Rekabet Kurumu Başkanlığından;
REKABET KURULU KARARI
Dosya Sayısı : 2012-2-6 (Soruşturma)
Karar Sayısı : 13-71/992-423
Karar Tarihi : 19.12.2013
A. TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER
Başkan : Prof. Dr. Nurettin KALDIRIMCI
Üyeler : Kenan TÜRK, Dr. Murat ÇETİNKAYA, Reşit GÜRPINAR,
Fevzi ÖZKAN, Dr. Metin ARSLAN, Doç. Dr. Tahir SARAÇ
B. RAPORTÖRLER: Ümit Nevruz ÖZDEMİR, Sinan ÇÖRÜŞ, Hatice YAVUZ,
Nimet KAVAK, Beyza AĞVAZ
C. BAŞVURUDA
BULUNANLAR : - Superonline İletişim Hizmetleri A.Ş.
Salih Tozan Sok. Karamancılar İş Merkezi No:18 34394 Esentepe-
Şişli/İstanbul
- Ankanet İnternet Ses Veri İletişim Tic. Ltd. Şti.
Cinnah Cad. No: 53/10 Çankaya/Ankara
- Vodafone Net İletişim Hiz. A.Ş.
Temsilcileri: Av. Dr. İ. Yılmaz ASLAN ve Av. Orhan ÜNAL
Gazi Umur Paşa Sok. Bimar Plaza 38/8 Balmumcu
Beşiktaş/İstanbul
D. HAKKINDA İNCELEME
YAPILANLAR : - Türk Telekomünikasyon A.Ş.
Turgut Özal Bulvarı Aydınlıkevler 06103 Ankara
- TTNET A.Ş.
Temsilcileri: Şahin ARDIYOK, Ali ILICAK, Belit POLAT, Barış YÜKSEL
Bilim Sok. No: 5 Sun Plaza Kat 11-12 Maslak/İstanbul
(1) E. DOSYA KONUSU: TTNET A.Ş. ve Türk Telekomünikasyon A.Ş.’nin fiyatlandırma
politikaları aracılığıyla perakende ve toptan sabit genişbant internet erişim hizmetleri
pazarlarında 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesini ihlal edip etmediklerinin tespiti.
(2) F. DOSYA EVRELERİ: Superonline İletişim Hizmetleri A.Ş. (Superonline) tarafından
gönderilen ve Kurum kayıtlarına 04.01.2012 tarih ve 73 sayı ile intikal eden başvuru
üzerine hazırlanan 14.05.2012 tarih ve 2012-2-6/İİ sayılı İlk İnceleme Raporu, 23.05.2012
tarihli Kurul toplantısında görüşülerek, 12-27/820-M sayı ile Türk Telekomünikasyon A.Ş.
(Türk Telekom) ve TTNET A.Ş. (TTNET) hakkında önaraştırma yapılmasına karar
verilmiştir.
(3) Yapılan inceleme sonucunda düzenlenen, 18.07.2012 tarih ve 2012-2-6/ÖA sayılı
Önaraştırma Raporu 09.08.2012 tarihli Kurul toplantısında görüşülerek, 12-41/1153-M(1)
sayı ile TTNET ve Türk Telekom hakkında soruşturma açılmasına karar verilmiştir.
(4) Soruşturma sürecinde, TTNET’in uygulamalarına ilişkin üçü Superonline’dan olmak üzere
beş şikâyet daha intikal etmiştir. Vodafone Net İletişim Hiz. A.Ş. (Vodafone Net) tarafından
yapılmış olan, 18.10.2012 tarih ve 7876 sayı ile Kurum kayıtlarına giren ilk şikâyet üzerine
hazırlanan 15.11.2012 tarih ve 2012-2-171/İİ sayılı İlk İnceleme Raporu’nun görüşülmesi
sonucunda Kurul, 22.11.2012 tarih ve 12-59/1583-M sayılı kararla “09.08.2012 tarih ve 12-
13-71/992-423
2/50
41/1153-M(1) sayılı Kurul kararı uyarınca başlatılan soruşturma kapsamında
değerlendirilmesine ve işbu dosyaya ilişkin işlemlerin 2012-2-6 sayılı dosya ile başlatılan
soruşturma ile birleştirilerek yürütülmesine” ve “geçici tedbir uygulanması talebinin reddine”
karar vermiştir.
(5) Superonline tarafından yapılan ikinci ve üçüncü şikâyetler ise 13.03.2013 tarihinde 1559 ve
1560 sayılar ile Kurum kayıtlarına girmiştir. Başvuru üzerine hazırlanan 28.03.2013 tarih ve
2013-2-13/İİ sayılı İlk İnceleme Raporu’nun görüşülmesi sonucunda Kurul, 04.04.2013 tarih
ve 13-19/273-M(1) sayılı kararı ile iddiaların “09.08.2012 tarih, 12-41/1153-M(1) sayılı Kurul
kararı uyarınca başlatılan soruşturma kapsamında değerlendirilmesi” ve 13-19/273-M(2)
sayılı kararı ile “4054 sayılı Kanun'un 9. maddesinin dördüncü fıkrasında öngörülen
koşullar gerçekleşmediğinden …geçici tedbir uygulanması talebinin reddi”ne hükmetmiştir.
(6) Superonline tarafından yapılan son şikâyet 16.04.2013 tarih ve 2375 sayı ile Kurum
kayıtlarına girmiştir. Başvuru üzerine hazırlanan 09.05.2013 tarih ve 2012-2-6/İİ sayılı Bilgi
Notu’nun görüşülmesi sonucunda Kurul, 15.05.2013 tarih ve 13-28/393-M(1) sayılı kararda
“09.08.2012 tarih, 12-41/1153-M(1) sayılı karar uyarınca yürütülmekte olan soruşturma
kapsamında değerlendirilmesine” ve aynı tarihli, 13-28/393-M(2) sayılı kararda da “4054
sayılı Kanun'un 9. maddesinin dördüncü fıkrasında öngörülen koşullar
gerçekleşmediğinden …geçici tedbir uygulanması talebinin reddine” hükmetmiştir.
(7) Ankanet İnternet Ses Veri İletişim Tic. Ltd. Şti. (Ankanet) tarafından yapılan, 09.08.2012
tarih ve 6297 sayı ile Kurum kayıtlarına intikal eden başvuru üzerine hazırlanan 12.12.2012
tarih ve 2012-2-144/İİ sayılı İlk İnceleme Raporu ile 22.04.2013 tarih ve 2012-2-144/BN
sayılı Bilgi Notu, 12.12.2012 ve 02.05.2013 tarihli Kurul toplantılarında görüşülerek, 12-
65/1667-M ve 13-25/351-M sayılı kararlar ile başvuruya konu iddialar hakkında 4054 sayılı
Kanun’un 40. maddesinin 1. fıkrası uyarınca önaraştırma yapılmasına karar verilmiştir.
Konuya ilişkin 26.06.2013 tarih ve 2012-2-144/ÖA sayılı Önaraştırma Raporu’nun
görüşülmesi sonucunda Kurul, 11.07.2013 tarih ve 13-44/546-242 sayılı kararda “TTNET
A.Ş.'nin hizmet iptali talep eden müşterilerine uyguladığı tarifeler yoluyla hâkim durumunu
kötüye kullandığı iddiasının ise, 09.08.2012 tarih ve 12-41/1153-M(1) sayılı Kurul kararı ile
yürütülmekte olan soruşturma kapsamında değerlendirilmesine” hükmetmiştir.
(8) 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 7. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca Bilgi
Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK)’ndan 2012-2-6 sayılı dosya kapsamında önaraştırma
ve soruşturma safhalarında olmak üzere iki kez, söz konusu dosya ile birleştirilen 2012-2-
144 sayılı dosya kapsamında ise bu soruşturma kapsamına alınan şikâyete ilişkin olarak
bir kez görüş alınmıştır. Önaraştırma sürecinde talep edilen görüş 12.04.2012 tarih ve 3267
sayı ile, soruşturma sürecinde talep edilen görüş 29.07.2013 tarih ve 4673 sayı ile, 2012-2-
144 sayılı dosya çerçevesinde talep edilen görüş ise 21.11.2012 tarih ve 9829 sayılı yazı
ile Kurum kayıtlarına intikal etmiştir.
(9) Türk Telekom ve TTNET hakkında soruşturma açıldığına ve 4054 sayılı Kanun’un 43/2.
maddesi uyarınca ilk yazılı savunmalarını göndermelerine dair bildirim, 15.08.2012 tarih ve
3884 sayı ile Türk Telekom’a ve 14.08.2012 tarih ve 3850 sayı ile TTNET’e yapılmış; Türk
Telekom ve TTNET tarafından gönderilen birinci yazılı savunmalar 14.09.2012 tarih ve
sırasıyla 7048 ve 7024 sayı ile Kurum kayıtlarına girmiştir. TTNET tarafından ayrıca 4054
sayılı Kanun’un 44. maddesine dayanılarak gönderilen yazı ise 14.06.2013 tarih ve 3700
sayı ile Kurum kayıtlarına intikal etmiştir.
(10) Soruşturmanın süresi 27.12.2012 tarih ve 12-68/1683-M sayılı Kurul kararıyla bitiminden
itibaren 6 ay uzatılmıştır. Yapılan inceleme sonucunda hazırlanan 12.08.2013 tarih ve
2012-2-6/SR sayılı rapor Kurul üyelerine ve soruşturma taraflarına tebliğ edilmiştir. Türk
Telekom tarafından gönderilen ikinci yazılı savunma 16.09.2013 tarih ve 6535 sayı ile,
TTNET adına gönderilen ikinci yazılı savunma ise 17.09.2013 tarih ve 6559 sayı ile Kurum
kayıtlarına girmiştir.
13-71/992-423
3/50
(11) Söz konusu savunmalara ilişkin Ek Görüş soruşturma taraflarına 01.10.2013 tarih ve 11270
ve 11271 sayılı yazılar ile tebliğ edilmiştir. Türk Telekom tarafından gönderilen Ek Görüş’e
cevaben hazırlanan savunma 01.11.2013 tarih ve 7390 sayı ile, TTNET adına gönderilen
savunma ise 05.11.2013 tarih ve 7455 sayı ile Kurum kayıtlarına girmiştir. Haklarında
soruşturma yürütülen taraflar üçüncü yazılı savunmalarında sözlü savunma talebinde
bulunmuştur. Kurul, 12.11.2013 tarih ve 13-63/896-M sayılı kararıyla, 17.12.2013 tarihinde
sözlü savunma toplantısı yapılmış, ardından Rekabet Kurulu, 19.12.2013 tarih ve 13-
71/992-423 sayı ile nihai kararını vermiştir. Söz konusu karar 26.12.2013 tarihinde ilgililere
tefhim edilmiştir.
G. İDDİALARIN ÖZETİ
G.1. Superonline’ın Şikâyetleri
G.1.1. Önaraştırma Dönemindeki Şikâyetleri
(12) Superonline önaraştırma sürecinde iki şikâyette bulunmuştur. Rekabet Kurumu kayıtlarına
04.01.2012 tarih ve 73 sayı ile intikal eden şikâyette özetle;
Şikâyet konusu uygulamanın, diğer kampanyalarının yanı sıra, TTNET’in “Hepnet”
ismiyle duyurduğu kampanyasına ilişkin olduğu,
Hepnet kampanyasına katılım seçeneklerine göre; abone tarafından 12 veya 24 ay
taahhüt verilmesi koşuluyla 16 farklı paketten birinin seçilebildiği,
Söz konusu paketlerden birini seçen abonenin kampanya süresi boyunca TTNET’in
WiFi noktalarında kablosuz internet erişimi, paket tipine göre kotalarla sunulan
ADSL erişimi ve TTNET Mobil 3G internet erişiminden oluşan hizmetten
faydalandığı, ayrıca 3G mobil modemin kampanya kapsamında abonelere hediye
edildiği,
TTNET’in söz konusu hizmetinin karma paket ürün teklifleri (mixed bundling)
kapsamında değerlendirilebileceği,
Bu bağlamda Hepnet paketlerinin hem tüketiciler nezdinde fiili olarak münhasırlık
yarattığı hem de yıkıcı fiyat benzeri bir etki gösterdiği,
Hepnet kampanyasına ilişkin gelir ve maliyet kalemleri incelendiğinde, benzer
hizmetler sunan internet servis sağlayıcılarının (İSS) TTNET ile rekabet
edebilmesinin mümkün olmadığı
iddia edilmiştir.
