piyasada
serbest rekabet şartları çerçevesinde oluşacaktır. Rakip teşebbüslerin fiyatı piyasa
dışında belirlemeye çalışmasının Kanun’un 4. maddesinde yasaklanan bir durum
olduğu izahtan varestedir.
Son olarak teşebbüsler pazar koşullarının her an değişmesi nedeniyle belirlenen
fiyatın piyasaya herhangi bir etkisinin bulunmadığını, tavsiye niteliğinde alınmış bu
kararın rekabete müdahaleden ziyade ihracatçıları korumaya yönelik alındığı iddia
etmektedirler. Kartel anlaşmaları doğaları gereği anlaşma tarafları lehine sonuçlar
doğurmakta, anlaşma sürecinde diğer piyasa aktörlerinden kartel anlaşmasının
taraflarına refah aktarımı gerçekleşmektedir. Somut olayda da anlaşmaya taraf
teşebbüsler için olumlu sonuçlar doğsa da kiraz üreticilerinin bu anlaşmadan olumsuz
etkilendikleri açıktır.
I.4.2.1.10. Kiraz hasadının ülkemizin farklı bölgelerinde Mayıs ortalarında
başlayıp Temmuz sonuna kadar uzanan yaklaşık 3 aylık bir dönemde yapıldığı,
üç aylık bir kiraz alım süreci içerisinde üç günlük alım hareketlerinin
değerlendirilmesinin sağlıklı bir sonuca ulaşılmasına engel teşkil ettiği iddiası
İlgili piyasada üç günlük alım hareketlerinin değerlendirilmiş olması, kartel
anlaşmasının uygulanma süresi ile ilgili olup anlaşmanın etkisinin sona erdiği
dönemlerdeki alım hareketlerinin de incelenmesine gerek bulunmamaktadır.
Kiraz yetiştiriciliği Türkiye’de çok geniş bir coğrafyada gerçekleşmekte fakat
soruşturma konusu kartel anlaşması ve soruşturmanın sınırlı olduğu coğrafi pazar ise
tüm Türkiye’yi değil sadece İzmir, Çanakkale, Denizli ve Manisa’yı kapsamaktadır.
Bu savunmayı getiren taraflardan biri olan Alara’nın ilk yazılı savunmasında
Türkiye’de kiraz hasat zamanlarına dair şu bilgiler verilmektedir:
“..İzmir’de 25 Mayıs- 25 Haziran, Denizli’de 2 Haziran-20 Haziran,
Çanakkale’de 5 Haziran-5 Temmuz, Afyon’da 20 Haziran-20 Temmuz,
07-60/713-245
25
Adana’da 10 Temmuz- 31 Temmuz, Bursa’da 15 Haziran- 15 Temmuz’dur.
(Yıllara göre alım tarihleri en fazla 5 gün oynamaktadır.)”
Yukarıdaki bilgiler çerçevesinde her bir coğrafi alanda hasadın yaklaşık olarak 30
gün sürdüğü görülmektedir. Ayrıca teşebbüslerin 2006 yılı alımları incelendiğinde
İzmir ve Manisa’da ortalama olarak 30 gün, Çanakkale ve Denizli’de ortalama 25 gün
alım yapıldığı görülmüştür. Diğer taraftan belirtmek gerekir ki; Rekabet Hukuku’nda
ihlalin varlığı için etkinin süresi önemli değildir. Bu durum ancak ihlalin ağırlığının
tespitinde göz önünde bulundurulabilecek bir husustur.
