Rekabet Kurumu - Karar Sayı 18-44/702-344
Karar Dilini Çevir:


Rekabet Kurumu Başkanlığından,

REKABET KURULU KARARI

Dosya Sayısı : 2016-5-44 (Soruşturma)
Karar Sayısı : 18-44/702-344
Karar Tarihi : 22.11.2018
A. TOPLANTIYA KATILAN ÜYELER
Başkan : Prof. Dr. Ömer TORLAK
Üyeler : Arslan NARİN, Adem BİRCAN, Mehmet AYAN
Ahmet ALGAN, Hasan Hüseyin ÜNLÜ, Şükran KODALAK
B. RAPORTÖRLER : İsmail Atalay YOLCU, Gülçin DERE, Arın Özge HİMMETOĞLU,
Eren YALDIZLI, Merve BİROĞLU
C. BAŞVURUDA
BULUNAN : - Gizlilik talebi bulunmaktadır.
D. HAKKINDA SORUŞTURMA YAPILANLAR:
- Alka San. İnş. ve Tic. A.Ş.
Temsilcisi: Av. Dr. Osman Hakan ÖNCEL
Bağdat Cad. No: 240/8 Göztepe, İstanbul
- Antakya Galvaniz Metal San. Tic. Ltd. Şti.
Temsilcisi: Av. Coşgun ATILĞAN
Fulya Mah. Prof. Dr. Bülent Tarcan Cad. Vefa Apt. No:6 Kat:7
D: 19 Mecidiyeköy, İstanbul
- Çelik Otokorkuluk ve Yol Güvenlik Sistemleri Derneği
Temsilcisi: Av. Dursun YILMAZ
Necatibey Caddesi No:27/13 Çankaya, Ankara
- Çepaş Galvaniz Demir Çelik Madencilik İnşaat Nakliye Tic. ve
San. A.Ş.
Temsilcisi: Av. İklim Gülsüm AYTEKİN
Levent Mahallesi Cömert Sokak No: K Yapı Kredi Plaza C
Blok Kat: 3-34330 Beşiktaş, İstanbul
- Kıraç Galvaniz Telekominikasyon Metal Makine İnşaat
Elektrik San. ve Tic. A.Ş.
Temsilcisi: Av. Kazım KABADAYI
Mebusevleri Mah. Şerefli Sokak No:5/6 Tandoğan Çankaya,
Ankara
- Kisan İnşaat Mühendislik San. ve Tic. A.Ş.
Temsilcisi: Av. M. Togan TURAN, Derya GENÇ
Orjin Maslak, Eski Büyükdere Cad. No:27 K:11 Maslak 34398,
İstanbul
- Şa-Ra Enerji İnşaat Tic. ve San. A.Ş.
Temsilci: Doç. Dr. Aydın ÇELEN
Meksika Cad. 19/11 Çankaya, Ankara
- Yimtaş Mühendislik İnşaat Taah. Turz. Metal San. ve Tic. A.Ş.
Temsilcisi: Dr. Hamdi PINAR
Tepe Prime B Blok No: 104 Mustafa Kemal Mah. Dumlupınar
Bulvarı 266B 06510 Çankaya, Ankara
18-44/702-344
2/126

(1) E. DOSYA KONUSU: Çelik Otokorkuluk ve Yol Güvenlik Sistemleri Derneğine üye
teşebbüslerin ve bazı iştiraklerinin ihalelere danışıklı teklif vermek ve fiyat
belirlemek suretiyle 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesini ihlal ettikleri iddiası.
(2) F. İDDİALARIN ÖZETİ: Başvuruda özetle; Çelik Otokorkuluk ve Yol Güvenlik
Sistemleri Derneğine (TOD) üye teşebbüslerin ve bazı iştiraklerinin ihalelere danışıklı
teklif vermek ve fiyat belirlemek suretiyle 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında
Kanun'u (4054 sayılı Kanun) ihlal ettikleri, salt kamu ihaleleriyle işleyen pazarda dernek
kurulmasının şüphe çekici bir durum olduğu, dernek aracılığı ile söz konusu
teşebbüslerin 2015 yılı sonu ve 2016 yılını kapsayan dönemdeki kamu ihalelerinde
rekabetçi hareket etmeyerek, ihale paylaşımı ve fiyat belirleme gibi ağır rekabet
ihlallerini gerçekleştirdiği ifade edilmiş, 4054 sayılı Kanun kapsamında gerekli işlemlerin
yapılması talep edilmiştir. Şikâyet başvurusunda, 03.07.2014 tarihinde Ankara'da
kurulan TOD’un, Alka San. İnş. ve Tic. A.Ş. (ALKA), Çepaş Galvaniz Demir Çelik
Madencilik İnşaat Nakliye Tic. ve San. A.Ş (ÇEPAŞ), Kisan İnşaat Mühendislik San. ve
Tic. A.Ş. (KİSAN), Kıraç Galvaniz A.Ş. (KIRAÇ), Yimtaş Mühendislik İnşaat Taah.
Turz. Metal San. ve Tic. A.Ş. (YİMTAŞ) ve Şa-Ra Enerji İnşaat Tic. ve San. A.Ş. (ŞA-
RA) olmak üzere altı üyesi bulunduğu; buna ek olarak pazarda Metin GÖKTAŞ isimli
şahıs şirketinin faaliyet gösterdiği ve yine pazarda faaliyet gösteren Hanlı İnşaat San.
Taah. Ltd. Şti.’nin (HANLI İNŞAAT) KİSAN tarafından, AE Taahhüt Nakliyat İnş. San.
Tic. A.Ş.’nin (AE TAAHHÜT) ALKA tarafından, Mekikler İnşaat Mühendislik Mimarlık
Proje Eğitim Hizmetleri ve Tic. Ltd. Şti.’nin YİMTAŞ tarafından kontrol edildiği, yukarıda
sayılan teşebbüslerin 2015 yılı sonu ve 2016 yılını kapsayan dönemde 4054 sayılı
Kanun’u ihlal ettikleri belirtilerek, rekabetin kısıtlandığının ileri sürüldüğü çeşitli ihalelere
ilişkin rakamsal veriler paylaşılmıştır.
(3) G. DOSYA EVRELERİ: Rekabet Kurumu kayıtlarına 05.12.2016 tarih ve 7026 sayı ile
giren ve yukarıda özetlenen başvuru üzerine hazırlanan 26.12.2016 tarih ve 2016-5-
44/İİ sayılı rapor Rekabet Kurulunun (Kurul) 05.01.2017 tarihli toplantısında
görüşülerek 17-01/6-M sayı ile iddialar hakkında önaraştırma yapılmasına karar
verilmiştir.
(4) Kurul kararı uyarınca TOD, ALKA, ÇEPAŞ, KIRAÇ, KİSAN, ŞA-RA, YİMTAŞ ve
Antakya Galvaniz Metal San. Tic. Ltd. Şti. (ANTAKYA GALVANİZ) hakkında yürütülen
önaraştırma kapsamında; 01.03.2017 tarihinde TOD, ALKA, ÇEPAŞ, KIRAÇ, KİSAN,
ŞARA ve YİMTAŞ’ta yerinde incelemeler yapılmış ve 10.03.2017 tarihinde 3164 sayı ile
taraflardan bilgi talep edilmiştir. Talep edilen bilgilere istinaden ŞA-RA’dan gelen cevap
17.03.2017 tarih ve 1846 sayı ile, ÇEPAŞ'tan gelen cevap 17.03.2017 tarih ve 1845
sayı ile, KİSAN’dan gelen cevap 20.03.2017 tarih ve 1900 sayı, 24.03.2017 tarih ve
2036 sayı ile, YİMTAŞ'tan gelen cevap 20.03.2017 tarih ve 1898 sayı ile, ANTAKYA
GALVANİZ'den gelen cevap 20.03.2017 tarih ve 1895 sayı ile, ALKA’dan gelen cevap
21.03.2017 tarih ve 1919 sayı ile, KIRAÇ’tan gelen cevap 27.03.2017 tarih ve 2131
sayı ile Rekabet Kurumu kayıtlarına intikal etmiştir. 20.03.2017 tarihinde TOD’da
Yönetim Kurulu Başkanı (….) ile görüşme gerçekleştirilmiştir.
(5) Önaraştırma sonucunda hazırlanan 28.03.2017 tarih ve 2016-5-44/ÖA sayılı
önaraştırma raporu, Kurul’un 06.04.2017 tarihli toplantısında görüşülmüş ve 17-12/150-
Mİ tarihli Kurul kararı ile ek çalışma yapılmak üzere ilgili dosyanın Kurul gündeminde
incelemeye alınmasına karar verilmiştir. Konu bilahare Kurul’un, 27.04.2017 tarihli
toplantısında görüşülerek 17-14/208-M sayı ile; otokorkuluk üretim ve satış pazarında
faaliyet gösteren TOD, ALKA, ÇEPAŞ, KIRAÇ, KİSAN, ŞA-RA, YİMTAŞ ve ANTAKYA
GALVANİZ hakkında 4054 sayılı Kanunun 41. maddesi uyarınca soruşturma
açılmasına karar verilmiştir.
18-44/702-344
3/126