(13) Kurum kayıtlarına 07.06.2012 tarih ve 4777 sayı ile intikal eden şikâyette ise özetle;
TTNET’in “Net6” ve “Ultranet 5” isimleriyle yıkıcı nitelikte iki kampanyanın hizmet
sunumuna başladığı,
Söz konusu kampanyaların koşulları incelendiğinde, alternatif herhangi bir
teşebbüsün TTNET’in tarifeleri ile rekabet edebilecek bir ürün sunmasının mümkün
olamayacağı
ifade edilerek, TTNET tarafından sunulan yıkıcı nitelikteki “Net6” ve “Ultranet 5”
kampanyalarının ve benzer nitelikteki diğer kampanyalara yönelik olarak idari tedbir kararı
alınması, anılan kampanyalar ile benzer etkiler doğuracak yeni uygulamaların önüne
geçilmesi için önlemlerin alınması ve TTNET hakkında 4054 sayılı Kanun’da öngörülen
işlemlerin başlatılması talep edilmiştir.
13-71/992-423
4/50
G.1.2. Soruşturma Dönemindeki Şikâyetleri
(14) Soruşturma sürecinde, Superonline üç şikâyette daha bulunmuştur. Kurum kayıtlarına
13.03.2013 tarih ve 1559 sayı ile intikal eden şikâyette özetle;
Soruşturma süreci devam ederken TTNET tarafından düzenlenen "TTNET 3'lü
Avantaj Kampanyası" adlı kampanya paketi kapsamında Fibernet/Hipernet limitsiz
internet hizmeti, THK (Konuştukça Öde) ses hizmeti ve Tivibu Ev Maxi hizmetinin
birlikte 49 TL'ye sunulduğu,
Söz konusu kampanya kapsamında sunulan hizmetin maliyetlerin altında kaldığı
ifade edilmektedir.
(15) Aynı tarihte Kurum kayıtlarına 1560 sayı ile intikal eden şikâyette ise özetle;
TTNET tarafından Çukurova Bölgesi’nde Superonline’ın fiber internet hizmeti
sunduğu Adana, Mersin ve Gaziantep illerinde uyguladığı "TTNET 3’lü Paket-Hepsi
Bir Arada" kampanyasına katılımın 12 ay abonelik taahhüdü verilmesi koşuluna
bağlandığı,
Söz konusu illerde TTNET tarafından 20 Mbit/s Iimitsiz internet (50 AKK-Adil
Kullanım Kotası), TTNET Alo (Konuştukça Öde) ve Tivibu Ev Maxi paketinin birlikte
aylık KDV dahil 39 TL'ye sunulduğu,
Kocaeli ilinde ise TTNET tarafından iki ayrı kampanyanın uygulandığı,
Bunlardan ilkinin yeni abone alımına yönelik "Kocaeli'ye Özel 3'lü Paket"
kampanyası olduğu; bu kampanya ile abonelere 24 aylık taahhüt karşılığında
TTNET tarafından 8 Mbit/s'e kadar 50 GB internet paketi, Tivibu Ev ve ev
telefonunun birlikte KDV dahil 34 TL'ye sunulduğu,
Diğer kampanyada ise ADSL hizmeti alan müşterilerin hizmet aldıkları işletmeciyi
değiştirerek TTNET'ten hizmet almalarına yönelik olarak Kocaeli Churn Kampanyası
ile 8 Mbit/s'ye kadar 50 GB internet paketinin ilk 12 ay KDV dahil 19,90 TL'ye kalan
12 ay için KDV dahil 39,90 TL'ye sunulduğu,
Superonline’ın fiber internet hizmeti sunmaya başladığı Kayseri ilinde de TTNET
tarafından "Kayseri'ye Özel Telefon+Limitsiz İnternet" kampanyası ile abonelerin 12
aylık taahhüdüne karşılık TTNET tarafından 8 Mbit/s'ye kadar 50 GB internet paketi
ile ev telefonunun birlikte KDV dahil 44 TL'ye sunulduğu,
Söz konusu bölgesel kampanyalar vasıtasıyla TTNET tarafından Superonline’ın
fiber internet hizmeti sunduğu bazı illerde yıkıcı fiyat uygulamasına devam ettiği
ifade edilerek, söz konusu bölgesel kampanyalara ilişkin maliyet analizlerine yer verilmekte
ve yukarıda belirtilen bölgesel kampanyalar ile TTNET tarafından uygulanan benzer
kampanyalarda maliyet altında tarifelerle hizmet sunularak rakiplerin dışlanmasının
amaçlandığı iddia edilmektedir.
(16) Son olarak Kurum kayıtlarına 16.04.2013 tarih ve 2375 sayı ile intikal eden şikâyette
özetle;
Soruşturma süreci devam ederken TTNET’in gerek kampanyalarla (TTNET 3'Iü
Avantaj Kampanyası vb.), gerekse Superonline’ın fiber internet hizmeti sunduğu
illerde uyguladığı bölgesel kampanyalarla yıkıcı fiyat uygulamasına devam ettiği,
TTNET tarafından "TTNET 3'lü Fırsat Kampanyası" adlı kampanya paketi
kapsamında TTNET FİBERNET/HİPERNET limitsiz (20 Mbit/s'ye kadar) + TTNET
Alo (Konuştukça Öde) + Tivibu Ev (Maxi Paket) hizmetinin 39 TL'ye sunulduğu,
13-71/992-423
5/50
Anılan kampanyanın İstanbul, Ankara, Eskişehir, İzmir, Antalya, Konya, Bursa,
Adana, Gaziantep, Mersin, Kayseri, Samsun, Trabzon illerinde uygulandığı ve bu 13
ilden 11'inin Superonline’ın fiber altyapısının bulunduğu ve kendi altyapısı üzerinden
hizmet sunduğu iller olduğu,
Özellikle Superonline’ın kendi altyapısı üzerinden fiber internet hizmeti sunduğu
illerde uygulanan bu kampanyanın, TTNET tarafından Superonline’dan müşteri
alımına yönelik bir uygulama olduğu, Superonline’ı dışlayıcı amaç taşıdığı ve bu
amaçla TTNET tarafından seçici fiyatlama uygulandığını gösterdiği,
TTNET'in maliyet altında tarifelerle hizmet sunarak rakiplerini dışlayıcı amaçta
bulunduğu, TTNET'in tarifeleri ve maliyetleri incelendiğinde bu tarifelerin maliyetin
altında olmasa da maliyetle başa baş olması durumunda da Superonline’ın ve diğer
alternatif işletmecilerin TTNET ile rekabet edemeyeceği,
Bu kapsamda TTNET'in tüm maliyetlerini kapsamamakla birlikte, mevcut yaklaşık
maliyetleri dikkate alınarak varsayımsal etkin bir işletmeci için anılan kampanyaya
ilişkin yapılan fiyat maliyet analizine göre söz konusu kampanya kapsamında
sunulan hizmetin maliyetlerin altında kaldığı
ifade edilmiştir.
G.2. Vodafone Net’in Şikâyeti
(17) Başvuruda özetle;
TTNET’in uyguladığı "TTNET- 24 Ay Avantaj - FİBERNET6" kampanyası ile 31
Ekim 2012 tarihine kadar fiber internete 24 ay boyunca abone olacak
müşterilerinden modem dahil sadece aylık 33,90 TL almakta olduğu ve bağlantı
ücreti almadığı,
Bununla birlikte kampanya koşullarının TTNET'in mevcut DSL aboneleri için çok
daha avantajlı bir hale getirildiği,
"TTNET Alo ve İnternette 12 Ay İndirim" kampanyasında ise, 18 Eylül - 31 Aralık
2012 tarihleri arasında TTNET’in 12 ay abonelik taahhüdü ile aylık 39,99 TL
karşılığında; ücretsiz kablosuz modem (liste fiyatı toplam 48 TL), NET6 ADSL paketi
(liste fiyatı aylık 32 TL), TTNET ALO sabit ses hizmeti sabit ücreti (liste fiyatı aylık
15 TL), 31 Aralık'a kadar Akşam 7’den Sabah 7’ye kampanyası (şehir içi,
şehirlerarası toplam 3.000 dakika) faydalarını verdiği,
Türk Telekom tarafından sağlanan toptan geniş bant erişim hizmetinin, perakende
geniş bant erişim hizmetinin verilebilmesi için zorunlu olması ve Türk Telekom’un
talep ettiği yeniden satış (AI Sat) ve Veri Akışı Erişimi (VAE) ücretlerinin aynı
zamanda rakibi olan işletmecilerin en önemli maliyet unsuru olması nedeniyle,
TTNET'in son kullanıcıya uyguladığı tarifeler ile Türk Telekom’un toptan geniş bant
erişim ücretlerinin birlikte değerlendirilmesinin gerektiği,
4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun (4054 sayılı Kanun) bakımından
aynı teşebbüs çatısı altında bulunan Türk Telekom ile TTNET'in gerçekleştirdikleri
eylemlerin de ancak birlikte değerlendirildiğinde bir anlam kazanabileceği,
Türk Telekom’un, sabit telefon şebekesi ve toptan geniş bant erişim hizmetleri
piyasasında, TTNET’in de perakende genişbant internet erişim hizmetleri
piyasasında hâkim durumda bulunduğu,
Türk Telekom’un, hâkim durumunun verdiği ekonomik parametreleri etkileyebilme
gücü ile TTNET’in perakende tarifelerini işletmecilere sunduğu sabit genişbant
hizmetinin verilebilmesi için katlanılması zorunlu maliyetler olan toptan erişim
13-71/992-423
6/50
ücretleri altına düşürerek fiyat sıkıştırması uygulamasının, hâkim durumun kötüye
kullanılması niteliği taşıdığı,
Zira Türk Telekom’un uyguladığı fiyat sıkıştırması sebebiyle, İSS işletmecilerinin,
teorik olarak maksimum etkinlik içerisinde faaliyet göstermeleri durumunda dahi, kâr
elde edecek marjlar yakalayıp TTNET ile rekabet edebilmelerinin olanaksız olduğu,
Endüstriye özgü düzenleyici kurum olan BTK'nın, TTNET'in tüzel kişilik itibariyle
Türk Telekom'dan ayrılmasından sonra TTNET'in tarifelerini onaylamadığı,
dolayısıyla, diğer İSS'ler gibi TTNET'in de tarifelerini serbestçe belirleyebildiği
ifade edilmektedir.
G.3. Ankanet’in Şikâyeti
(18) Başvuruda özetle;
Ankanet’in BTK’dan 06.09.2011 tarihinde İSS lisansı aldığı,
Sabit Genişbant İnternet Erişim hizmeti sunmak üzere, ADSL hizmetinden ve
altyapısından bağımsız bir hizmet modeli olan Sabit Kablosuz Genişbant İnternet
Erişim altyapısını BTK’dan izin alarak Ankara'da kurduğu,
Bu sistem ile kullanıcılara avantajlı tarifeler sundukları ancak bir müddet sonra
hizmet sunmayı planladıkları taahhüdü olmayan ve iptal sürecini başlatan ilgili
müşterilerin ilgilerini kaybettiklerinin gözlendiği,
Bu dönemde teşebbüs yetkililerinin kendi evinde kurulu bulunan Türk Telekom sabit
telefon, TTNET internet, TTNET Tivibu hizmetlerini iptal etmek için başvuruda
bulunduğu, başvurusu üzerine çağrı merkezinden aranarak “16 Mbit/s’ye kadar 5
GB Limitli” hizmetini 6 ay yarı ücretinden kullanabileceğinin, bu sayede cayma
cezasını da ödemeyeceğinin, hizmeti dondurması durumunda taahhüdünün
ötelenebileceğinin, hizmeti beklemeye alması durumunda hem taahhüt
sorumluluğunun kalmayacağının hem de hizmeti tekrar aktif etmek istemesi
durumunda aktivasyon ücretlerini ödemeyebileceğinin ifade edildiği,
TTNET tarafından sunulan mevcut tarife ve koşullardan çok daha uygun bu
tekliflerin Ankanet’in piyasaya girmesi önünde önemli bir engel oluşturacağı ve
Ankanet’i piyasa dışına çıkmaya zorlayabileceği,
Bahse konu uygulamaların, yeni ve daha verimli teknolojilerle hizmet verebilecek
teşebbüslerin piyasaya girişinde önemli bir bariyer oluşturabileceği
iddia edilmiştir.