I.4.2.1.11. 31 Mayıs 2006 tarihinden önce alım yapıldığı iddiası
Söz konusu savunmada bulunan teşebbüsler Cena, Yavuzlar ve Başer’dir. Bu
savunma, 31 Mayıs tarihinden önce de ürünün alım yapılabilecek duruma geldiğini
gösterdiğinden alım tarihi belirleme kararının pestisit ile ilgili haklı gerekçelere
dayanmadığını açıkça ortaya koymaktadır. Soruşturmaya konu anlaşmanın 22
Mayıs’ta imzalanmış olması nedeniyle daha eski tarihli sınırlı alım faaliyetlerinin
savunma olarak ileri sürülmesi kabul edilemez. Anlaşmadaki alım yapmama kararına
uyulmadığının söylenebilmesi için ilgili ürün pazarını oluşturan 0900 Ziraat tipi kiraz
alımlarının 22 Mayıs - 31 Mayıs tarihleri arasında gerçekleştirilmiş olması gereklidir.
Bunun yanı sıra, her ne kadar Başer, bu tarihler arasında gerçekleştirdiği kiraz
alımlarına ait fatura örneklerini savunma olarak göstermiş olsa da anlaşmada yer
alan fiyat kararına piyasada uyum gösterdiğinden dolayı Kanun’u 4. maddesi
çerçevesinde oluşan sorumluluktan kurtulması mümkün değildir.
I.4.2.1.12. Fiyatla ilgili kararın piyasaya herhangi bir etkisi olduğuna dair
nesnel bir değerlendirme yapılmadığı savunması
Bu başlıktaki savunmalarda, 1-2 Haziran’da teşebbüslerin belirlenen fiyat
aralıklarındaki alım oranlarının anlaşmanın varlığını ve uygulanmasını
göstermeyeceği, rekabet ortamının etkilenip etkilenmediğinin araştırılmasının
gerektiği, etki görülmediği takdirde 4054 sayılı Kanun’un 16. maddesinin ikinci
fıkrasına göre ceza verilemeyeceği iddia edilmektedir.
Günlük alım fiyatları kullanılarak yapılan etki analizlerinde 2,5 YTL/kg seviyesi bir
eşik olarak belirlenmiştir. Zira, soruşturmaya konu kartel anlaşmasında 2,5 YTL/kg
seviyesi tavan fiyat olarak belirlenmektedir. Raportörlerce yapılan analiz alımların ne
kadarının bu seviyenin altından ne kadarının bu seviyeden ve ne kadarının bu
seviyenin üstünden yapıldığını göstermektedir. Anlaşmaya uygun davranış 2,5
YTL/kg seviyesi ve altından yapılan alımları ifade etmektedir. Alım fiyatının
uygulanması ile ilgili analizler dikkatlice okunduğunda teşebbüslerin gün bazında
anlaşma fiyatına uyup uymadıklarının tespit edildiği görülmektedir. Her ne kadar
analizlerin nesnellikten uzak olduğu söylense de raporda 2,5 YTL/kg seviyesi
üstünde kalan alımların varlığı da göz ardı edilmeyerek değerlendirmeye alınmıştır.
Bu sebeple analizin nesnel olmadığı söylenemez.
Teşebbüslerden elde edilen pazar verilerinden alımların başladığı ilk aşamada bazı
teşebbüslerin anlaşmaya uygun hareket ederek piyasayı etkiledikleri ve alım fiyatı
konusunda rekabet halinde olmadıkları anlaşılmaktadır. Etki analizlerinde alım
fiyatlarının ilk günlerde 2,50 YTL/kg seviyesinde seyrettiği tespit edilmiştir. Ancak
07-60/713-245
26
anlaşmanın fiilen sona erdiği 3 Haziran tarihi itibarıyla anlaşmaya taraf teşebbüslerin
alım fiyatları belirgin bir şekilde yükselerek 3 YTL/kg seviyelerine çıkmış ve alımların
bittiği güne kadar yüksek bir seyir izlemiştir.