(6) Soruşturma bildirimi 15.05.2017 tarih ve 5889 sayılı yazı ile tüm taraflara gönderilmiştir.
Soruşturma taraflarından ŞA-RA’nın birinci yazılı savunması 14.06.2017 tarih ve 4216
sayı ile, ANTAKYA GALVANİZ’in birinci yazılı savunması 14.06.2017 tarih ve 4197 sayı
ile, YİMTAŞ’ın birinci yazılı savunması 15.06.2017 tarih ve 4246 sayı ve 20.06.2017
tarih ve 4372 sayı ile, ALKA’nın birinci yazılı savunması 15.06.2017 tarih ve 4217 sayı
ile, TOD’un birinci yazılı savunması 15.06.2017 tarih ve 4234 sayı ile, ÇEPAŞ’ın birinci
yazılı savunması 15.06.2017 tarih ve 4238 sayı ile, KIRAÇ’ın birinci yazılı savunması
15.06.2017 tarih ve 4235 sayı ile ve KİSAN’ın birinci yazılı savunması 16.06.2017 tarih
ve 4272 sayı ile Kurum kayıtlarına intikal etmiştir.
(7) Soruşturma sürecinde 15.08.2017 tarihinde KIRAÇ ve ANTAKYA GALVANİZ’de,
19.09.2017 tarihinde ALKA’da, 20.09.2017 tarihinde KİSAN ve YİMTAŞ’ta yerinde
inceleme yapılmıştır. 27.07.2017 tarihinde Karayolları Genel Müdürlüğü (KGM) Trafik
Güvenliği Dairesi Başkanlığı ve Program İzleme Dairesi Başkanlığı ile görüşme
yapılmış ve bilgi talep edilmiştir. 10.08.2017 tarihinde Karayolları 4. Bölge Müdürlüğü
ile görüşülmüştür. Ayrıca 29.09.2017 tarihinde (….) ve (….) ile görüşülmüştür.
(8) ŞA-RA, KİSAN ve KIRAÇ için hazırlanan iktisadi analiz raporu söz konusu teşebbüsler
tarafından Rekabet Kurumu kayıtlarına sırasıyla 11.08.2017 tarih ve 5779 sayı,
17.08.2017 tarih ve 5924 sayı, 16.08.2017 tarih ve 5918 sayı ile sunulmuştur.
(9) Diğer yandan yürütülen soruşturma sürecinde soruşturma taraflarından, Kamu İhale
Kurumundan, KGM’den, Ereğli Demir ve Çelik Fab. T.A.Ş.’den (ERDEMİR) bilgi talep
edilmiştir. Talep edilen bilgiler Kamu İhale Kurumu tarafından 12.10.2017 tarih ve 7266
sayı ile ERDEMİR tarafından 13.10.2017 tarih ve 7373 sayı ile, ÇEPAŞ tarafından
09.10.2017 tarih ve 7162 sayı, 20.10.2017 tarih ve 7585 sayı ile, ALKA tarafından
11.10.2017 tarih ve 7212 sayı, 19.10.2017 tarih ve 7532 sayı ile, KIRAÇ tarafından
13.10.2017 tarih ve 7336 sayı ile, ŞA-RA tarafından 13.10.2017 tarih ve 7371 sayı ile,
KİSAN tarafından 16.10.2017 tarih ve 7438 sayı ile, ANTAKYA GALVANİZ tarafından
20.10.2017 tarih ve 7589 sayı ile ve YİMTAŞ tarafından 23.10.2017 tarih ve 7651 sayı
ile Kurum kayıtlarına intikal ettirilmiştir.
(10) 18.08.2017 tarihli ve 2016-5-44/BN-1 sayılı Bilgi Notu Kurulun 07.09.2017 tarihli
toplantısında görüşülerek 17-28/468-M sayılı karar ile soruşturmanın süresinin, ilk altı
aylık sürenin bitiminden itibaren altı ay uzatılmasına karar verilmiştir. Soruşturma
süresinin uzatılmasına ilişkin Kurul kararı 08.09.2017 tarih ve 11287 sayı ile TOD’a,
aynı tarihli olmak üzere 11286 sayı ile ALKA’ya, 11285 sayı ile ÇEPAŞ’a, 11283 sayı
ile KIRAÇ’a, 11278 sayı ile YİMTAŞ’a, 11280 sayı ile ANTAKYA GALVANİZ’e, 11284
sayı ile KİSAN’a ve 11282 sayı ile ŞA-RA’ya bildirilmiştir.
(11) Soruşturma sürecinin devamında soruşturma taraflarından ek bilgi talep edilmiş ve tüm
bilgi talepleri teşebbüslerce karşılanmıştır. KGM Trafik Güvenliği Dairesi
Başkanlığından ek bilgi talep edilmiş olup, talep edilen bilgiler Kurum kayıtlarına intikal
etmiştir. TOD üyesi olmayan sektördeki diğer oyunculardan talep edilen bilgiler, Kurum
kayıtlarına intikal etmiştir. (….) Trafik Güvenliği ve Çarpışma Testleri Uzmanı (….)’dan,
otokorkuluk sistemleri ve ilgili pazar hakkında bilgi talep edilmiş, gelen cevap kayıtlara
intikal etmiştir. 19.03.2018 tarihinde ŞA-RA’da, 20.03.2018 tarihinde ÇEPAŞ’da yerinde
inceleme yapılmıştır.
(12) Ekonomik Analiz ve Araştırma Dairesi Başkanlığının görüşü 13.04.2018 tarihinde
hazırlanmıştır.
(13) Yürütülen soruşturma ile ilgili olarak hazırlanan 27.04.2018 tarih ve 2016-5-44/SR sayılı
Soruşturma Raporu ve ekleri, 4054 sayılı Kanun’un 45. maddesi gereğince Kurul
üyeleri ile soruşturma taraflarına tebliğ edilmiş ve soruşturma tarafı teşebbüslerin ikinci
18-44/702-344
4/126

yazılı savunmaları talep edilmiştir. Soruşturma taraflarının yazılı savunmalarını
sunmaları için Kanun tarafından verilen süreler tebellüğ tarihinden itibaren başlamıştır.
Soruşturma taraflarından ŞA-RA, YİMTAŞ, ANTAKYA GALVANİZ, KIRAÇ, ALKA,
KİSAN, YİMTAŞ 4054 sayılı Kanun’un 42. maddesi hükmüne istinaden süre uzatımı
talebinde bulunmuş olup bu talepler Kurul tarafından uygun görülmüştür.
(14) Soruşturma taraflarının ikinci yazılı savunmaları yasal süresi içerisinde Kurum
kayıtlarına intikal etmiştir. 4054 sayılı Kanun’un 45. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca
hazırlanan 13.07.2018 tarih ve 2016-5-044 sayılı Ek Görüş TOD, KIRAÇ, ALKA,
ÇEPAŞ, KİSAN, ANTAKYA, ŞA-RA tarafından 18.07.2018, YİMTAŞ tarafından
24.07.2018 tarihinde tebellüğ edilmiştir. Soruşturma taraflarından ALKA, KİSAN,
ÇEPAŞ, ŞA-RA, YİMTAŞ ve ANTAKYA GALVANİZ üçüncü yazılı savunmaları için
Kanun’un 42. maddesi hükmüne istinaden süre uzatımı talebinde bulunmuş olup bu
talepler Kurul tarafından uygun görülmüştür.
(15) TOD ve KIRAÇ’ın üçüncü yazılı savunmaları 08.08.2018 tarihinde, ANTAKYA
GALVANİZ’in üçüncü yazılı savunması 06.09.2018 tarihinde, KİSAN’ın üçüncü yazılı
savunması 14.09.2018 tarihinde, ALKA ve ÇEPAŞ’ın üçüncü yazılı savunmaları
17.09.2018 tarihinde, YİMTAŞ ve ŞA-RA’nın üçüncü yazılı savunmaları 20.09.2018
tarihinde yasal süresi içerisinde Kurum kayıtlarına intikal etmiştir. Bu çerçevede,
YİMTAŞ ve ŞA-RA’nın üçüncü yazılı savunmalarının Kuruma ulaştığı tarih esas
alınarak, soruşturma safhası 20.09.2018 tarihinde tamamlanmıştır.
(16) ANTAKYA GALVANİZ ikinci yazılı savunmasında; TOD, ŞA-RA, YİMTAŞ, ÇEPAŞ,
ALKA, KİSAN ve KIRAÇ üçüncü yazılı savunmalarında sözlü savunma yapılması
talebinde bulunmuşlardır. 24.09.2018 tarih ve 2016-5-44/BN-10 sayılı Bilgi Notu
Kurul’un 01.10.2018 tarih ve 18-36/581-M sayılı toplantısında görüşülerek 13.11.2018
tarihinde sözlü savunma toplantısının yapılmasına karar verilmiştir. 13.11.2018
tarihinde yapılan sözlü savunma toplantısının ardından Kurul, 22.11.2018 tarihli
toplantısında, 18-44/702-344 sayı ile nihai kararını vermiştir.
(17) H. RAPORTÖR GÖRÜŞÜ: Soruşturma Raporu’nda;
a. TOD’un kuruluşunda, diğer faktörlere ilave olarak KGM’nin, “teşebbüslerce ortak
ürün geliştirilmesi” konusundaki yönlendirici yaklaşımının etkili olduğu; bu kapsamda,
TOD üyesi teşebbüslerce ortak ürün geliştirilmesi maksadıyla “ortak ürün havuzu”
adı altında bir Taahhütname imzalandığı; bununla birlikte söz konusu
Taahhütname’nin uygulamaya geçirilemediği,
b. Akabinde ise TOD’un, sektör genelinde ortak ürün geliştirilmesi amacından
uzaklaşarak, üye teşebbüslerin ticari faaliyetlerinin koordinasyonunu sağlayan bir
platforma dönüştüğü ve üyeler arasında çeşitli anlaşmaların imzalanmasına zemin
hazırladığı; bu çerçevede:
- TOD üyeleri KIRAÇ, YİMTAŞ, ŞA-RA ve KİSAN’ın İtalya’da yerleşik TSL S.r.l
(TSL) şirketiyle, otokorkuluk tasarımı anlaşması yaptığı,
- Aynı teşebbüslerin, yine İtalya’da yerleşik Aisico S.r.l. (AISICO) şirketiyle,
otokorkuluk çarpışma testi ve belgelendirme konularında işbirliği anlaşmaları
akdettikleri,
- Bilahare TOD üyeleri KIRAÇ, YİMTAŞ, ŞA-RA ve KİSAN’ın, ANTAKYA
GALVANİZ ile Üretim Lisansı Sözleşmesi’ni imzaladığı,
18-44/702-344
5/126