(19) H. RAPORTÖR GÖRÜŞÜ: İlgili raporda;
Haklarında soruşturma yürütülen Türk Telekom ve TTNET’den oluşan ekonomik
bütünlüğün, toptan sabit genişbant internet erişim hizmetleri pazarında ve
perakende sabit genişbant internet erişim hizmetleri pazarında hâkim durumda
bulunduğu,
Söz konusu ekonomik bütünlük tarafından düzenlenen bazı kampanyaların
maliyetlerini karşılayamadığı,
Mevcut durum itibarıyla söz konusu uygulamaların piyasadaki rekabeti kısıtlayıcı
etkilere yol açmasının beklenmemesi nedeniyle hakkında soruşturma yürütülen
ekonomik bütünlüğün “fiyat sıkıştırması” yoluyla 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesi
çerçevesinde hâkim durumunu kötüye kullandığının öne sürülemeyeceği,
13-71/992-423
7/50
Bununla birlikte, Tivibu Ev hizmetini içeren kampanyaların, maliyetlerin
karşılanmadığı kurgularla devam etmesi ve/veya iptal engelleme kampanyaları
kapsamında verilen indirim ve/veya faydaların giderek daha hacimli hale gelmesi
hallerinde bu uygulamaların ileride rekabet karşıtı piyasa kapamaya yol
açabileceğinin beklendiği hususlarında anılan ekonomik bütünlüğe Başkanlıkça bir
uyarı yazısı gönderilmesi gerektiği
ifade edilmiştir.
I. İNCELEME VE DEĞERLENDİRME
(20) Soruşturma, tanımı gereği dikey bütünleşik bir teşebbüs tarafından gerçekleştirilebilecek
fiyat sıkıştırması iddiaları üzerine açılmıştır. Hakkında soruşturma yürütülen Türk Telekom
ve TTNET farklı tüzel kişilikleri haiz olmakla birlikte üst pazarda Türk Telekom’un, alt
pazarda ise TTNET’in faaliyet gösterdiği tek bir ekonomik bütünlük teşkil etmektedir.
TTNET’in hisselerinin %99,96’sının Türk Telekom’a ait olması, TTNET Yönetim Kurulu
üyelerinin tamamının Türk Telekom tarafından aday gösterilmesi ve TTNET Yönetim
Kurulu’nun beş üyesinden Yönetim Kurulu Başkanı da dahil olmak üzere dördünün Türk
Telekom Yönetim Kurulu’nda da görev alması hususları değerlendirildiğinde, 4054 sayılı
Kanun’un 3. maddesindeki teşebbüs tanımında yer alan “bağımsız karar verebilen”
niteliğinin TTNET için geçerli olmadığı ve Türk Telekom ile TTNET’in ekonomik bütünlüğü
nedeniyle tek bir teşebbüs sayılması gerektiği açıktır.
(21) Öte yandan, tarafların iki ayrı teşebbüsün varlığı savunmasının aksine, Rekabet Kurulunun
19.11.2008 tarih ve 08-65/1055-411 sayılı kararı hakkındaki Danıştay 13. Dairesi’nin
18.12.2012 tarihli kararında iki şirketin birbiriyle dikey bütünleşik yapıya sahip olduğu ve tek
bir ekonomik bütünlük teşkil ettiği sonucuna ulaşılmıştır. Aynı kararda “TTNET’in
hissedarlık ve yönetim yapısının Türk Telekom’un kontrolünde olduğu ve söz konusu iki
şirketin tek bir ekonomik bütünlük oluşturduğu anlaşılmakta olup; … ihlâl olarak kabul
edilen uygulama, toptan pazardaki hâkim durumun, perakende pazarda faaliyet gösteren
şirketle birlikte rekabeti bozmak amacıyla kötüye kullanılması olduğundan, söz konusu
tüzel kişiliklerin birlikte değerlendirilmesini gerektirmektedir.” ifadesi de yer almıştır.
(22) Bu açıklamalar doğrultusunda, ilerleyen bölümlerde tüzel kişiliklere ayrı ayrı yer verilmesi,
yapılan tespitlerin ve değerlendirmelerin net bir şekilde ortaya konulması amacına
yöneliktir. Ayrıca gerek soruşturmanın Türk Telekom ve TTNET tarafından gerçekleştirilen
fiyatlandırma politikalarının incelenmesi amacıyla açılması gerekse yukarıda özetlerine yer
verilen şikâyetlerin kapsamları göz önünde bulundurularak, yürütülen soruşturma
kapsamında yalnızca şikâyet konusu edilen uygulamalar değil, söz konusu ekonomik
bütünlüğün fiyat sıkıştırması yoluyla hâkim durumlarını kötüye kullandıkları tespitinin
yapıldığı Rekabet Kurulunun 19.11.2008 tarih ve 08-65/1055-411 sayılı kararını takip eden
ay olan Aralık 2008 tarihinden bu tarafa gerçekleştirdiği tüm fiyatlandırma davranışları
incelenmiştir.
I.1. Fiyat Sıkıştırması Teorisi
(23) Dosya kapsamında Türk Telekom ve TTNET’ten oluşan ekonomik bütünlüğün fiyat
sıkıştırması uygulayarak perakende pazardaki etkin rekabeti kısıtlayıp kısıtlamadığı
incelenmektedir. Bu kapsamda, ilk olarak fiyat sıkıştırmasının çerçevesinin çizilmesi ve bu
tür ihlâllerin değerlendirilmesinde dikkate alınan kıstasların belirlenmesi gerekmektedir.
(24) Fiyat sıkıştırması, dikey ilişkili pazarlarda faaliyet gösteren ve üst pazarda hâkim durumda
bulunan bir teşebbüsün üst pazar ürünü fiyatı ile alt pazar ürünü fiyatı arasındaki marjı, alt
pazarda eşit derecede etkin bir rakibin dahi kârlı bir şekilde kalıcı olarak ticari faaliyette
bulunmasına imkân vermeyecek nitelikte belirlemesidir. Üst pazarda hâkim durumda
bulunan teşebbüs, üst pazar ürününün fiyatını yükselterek, alt pazar ürününün fiyatını
düşürerek veya her ikisini aynı anda uygulayarak marj sıkıştırmasına yol açabilmektedir.
13-71/992-423
8/50
Böylece, hâkim durumdaki teşebbüs üst pazardaki ürün üzerinde sahip olduğu pazar
gücünü alt pazara aktarabilmekte ve bu şekilde rekabetin kısıtlanması sonucunu
doğurabilmektedir.
(25) Kurulun 08-65/1055-411 sayılı kararı, Türk Telekom ve TTNET’ten oluşan ekonomik
bütünlüğün, toptan genişbant internet erişim hizmetleri pazarındaki hâkim durumunu,
perakende genişbant internet hizmetleri pazarında fiyat sıkıştırması yoluyla kötüye
kullandığı sonucuna ulaşıldığı ve fiyat sıkıştırması incelenmesi yapıldığı bir karar olması
nedeniyle önem arz etmektedir. Söz konusu karar Danıştay 13. Dairesi’nin 18.12.2012
tarihli ve 2012/3885 sayılı kararına da konu olmuş ve anılan Kurul kararında hukuka aykırı
bir yön görülmemiştir.
(26) Anılan kararda, teşebbüsün fiyatlandırma stratejisi/politikası sonucunda oluşan fiyat
sıkıştırması incelemesinde öncelikle söz konusu teşebbüsün, rakiplerin ve ilgili pazarın
yapısına ilişkin belirli ekonomik ve hukuki koşulların eş zamanlı varlığının tespit edilmesi
gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca söz konusu koşullardan bir ya da birkaçının sağlanamadığı
durumlarda fiyat sıkıştırmasının rekabete zarar veren bir davranış olarak nitelendirilmesinin
güçleştiği ifade edilmiştir. Söz konusu kararda bu hususlar aşağıdaki şekilde sıralanmıştır:
Teşebbüsün öncelikle, bir üretim/hizmet zincirinde birbiriyle bağlantılı üst ve alt
pazarda (toptan ve perakende pazarda) faaliyeti olacak şekilde dikey bütünleşik
yapıda olması ve tek bir ekonomik bütünlüğü teşkil etmesi,
Söz konusu teşebbüsün toptan pazardaki girdinin üretiminde/sunumunda tekele
yaklaşan pazar gücüne sahip olacak şekilde hâkim durumda bulunması,
Toptan pazardaki girdinin perakende pazarda teşebbüsün kendisi ve rakiplerinin
üretim yapabilmeleri ve rekabet edip pazarda kalabilmeleri için zorunlu nitelik
taşıması, bir başka deyişle, söz konusu girdinin üst pazarda yakın ikamesinin
(alternatifinin) bulunmaması ve daha düşük bir maliyetle kısa sürede üretilmesinin
mümkün olmaması,
Toptan ve perakende fiyat arasındaki marjın teşebbüsün veya teşebbüs kadar etkin
bir rakibin alt pazarda kâr elde edemeyeceği ve uzun dönemde pazarda
kalamayacağı kadar düşük belirlenmesi, bir başka deyişle, teşebbüsün rakipleri gibi
aynı toptan fiyatı açıktan ödemek zorunda kalması durumunda alt pazarda kârlı bir
şekilde faaliyet gösteremeyecek olması,
Teşebbüsün fiyat sıkıştırmasına neden olan davranışı sonunda perakende pazarda
rekabetin kısıtlanması,
Teşebbüsün fiyat sıkıştırmasına neden olan fiyatlama politikasına ilişkin objektif
gerekçelerinin bulunmaması.
(27) Avrupa Birliği mevzuatındaki güncel duruma bakıldığında, Avrupa Komisyonu 2009 yılında
“Hâkim Durumdaki Teşebbüslerin Dışlayıcı Kötüye Kullanmalarında 82. Madde Uygulama
Önceliklerine İlişkin Rehber”i (Rehber) yayımlamıştır. Rehber’de dışlayıcı davranışlara
yönelik olarak yapılan değerlendirmenin esasını, hâkim durumdaki teşebbüs davranışının
fiili veya muhtemel rekabet karşıtı piyasa kapamaya yol açıp açmadığının incelenmesi
oluşturmaktadır.
(28) Rekabet karşıtı piyasa kapama, hâkim durumdaki teşebbüsün davranışları sonucunda
tüketicilerin zararına olacak şekilde mevcut ya da potansiyel rakiplerin arz kaynaklarına
veya pazarlara ulaşımının zorlaştırılması ya da engellenmesidir. Tüketici zararı, fiyat artışı,
ürün kalitesindeki ve yenilik düzeyindeki düşüşler, mal ve hizmet çeşitliliğinde azalışlar
şeklinde gerçekleşebilir. Rekabet karşıtı piyasa kapamanın varlığı incelenirken genellikle
hâkim durumdaki teşebbüsün konumu, ilgili pazardaki koşullar, hâkim durumdaki
teşebbüsün rakiplerinin konumu, müşterilerin ya da sağlayıcıların konumu, incelenen
davranışın kapsamı ve süresi, fiili piyasa kapamayla ilgili olası deliller, dışlayıcı stratejiye
dair doğrudan veya dolaylı deliller dikkate alınmaktadır.
13-71/992-423
9/50
(29) İncelenen davranışın fiyat sıkıştırması yoluyla rekabet karşıtı piyasa kapamaya yol
açmasının muhtemel olup olmadığının tespitinde Rehber’de yer verilen yukarıdaki
hususların yanı sıra özellikle bakılan hususları şu şekilde sıralamak mümkündür: dikey
bütünleşik teşebbüs yapısı, üst pazar ürününün alt pazarda faaliyet gösterebilmek için
vazgeçilmez olması, üst pazarda hâkim durum, üst-alt pazar ürünleri arasındaki marjın
etkin bir rakibin alt pazarda kâr elde edemeyecek ve kalıcı şekilde faaliyet gösteremeyecek
kadar düşük olması.
(30) Bunların yanı sıra, TTNET kararında yer verilen teşebbüsün fiyat sıkıştırmasına neden olan
fiyatlama politikasına ilişkin objektif gerekçelerinin bulunmaması koşulunun fiyat
sıkıştırmasının tespitinde değil, bu tespitin ardından teşebbüsün bu tür gerekçeleri ileri
sürmesi durumunda incelenmesi gerekmektedir.