Etki olmadığı takdirde 4054 sayılı Kanun’un 16. maddesinin ikinci fıkrasına göre ceza
verilemeyeceği düşüncesi isabetsizdir. Bahse konu madde fıkrası şu şekildedir:
“Bu Kanunun 4 üncü ve 6 ncı maddesinde yasaklanmış olan davranışları
gerçekleştirdiği Kurul kararı ile sabit olanlarla bu Kanunun 11 inci maddesinin (b)
bendinde yazılı davranışlarda bulunanlara ikiyüz milyon liradan aşağı olmamak
üzere, ceza verilecek teşebbüs niteliğindeki gerçek ve tüzel kişiler ile teşebbüs
birlikleri ve/veya bu birliklerin üyelerinin bir yıl önceki malî yıl sonunda oluşan ve
Kurul tarafından saptanacak olan yıllık gayri safî gelirinin yüzde onuna kadar para
cezası verilir.”
Kanun’un 4. maddesinde ise rekabeti engelleme, bozma ya da kısıtlama amacını
taşıyan veya bu etkiyi doğuran yahut doğurabilecek anlaşmalar yapmak
yasaklanmıştır. Bu nedenle, rekabeti kısıtlama amacı olan, amacı olmasa da bu etkiyi
doğuran veya etki doğurma potansiyeli olan anlaşmalar 16. madde uyarınca
cezalandırılmaktadır. Piyasada etkisi görülmeyen bir anlaşmaya ceza verilemeyeceği
kanısı hatalıdır. Bununla birlikte, anlaşmanın piyasada olumsuz etkiler doğurduğu
hususu soruşturma raporunda ayrıca ortaya konmuş bulunmaktadır.
I.4.2.1.13. Fiyat kararının rekabeti engellemeyi amaçlamadığı savunması
Tarafların konu ile ilgili iddiaları şunlardır:
“İklim koşulları nedeniyle sezon öncesi beklentiler dünyada kiraz rekoltesinin çok
yüksek olacağı yönündedir ve bu perakendecinin ihracatçıya vereceği fiyatın
düşük olmasına yol açmıştır.4 Bu beklenti dış pazarda rekabetçi olabilmek adına
ihracatçı firmaları bir strateji geliştirmeye zorlamıştır. Türk ihraç piyasalarının
koşullarına uymayan yüksek bir fiyat ile pazara girmeye çalışması, Türkiye’nin dış
pazardaki payını daraltacak ve üretici açısından telafisi imkansız zararlar
doğuracaktır. Önemli bir ihracat potansiyeline sahip narenciyede bu durum
yaşanmıştır5.”
Teşebbüslerin bu savunması haklı bir gerekçe yaratıyor gibi görünmekle beraber,
ilgili teşebbüslerin dış pazarda Türkiye’nin rekabet gücünü artırmak gibi ulvi bir
amaçla hareket ettiklerinin kabulü mümkün değildir. Diğer taraftan, oluşturulan
kartelin dış piyasalardaki satımlara yönelik değil yurt içinden yapılan alımlara yönelik
olduğu göz önüne alındığında asıl amacın ihracat politikasının düzenlenmesi değil
üreticiye aktarılacak marjın mümkün olduğunca daraltılması olduğu anlaşılmaktadır.
Kaldı ki, Türkiye’nin ihracat politikaları ve hedefleri konusunda düzenleme yapmak
4Alara’nın Mayıs 2006’nın ilk haftalarında müşterileri ile yaptığı görüşmelere ait proforma öngörü fiyat anlaşması
bu duruma örnek olarak gösterilmiştir. Bu anlaşmada yer alan kiraz alım fiyatlarının YTL cinsinden karşılığı,
ortalama (…) YTL/kg civarı olup teşebbüs promosyon masrafı düşünüldüğünde karlılığının daha da azalacağını
iddia etmektedir.
5 TMMOB Türkiye Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şubesi tarafından hazırlanan 1.2.2006 tarihli raporda ürünün
alıcı bulamadığı için çürümeye terk edildiği, maliyetinin altında satışlar yapıldığı, üretici fiyatlarının düşmesini
engellemede ihracatın önemli bir role sahip olduğu ancak bu olanağın yeterli ölçüde değerlendirilmediği
belirtilmektedir. <