- TOD üyelerinin, üretim maliyetleri içerisinde önemli bir yeri olan sac alımında
ortak hareket ettikleri ve bu çerçevede toplu ihtiyaç listesi paylaşmak yoluyla
ERDEMİR’den ortak alım yoluna gittikleri,
c. 4054 sayılı Kanun ve bu kanuna dayanılarak çıkarılan ikincil mevzuat kapsamında,
“yatay işbirliği” olarak değerlendirilen söz konusu anlaşmalara, Kanun’un 5.
maddesinde belirlenen şartları sağlamamaları nedeniyle muafiyet tanınamayacağı,
d. Şeklen bakıldığında, söz konusu anlaşmaların münferit olarak ele alınabileceği
izlenimi oluşmakta birlikte; esasen üyelerin faaliyetlerinin TOD bünyesinde koordine
edilmesi sonucunda ortaya çıkan bir anlaşmalar bütünü olarak değerlendirilmeleri
gerektiği,
e. Bu çerçevede, TOD ve TOD üyesi teşebbüslere 4054 sayılı Kanun’un 16.
maddesinin üçüncü fıkrası ve “Rekabeti Sınırlayıcı Anlaşma, Uyumlu Eylem ve
Kararlar ile Hâkim Durumun Kötüye Kullanılması Halinde Verilecek Para Cezalarına
İlişkin Yönetmelik” uyarınca idari para cezası verilmesi gerektiği
ifade edilmiştir.
I. İNCELEME VE DEĞERLENDİRME
I.1. Hakkında Soruşturma Yürütülen Teşebbüsler
I.1.1. Çelik Otokorkuluk ve Yol Güvenlik Sistemleri Derneğine (TOD)
(18) TOD 2 Temmuz 2014 tarihinde, ALKA, ÇEPAŞ, KİSAN, ŞA-RA, KIRAÇ ve YİMTAŞ
firmalarının bir araya gelmesiyle Ankara'da kurulmuştur. Çelik otokorkuluk sektöründeki
sorunların önüne geçmek, kaliteyi artırmak gibi amaçlar doğrultusunda kurulan derneğe
son olarak ANTAKYA GALVANİZ’in üye olmasıyla üye sayısı yediye ulaşmıştır1.
I.1.2. Alka San. İnş. ve Tic. A.Ş. (ALKA)
(19) ALKA, 1971 yılında Gebze'de kurulmuş olup ülkemizde otokorkuluk sektöründe
faaliyete başlayan ilk firmadır. Aynı zamanda dosya konusu şikâyette sözü edilen AE
TAAHHÜT’ün de bağlı olduğu grup şirketidir. Mevcut durumda ihalelere iştiraki olan
firmalar aracılığıyla katılım sağlamaktadır.
(20) I.1.3. Çepaş Galvaniz Demir Çelik Madencilik İnşaat Nakliye Tic. ve San. A.Ş
(ÇEPAŞ)
(21) 2003 yılında sıcak daldırma galvaniz ve çeşitli çelik ürünler üretimi alanında hizmet
vermek üzere Ankara'nın Kazan ilçesinde kurulmuş olan ÇEPAŞ, 2013 yılında çelik
sektöründe faaliyet gösteren İspanya menşeili Gonvarri Grubu ile birleşmiştir. Gonvarri
MS Corporate, S.L. firması ÇEPAŞ’ın hisselerinin %(….)’üne sahiptir.
I.1.4. Kıraç Galvaniz A.Ş. (KIRAÇ)
(22) Kıraç Grup bünyesinde faaliyet gösteren KIRAÇ 2006 yılında Bursa'da faaliyetlerine
başlamıştır. 2010 yılında, çelik otokorkuluk sistemleri imalat ve montajını da faaliyetleri
kapsamına almıştır.
I.1.5. Kisan İnşaat Mühendislik San. ve Tic. A.Ş. (KİSAN)
(23) KİSAN Grup, KİSAN adı altında trafik güvenliği alanında faaliyet göstermek üzere 1988
yılında kurulmuştur. Karayollarında yol çizgi uygulamaları, trafik levhaları üretimi ve
montajı ile başlamış olduğu faaliyetlerine, 2013 yılında Saferoad RRS GmbH
(SAFEROAD) ile yaptığı ortaklık ile otokorkuluk imalat ve montajını da eklemiştir.

1
18-44/702-344
6/126

(24) KİSAN, 2013 yılında Almanya kanunlarına göre kurulan SAFEROAD ile bir ortaklık
anlaşması imzalamış ve otokorkuluk piyasasında faaliyet göstermek üzere Saferoad
Kisan İnşaat ve Yol Güvenliği Ekipmanları Tic. ve San. A.Ş.’yi (SRK2) kurmuştur.
SRK’nın sermayesinin %(….)’i SAFEROAD’a, %(….)’u KİSAN’a aittir. KİSAN, 2014 ve
2015 yıllarında otokorkuluk sektöründe SRK aracılığıyla faaliyet göstermiş olup,
SAFEROAD Türkiye’de otokorkuluk pazarında SRK aracılığıyla olan faaliyetleri dışında
faaliyet göstermemektedir.3 2015 yılı sonunda SAFEROAD, SRK’nın zarar etmesinden
dolayı Türkiye otokorkuluk pazarındaki faaliyetlerini 01.01.2016 itibarıyla KİSAN’a
devretmiş ve SRK’nin Türkiye’de sadece fason üretici olarak devam etmesine karar
verilmiştir. SAFEROAD’un 28.09.2017 tarihinden itibaren Türkiye'de fason üretim
faaliyetlerine devam etmek istememesi sebebiyle KİSAN, SAFEROAD'un SRK’daki
%(….) hissesini satın almış, 26.10.2017 tarihinde ise KİSAN’ın, SRK’yi tüm aktif ve
pasifleriyle birlikte bir bütün halinde devralması suretiyle, SRK, KİSAN bünyesine
katılmıştır. KİSAN'ın SRK’yı devralması ve kendi bünyesinde birleştirmesi akabinde,
SRK’nın ayrı tüzel kişiliği ortadan kalkmıştır.
I.1.6. Şa-Ra Enerji İnşaat Tic. ve San. A.Ş. (ŞA-RA)
(25) 1985 yılında faaliyetlerine başlayan ŞA-RA; enerji, inşaat ve turizm alanında faaliyet
gösteren firmalardan oluşan bir şirketler grubudur. Kafes ve monopol direk, çelik
konstrüksiyon imalatı ve galvanizleme faaliyetleri ile Ankara Polatlı'da, direk ve çelik
konstrüksiyon imalatı, bağlantı elemanı imalatı ve nakil hattı hırdavat imalatı ile de
Adana'da faaliyette bulunmaktadır.
I.1.7. Yimtaş Mühendislik İnşaat Taah. Turz. Metal San. ve Tic. A.Ş. (YİMTAŞ)
(26) 1980 yılında faaliyete başlayan YİMTAŞ, yol güvenliğini sağlayan otokorkuluk, düşey
ve yatay trafik işaretleme ürünlerinin üretimini Düzce'deki 7.000 m² kapalı, 17.000 m²
açık alana sahip tesisinde gerçekleştirmektedir.
I.1.8. Antakya Galvaniz Metal San. Tic. Ltd. Şti. (ANTAKYA GALVANİZ)
(27) ANTAKYA GALVANİZ, 1996 yılında ticari hayatına başlamıştır. Antakya Galvaniz,
metal sektöründeki çalışmalarından doğan galvaniz ihtiyacını kendi bünyesinde
gidermek ve bölgedeki galvaniz ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kurulmuştur.
I.2. İlgili Pazar
I.2.1. İlgili Ürün Pazarı
(28) Otokorkuluk üretim süreci, üreticiden alınan sıcak haddelenmiş rulo sacların uygun
şekilde kesilmesi, dilimlenmesi, şekillendirilmesi, daha sonra galvanizlenmesi ve
montaja hazır hale getirilmesi aşamalarından oluşmaktadır. Bu aşamalardan sonra,
üretilen otokorkuluğun sevkiyatı yapılmakta, otokorkuluk üretici ya da alt yüklenici
tarafından monte edilmektedir. Bu çerçevede ilgili ürün pazarı “çelik otokorkuluk üretim
ve satış pazarı” olarak belirlenmiştir.