I.2. İlgili Pazar
I.2.1. Pazar Hakkında Genel Bilgiler
(31) Soruşturma kapsamında Türk Telekom ve TTNET tarafından “fiyatlandırma politikaları
aracılığıyla perakende sabit genişbant internet ve toptan sabit genişbant internet erişim
hizmetleri pazarlarında” gerçekleştirilen davranışlar incelenmektedir. Bu bağlamda, internet
hizmetinin sağlanabilmesi için nihai tüketicilere yönelik bir perakende pazar ile tüketicilere
hizmeti sağlayan teşebbüslere altyapı hizmetinin sağlandığı bir toptan pazar ayrımına
gidilmesi gerekmektedir. Rekabet Kurulu, çeşitli kararlarında bu hususu ele almış; darbant
ve genişbant erişim, bu hizmetlerin kullanıcılarına sağladıkları olanaklar ve kullanım
özellikleri bakımından birbirlerinden farklılaşmaları nedeniyle farklı pazarlar olarak
değerlendirilmiş ve yine kullanım özellikleri ve sağladıkları teknik kapasiteler gerekçe
gösterilerek 56 Kbit/s’ye kadar kapasiteli çevirmeli bağlantı (dial up) hizmetler ile internete
sürekli bağlı olma imkânı sağlamayan 128 Kbit/s ISDN BA erişim hizmetleri darbant
hizmetler; bunların dışındaki hızlardaki erişim türleri (ADSL, kablo modem vb. hizmetler)
ise genişbant hizmetler olarak tanımlanmıştır.
(32) Genişbant kavramı; çevirmeli bağlantıdan daha yüksek hızda erişim sağlayan DSL, kablo
modem, fiber optik, genişbant telsiz erişim sistemleri veya uydu aracılığıyla yapılan internet
erişimini bir bütün olarak kapsayacak şekilde kullanılmaktadır. Bu bağlamda, genişbant
erişim için kullanılan teknolojileri ikiye ayırmak mümkündür. İlk genişbant erişim türü “sabit
genişbant” olup; bakır kablo ağı üzerinden sunulan hizmetler, Kablo TV şebekesi üzerinden
sunulan hizmetler ile fiber erişim hizmetleri bu kapsamda yer almaktadır. Genişbant
erişimin bir diğer türü, mobil şebekeler üzerinden erişimdir. BTK tarafından mobil genişbant
erişimi, “3G veya daha üstündeki mobil standartları kullanan internet erişimi” olarak
tanımlanmaktadır. Sabit genişbant internet abonelerinin önemli bir çoğunluğu Türk
Telekom’un sahip olduğu bakır kablo ağı altyapısı üzerinden (DSL teknolojisi ile) hizmet
almaktadır. Kablo TV altyapısı üzerinden sağlanan internet hizmetleri de sabit genişbant
alanında uzun zamandır var olan bir teknolojidir.
(33) Sabit genişbant alanında son dönemde yaygınlık kazanan bir diğer erişim biçimi; abonelere
yüksek bant genişliklerinde erişim imkânı sağlayan fiber erişim teknolojisidir. İşletmecilerin
fiber altyapısına olan yatırımlarının arttığı görülmektedir. Özellikle, Superonline ve TurkNet
gibi işletmecilerin kendi fiber optik altyapı yatırımlarına başlaması bu duruma örnek
gösterilebilir. DSL teknolojisinin aksine hâlihazırda BTK’nın fiber erişim altyapısına ilişkin
herhangi bir tarife düzenlemesi bulunmamaktadır.
(34) Herhangi bir İSS’nin perakende seviyede internet erişimi hizmeti sunabilmesi için böyle bir
hizmetin sunumuna olanak tanıyan bir altyapıya sahip olması veya böyle bir altyapıya
erişebiliyor olması gerekmektedir.
(35) Altyapıya yatırım yapmak oldukça maliyetli olduğundan, ülkemizde kendi internet erişim
altyapısına sahip olmayan İSS’lerin perakende seviyede faaliyetlerini sürdürebilmeleri için
13-71/992-423
10/50
başka bir işletmecinin altyapısına toptan seviyede erişebiliyor olmaları gerekmektedir.
Türkiye’de en yaygın erişim biçimi olan DSL teknolojisi ile Türk Telekom’un sahip olduğu
bakır kablo altyapısına erişim hususu BTK tarafından düzenlenmektedir. Mevcut durumda,
kendi altyapısına sahip olmayan İSS’lerin perakende internet erişim hizmeti sunabilmeleri
açısından Türk Telekom’un bakır kablo altyapısı büyük öneme sahiptir. Bu noktada, altyapı
sahipliği açısından internet erişim hizmetini kendi altyapısı üzerinden sunabilen Türksat ile
Superonline’ın1 diğer işletmecilere istisna oluşturduklarını belirtmek yerinde olacaktır.
(36) BTK düzenlemelerine göre İSS’ler “yeniden satış”, “veri akış erişimi (VAE)” ve “yerel ağa
ayrıştırılmış erişim (YAPA)” yöntemleriyle Türk Telekom bakır kablo şebekesine
erişebilmektedirler. Bahse konu erişim modelleri arasındaki temel fark, İSS’lerin Türk
Telekom altyapısına bağımlılık dereceleri ve dolayısıyla kendi altyapılarına yapacakları
yatırımın maliyetidir. Yeniden satış modeli, İSS’nin altyapıya en az yatırım yapmasını
gerektiren erişim yöntemiyken, YAPA modelinin tercih edilmesi halinde işletmecinin kendi
altyapısına yapması gereken yatırım artmaktadır.
(37) Genişbant erişimin diğer türü olan mobil genişbant erişim ise Türkiye’de Ağustos 2009
tarihinde 3. nesil telekomünikasyon hizmetlerinin (3G) devreye girmesi ile mobil
telekomünikasyon operatörleri Avea İletişim Hizmetleri A.Ş. (Avea), Turkcell ve Vodafone
aracılığıyla sunulmaya başlamıştır.
I.2.2. İlgili Ürün Pazarı
(38) Yapılacak analizin hareket noktasını hakkında soruşturma yürütülen Türk Telekom ve
TTNET tarafından sunulan hizmetler oluşturmuştur. Analizin devamında söz konusu
hizmetlerin yerine geçebileceği kabul edilebilecek başka ürünler belirlenerek, bu ürünlerin
Türk Telekom ve TTNET tarafından sunulan hizmetlere talep ikamesi bakımından alternatif
oluşturup oluşturmayacağı incelenmiştir. Bu bağlamda, altyapı, yatırım gereksinimi,
teknoloji, veri kapasitesinin paylaşılması, kullanıcı kitlesi ve alışkanlıkları, tüketilen veri
miktarı, sunulan bağlantı hızı, hizmet/bağlantı kalitesi ve fiyat gibi unsurlar özellikle göz
önünde bulundurulmuştur.
I.2.2.1. Perakende Genişbant İnternet Erişim Hizmetleri
(39) Bant genişliğinin dar olması, sürekli bağlı kalamama ve şebekenin aynı anda hem ses hem
de görüntü taşınması için kullanılamaması gibi özellikleri nedeniyle darbant internet erişim
hizmetleri genişbant hizmetlerden farklılaşmaktadır. Darbant internet erişiminin ikame bir
hizmet olmaması nedeniyle ilgili pazarın genişbant internet erişim hizmetleri temelinde
belirlenmesi gerekmektedir. Nitekim, 2013 yılı birinci çeyrek sonu itibarıyla darbant
hizmetlerden yararlanan abone sayısı 59.159 iken, aynı dönemde mobil internet üzerinden
sağlanan internet hizmetleri de dahil olmak üzere, toplam internet kullanıcısı sayısının
16.680.301 olması bu tespiti destekler niteliktedir.
(40) Türk Telekom’un perakende pazarda faaliyet gösteren bağlı ortaklığı olan TTNET temel
olarak DSL hizmeti sunan bir İSS’dir. Bu çerçevede, ilgili perakende pazarın
belirlenmesinde öncelikle DSL hizmeti incelenmiş ve ardından diğer genişbant hizmetlerin
DSL hizmeti yerine geçebilecek hizmetler olup olmadığı ortaya konulmaya çalışılmıştır.2
(41) Sayısal abone hattı (xDSL) teknolojileri bakır kablo ağına dayalı olarak çalışmakta ve hattın
her iki ucuna yerleştirilen modemleri kullanarak bakır çiftini sayısal hatta çevirmektedir.
İşletmecinin santralindeki DSLAM ekipmanları üzerinden yüksek hızdaki xDSL veri trafiği
1 Superonline xDSL hizmetlerini Türk Telekom altyapısı üzerinden sağlamaktadır.
2 Esasen genişbant kavramı DSL, kablo modem ve fiber optik erişimi haricinde, genişbant telsiz erişim
sistemleri veya uydu aracılığıyla yapılan internet erişimi, Wi-Fi, ATM, çerçeve röle ve metro ethernet, elektrik
hatları üzerinden internet hizmeti verilmesi gibi teknolojileri de kapsamaktadır. Ancak söz konusu
teknolojilerin genişbant erişimi içerisindeki payının oldukça düşük olması sebebiyle bu bölümdeki
değerlendirmeye dahil edilmemişlerdir.
13-71/992-423
11/50
genellikle ATM ya da IP taşıma şebekeleri kullanılarak internete taşınmaktadır. Türk
Telekom tarafından Al-Sat, VAE ve YAPA olmak üzere üç farklı erişim yöntemi ile toptan
seviyede hizmet sunulmaktadır. Ancak, uygulamada bu yöntemlerden yalnızca birinin etkin
olarak kullanıldığı görülmektedir. İncelenen dönemde Türk Telekom tarafından sağlanan
toptan hizmetten faydalanan teşebbüslerin %99’undan fazlası VAE yöntemini kullanmıştır.
(42) Bu bağlamda, fiili durum da göz önünde bulundurularak, DSL hizmetinin yalnızca VAE
yönteminden oluştuğu varsayılmıştır. VAE modelinde trafik, belirli teslim noktalarına kadar
Türk Telekom tarafından taşınmakta ve söz konusu noktalarda İSS’lere teslim edilmektedir.
VAE halihazırda IP ve ATM seviyesinde olmak üzere iki farklı şekilde sunulabilmektedir. IP
VAE seçeneğinde İSS’ler tarafından 33 noktadan trafik teslim alınarak, Türkiye genelinde
hizmet verilebilmektedir. Dolayısıyla, bu modelde İSS’ler Türk Telekom’un altyapısının
yanında kendi sahip oldukları altyapıları da kullanabilmektedir.
(43) DSL teknolojisi en yaygın sabit genişbant internet erişimi teknolojisi olarak karşımıza
çıkmaktadır. DSL teknolojisinin ayırt edici özellikleri arasında her aboneye özgü bir
kapasitenin bulunması hususu yer almaktadır. Aboneler kullanım yerlerine kadar uzanan
bir bakır kablo aracılığıyla, var olan teknoloji kısıtı dahilinde, başka bir abonenin ya da
abone grubunun kullanımından bağımsız olarak hizmeti alabilmektedir.
(44) Bir abonenin internet erişim hizmetini alırken ulaşabildiği veri indirme hızı, söz konusu
hizmetin içeriğinin tespit edilebilmesi bakımından dikkate alınması gereken ilk kıstaslardan
birini oluşturmaktadır. BTK tarafından her üç ayda bir yayımlanan pazar verileri raporlarına
göre sabit geniş bant aboneleri giderek artan hızlarda internet erişimine ulaşabilmeye
başlamıştır.
(45) Veri indirme hızından sonra hizmetin içeriğinin ortaya konulması bakımından dikkate
alınması gereken bir diğer husus da indirilen veri miktarıdır. Türk Telekom tarafından
gönderilen veriler incelendiğinde, abonelerin giderek daha fazla veri tüketme eğilimi içinde
oldukları ve tüketilen verinin, hızla birlikte, aboneler için giderek daha önemli bir tercih
sebebi olduğu görülmüştür.
(46) Tüketicilerin tercihlerinin ortaya konulmasında yukarıda özellikleri tespit edilen DSL
hizmetine ödenen ücretlere bakılması da kritik öneme sahiptir. Zira teorik olarak birbirine
ikame olan iki ürünün belirlenmesinde ürünlerden birinin fiyatında küçük ama önemli bir
artış yaşandığında tüketicilerin fiyatı artan ürünün yerine diğer ürünü tercih edip
etmeyeceği incelenmektedir. Bu bağlamda, DSL hizmetinin piyasada hangi hız/kota
birleşimiyle ne kadarlık bir fiyatla sunulduğuna ilişkin dosya mevcudu verilere bakıldığında,
söz konusu hizmetin fiyatının kullanım miktarına ve veri indirme hızına bağlı olarak arttığı
anlaşılmıştır.
(47) Diğer genişbant internet erişim hizmetlerinin DSL üzerinden sağlanan internet erişim
hizmetine ikame oluşturup oluşturmadığının belirlenmesi açısından ilk ele alınacak hizmet,
Kablo TV şebekesi üzerinden sağlanan internet erişim hizmeti olmuştur.
(48) 08-65/1055-411 sayılı Kurul kararında, Kablo TV şebekesinin DSL teknolojisine alternatif
oluşturabilecek teknolojiler arasında olduğu tespit edilerek, perakende seviyede ilgili pazar
“Kablo TV şebekesi üzerinden internet erişimi ve ADSL hizmetlerinden oluşan perakende
genişbant internet erişim hizmetleri pazarı” olarak belirlemiştir.
(49) Anılan kararda da belirtildiği gibi, Kablo TV şebekesi üzerinden sağlanan internet
hizmetlerinin DSL teknolojisine göre en temel dezavantajı, altyapının paylaşımlı olması ve
bunun sonucunda kullanıcılara tahsis edilen bant genişliğinin kullanım yoğunluğuna göre
farklılık gösterebilmesi ihtimalidir. Ancak halihazırda internet hizmetinin sağlanmasında
kullanılan Docsis standardı ve şebeke mimarisine ilişkin olarak geliştirilen yönetimlerle bu
tür sorunların bertaraf edilebildiği görülmektedir. Docsis standardında internet hizmetinin
sağlıklı verilebilmesi için belirli sinyal seviyelerinin sağlanması gerekmekte, bu şartın
13-71/992-423
12/50
sağlanmasıyla birlikte mesafeden bağımsız olarak taahhüt edilen hizmet sunulabilmektedir.
Ayrıca, Kablo TV şebekesi üzerinden sağlanan internet hizmeti kullanan abonelerin aylık
ortalama indirdikleri veri miktarları da DSL ile son derece benzer özellikler göstermektedir.
(50) Veri indirme hızındaki ve indirilen veri miktarındaki benzerliklere rağmen Kablo TV
şebekesinin seviyesi DSL ile aynı büyüklükte değildir. Nitekim 08-65/1055-411 sayılı Kurul
kararında da, Kablo TV şebekesine ilişkin mülkiyet sorunlarının yanı sıra şebekenin
yaygınlığının düşük olmasından da bahsedilmekte ancak buna rağmen, kararda yer verilen
coğrafi bölgeler için ADSL hizmetleri ve Kablo TV hizmetlerinin hem sağladığı hızlar hem
de birbirine yakın fiyatları nedeniyle Kablo TV şebekesi üzerinden sağlanan internet
hizmetinin ilgili ürün pazarına dahil edilmesi gerektiği belirtilmektedir.
(51) Türksat tarafından gönderilen ve Kurum kayıtlarına 12.04.2013 tarih ve 2292 sayı ile giren
yazıda mülkiyet sorunlarına ilişkin olarak aşağıdaki ifadelere yer verilmiştir:
“Özelleştirme sonrası Kablo TV sistemlerine ait kablolar, cihazlar ve eklentileri devir
alınmıştır. Devir alınan kablolar ve eklentileri için kullanılan altyapı/güzergâhlar ücretsiz
olarak kullanılmaktadır. Bununla birlikte Türk Telekomünikasyon A.Ş. internet hizmetinin
verilmesi için gerekli olan iller arası bağlantıya ait herhangi bir fiber kabloyu Şirketimize
devretmemiş, sadece il içindeki fiber/coax kabloların şirketimize devrini yapmıştır. Bu
amaçla Türk Telekom'a sadece altyapı (güzergâh) bakım ücreti ödenmektedir. Devir
sonrası Türk Telekom'dan tesis paylaşımı kapsamında güzergâh kiralanmamış olup,
yapılan yeni yatırımlar için güzergâhlar şirketimizce kurulmaktadır. Yeni kurulan
güzergâhların mülkiyeti tamamen şirketimize aittir.”
(52) Ayrıca, söz konusu kararın alındığı tarihten bu yana Kablo TV şebekesi 14 ilden 22 ile
ulaşmış ve şebeke üzerinden internet hizmeti sağlanabilen abone sayısı Mart 2013 sonu
itibarıyla (…..)’ya ulaşmıştır.
(53) Dosya mevcudunda yer alan kablo şebekesi üzerinden sağlanan internet hizmeti fiyatının,
DSL teknolojisi üzerinden sağlanan internet hizmeti fiyatı ile karşılaştırılması halinde ise hız
ve indirilen veri miktarı bakımından küçük farklılıkların bulunmasına rağmen, fiyatların son
derece karşılaştırılabilir, hatta kablo şebekesi üzerinden sağlanan hizmetin daha ucuz
olduğu anlaşılmıştır. Bu bağlamda, DSL hizmetinin fiyatlarında küçük ama önemli bir artış
olduğunda tüketicilerin Kablo TV şebekesine geçmesi oldukça makul görülmektedir.
(54) Bu bilgiler dikkate alındığında, Kablo TV şebekesi üzerinden internete erişim hizmetinin
DSL teknolojisi ile sağlanan internet erişim hizmeti ile aynı pazarda olduğu sonucuna
ulaşılmıştır.
(55) Yakın zamanda sabit genişbant internet erişim hizmetlerinde yaşanan en önemli
yeniliklerden biri de fiber optik kablolar üzerinden internet hizmeti sunulmasıdır. Fiber optik
kabloların ulaştığı noktaya bağlı olarak değişen üç farklı fiber erişim yönteminden
bahsedilebilmektedir. İlk yöntem olan FTTC (Fiber-to-the-curb/cabinet-kabine kadar fiber)
yönteminde, saha dolabı veya kaldırımlara kurulu cihazlara (kabinet) kadar fiber optik kablo
irtibatı kurulmakta, cihaz ile hane arasında ise bakır kablo kullanılmaktadır. FTTB (Fiber-to-
the-building-binaya kadar fiber) yönteminde ise binalara kurulu cihazlara kadar fiber optik
kablo irtibatı bulunmakta, ancak cihaz ile hane arasında bakır kablo kullanılmaktadır. Son
olarak, FTTH (Fiber-to-the-home-eve kadar fiber) yönteminde, haneye veya binalara kurulu
cihazlara kadar fiber optik kablo irtibatı bulunmakta, binaya, kurulması durumunda cihaz ile
müşteri arasında bakır kablo, haneye kurulması durumunda haneye kadar fiber optik kablo
kullanılmaktadır. Bağlantı hızı, erişim amacıyla kurulu bulunan cihazlar ile kullanıcının
cihazları arasındaki mesafeye ve erişimde bakır kabloların kullanılmasına bağlı olarak
değişmektedir. Dolayısıyla, FTTH yöntemi FTTB yönteminden, FTTB yöntemi de FTTC’den
daha yüksek bağlantı hızları sunabilmektedir. Ancak fiber internet hizmetlerinden
bahsedilirken, bu hizmetten beklenen yüksek hızlı internet erişiminin gerçek anlamda
13-71/992-423
13/50
sağlanabilmesi için, FTTB ve FTTH’nin dikkate alınması daha doğru bir yaklaşım olacaktır.
Nitekim BTK tarafından verilen ve “fibere erişim” konulu 03.10.2011 tarihli ve 2011/DK-
10/511 sayılı kararda yalnızca FTTB ve FTTH, fiber hizmetler kapsamında
değerlendirilmiştir. Yine halihazırda, İSS’lerin altyapısı üzerinden fiber internet erişimi
sunabildiği, Türk Telekom tarafından gönderilen yazıda da aynı yaklaşımın benimsendiği
görülmektedir. Ayrıca, kendi altyapısı üzerinden fiber erişim hizmeti sunan Superonline da
FTTC uygulaması yapmadığını; son dönemdeki tüm yeni bölgelerde FTTH uygulamasının
yapıldığını ifade etmektedir. Bu çerçevede, dosya kapsamında yalnızca eve (FTTH) ve
binaya kadar (FTTB) internet hizmetleri fiber internet olarak dikkate alınacaktır.
(56) Türk Telekom altyapısı üzerinden hizmet veren TTNET, kullanıcılarına 20 Mbit/s, 35 Mbit/s,
50 Mbit/s ve 100 Mbit/s’lik erişim paketlerini; benzer şekilde Superonline da 20 Mbit/s, 50
Mbit/s ve 100 Mbit/s’lik paketlerinin yanında 1000 Mbit/s’lik paketi de kullanıcılarına
sunmaktadır. Superonline tarafından gönderilen dosya mevcudu veri indirme miktarları
incelendiğinde; DSL teknolojisi ile son derece benzer bir şekilde, indirilen veri miktarının
değiştiği ve artan veri kullanımının ortaya çıktığı görülmüştür.
(57) Görece yeni bir teknoloji olmasına rağmen, hâlihazırda iki sağlayıcı tarafından Mart 2013
sonunda toplam (…..) haneye fiber internet hizmeti sağlanabilmektedir. Türk Telekom söz
konusu hizmeti tüm illerde sunmaktayken, Superonline yalnızca 14 ilde bu hizmeti
verebilmektedir.
(58) Fiyat bakımından karşılaştırıldığında ise fiber internet ile sunulan paketlerin özellikle kotalı
DSL ve kablo internet üzerinden sunulan paketlere göre daha yüksek veri indirme hızlarını
önerdiği görülmektedir. Fiyat farklılıkları incelendiğinde, örneğin 4 GB’lik paketlerde, fiber
internetin TTNET için %16,67 daha pahalı olduğu; ayrıca hem TTNET hem de Superonline
için fiber limitsiz paketlerin DSL fiyatlarından %9,52 daha yüksek olduğu anlaşılmıştır.
Ancak fiber internet için sabit telefon hattı gerekli değilken3, DSL üzerinden hizmet alan
abonelerin yalın internet için 15 TL’lik bir sabit ücret ödemek zorunda olduğu dikkate
alındığında, söz konusu hizmetler arasındaki fiyat farkının fiber lehine değişeceği
görülmektedir. Bu bağlamda, fiber internetin hem DSL hem de kablo şebekesi üzerinden
sağlanan internet erişim hizmetine kuvvetli bir alternatif oluşturduğu, dolayısıyla anılan
hizmetin de ilgili pazara dahil edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
(59) Pazarın belirlenmesinde, mobil genişbant internet hizmetlerinin sabit genişbant internet
erişim hizmetlerine ikame oluşturup oluşturmayacağının belirlenmesi önem taşımaktadır.
(60) Üçüncü nesil (3G) mobil telekomünikasyon hizmetleri, bir veya daha fazla radyo linki
aracılığı ve sabit telekomünikasyon hizmetlerinin desteğiyle mobil kullanıcılara geniş bir
çerçevede hizmet sunabilen teknoloji olarak tanımlanmaktadır. Bu bağlamda, anılan
teknoloji üzerinden sağlanan mobil genişbant internet erişim hizmetleri, sabit
teknolojilerden farklı olarak, radyo frekansları üzerinden sağlanmaktadır.
(61) Mobil genişbant internet erişimi için 3G şebekelere erişim gerekmektedir. Mobil şebekeler
üzerinden sunulan internet erişiminin sabit şebekelere ikame oluşturup oluşturmadığının
tespit edilebilmesi için; söz konusu şebekeler üzerinden sunulan hizmetlerin özelliklerinin
incelenmesi gerekmektedir. Mobil genişbant internet erişim hizmetleri, kapsama alanı
dahilindeki bölgeye ilişkin kapasitenin, son kullanıcılara paylaştırılarak kullandırılmasına
dayanan bir teknoloji olduğundan, kullanıcılarına bir bağlantı hızı garantisi
sağlayamamakta, sağlanan hız bölgedeki baz istasyonunun kapasitesine, bu kapasiteyi
kullanan abone sayısına ve sinyalin gücüne göre değişmektedir.