2 Teşebbüs tarafından gönderilen cevabi yazıda yer alan kısaltma kullanılmıştır.
3 KİSAN tarafından gönderilen yazıda, SRK'nın yeni kurulmuş bir şirket olmasından ve iş deneyim
belgesi olmadığından dolayı, 2014 ve 2015 yılları boyunca KİSAN’ın, SRK’ya iş deneyim belgesini
kullandırmak amacıyla otokorkuluk ihalelerine katıldığı, ancak, 2014 ve 2015 yıllarında KİSAN’ın katıldığı
ve kazandığı ihalelerin tamamının SRK tarafından anahtar teslim şeklinde yapıldığı, KİSAN’ın bu
dönemde kazandığı ihalelerin tamamını %(….) kesinti yaparak SRK’ya transfer ettiği belirtilmiştir.
18-44/702-344
7/126

I.2.2. İlgili Coğrafi Pazar
(29) Soruşturma tarafı teşebbüslerin tüm Türkiye çapında ihalelere katıldıkları ve bölgeler
arasında rekabet koşullarını farklılaştıran unsurlar bulunmadığı dikkate alınarak, ilgili
coğrafi pazar “Türkiye” olarak belirlenmiştir.
I.3. Dosya Kapsamında Yapılan Tespitler
I.3.1. Dosya Kapsamında Yapılan Görüşmelerden Elde Edilen Bilgiler
(30) 27.07.2017 tarihinde KGM Trafik Güvenliği Dairesi Başkanlığı ile yapılan görüşmede
özetle aşağıda yer alan konularda bilgi edinilmiştir.
- Otokorkuluk sektöründe 10 civarında ana üretici olduğu, bunun yanı sıra piyasada
ana üreticilerden mal alıp ihalelere giren 10'a yakın firma olduğunun tahmin
edildiği, ana üreticilerin büyük bir kısmının Avrupa standartlarını yakalamak
maksadıyla bir dernek çatısı altında bir araya geldiği,
- 2009 yılında CE belgesi mevzuatının Resmi Gazete'de yayımlanarak 2011 yılında
uygulamaya konulduğu, 04.11.2013 Karayolları Teknik Şartnamesine TS EN 1317
standardının eklendiği ve performansa dayalı sisteme geçildiği, Türk Standartları
Enstitüsünün bu performansa dayalı testin yapılabileceği bir laboratuvar veya test
merkezinin olmadığı,
- Beton otokorkuluk türünün çelik otokorkuluğa rakip olamayacağı, kullanım
alanlarının sınırlı olduğu, beton otokorkuluk üretim maliyetinin çelik otokorkuluğa
kıyasla yüksek olduğu ancak uzun vadede çelik otokorkuluğun bakım
maliyetlerinin yüksek olması nedeniyle daha maliyetli olacağı,
- CE belgesini alamayan firmaların ihalelere ortak girişim olarak girmesi hususuna
yönelik olarak; yıllık ortalama günlük trafiğine bakılarak koruyucu korkuluk tipleri
seçildiği, farklı ürün grupları arasından yolu ağırlıklı olarak kullanan araç tipine
göre otokorkuluk döşendiği, ilgili ürün için CE belgesine sahip olmayan
teşebbüslerin o ürün için CE belgesine sahip olan teşebbüs ile ortak girişim
kurmak suretiyle ihalelere girdiği,
- TS EN 1317 teknik şartların belirlenmesi ile birlikte ürün tipinin nasıl olması
gerektiği konusunda bir sınırlama getirilmediği, bununla birlikte ürün çeşitliliğinin
çok olmasının uzun vadede bakım onarım sorunlarına neden olabileceği,
dolayısıyla rekabeti artırmak için ürün çeşitliliğini azaltmak istedikleri, bu konuda
üreticilerin de talebi olduğu,
- Yaklaşık maliyetler belirlenirken birim fiyatların Çevre ve Şehircilik Bakanlığı
tarafından ilan edilen rayiçler üzerinden hesaplandığı, maliyet kalemlerinin bütün
bileşenleri ile birlikte yayımlandığı,
- 2014-2016 yılları arasında birim fiyatların düşüş gösterdiği, ancak fiyatlardaki bu
düşüşün piyasadaki reel verilerle açıklanamadığı, 2014 yılından 2016 yılına kadar
birim çelik fiyatlarının düzenli bir şekilde düşmesine rağmen piyasaya döviz ile
giren çeliğin fiyatlarının sürekli bir şekilde TL bazında arttığı, bu durumun da
tenzilat oranlarına yansıdığı, birim fiyatların da bu rayiçler üzerinden belirlenmesi
nedeniyle 2016 yılındaki birim fiyatların düştüğü ifade edilmiştir4.

4Yapılan görüşmede ayrıca, bazı ihalelerde fiyat farkı ödenebileceği, bazılarında ise ödenmeyebileceği,
bunun yüklenicinin enflasyona karşı korunması maksadıyla yapıldığı, Türkiye İstatistik Kurumunun
(TÜİK) belirlediği endekslerin ihalenin çıkıldığı tarihte temel alındığı ve hak edişteki güncel endeks
verilerine göre fark oluşursa fiyat farkı verilebildiği veya kesilebildiği ifade edilmiştir. Ayrıca, KGM
Program İzleme Dairesi Başkanlığı ile yapılan görüşmede ise konuya ilişkin olarak; ödemelerin aylık
18-44/702-344
8/126

(31) 27.07.2017 tarihinde KGM Program İzleme Dairesi Başkanlığı ile yapılan görüşmede
özetle aşağıda yer alan konularda bilgi edinilmiştir.
- Çelik otokorkuluk yapım ihalelerinde yaklaşık dört yıl önce performansa dayalı
sisteme geçildiği, KGM bünyesindeki ihalelerin performansa dayalı teknik
şartnamelere ve esasen 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’na uygun bir şekilde açık
usulde yapıldığı, istekli her teşebbüsün ihalelere girebileceği,
- İhalelerle ilgili teknik şartnamelerin Trafik Güvenliği Dairesi Başkanlığı tarafından
hazırlandığı, bahse konu çelik otokorkuluk ihalelerine yalnızca üretici olan
firmaların değil, benzer iş tanımına bağlı olarak montaj yapan yol yapım
müteahhitlerinin de katılabildiği,
- Rayiçlerin belirlenmesinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığının yetkili olduğu, buradan
alınan rayiçler vasıtasıyla KGM Program İzleme Dairesi Başkanlığı tarafından
pozların (iş kalemlerinin) birim fiyatlarının tespit edildiği, Çevre ve Şehircilik
Bakanlığının rayiçleri yayımlama tarihine bağlı olarak birim fiyatların yayımlanma
tarihlerinin değişebildiği,
- Yaklaşık maliyetin belirlenen birim fiyatlara göre hesaplandığı, çıkılan ihalelerde
kurlardan, maliyet kalemlerindeki artış gibi sebeplerden dolayı fiyat farkı
oluşabildiği, özellikle 2016 yılında birim fiyatların piyasa fiyatlarının altında kalmış
olabileceği, 2016 yılına has olan bu durumun çeliğin dövize duyarlılığından
kaynaklanabileceği ifade edilmiştir.
(32) 10.08.2017 tarihinde Karayolları 4. Bölge Müdürlüğü ile yapılan görüşmede özetle
aşağıda yer alan konularda bilgi edinilmiştir:
- Ülke genelinde 17 bölge müdürlüğü bulunduğu, büyük çaplı projelerde ve yap-
işlet-devret projelerinde ihaleyi KGM’nin yaptığı,
- Kamu ihale mevzuatına göre yaklaşık maliyet oluşturulduğu, yaklaşık maliyete
göre birim fiyat tarifelerinin hazırlanıp ilana çıkıldığı, ne tip bir otokorkuluk
yapılacağı bilgisi ile miktarının da bu ilanda yazılı olduğu,
- Herhangi bir kamu kurumunda yaklaşık maliyetin olmaması ve pozla ilgili birim
fiyatın bulunamaması halinde piyasa araştırması yapıldığı, otokorkuluk
firmalarının satış fiyatlarına bakıldığı,
- Karayollarının yayımladığı birim fiyatlara göre yaklaşık maliyet hesaplanırken
yüklenici için %25 kar marjı katıldığı,
- Kendilerinin yaklaşık maliyeti güncelleme yetkilerinin olduğu,
- Birim fiyatların bulunabilir değerler olduğu, bu sebeple piyasadaki oyuncuların
ihaleye ilişkin yaklaşık maliyeti net olarak olmasa da yaklaşık olarak
hesaplayabildiği,
- Teknik şartnamenin KGM tarafından düzenlendiği, yaklaşık maliyet tespit
edildikten sonra ihalelere teklif verildiği, bir teşebbüsün niyeti olursa bunu kolayca

yapılan imalatta isteklinin teklif fiyatları üzerinden hesaplanan tutar üzerinden yapıldığı, fiyat farkının da
sözleşmedeki tutar esas alınarak hesaplandığı TÜİK'in yayımlamış olduğu endekslerden işçilik,
akaryakıt, çimento, makine ve diğer kalemlerindeki ihalenin yapıldığı tarih itibariyle temel endeksin baz
alınarak ve hak edişin ödeme dönemindeki güncel TÜİK endeksi ile hesaplanan fiyat farkının tespit
edildiği belirtilmiştir.