(62) 3G şebekesinde 2G şebekesindeki TDMA (Time Division Multiple Access) yöntemine göre
daha verimli bir kodlama şekli olan CDMA (Code Division Multiple Access) teknolojisi
3 Superonline tarafından sağlanan fiber internet erişim hizmeti için.
13-71/992-423
14/50
kullanılmaktadır. Buna ek olarak frekans verimliliğinin artırılması ve daha yüksek hızlarda
internet hizmeti sunulması amacıyla HSPA (High Speed Packet Access) teknolojisi
kullanılmaya başlanmıştır. Mevcut teknoloji düzeyinde modülasyon teknikleri ve taşıyıcı
birleştirme yöntemleri ile veri indirme hızları teorik maksimum 21,6 Mbit/s (J6QAM
modülasyon ile), 28 Mbit/s (MIMO, Multiple Input Multiple Output) ve 43,2 Mbit/s (Dual
Carrier) seviyelerine ulaşılabilmektedir. Ancak operatörler tarafından sunulan paketlerde
söz konusu hızlar garanti edilmemektedir. Buna karşın teorik maksimum hız olan 43,2
Mbit/s için ayrı bir tarife uygulanmaktadır.
(63) Bahsedilen teorik hızlara ulaşılabilmesi için diğer unsurların yanında mobil internete erişim
yöntemi ile sahip olunan cihazın kapasitesi de önem taşımaktadır. Son kullanıcılar 3G
genişbant internet erişim hizmetlerine tahsisli veri cihazları (modem, kart veya USB
cihazları) veya 3G ve daha üzeri mobil standartlara imkân veren cep telefonları üzerinden
olmak üzere iki şekilde ulaşabilmektedir. Tahsisli veri cihazları kullanarak hizmet alan
aboneler genellikle internet hizmetini cep telefonu haricindeki bilgisayar gibi cihazlardan
sağlamakta iken; diğer aboneler 3G genişbant internet hizmetini genellikle cep telefonu
üzerinden kullanmaktadır. Ancak dosya mevcudu verilerden ve kullanım alışkanlıklarından
da görüldüğü üzere, mobil cihazlar üzerinden gerçekleşen erişim hizmetlerinin sabit geniş
bant hizmetlerini ikame etme imkânı bulunmamaktadır. Şöyle ki, mobil cihazlardan indirilen
veri miktarı hem mobil bilgisayardan hem de sabit teknolojilerden çok daha düşük
kalmaktadır; ayrıca kullanım alışkanlıkları bakımından da anılan erişim teknolojilerinden
oldukça farklılaşmaktadır. Nitekim BTK tarafından yayımlanan “Veri Akış Erişimini İçeren
Toptan Genişbant Erişim Pazarı”na ilişkin pazar analizi nihai dokümanında da “cep
telefonu üzerinden 3N mobil genişbant kullanan abonelerin kullanım miktarları, bu
abonelerin cep telefonu üzerinden interneti e-postalarını kullanmak gibi daha sınırlı
amaçlarla kullandıkları” tespitine yer verilmekte ve “sabit genişbant erişim hizmetlerini
ikame edebilirliğinin bilgisayar üzerinden 3N genişbant erişim hizmetine kıyasla çok daha
düşük olduğu yönündeki görüşleri destekler nitelikte” olduğu belirtilmektedir. Ayrıca,
01.04.2013 tarihinde TTNET’te gerçekleştirilen incelemede elde edilen “Cepten İnternet
Araştırması” başlıklı sunum bu değerlendirmeyi destekler nitelikte veriler sunmaktadır. Bu
bağlamda, analizin devamında mobil cepten bilgisayar verilerine yalnızca bilgi sağlaması
amacıyla yer verilecek, ikame analizi mobil bilgisayar verileri üzerinden yapılacaktır.
(64) Sabit internet erişim hizmetlerinde olduğu gibi mobil erişim hizmetlerinde de veri indirme
hızı, indirilen veri miktarı ve fiyat içeriği pazarın belirlenmesinde önem taşımaktadır. Dosya
mevcudu bilgilerden; Avea ve Vodafone’un anlık ölçümleme ile gerçekleştirilen veri indirme
hızlarının, Turkcell’in ortalama veri indirme hızının ve 3G şebekesini kullanan tüketicilerin
kulanım miktarlarına göre dağılımının incelendiği; 3G şebekelerinin veri indirme hızlarının
yanı sıra, bu şebekeler üzerinden indirilen veri miktarlarının da sabit internet erişim
teknolojilerine göre büyük ölçüde farklılık gösterdiği; ayrıca mobil cepten internet
kullanıcıların kullandığı veri miktarının her zaman mobil bilgisayardan internet
kullanıcılarına göre daha az olarak gerçekleştiği anlaşılmıştır.
(65) Öte yandan, mobil teknolojiler üzerinden sağlanan internet erişimini tüketicilere sunulan
paketler ve bunların fiyatları üzerinden de karşılaştırmak mobil teknolojilerin sabit
teknolojilere ikame oluşturup oluşturmadığının belirlenmesinde yol gösterici olacaktır.
Yapılan inceleme sonucunda aşağıda sunulan farklılıkların olduğu görülmüştür:
Turkcell ancak 4 GB’lik paketlerde karşılaştırılabilir fiyatlar sunabilmektedir,
Vodafone’un 6 GB’lik paket için karşılaştırılabilir bir önerisi bulunmaktadır,
Avea’nın limitli paketler için sunduğu öneriler fiyatlar bakımından sabit teknolojilerin
fiyatları ile karşılaştırılabilir düzeydedir,
13-71/992-423
15/50
Kullanılan kotanın miktarı arttıkça mobil operatörlerin sunduğu paketlerin fiyatı sabit
teknolojiler üzerinden sunulan paketlerin fiyatını karşılamakta zorlanmaktadır,
Teknik olarak, hiçbir mobil operatör limitsiz internet erişimi sunmamaktadır.
(66) En büyük İSS olan TTNET’te 01.04.2013 tarihinde yapılan incelemede elde edilen
“Pazarlama Sunumu Şubat 2013.pdf” başlıklı dokümana göre, Şubat 2013 itibarıyla mevcut
abonelerin %(…..)’i limitsiz paketleri kullanmaktadır. Dosya mevcudu veriler ışığında, mobil
internetin, pazarın çok büyük bir kısmına hitap edecek bir pakete sahip olmadığı
anlaşılmaktadır.
(67) Öte yandan, aynı incelemede alınan bazı dosyalar da mobil internet erişimi ile sabit internet
erişimi arasındaki farkı gösterir niteliktedir. “Bağlantı Türleri Tercih Nedenleri.pptx” isimli
dosyada yer alan; “Sadece 3G bağlantısı sahip olanların, 3G’yi öncelikle “mobil olması” ve
“kapsama alanı”, “başvuru sürecinin kolaylığı” ve “kurulum ve kullanım kolaylığı” sebepleri
ile tercih ettiği görülmektedir.” ifadeleri mobil erişimin sabit erişime göre avantajlarını
sıralamaktadır. Nitekim bu analizi doğrular şekilde mobil operatörlerden gelen cevaplarda,
kişilerin ikametgâh adresleri dışında daha fazla zaman geçirdiği yaz aylarında mobil
internet kullanım oranları %(…..) civarında artmaktadır.
(68) İncelemede elde edilen “Genişbant Pazar Hareketleri-2012H1 Ana Bulguları-final.pptx”
isimli 2012 yılının ilk altı ayındaki abone geçişlerini değerlendiren belge ise konu hakkında
daha ayrıntılı bilgi sağlamaktadır. Söz konusu dosyaya göre, 2012 yılının ilk yarısında
bağlantı türleri/firmalar arası geçiş yapan (…..) kişi bulunmakta, söz konusu hareketlilikte
ise en büyük pay TTNET’te bulunmaktadır. Toplam genişbant abone sayısının yaklaşık
%(…..)’unu temsil eden çalışma, sonuçları bakımından büyük önem taşımaktadır.
Çalışmada; herhangi bir sabit internet teknolojisinden ayrılan kişilerin %(…..)’sinin 3G’yi
tercih ettiği; 3G teknolojisinden ayrılan (…..) kişinin %(…..)’ünün ise sabit bir teknolojiye
geçtiği bilgileri yer almaktadır.
(69) Yine aynı sunumda TTNET ile 3G arasındaki geçişlerin tüketicilerce belirtilen nedenlerine
de yer verilmektedir. Buna göre TTNET’ten, 3G’ye geçişlerde genel olarak rakiplerle ya da
alternatif teknolojilerle karşılaştırmaya dayanmayan TTNET ve hizmetin sunumu kaynaklı
nedenler belirtilmektedir. Ancak, 3G’den TTNET’e geçişlerde ise bağlantı kalitesi, hızı ve
kota gibi unsurlar öne çıkmakta ve geçişlerin %(…..)’u söz konusu nedenlerden
kaynaklanmaktadır.
(70) Son olarak önaraştırma raporunda yer verilen ve önaraştırma aşamasında elde edilen
belgelerde yer alan ifadelerin incelenmesi, hakkında soruşturma yürütülen ekonomik
bütünlüğün kendi görüşlerini yansıtması bakımından önem taşımaktadır. Her ne kadar aksi
yönde belgelere ulaşılmış olsa da yukarıda yer verilen analizde ulaşılan sonuçlarla birlikte
değerlendirildiğinde, Türk Telekom ve TTNET yöneticilerinin ve çalışanlarının da mobil
teknolojiler üzerinden sağlanan internet erişimi hizmetinin sabit teknolojiler üzerinden
sağlanan internet erişimi hizmetini ikame edemeyeceğine yönelik tespitleri bulunmaktadır.
TTNET’te gerçekleştirilen incelemede elde edilen bir TTNET çalışanı tarafından diğer
TTNET çalışanlarına 20.06.2010 tarihinde gönderilen “Sabit+mobil genişbant bundle
stratejileri” konulu elektronik postada, Avrupa’da mobil internetin kullanıma girmesinin DSL
piyasasına yansımaları değerlendirilerek, istisnaların bulunmasına rağmen mobil
genişbantın sabit genişbanta alternatif oluşturmasının güçlüğü ifade edilmektedir.
(71) Yukarıda verilen bilgiler ışığında, hakkında soruşturma yürütülen aynı ekonomik bütünlüğe
ait tarafların, mobil internet erişim hizmetinin sabit genişbant erişim hizmetlerine ikame
olduğu ve aynı pazarda yer aldığı yönündeki savunmalarının, söz konusu hizmetin bu
aşamada sabit genişbant internet erişim hizmetlerine ikame oluşturmadığı tespiti nedeniyle
kabul edilmesi mümkün değildir. Dolayısıyla, perakende seviye için ilgili ürün pazarı “sabit
genişbant internet erişim hizmetleri” olarak belirlenmiştir.
13-71/992-423
16/50
I.2.2.2. Toptan Genişbant İnternet Erişim Hizmetleri
(72) İSS’lerin perakende seviyede internet erişim hizmeti sunabilmesi için ya kendi altyapılarına
sahip olması ya da böyle bir altyapıya erişebiliyor olması gerekmektedir. Genişbant internet
abonelerinin çoğunluğu Türk Telekom’un sahip olduğu bakır kablo ağı altyapısı üzerinden
(DSL teknolojisi ile) hizmet almaktadır. Bu bağlamda, tüketicilere sabit genişbant internet
erişim hizmeti sunan işletmecilerin toptan seviyede Türk Telekom tarafından sunulan DSL
altyapısı haricindeki altyapıları kullanıp kullanamayacağı, kullanabilmesi durumunda ise bu
altyapıların DSL altyapısına ikame oluşturup oluşturamayacağı toptan genişbant internet
erişimi hizmetleri pazarının belirlenmesinde kullanılan yöntem olacaktır.
(73) Bilindiği üzere toptan seviyede DSL teknolojisi Al-Sat, VAE ve YAPA yöntemleri ile İSS’lere
sunulmaktadır. Ancak veri akış haricindeki yöntemlerin kullanım miktarının sınırlı olması ve
Türk Telekom’un bu hizmetleri sunan bir rakibinin bulunmaması dolayısıyla bu yöntemlerin
aynı pazarda olup olmadıkları değerlendirmesine gidilmeden, mevcut dosya kapsamında
perakende pazar ile paralel bir şekilde veri akış erişimi yönteminden oluşan tek bir DSL
pazarı bulunduğu varsayılacaktır.
(74) DSL teknolojisinde olduğu gibi fiber teknolojiler de Türk Telekom tarafından Al-Sat ve VAE
yöntemleri ile İSS’lere sunulabilmektedir. İSS’ler toptan hizmetin mevcut olduğu bölgelerde
iki yöntemden biri üzerinden kullanıcılarına hizmet verebilmektedir. Ancak DSL’den farklı
olarak, BTK tarafından 03.10.2011 tarihli ve 2011/DK-10/511 sayılı “Fibere Erişim” konulu
karar ile beş yıl boyunca veya fiber internet abonelerinin sabit genişbant internet aboneleri
içerisindeki payı %25’e ulaşana dek fibere erişim hizmetlerinin pazar analizi sürecine dahil
edilmemesi gerektiği ifade edilmiştir. Bu şekilde fiber toptan (VAE/Al-Sat) tarifelerinin söz
konusu süre boyunca Kuruma bildirilmesi yeterli görülmüştür. Her ne kadar Superonline
tarafından yayımlanmış bir toptan tarife olmasa da söz konusu teşebbüsün hemen hemen
Türk Telekom’un altyapısı ile aynı büyüklükte bulunan bir fiber erişim altyapısı
bulunmaktadır. Teorik olarak İSS’lerin toptan seviyede Superonline’dan hizmet almasının
önünde bir engel bulunmamaktadır. Öte yandan her iki altyapı yaklaşık üç milyon haneye
ulaşabilmekte ve altyapı ağı giderek genişlemektedir. Sıralanan özellikler söz konusu fiber
altyapı üzerinden sağlanan hizmetin birbirine ikame olduğu yönündeki perakende
pazardaki analizle birlikte değerlendirildiğinde, toptan seviyede de DSL ile fiber
teknolojilerinin birbirine ikame olduğu sonucuna ulaşılmıştır.
(75) Toptan seviyede ikame açısından incelenmesi gereken bir diğer alternatif de Kablo TV
şebekesidir. Perakende seviyede DSL teknolojisine ikame olduğu kabul edilmekle birlikte,
Kablo TV şebekesi hâlihazırda toptan seviyede genişbant erişim hizmeti sunmak üzere
kullanılmamaktadır. Bunun yanısıra, BTK tarafından gerçekleştirilen pazar analizinde de
belirtildiği üzere, “Mevcut Kablo TV şebekesinin teknik kısıtları nedeniyle toptan kapasite
hizmet sunumunun gerçekleştirilebilmesi için şebekenin geliştirilmesine ve ek yatırıma
ihtiyaç duyulmaktadır.” Dolayısıyla, yakın zamanda Kablo TV şebekesinin DSL ve fiber
teknolojilerine toptan seviyede bir alternatif oluşturamayacağı kanaatine varılmıştır. Kaldı
ki, aksi halde de yapılacak hâkim durum analizi etkilenmeyecektir. Bu bağlamda, ilgili pazar
toptan seviyede Kablo TV şebekesini içermeyecek şekilde “sabit genişbant internet erişim
hizmetleri” olarak belirlenmiştir.
I.2.3. İlgili Coğrafi Pazar
(76) Genişbant internet erişim hizmetleri, Türkiye’de sadece yetkilendirilmiş teşebbüsler
tarafından sunulabilmektedir. Söz konusu hizmet bakımından ülke çapında rekabet
şartlarının homojen olması nedeniyle Türk Telekom tarafından öne sürülen ilgili coğrafi
pazarın yerel veya bölgesel düzeyde tanımlanabileceği iddiasının geçerli olmadığı ve
dolayısıyla ilgili coğrafi pazarın “Türkiye” olarak belirlenmesi gerektiği kanaatine
ulaşılmıştır.
13-71/992-423
17/50
I.3. Hâkim Durum Değerlendirmesi
(77) 4054 sayılı Kanun’un 6. maddesinin ihlal edilebilmesi için öncelikle söz konusu teşebbüsün
hâkim durumda olması gerekmektedir. 4054 sayılı Kanun’un 3. maddesindeki hâkim durum
tanımından da anlaşılacağı üzere, esasen incelenen teşebbüsün rekabetçi baskılardan ne
ölçüde bağımsız davranabildiği araştırılmaktadır. Hâkim durum değerlendirmesinde göz
önünde bulundurulan temel unsurlar; incelenen teşebbüsün ve rakiplerinin ilgili pazardaki
konumu, pazara giriş ve pazarda büyüme engelleri, alıcıların pazarlık gücü olarak
sınıflandırılabilir.
(78) Bu unsurlar çerçevesinde, perakende seviye için “sabit genişbant internet erişim
hizmetleri”, toptan seviye için Kablo TV şebekesini içermeyecek şekilde “sabit genişbant
internet erişim hizmetleri” olarak belirlenen ilgili ürün pazarlarında Türk Telekom ve
TTNET’in konumu değerlendirilmiştir.
I.3.1. Toptan Sabit Genişbant İnternet Erişim Hizmetleri Pazarı
(79) İSS’lerin perakende seviyede internet erişim hizmeti sunabilmesi için kendi altyapılarına
sahip olması veya böyle bir altyapıya erişebiliyor olması gerekmektedir. Genişbant internet
abonelerinin çoğunluğu Türk Telekom’un sahip olduğu bakır kablo ağı altyapısı üzerinden
(DSL teknolojisi ile) hizmet almaktadır. Bu bakımdan, Türk Telekom dışında alt yapıya
sahip olan teşebbüslerin sahip oldukları altyapıların kapasite ve kullanım durumlarının ne
düzeyde olduğunun incelenmesi önem arz etmektedir.
(80) Pazar payı değeri, incelenen teşebbüsün pazardaki konumunun birincil göstergesi olarak
kabul edilmesi nedeniyle yapılacak incelemenin ilk ayağını teşkil etmektedir. Ayrıca pazar
payının zaman içerisindeki istikrarı, ilgili pazarda faaliyet gösteren rakiplerin sayısı ve pazar
payları da hâkim durum analizinde dikkate alınmaktadır. Öncelikle belirtmek gerekir ki,
hâlihazırda kendi altyapısını kurup işletmek suretiyle İSS’lere bakır şebeke üzerinden
toptan genişbant erişim hizmeti sunan tek işletmeci Türk Telekom’dur. Bunun dışında Türk
Telekom ve Superonline’ın fiber altyapısı, Türksat’ın ise Kablo TV altyapısı bulunmaktadır.
Bu doğrultuda dosya mevcudunda yer alan, teşebbüslerden gelen bilgilere göre
hazırlanmış, toptan seviyede sabit genişbant internet erişim hizmeti pazarında faaliyet
gösteren ana oyuncuların 2010-2012 yılları arasındaki ulaşabildikleri hane sayısı
(homepass), abone sayısı bilgileri ve bunlara göre pazar paylarına bakıldığında; altyapının
ulaştığı hane sayısına göre Türk Telekom’un pazar payının 2010 yılında %(…..) olduğu ve
bu oranın 2012 yılında %(…..)düştüğü; paralel şekilde, Türk Telekom’un abone sayısına
göre pazar payının söz konusu dönemde %(…..)’dan %(…..)’e gerilediği görülmüştür. Bu
çerçevede, gerek altyapının ulaştığı hane sayısı gerekse altyapı üzerinden hizmet alan
abone sayısı bakımından Türk Telekom’un rakiplerine kıyasla oldukça yüksek oranlarda
pazar payına sahip olduğu anlaşılmıştır.
(81) Ayrıca, genel olarak erişim şebekelerine yapılacak yatırımların yüksek ve batık maliyet
niteliğinde olduğu ve bu şebekelerde yüksek seviyeli ölçek ve kapsam ekonomilerinin var
olduğu dikkate alındığında, Türk Telekom’un toptan seviyedeki gücünün kısa vadede
değişmesinin mümkün olmadığı kanaatine varılmıştır. Dosya kapsamında elde edilen
bilgilere göre, yeni bir şebeke oluştururken katlanılması gereken yatırım maliyetlerinin yanı
sıra Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı tarafından verilecek olan “geçiş hakkı
kullanım onayı”nı müteakip altyapının tesis edileceği taşınmazların tasarruf sahiplerinden
(Geçiş Hakkı Sağlayıcılarına-GHS) de izin alınması gerekmektedir. Bunun yanında, geçiş
hakkına konu güzergâhtaki taşınmazlar, aynı zamanda mera, kültür ve tabiat alanı (SİT)
vb. olarak koruma altına alınmış bir taşınmaz olduğunda bu konuda ilgili kurumlardan da
ayrıca izin alınmasının gerektiği belirtilmiştir. Bu bilgiler ışığında, yasal ve idari engeller,
batık maliyetler, ölçek ve kapsam ekonomileri ile şebeke etkileri gibi pazar özelliklerinin
toptan seviyede sabit internet erişim hizmetleri pazarında faaliyet gösteren teşebbüslerin
13-71/992-423
18/50
büyümesinin ya da pazara yeni teşebbüslerin girmesinin önünde engel yarattığını
söylemek mümkündür.
(82) Hâkim durum değerlendirmesinde dikkate alınan bir diğer husus ise alıcıların gücüdür.
Dosya kapsamında, D-Smart sunduğu internet hizmetlerinin tamamında Türk Telekom’un
altyapısını, TurkNet ve Superonline kendi fiber altyapılarını ve Türk Telekom altyapısını,
Vodafone Net ve Millenicom ise büyük ölçüde Türk Telekom altyapısını kullandıklarını ifade
etmiştir. Dolayısıyla, DSL hizmeti sunan İSS’lerin büyük ölçüde Türk Telekom altyapısını
kullandığı görülmektedir. Tamamen Türk Telekom altyapısını kullanan ve Türk Telekom ile
aynı ekonomik bütünlük içerisinde bulunan TTNET dışındaki İSS’lerin pazar paylarının
düşük olması ve toptan seviyede İSS’lere internet hizmeti sunan alternatif bir sağlayıcının
bulunmaması, İSS’lerin kısa vadede kendi altyapıları oluşturmalarının önünde engellerin
bulunması hususları toptan seviyede alıcı konumunda bulunan İSS’lerin alıcı gücünün
oldukça düşük seviyede olduğunu göstermektedir.
(83) Diğer taraftan, benzer tespitler BTK tarafından gerçekleştirilen piyasa analizleri
çerçevesinde de yapılmış, Türk Telekom, BTK tarafından alınan 07.01.2010 tarih ve
2010/DK.I0/20 sayılı karar ile "Veri Akış Erişimini İçeren Toptan Genişbant Erişim
Piyasası"nda EPG’ye sahip işletmeci olarak belirlenmiştir.
(84) Yukarıda yer verilen bilgilerin ışığında, Türk Telekom’un yüksek pazar payına sahip
bulunduğu, piyasada büyüme ve piyasaya giriş engellerinin yüksek olduğu ve alıcıların
gücünün düşük olduğu toptan sabit genişbant internet erişim hizmetleri pazarında hâkim
durumda bulunduğu kanaatine varılmıştır. Ayrıca, Türk Telekom’un ilgili hizmetleri sunduğu
telefon şebekesinin alternatifinin kurulmasının zorluğu ve söz konusu hizmetlere ikame
hizmetler sunulmasının ciddi yatırım ve zaman gerektirmesi nedeniyle, bu durumun yakın
gelecekte değişmeyeceği değerlendirilmektedir.
(85) Fiyat sıkıştırması analizinde incelenen teşebbüsün üst pazarda hâkim durumda olması
aranmaktadır. Dolayısıyla, mevcut dosya açısından bu koşulun sağlandığı anlaşılmaktadır.