18-44/702-344
9/126

kötüye kullanıp sınır fiyatı yükseltebileceği, Kanunen ihale günü yaklaşık maliyetin
açıklandığı,
- Firmaların tekliflerini kamu ihale mevzuatına uygun olarak atmadıkları, sınır değeri
tespit edebilmek için başka firmaların tekliflerini öğrenmeye çalıştıkları,
- İhalelerde tekliflerin kamu ihale mevzuatına göre değerlendirildiği,
- Kendileri tarafından hazırlanan yaklaşık maliyete göre Elektronik Kamu Alımları
Platformu (EKAP) sistemi tarafından sınır değer belirlendiği, kamu ihale
mevzuatına göre yaklaşık maliyetin %120’sinin üstü ve %40’ının altının sınır
değer hesabına katılmadığı,
- Sınır değerin altında kalanların sorgulamaya girdiği, sınır değerin üstünde olanlar
içerisinde en düşük olanın ihaleyi kazandığı, ihaleye giren firmaların teklifine göre
sınır değer oluştuğu,
- İki yıl önce yapılan bir ihalede tenzilat oranı %20 civarında iken, yakın zamanda
gerçekleşen bir ihalede tenzilat oranının %50’lere vardığı ve ihalenin iptal edildiği,
- Yalnızca çelik otokorkuluk firmalarının katılabildiği ihalelerde aynı iş için yüksek
fiyat verilirken, başka bir işin parçası olduklarında fiyatların düşük tutulabilmesinin
şüphe uyandırdığı, örneğin bir işin iptalinden iki ay sonra tekrar ihaleye çıkıldığı,
miktardan kaynaklı yaklaşık maliyette artış yaşanmış olmasına rağmen, bir
firmanın daha uygun teklif verebildiği,
- Sacda ve dövizde yaşanan değişikliklerin firmaların maliyetlerini, haliyle kırımı
etkilemiş olabileceği, maliyetin %50’sini sacın oluşturduğu, ERDEMİR’in sacı ABD
Doları üzerinden satmasının firmaları zorladığı,
- 2014 yılı sonu ile 2015 yılı başı döneminde, otokorkuluğa yeni bir standart
getirildiği, TSE’nin getirdiği sistem ile önceden Karayollarının kullandığı gibi tek
tipe izin verilmediği, bu sistem ile aranan belgelerin dernekteki firmaların ellerinde
olduğu, diğer firmaların bu belgeden kaynaklı ihalelere pek giremedikleri,
- Belgenin sözleşmeden önce istenmesinin doğru bir sistem olmadığı, ihaleden yani
sözleşmeden önce istenince diğer firmaların ihalelere giremedikleri, bu konuda
çok şikâyetler geldiği, “sözleşmeden önce” ibaresinin kaldırılmasına ilişkin
kendilerinin de talebi olduğu, artık sistemin değiştiği ve imalat aşamasında
belgenin olmasının yeterli görüldüğü, böylece piyasada rekabetin arttığı ifade
edilmiştir.
(33) 29.09.2017 tarihinde (…..) ile yapılan görüşmede, teşebbüs yetkililerince aşağıda yer
alan konularda bilgi verilmiştir.
- KGM’nin istediği çarpışma testini yaptırmanın çok pahalı olduğu ve istenilen
belgenin kendilerinde olmadığı,
- CE belgesi şartı aranmasının, bu belgeye sahip olan çok az sayıdaki teşebbüsü
avantajlı konuma getirdiği, soruşturma tarafı olan teşebbüslerin hepsinin bir
kooperatif oluşturduğu ve tüm ihaleleri onların aldığı, KGM’nin de bu durumdan
memnun olmadığı,
- (…..), bununla birlikte, istenirse Türkiye'de de bu çarpışma testlerinin daha uygun
koşullarla yapılabileceğinin düşünüldüğü ifade edilmiştir.
(34) 29.09.2017 tarihinde (…..) ile yapılan görüşmede teşebbüs yetkilileri; teşebbüsün iki
yıldır otokorkuluk ihalelerine girmediğini, iş yoğunluğundan dolayı otokorkuluk işi
almadıklarını, otokorkuluk işi yaptıkları zaman CE belgesi almalarının gerektiği ve CE
18-44/702-344
10/126

belgesini yüksek meblağlar ödeyerek aldıklarını, otokorkuluk ihalelerinde danışıklı teklif
verildiğini düşünmediklerini, en azından kendilerinin yer aldığı dönemde böyle bir
durumun olmadığını düşündüklerini belirtmişlerdir.
I.3.2. Dosya Kapsamında Yazılı Bilgi Talebi Yoluyla Elde Edilen Bilgiler
I.3.2.1. KGM’den Gelen Cevabi Yazı Neticesinde Elde Edilen Bilgiler
(35) KGM tarafından gönderilen ve Rekabet Kurumu kayıtlarına 28.08.2017 tarih ve 6208
sayı ile giren yazıda yer alan bilgiler özetle şu şekildedir:
- KGM sorumluluğunda bulunan yollarda, yatırım planları ve bütçe imkânları
dâhilinde, yıllık ortalama 2400-2500 km yeni otokorkuluk; trafik kazaları sonucu
çarpmalara bağlı olarak ise tamir ve bakım amaçlı 500-600 km otokorkuluk
onarımı yapılmaktadır. KGM dışında belediyeler, valilikler gibi diğer kamu ve
kuruluşlarının sorumlu olduğu yollarda da otokorkuluk yapım, bakım ve onarım
faaliyetleri yürütülmektedir. Sorumluluklarında olan yollarda her sene Bölge
Müdürlüğü başına yaklaşık 20 ilâ 70 km uzunluğunda otokorkuluk hasar
görmektedir. Hasarlanan otokorkuluk miktarı yolun trafik hacmi, yol geometrisi ve
taşıt kompozisyonuna bağlı olarak bölgeler arasında farklılık göstermektedir.
Hasarlı otokorkuluklar Bölge Müdürlükleri tarafından çıkılan bakım onarım ihaleleri
ile her sene onarılmaktadır.
- KGM’nin bilgisi dahilinde çelik otokorkuluk sektöründe imalat yoluyla faaliyet
gösteren firmalar; Akpar Galvaniz İth. İnş. San. ve Tic. A.Ş. (AKPAR), ALKA,
ANTAKYA GALVANİZ, ÇEPAŞ, ETA77, Galmetsan Galvanizli Metaller Çelik
Konst. San. ve Tic. Ltd. Şti. (GALMETSAN), Güneydoğu Galv. Taah. San. ve Tic.
Ltd. Şti., Kaygün Enerji Çelik San. ve Tic. A.Ş. (KAYGÜN), KIRAÇ, KİSAN, MGS
Merkez Galvaniz San. ve Tic. Ltd. Şti. (MGS MERKEZ), Mina Galvaniz San. ve
Tic. A.Ş. (MİNA GALVANİZ), Şam İnş. San. ve Tic. A.Ş. ve YİMTAŞ’tır.
- Otokorkuluk sisteminin KGM’nin sorumluluğunda olan yol ağlarında inşa
edilebilmesinde izlenen süreç şu şekildedir: kendileri tarafından hazırlanan
“Otokorkuluk Kullanım ve Seçim Kriterleri ile Engelleme Düzeyine Karar Verme
Akış Diyagramı”nda belirtilen hususlar doğrultusunda, Bölge Müdürlükleri
tarafından otokorkuluk ihtiyacı olan kesimler belirlenir ve itinerer oluşturulur. Bölge
Müdürlüklerince belirlenen kesimlere Kamu İhale Mevzuatı dâhilinde otokorkuluk
yapım ihalesine, hasar görmüş otokorkuluklar için ise bakım-onarım ihalelerine
çıkılır, ihaleler 18 ayrı Bölge Müdürlüğü tarafından açık ihale olarak ihale edilir.
- KGM tarafından, her yıl güncellenmek suretiyle 1 Ocak gününden itibaren geçerli
olan Birim Fiyat Kitabı yayımlanır. Birim fiyat bileşenlerinde bulunan otokorkuluk
sistemini oluşturan ray, dikme, takoz, cıvata vb. tüm ana malzemelerin zati
bedelleri ile akaryakıt, işçilik, nakliye, yükleme ve boşaltma vb. işlemlerinin
fiyatları, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından belirlenen ve her yıl güncellenen
“İnşaat ve Tesisat Birim Fiyat Kitabı”nda açıklanan rayiçler esas alınarak
hesaplanır.
- Otokorkuluk maliyetini belirleyen unsurların başında malzeme girdisi gelmekte,
bunu makine-ekipman, yakıt ve işçilik takip etmektedir. Otokorkuluk sistemlerinin
en önemli girdisi 3-5 mm’lik sac olup, asıl maliyetin çoğunluğunun sac
oluşturmaktadır. 3-5 mm’lik sacın kg fiyatı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın
belirlediği rayiç fiyat yıllar itibarıyla şu şekilde değişmiştir: 2012 yılında 1,29 TL/kg;
2013 yılında 1,17 TL/kg; 2014 yılında 1,38 TL/kg; 2015 yılında 1,50 TL/kg; 2016
yılında 1,05 TL/kg; 2017 yılında 1,76 TL/kg.
18-44/702-344
11/126

- 2016 yılı içerisinde gerçekleştirilen otokorkuluk ihalelerindeki tekliflerde oluşan
tenzilatların düşük oranlarda olmasının temel sebebi 2016 yılı Malzeme Rayiç
Fiyatlarının önceki yıllara göre düşük olmasına karşılık piyasadaki mevcut sac
fiyatlarının yüksek olmasıdır.
- Pozlar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının belirlediği rayiçler üzerinden
hesaplanmaktadır. Otokorkuluk birim fiyatı analiz hesaplarında kullanılmakta olan
04.710/R07 Rayiç nolu Çevre ve Şehircilik Bakanlığının rayici olan 3.00-4.99 mm
sıcak haddelenmiş asitlenmiş sacın (her ebatta) fiyatı 2015 yılında 1,50 TL/kg iken
2016 yılında 1,05 TL/kg olarak açıklanmıştır. (1,50-1,05)/1,50 =0,45/1,50=0,30;
rayiç malzeme fiyatındaki bu %30 düşüş yaklaşık maliyetin hesaplanmasında
kullanılan otokorkuluk yapım birim fiyatlarını takriben %15 oranında düşürmüştür.
Örneğin 2015 yılında “Hl Engelleme Düzeyine Sahip Tek Taraflı Otokorkuluk
Sistemi Yapılması” işinin toplam ihale birim fiyatı 69,55 TL iken, 2016 yılında “1-11
Engelleme Düzeyine Sahip Tek Taraflı Otokorkuluk Sistemi Yapılması” işinin
toplam ihale birim fiyatı 58,20 TL olmuştur. Buradaki düşüş oranı ise (69,55-
58,20)/69,55=11,35/69,55=0,16 olarak gerçekleşmiştir.
- ERDEMİR’in 03.02.2017 sayılı yazısında da görüleceği üzere Ocak 2016 tarihinde
325 ABD Doları/ton olan fiyat, Ocak 2017 tarihinde 530 ABD Doları/ton olarak
gerçekleşmiştir. Bu tarihler arasında dövizin TL karşısındaki dalgalanmaları da
ayrıca olumsuz yönde gelişmiştir.
- Genel Müdürlüğün yol ağında kullanılacak olan otokorkulukların performans sınıfı,
çalışma genişliği ve çarpma şiddeti seviyesi "Otokorkuluk Kullanım ve Seçim
Kriterleri ile Engelleme Düzeyine Karar Verme Akış Diyagramı”nda belirtilen
hususlar doğrultusunda seçilmektedir. 08.09.2002 tarih ve 24870 sayılı Resmi
Gazete'de yayımlanan, Yapı Malzemeleri Yönetmeliği'nde tanımlanan "Teknik
Şartnameler"e ilişkin olarak, “Yapı Malzemeleri Yönetmeliği (89/106/EEC)
kapsamında Uygulanacak Teknik Şartnamelerin Yayımlanması Hakkında Tebliğ”e
göre; TS EN 1317 no’lu standardın mecburi uygulama tarihi 01.01.2011 olup, bu
tarihten itibaren üretici firmalar anılan standart kapsamında çarpma testi olan CE
belgeli ürünleri kullanmak zorundadır. Söz konusu standartlar kapsamında
sertifika edinme şartları TS EN 1317-2'de belirtilmiş olup, teşebbüslerce
sertifikaya sahip olunması sürecinde hukuki ve fiili bir engel bulunmadığı
değerlendirilmektedir.
- Teşebbüslerin AR&GE çalışmaları doğrultusunda, TS EN 1317 standardı
kapsamında, aynı performans değerlerine sahip farklı ürünler bulunmaktadır.
İhaleler bünyesinde, mevzuata uygun olarak en ekonomik teklif kapsamındaki
ürünler tercih edilmektedir. Ayrıca, TS EN 1317 standartları doğrultusunda ihale
kapsamında ihtiyaç duyulan otokorkuluk sistemleri içerisinde söz konusu
sistemleri olmayan firmalar diğer firmalarla ortak girişim kurabilmektedir.
- Son olarak yazıda, Genel Müdürlüğün kayıtlarında firmalarca ortak ürün
geliştirilmesi çalışmalarına yönelik bilgi belge bulunmadığı ifade edilmiştir.
I.3.2.2. Sektör Hakkında Edinilen Genel Bilgiler
(36) Dosya kapsamında, otokorkuluk sistemleri hakkında daha ayrıntılı ve teknik bilgi
alabilmek adına (…..) Trafik Güvenliği ve Çarpışma Testleri Uzmanı (…..)’dan bilgi
talebinde bulunmuştur. Rekabet Kurumu kayıtlarına 22.03.2018 tarih ve 2401 sayılı
yazı ile giren cevabi yazıda özetle; idarelerin 01.01.2011 tarihinden itibaren Avrupa
Birliği müktesebatı gereği otokorkuluk ihalelerinde CE belgesi istemeye başladıkları,
performansa dayalı sistemden kastın herhangi bir otokorkuluk tasarımının çarpışma
18-44/702-344
12/126

testi ile performansının teyit edilmesi demek olduğu, CE belgesinin bir otorkuluğun
çarpışma testlerini başarıyla geçtiğinin ve üretici tarafından eksiksiz şekilde
üretilebileceğinin bir göstergesi olduğu ifade edilmiştir.
(37) (…..) yazısında, esasen Alman RAL ürünü olan ve 2011 öncesinde ve halen
kullanımda olan RAL5 ürünlerinin de (TLSP Çelik Otokorkulukları, 480 takozlu, sigma
dikmeli vb.) CE belgeli ve dolayısıyla "Performansa Dayalı Tasarımlar" olduğunu, TLSP
sistemlerinin Almanya tarafından geliştirilmiş, otuz yılı aşkın bir süredir güvenle
kullanımda olan, güvenlik katsayısı yüksek ve dayanıklı sistemler olduğunu,
Türkiye'deki tüm otokorkuluk firmaları tarafından CE belgeli olarak rahatça
üretilebildiğini, bu sistemin tek dezavantajının yeni üretilmiş muadil ürünlere oranla
daha ağır olması olduğunu, ancak bu durumun da ekstra trafik güvenliği sağladığını
ifade etmiştir.
(38) Bu bağlamda, büyük otokorkuluk üreticilerinin pazar payını artırmak istemesi ile yüksek
maliyetli çarpışma testlerini yaptıramayacak küçük şirketlerin bu yarıştan çekilmesini
sağlamak için daha güvenilir olan TLSP6 sistemlerinin terk edildiğini, otokorkuluk
tasarımlarının hafifletilmesinin bir yenilik ve kamu faydası sağlamadığını, aksine ciddi
bir trafik güvenliği sorunu ve sistem karmaşası yarattığını, performansa dayalı ve hafif
çelik otokorkulukların trafik güvenliği açısından risk oluşturduğunu, rekabet sonucu
Türkiye'de zor bulunan yüksek mukavemetli çelik (S355) kullanılarak ürünlerin
hafifletilip inceltilerek yapısal olarak zayıflatıldığını, bu nedenle KGM’nin yakın
zamanda ürünlerin boyut ve özelliklerine sınırlama7 getirdiğini ifade etmiştir.
(39) Yazıda ayrıca, RAL ürünlerinin zaten tüm otokorkuluk üreticileri tarafından minimum
maliyetle üretildiği, ürünlerde kullanılan S235 yumuşak çeliğin kolayca elde edilebildiği,
TLSP ürünlerinin ekstra güvenli olduğu belirtilerek, buna karşılık yeni sistemde
üreticilerin yeni tasarımlar geliştirilmesinin ülkenin döviz kaybı yaşamasına ve yerli bir
test merkezi olmamasının üreticileri Avrupa test merkezlerine bağımlı hale gelmesine
sebep olduğuna dikkat çekilmiştir. Çelik otokorkuluk işinde faaliyet gösteren firmalar
arasındaki çekişmelerin ve ürün hafifletme yönündeki yarışın neticesinde idarelerin
kilometre olarak daha fazla otokorkuluk montajı yaptığını, ancak kullanılan sistemlerin
yetersiz olmasından kaynaklı olarak trafik güvenliğine olumsuz etkisi olduğu, Almanya
örneğine bakıldığında Almanya’da üreticilerin kendi düşüncelerine göre tasarım
yapamadıkları, otokorkuluklar için boyut ve özellik sınırlamalarının bulunduğu, örneğin
tehlikeli bulunduğu için 3N tabir edilen geniş ray kullanımının yasak olduğu, Türkiye’de
yeni otokorkuluk tasarımları yapılmasının şirketleri maddi açıdan zorladığı ifade
edilmiştir.
(40) Bu çerçevede, çarpışma testlerinin araçlarla yapıldığı, TS EN 1317 standardında testin
detayları ve kullanılacak araç özelliklerinin belirtildiği, örneğin H2 sistemi için 13 ton
ağırlığında otobüs kullanıldığı, ancak burada otobüsün nasıl seçileceğinin önem arz
ettiği, TS EN 1317 standardında testte belediye otobüsü veya şehirlerarası otobüs
ayrımı yapılmadığı ve İtalyan test merkezlerinin de üreticilerin isteği ile testlerde yere
yakın ve süspansiyonu sert olan belediye otobüslerini kullandıkları, İtalya haricindeki
test merkezlerinin araç seçimini olabilecek en olumsuz şartları düşünerek kendisinin
yaptığı, bu sebeple Almanya, Fransa, İspanya, Çek Cumhuriyeti, İngiltere vb. ülkelerde
de aynı tesisler bulunmasına rağmen tüm çelik otokorkulukçuların çarpışma testlerini
İtalya'da yaptırdıkları, ülkemizde kullanımda olan yeni ve performansa dayalı, giderek

5 İlgili yazıda RAL’in bir dernek ismi olduğu belirtilmiştir.
6 İlgili yazıda TLSP’nin RAL tarafından geliştirilen çelik otokorkulukların genel adı olduğu ifade edilmiştir.
7 İlgili yazıda, dikmelerin asgari 1700 mm uzunluğunda üretilmesi ve 2000 mm aralıkla çakılması, rayların
kalınlaştırılması şartlarının ürünlerin daha da zayıflatılmasını engellemek için olduğu ifade edilmektedir.
18-44/702-344
13/126