I.3.2. Perakende Sabit Genişbant İnternet Hizmetleri Pazarı
(86) Dosya konusunu esas olarak Türk Telekom’un toptan sabit genişbant internet erişim
hizmetleri pazarında hâkim durumda bulunmasından kaynaklanan gücünü bu pazardan
sağlanan girdinin önemli ölçüde şekillendirdiği ve bu nedenle söz konusu pazarla yakın
ilişkili bir pazar niteliğinde olan perakende genişbant internet erişim hizmetleri pazarında
kötüye kullandığı iddiası oluşturmaktadır. Daha önce de belirtildiği üzere üst pazarda hâkim
durumda bulunan teşebbüs, üst pazar ürününün fiyatını yükselterek, alt pazar ürününün
fiyatını düşürerek veya her ikisini aynı anda uygulayarak marj sıkıştırmasına yol
açabilmektedir. Mevcut dosya kapsamında ise TTNET’in perakende seviyede zararına
satış yaparak rakiplerinin faaliyetlerini zorlaştırdığı iddia edilmektedir.
(87) Fiyat sıkıştırması yoluyla bir ihlâlin oluşup oluşmadığı tespit edilirken dikey ilişkili
pazarlarda faaliyet gösteren teşebbüsün alt pazarda hâkim durumda bulunması bir unsur
olarak aranmamaktadır. Bununla birlikte, söz konusu pazarda 4054 sayılı Kanun
bakımından TTNET’in konumunun belirlenmesinde fayda görülmektedir. TTNET’in ilgili
pazardaki konumu, teşebbüslerden elde edilen veriler ve BTK tarafından yapılan piyasa
analizleri kullanılarak değerlendirilmiştir. Bu çerçevede, perakende sabit genişbant internet
hizmeti sunan teşebbüslerin4 Aralık 2008-Şubat 2013 dönemi arasındaki üç aylık ortalama
abone sayıları, aylık abone sayıları ve buna göre pazar payları ile İSS’lerin 2011-2013
yılları birinci çeyrekler itibariyle kendi aralarındaki pazar paylarının incelendiği dosya
mevcudu bilgilerden anlaşılmıştır.
4 TTNET, Superonline, D-Smart, TurkNet, Vodafone Net, Türksat
13-71/992-423
19/50
(88) Bu kapsamda, TTNET’in pazar payında anılan dönemde gerileme yaşandığı anlaşılmakla
birlikte, 2013 yılı Şubat ayı itibariyle rakipleri arasında %78,89 oranında bir paya sahip
olduğu; en yakın rakibi olan Superonline ise %8,13 pazar payının bulunduğu; diğer
işletmecilerin pazar payları toplamının 2008 yılı Aralık ayı itibariyle %5,44 iken 2013 yılı
Şubat ayında %20,23’e yükseldiği görülmüştür.
(89) BTK tarafından 2010 ve 2009 yılları 1. çeyrek dönemlerine yönelik olarak hazırlanan
raporlarda5 ise TTNET’in pazar payının sırasıyla %89 ve %93 olduğu belirtilmektedir. Bu
veriler dikkate alındığında, 2009 yılı ilk çeyreğinden itibaren TTNET’in pazar payında
yaklaşık olarak %12 oranında bir düşüş yaşandığı anlaşılmaktadır. Bununla birlikte,
TTNET’in halihazırda diğer İSS’lere kıyasla yaklaşık olarak %81 pazar payı ile önemli
ölçüde yüksek bir paya sahip olduğu görülmektedir. BTK tarafından yayımlanan 2013 yılı 1.
çeyrek raporunda ise Kablo TV ve fiber altyapısı da dahil edilmiş, bu durumda TTNET’in
payının %72,7 olduğu anlaşılmıştır.
(90) Perakende seviyede piyasaya giriş engellerinin bulunup bulunmadığı incelendiğinde, bu
seviyede internet hizmeti sunulması için ilk olarak BTK’nın yetkilendirmesinin gerektiği
bilinmektedir. Ayrıca, dosya kapsamında incelenen teşebbüslerin dikey bütünleşik yapıya,
güçlü ve ortak bir dağıtım ağı ile geniş bir ürün portföyüne, yüksek marka bilinirliğine,
finansal ve ekonomik güce sahip olmasının da piyasadaki teşebbüslerin büyümesi veya
piyasaya yeni teşebbüslerin girmesi önünde engel oluşturmasının muhtemel olacağı
anlaşılmaktadır. Dolayısıyla perakende seviyede, toptan seviyedeki pazara kıyasla daha
düşük seviyede de olsa, giriş engellerinin bulunduğunu belirtmek mümkündür.
(91) Perakende sabit internet erişim hizmetinin alıcısı ise bireysel ve kurumsal internet
kullanıcılarıdır. Dosya kapsamında elde edilen bilgilere göre, bireysel kullanıcılar genellikle
belirli bir süre taahhüt verme karşılığında indirim elde etmektedir. Bu kullanıcıların taahhüt
süresi içerisinde işletmeci değişikliği yapma ihtimali düşük görülmektedir. Zira böyle bir
durumda abonelerin verdikleri taahhüt karışlığında aldıkları faydaları İSS’lere iade etmeleri
gerekmektedir. Taahhüt süresi sona eren kullanıcıların ise işletmeci değişikliği yapması,
ancak bulundukları yerde hizmet sağlayan başka bir işletmecinin bulunması durumunda
mümkündür. Kurumsal kullanıcılar ise daha yüksek hız ve kapasitede internet hizmeti talep
etmektedir. Bu bağlamda, kurumsal kullanıcıların bireysel kullanıcılara kıyasla daha yüksek
bir alıcı gücüne sahip olduğu anlaşılmakla birlikte, pazarda oldukça yüksek sayıda bireysel
ve kurumsal alıcının bulunması, alıcıların incelenen teşebbüsler üzerinde yeterli düzeyde
rekabetçi baskı oluşturmadığını göstermektedir. Bu bilgiler ışığında, TTNET’in perakende
sabit genişbant internet hizmetleri pazarında hâkim durumda olduğu sonucuna varılmıştır.
I.4. Soruşturma Kapsamında İncelenen Eylemler
(92) Soruşturma kapsamında gerek Türk Telekom’un BTK’nın onayıyla uyguladığı toptan erişim
tarifelerinin gerekse TTNET’in serbestçe uyguladığı perakende tarifelerin incelenmesi
önem taşımaktadır. Bu çerçevede dosya mevcudundan öncelikle, Türk Telekom ve
TTNET’in 01.12.2008-28.02.2013 tarihleri arasında uyguladığı DSL, fiber internet ile günlük
ve saatlik internet tarifelerinin incelendiği, daha sonra yapılan kampanyalar ile ekonomik
bütünlüğün gelir ve maliyet kalemlerinin ayrıntılı olarak değerlendirildiği anlaşılmıştır.
I.4.1. Tarifeler
I.4.1.1. Türk Telekom Toptan Tarifeleri (DSL ve Fiber İnternet Tarifeleri)
(93) Türk Telekom’dan xDSL hizmeti alan İSS’ler toptan seviyede Al-Sat, VAE ve YAPA
yöntemlerinden birini tercih edebilmektedir. Ayrıca Türk Telekom İSS’lere farklı limit ve
hızlarda paketler sunmaktadır. Tüm bu yöntem ve paketlerin incelenmesi yerine analizin
5 İlgili BTK raporlarında pazar payları hesaplanırken, kablo internet ve mobil internetin dahil edilmediği, buna
karşın İSS’ler tarafından sunulan tüm diğer erişim yöntemlerinin dahil edildiği belirtilmiştir.
13-71/992-423
20/50
etkinliği açısından İSS ve aboneler tarafından en çok tercih edilen yöntem ve paketler
üzerinde durulmuştur.
(94) DSL hizmeti alan abonelerin %95,3’ü VAE kanalıyla xDSL hizmetine eriştiğinden, sadece
bu yöntemin tarifelerine yer verilmiştir. Ayrıca Türk Telekom’dan alınan bilgiye göre
incelenen dönemde Türk Telekom on beş çeşit limitsiz, on yedi çeşit limitli DSL paketi
sunmuştur. Dosya mevcudunda bulunan ve 01.04.2013 tarihinde gerçekleştirilen
incelemede elde edilen, TTNET 2013 Şubat ayı pazarlama sunumuna göre, bu paketlerden
en çok aboneye ulaşmış olanların aylık, günlük ve saatlik ücretlerinin değerlendirildiği
görülmüştür. Buna göre, aylık DSL ücretlerinin 2008 Ağustos-2009 Mart döneminde
TTNET’e dosyada ayrıntısı verilen tarifeler6 üzerinden, diğer İSS’lere bu tarifelerden %5
indirimli; 2009 Mart-2011 Şubat döneminde TTNET’e tarifeler üzerinden %10 daha fazla
olacak şekilde, diğer İSS’lere tarifeler üzerinden ve 2011 Şubat döneminden sonra ise
TTNET’e tarifelerden %5 daha fazla, diğer servis sağlayıcılarına tarifeler üzerinden
yansıtılmıştır. Günlük ve saatlik internet ücretlerine bakıldığında, 2009 Mart - 2011 Şubat
döneminde ücretlerin TTNET’e %10, bu dönemden sonra ise TTNET’e %5 fazla olacak
şekilde uygulandığı anlaşılmıştır.
(95) DSL’in aksine fiber internet paketlerinde İSS’ler arasında ücretlendirme açısından ayrım
yapılmamıştır. Türk Telekom 2011 Ekim-2012 Aralık döneminde on iki çeşit limitsiz, yedi
çeşit limitli fiber internet paketi sunmuştur. Bu paketlerden İSS’ler tarafından abonelere
sunulanlardan kullanım miktarlarına göre seçilerek hazırlanan tarifeler erişim hızları ve
kotaları bakımından; 24 Mbit/s'e kadar-4 GB; 24 Mbit/s'e kadar- 6 GB; 24 Mbit/s'e kadar-
12 GB; 24 Mbit/s'e kadar- Limitsiz; 35 Mbit/s'e kadar- Limitsiz; 50 Mbit/s'e kadar - Limitsiz;
100 Mbit/s'e kadar- Limitsiz şeklinde belirlenmiş ve uygulanan aylık ücretlerin ayrıntısına
dosya mevcudunda yer verilmiştir.
I.4.1.2. TTNET Perakende Tarifeleri
(96) TTNET 2013 Şubat ayı pazarlama sunumuna göre, en fazla sayıda aboneye pazarlanan
ADSL paketlerin tarifesi çeyrek dönemler halinde incelenmiştir. Fiber internet paketleri ise
2012 yılı Şubat ayında sunulmaya başlamıştır. Dosyada ayrıntılarına yer verilen ADSL
tarifelerinin erişim hızı ve kotaları; 8 Mbit/s’e kadar- Limitsiz; 1 Mbit/s-4 GB; 8 Mbit/s’e
kadar- 4 GB; 8 Mbit/s’e kadar- 6 GB; 8 Mbit/s’e kadar- 12 GB ve Hazırnet Günlük Ücret
şeklindedir. Fiber tarifeler ise; 20 Mbit/s'e kadar-4 GB; 20 Mbit/s'e kadar-6 GB; 20 Mbit/s'e
kadar-12 GB; 20 Mbit/s'e kadar- Limitsiz; 35 Mbit/s'e kadar- Limitsiz; 50 Mbit/s'e kadar-
Limitsiz; 100 Mbit/s'e kadar- Limitsiz olarak belirlenmiş ve uygulanan ücretler incelenmiştir.
I.4.2. Kampanyalar
(97) Toptan seviyede İSS’lerin, perakende seviyede ise abonelerin karşı karşıya kaldığı
fiyatların anlaşılabilmesi için hakkında soruşturma yürütülen ekonomik bütünlüğün
kampanyalarının da incelenmesi gerekmektedir.
I.4.2.1. Türk Telekom’un Toptan Kampanyaları
(98) Türk Telekom kampanyalar düzenleyerek İSS’lere bağlantı, nakil ücreti ve hat dondurma
ücretlerinin alınmaması, satış desteği olarak yeni abonelere indirim sağlanması, modem
yardımı gibi faydalar sunmaktadır. İncelenen dönemde kampanyaların çoğunun süresinin
uzatıldığı veya hemen ardından çok benzer bir kampanyanın yapıldığı görülmektedir.
(99) Söz konusu kampanyalar çerçevesinde 2009 yılının başından 2013 Haziran ayı sonuna
(2009 Nisan hariç) kadar dokuz ayrı kampanya ile yeni abonelerden bağlantı ücretinin
alınmadığı görülmektedir. Bu kampanyaların bazılarında İSS’ler arası ve erişim modelleri
arası geçiş yapan aboneler kapsam dışıdır.