hafifleyen çelik otokorkulukların bu şekilde geliştirildiği, bu sebeplerle yeni tasarımların
trafik güvenliğini sağlamada yetersiz kaldığı, yerli bir test merkezi oluşturulana kadar bu
yetersizliklerin belirlenmesinin oldukça zor olduğu belirtilmiştir.
(41) Türkiye'de en fazla H1 ve H2 sınıfında ihaleye çıkıldığı, TLSP sistemlerinin zaten bu
ihtiyacı karşılayacak kapasitede oldukları, her bir şirketin benzer ama detayda değişik
ürünler oluşturması sebebiyle aynı performansa sahip 10 değişik tasarımın olduğu,
bunun da sistem kargaşasına ve onarım ihalelerinde soruna yol açtığı, firmaların çelik
otokorkuluk geliştirmesinin önünde maddi olarak zorlamalar bulunduğu, geliştirilen
sistemin ağır olması durumunda rakiplerine göre ihalelerde dezavantajlı duruma
düşecekleri, yarışın daha hafif ve daha az güvenli sistemler geliştirmek üzere
kurgulandığı ifade edilmiştir.
(42) Sonuç olarak, çelik otokorkuluk sürecinin 01.01.2011 tarihinden sonra idare tarafından
doğru yönlendirilemediği ve büyük firmaların küçükleri pazar dışına itmesine olanak
sağlandığı, karayollarımızın yol standartları (otoyol, devlet yolu, köy yolu vb.), hız
limitleri, platform genişlikleri, diğer tasarım özelliklerinin aşağı yukarı aynı olmasına
rağmen Bölge Müdürlüklerinin değişik özelliklerde (H1-W4, H1-W3, H1-W2 vb)
otokorkuluk ihalelerine çıkarak küçük şirketlerin yarış dışında bıraktığı, bu durumda
kamu yararının sağlanamadığı, TLSP sistem onarım ihalelerinde ihaleye katılan şirket
sayısının yüksek olduğu, rekabet oluştuğu ve kamu yararı sağlandığı ifade edilmiştir.
I.3.2.3. Soruşturma Taraflarından Gelen Cevabi Yazılar Neticesinde Elde Edilen
Bilgiler
I.3.2.3.1. Çelik Otokorkuluk Pazarındaki Ürün Çeşitliliğine İlişkin Görüşler
(43) KİSAN tarafından gönderilen yazıda, KGM’nin 2012 yılı öncesinde ağırlıklı olarak TLSP
olarak bilinen otokorkuluk sistemini kullandığı, bu sistemde çarpışma test raporları ile
belgelerin tüm fabrika üretim kontrollerini sağlayan üreticilere açık olduğu, performansa
dayalı otokorkuluk sistemlerinde ürünlerin metre başına düşen ağırlığının TLSP
sistemlerine göre oldukça düşük olduğu, bu nedenle KGM ve diğer idarelerin, 2013 yılı
itibarıyla performansa dayalı otokorkuluk sistemlerini tercih ettiği ve 2013 yılı ve
sonrasında otokorkuluk ihalelerinin çoğunun performansa dayalı ürünler için yapıldığı,
ayrıca, TS EN 1317-5+A1 standardına geçilerek ciddi bir tasarruf elde edildiği, öte
yandan her bir üreticinin ürün parçalarının farklı olması nedeniyle ihaleyi düzenleyen
idarelerin ciddi sıkıntılarla karşı karşıya kaldığı, örneğin Türkiye'de her ihalede en az
dört değişik güvenlik sınıfının belirlendiği, en az 8 firmanın tamamen farklı otokorkuluk
sistemleri olduğu ve her otokorkuluk ürününün en az üç değişik parçadan oluştuğu
düşünüldüğünde, açılan ihalelerde yaklaşık olarak en az 96 değişik otokorkuluk parçası
kullanıldığının tahmin edildiği belirtilmiştir.
(44) ŞA-RA tarafından gönderilen yazıda, çelik otokorkuluk pazarındaki eski sistemde basit
otokorkuluk (ESP) ve basit mesafeli otokorkuluk sistemlerinin (EDSP) tercih edildiği,
yeni performans sisteminde ise genel olarak H1, H2 ve H4b engelleme düzeyine ve
W2, W3, W4, W5 çalışma genişliğine sahip sistemler için talepte bulunulduğu, örneğin
standart yollar için en çok H1-W4-A sisteminin talep edildiği belirtilmiştir. Ayrıca, ürün
çeşitliliğinin, her bölgenin farklı özellikleri olması sebebiyle farklı özellikte sistemlerin
kullanılması gerekliliğinden kaynaklandığı, dolayısıyla yol güvenliğinin sağlanması için
farklı dayanımlara sahip olacak şekilde sistemin çeşitlendirilmesi gerektiği ifade
edilmiştir.
(45) ALKA tarafından gönderilen yazıda, çelik otokorkuluk yapılırken, yollarda asfalt kenarı
ile şev başlangıcı veya korunması gereken yapı arasındaki mesafelerin, 0,8m-1,00 m
ise W3, 1,00m-1,3m ise W4, 1,3m-1,7m ise W5 olarak adlandırıldığı, araç cinsine bağlı
18-44/702-344
14/126

olarak N2, H1, H2, H4b, yol ve köprü cinsine bağlı olarak da H1, H2, H4b şeklinde
adlandırılan sistemlerin olduğu, bu 7 sistemin her birinin mevcut uygulama noktasına
bağlı olarak bahsedilen üç cins çalışma genişliğinde kullanılmak zorunda olduğu,
ilaveten H2 performansındaki çift taraflı otokorkuluğun da W3 ve W4 çalışma
genişliğinde kullanılmak zorunda olması nedeniyle teknik olarak 23 sistemin gerektiği
belirtilmiştir.
(46) ÇEPAŞ tarafından gönderilen yazıda, otokorkuluk pazarındaki ürünlerin temel olarak
aynı işlevi yerine getiren ve TS EN 1317 standardına uygun olarak performans sınıfı ile
tarif edilen otokorkuluk sistemleri olduğu, öte yandan her bir üreticinin ürünlerinin farklı
teknik özelliklere sahip olduğu, pazardaki ürünler temel olarak aynı işlevi görse de ray
tipi, dikme tipi, takoz tipi, cıvata tipi, çelik kaliteleri gibi birçok yönden ürünlerin
birbirinden ayrıldığı, bu nedenle çeşitli otokorkuluk sistemlerinin aynı koruma
seviyesinde olmasına rağmen farklı görünümlere, farklı ray tiplerine, farklı yüksekliklere
ve dikme arası mesafelere; aynı görünüme sahip olan ürünlerin de farklı çelik
kalitelerine, farklı bağlantı elemanlarına ve farklı çelik kalınlıklarına sahip olabildiği,
farklı teknik özellikler ve uygulama türleri sebebiyle ürünlerin parçalarının söz konusu
ürün tipine özgülendiği, farklı otokorkuluk sistemlerinin parçalarının birbiri yerine
kullanılması durumunda ürünlerin CE standartları dışına çıktığı ve ürünün sağladığı
güvenliği sınırladığı, bu nedenle esasen aynı talep kategorisi kapsamında değişik
üreticilerin ayrı tasarımlar sunabildikleri, bu çeşitliliğin pazarda birtakım sorunlara yol
açtığı, bakım onarım aşamasında değişik üreticilerin birbirlerinin ürünlerine bakım ve
onarım hizmeti sağlayamadıkları ve sektördeki teşebbüslerin bu safhada etkin rekabet
edemedikleri ifade edilmiştir.
I.3.2.3.2. İhalelerde Tercih Edilen Ürün Çeşitlerine İlişkin Görüşler
(47) ALKA tarafından gönderilen yazıda, TS EN 1317-5 standardına göre alınmış CE
sertifikalı ürünler olmasının, ihale şartları arasında öngörülen yasal ve teknik bir
zorunluluk olduğu, mesafeler, araç çeşitliliği, yol ve köprü farklılığının ürün çeşitliliğine
yol açtığı, aynı standartta yol yapılması halinde ve yol standardı yükseldikçe sistem
çeşitliliğinin azaldığı, üreticilerin ürünlerini akredite bir kuruluşta TS EN 1317-2
standardına göre çarpma testlerini yaptırarak ürünün koruma derecesini belirlemek
zorunda olduğu, daha sonra, üretici test raporları ile yine akredite bir kuruluşa CE
sertifikası için başvurarak bu kuruluşun test raporlarını ve üreticinin üretim yerindeki
denetimi sonucunda da ürünleri için CE sertifikasına sahip olduğuna ilişkin belgeleri
tamamlamalarının gerektiği belirtilmiştir.
(48) YİMTAŞ tarafından gönderilen yazıda, ihalelerde tercih edilen ürün çeşitliliğinde; imalat
yapılacak yolun fiziki şartları, araç trafik yoğunluğu ve ekonomik olmasının göz önünde
bulundurulduğu ifade edilmiştir.
I.3.2.3.3. Ürün Geliştirilmesine ve Üreticilerin Her Bir Ürüne İlişkin Gerekli Belge
ve Sertifikaya Sahip Olabilmesinin Önündeki Fiili ve Hukuki Engellere İlişkin
Görüşler
(49) ÇEPAŞ tarafından gönderilen yazıda, otokorkuluk sektöründe gerekli CE belgesine
sahip yeni bir ürün geliştirilmesinin oldukça zor bir süreç olduğu, bir ürünün öncelikle
ürün tasarımının ve simülasyonunun tamamlanması gerektiği, bu safhada konusunda
uzman firma bulmanın zor olduğu, zira Türkiye'de bu konuda uzman yalnızca iki
firmanın bulunduğu, bu aşamanın tamamlanmasını takiben, örnek prototipinin
üretilmesi ve test merkezlerine sevk edilmesi aşamasına geçildiği, bu hizmetin
yurtdışından alındığı, Türkiye sınırlarında TS EN 1317 standardı uyarınca
yetkilendirilmiş bir test merkezi bulunmadığı, bu test merkezlerinde ürünlere otomobil,
18-44/702-344
15/126

otobüs, kamyon gibi gerçek araçlarla çarpma testi yapıldığı, çarpma testlerine ek
olarak, ürünlerde kullanılan çelik ve cıvataların testlerinin de yapılması gerektiği,
bağımsız test kuruluşları tarafından yapılması gereken bu testlerin de Türkiye'de
yapılamadığı, sonrasında yapılması gereken fabrika kontrollerinin de yurtdışında
tamamlandığı, tüm bu aşamaların tamamlanmasından sonra CE belgesinin bağımsız
belgelendirme kuruluşları tarafından düzenlendiği, bu süreçlerin de etkisiyle yeni bir
ürün tipinin geliştirilmesinin genel olarak yaklaşık 6-8 ay sürdüğü ve 400.000,00 €'ya
yakın maliyet oluşturabildiği, bu sebeplerle üreticilerin elinde müşterilerin çeşitli
taleplerine uygun gerekli belgelere sahip ürün bulunmadığı durumların doğal olarak
ortaya çıktığı belirtilmiştir.
(50) KİSAN tarafından gönderilen yazıda, Türkiye'de yetkilendirilmiş çarpışma test merkezi,
ürün testleri için bağımsız test kuruluşu ve bağımsız belgelendirme kuruluşu
bulunmadığı, dolayısıyla bu süreçlerin çoğunun üreticiler tarafından özellikle Almanya
ve İtalya gibi Batı Avrupa ülkelerinde yürütüldüğü, bir ürün geliştirme maliyetinin
200.000,00-450.000,00 Euro arasında değiştiği belirtilmiştir. Aynı yazıda ayrıca, KGM
ve idareler tarafından ihalelerde en az dört farklı performans kriterini sağlayan
otokorkuluk tipi istendiği, bu nedenle, üreticilerin TS EN 1317 standardına uyabilmek
için çok ciddi maliyetlere katlandıkları, performansa dayalı sistemlerin hali hazırda
piyasanın yaklaşık %75'ini oluşturduğunu tahmin ettikleri, üreticilerin piyasada
kalabilmek için bu ürünleri geliştirmeleri gerektiği, Türkiye'de idarelerin ihalelerde
bugüne kadar en az 15 ayrı performans kriterinde otokorkuluk ürünü talep ettikleri, bir
firmanın tüm otokorkuluk ihalelerine katılmak istemesi durumunda oldukça ciddi
AR&GE yatırımına gereksinim duyacağı belirtilmiştir.
(51) YİMTAŞ tarafından gönderilen yazıda, TS EN 1317 standardının ürün çeşitliliği sıkıntısı
doğurduğu, üretici firmalar için ürün geliştirme maliyetlerinin önemli bir sorun olduğu,
çarpışma testi maliyetinin yanı sıra ortaya çıkan ürüne göre demirbaş yatırımının ciddi
bir yük oluşturduğu, bu sebeple firmaların bu maliyetlerin etkisini en aza indirmek için
ortak ürün geliştirmeye veya daha önce elde edilmiş olan belgeyi bedelini ödeyerek CE
belgeli ürünü üretim portföylerine katmaya çalıştıkları belirtilmiştir.
I.3.2.3.4. Karayolları Teknik Şartnamesinde TSN 1317 Standardına Yer Verilmesi
ve Performansa Dayalı Sisteme Geçilmesi Hakkındaki Görüşler
(52) ALKA tarafından gönderilen yazıda, yapılan istatiksel çalışmalarda TS EN 1317
standardının uygulandığı ülkelerde araç sayısındaki artışa rağmen kazalarda ölümlerin
%25 oranında azaldığının tespit edildiğini ve üreticilerin AR&GE çalışmaları sonucu
elde ettiği ürünleri kullanılmalarının yollardaki otokorkuluk maliyetini düşürdüğü ve
kamu yararı sağlandığı ifade edilmiştir.
(53) KİSAN tarafından gönderilen yazıda, performansa dayalı otokorkuluk sistemlerinin
AR&GE çalışmalarıyla, metre başına düşen ağırlığının eski TLSP sistemlerine göre
oldukça düşük olduğu, bu nedenle KGM ve diğer idarelerin 2012 yılı sonrasında TS EN
1317 standardında performansa dayalı otokorkuluk sistemlerini kullanarak ekonomik
fayda sağladıkları, 2012 öncesi kullanılan ve tüm üreticilere açık olan TLSP
sistemlerinde, Türkiye'de en fazla kullanılan ürün tipinin H1 W4-A ve çakılan
otokorkuluk güvenlik seviyesinin ağırlığının 32 kg/metre civarı iken, performansa dayalı
sistemlerde ortalama 15,5 kg/metre ve daha aşağı seviyelerde olduğu, getirilen bu
standardın ekonomik faydası olsa da üreticiler ve idareler için dezavantajlar da içerdiği,
ürün geliştirebilmek için çok ciddi AR&GE yatırımı gerektiği, yatırım bedelinin
neredeyse tümünün yurtdışında bulunan kuruluşlar için olduğu, üreticinin rekabet
edebilirliğinin her bir performans kriterindeki ürün için ürün ağırlığı ile ters orantılı arttığı,
18-44/702-344
16/126

ağırlıkların devamlı düşmesinin güvenlik bakımından risk oluşturduğu kanaatinde
oldukları, her bir üreticinin tasarımının bağımsız olmasından dolayı ürünlerin
parçalarının birbirinden farklı olduğu, fazla sayıda değişik otokorkuluk parçası
kullanıldığı ve CE uygunluk sertifikasının geçerli olması için her otokorkuluk sisteminin
onarımında birebir aynı parçanın kullanılması gerektiği, ancak bazı idarelerin kazalı
otokorkulukların hızlıca tamiri için CE belgesi standardı dışındaki parçalar ile parça
değişimi sağladıkları ve bu hataların sistemleri CE kapsamı dışına çıkararak güvenlik
tehdidi oluşturduğu belirtilmiştir.
(54) ANTAKYA GALVANİZ tarafından gönderilen yazıda, eski sistemlerde yol ve araç
cinsine bakılmaksızın otokorkuluk seçildiği, bu durumun yol güvenliği açısından tehlikeli
olduğu, bu yüzden yol güvenliğinin karşılanması için performansa dayalı sisteme
geçmenin önemli ve olumlu bir gelişme olduğu belirtilmiştir.
(55) ŞA-RA tarafından gönderilen yazıda, Karayolları Teknik Şartnamesinde TS EN 1317
standardına yer verilmesinin güvenlik önlemlerinin arttırılmasına yönelik olarak
yapıldığı; YİMTAŞ tarafından gönderilen yazıda ise, Avrupa Birliği uyum yasaları gereği
ve ülkemiz için daha faydalı olacağı düşünüldüğü için TS EN 1317 standardına yer
verildiğinin düşünüldüğü belirtilmiştir.
(56) ÇEPAŞ tarafından gönderilen yazıda, TS EN 1317 standardına geçmenin ekonomik
anlamda ve trafik güvenliği açısından katkıları olduğu, öte yandan yeni ürün geliştirme
ve ürün farklılaştırma konusunda üzerlerinde önemli bir baskı yarattığı, çarpma
testlerinin ciddi maliyetler yarattığı ifade edilmiştir.
I.3.2.3.5. Ortak Ürün Geliştirilmesine Yönelik Görüşler
(57) ŞA-RA tarafından gönderilen yazıda, TOD'un kuruluş amaçlarından birisinin dernek
çatısı altında ortak güvenli otokorkuluk ürünlerinin geliştirilmesini sağlamak olduğu,
artan rekabet koşulları nedeniyle, tüm firmaların sistem ağırlıklarını azaltarak fiyat
avantajı sağlamaya çalıştıkları ve bu nedenle otokorkuluğun temel işlevi olan güvenlik
ilkesinden uzaklaşıldığı, aynı bölgede farklılaşan ve birbirleriyle uyumlu olmayan
otokorkuluk sistemleri kullanılmasının bakım onarım işlerini yapan firmalar ve idareler
için zorluk yarattığı, bu sebeple KGM’nin otokorkuluk üreticileri ile ortak ürün
konusunda görüşmeler yaptığı, üreticileri ürün çeşitliliğini azaltma yönünde teşvik ettiği
ve bu sebeple güvenli ürünlerin pazarda tekrar yer alması için bir proje başlatıldığı
belirtilmiştir.
(58) ŞA-RA tarafından aynı yazıda ayrıca, güvenli ve ortak ürün ailesinin oluşturulabilmesi
için öncelikle kullanılacak ray tipi ve hammaddenin özellikleri (ST37 veya üst kalite),
hangi ürünler ile aile oluşturulacağı gibi genel prensiplerde mutabakat sağlanması
gerektiği, daha sonra kalite ve mühendislik standartları gereği uyulması gereken
kuralların tespit edilmesi, teknik çalışmalar sonrası ortaya çıkan ürünlerin imal edilmesi
ve istenen koruma sınıfına ve çalışma aralığına göre tip testlerine tabi tutulması, tip
testleri tamamlandıktan sonra ürünlerin hazır hale gelerek Dernek tarafından tip
testlerinin kullanım hakkının dernek üyelerine verileceği belirtilmiş olup, TOD üyelerinin
geliştirilen ortak ürünlerin üzerinde kendi markalarını kullanabilecekleri, ayrıca üyelerin
isterlerse mevcut farklı ürünleri üretmeye devam edebilecekleri, bu ürünler dışında yeni
ürünler geliştirmek ve kullanmak konusunda serbest oldukları, ortak ürün ailesi
belirlendikten sonra, her firmanın kendi maliyetine göre ortak ürünler için farklı fiyat
politikası sürdürebileceği belirtilmiştir.
(59) Son olarak ŞA-RA tarafından gönderilen yazıda; ŞA-RA, KİSAN, YİMTAŞ ve KIRAÇ
arasında gerçekleştirilmeye çalışılan bir başka işbirliğine atıf yapılmış ve bu konuda
geliştirilen ürünler için "CE" belgesinin temin edilmeye çalışıldığı, 13 adet ürün için
18-44/702-344
17/126

dizayn, tip testler ve belgelendirme işlemlerinin yaklaşık 5.000.000,00 TL'Iik bir yatırım
(tasarım ve teknik açıdan ürünlerin hazırlanması sürecinde harcanan emek ve iş gücü
hariç olmak üzere) gerektirdiği ve bu işlemlerin tamamının yurtdışında gerçekleştirildiği,
bu yatırım maliyetinin firma sayısına bölündüğü, tecrübelerin birleştirilmesi ile ürün
ailesinin daha doğru bir temelde oluşturulabileceği, bahsedilen ortak ürün geliştirme
projesinde olduğu gibi bu dört teşebbüs arasındaki işbirliğinin de tamamen ürün
geliştirme ve gerekli belgelerin tedarik edilmesine yönelik olduğu, bu dört teşebbüsün
ihalelere kendilerine ait belgelerle katılarak rekabetin artmasını sağlayacakları ifade
edilmiştir.
(60) ALKA tarafından gönderilen yazıda, ürün çeşitliliğinden kaynaklanan tamirat
sorunlarının arttığı, bahsi geçen sorunların çözümü için KGM’nin bir çözüm arayışına
gittiği ve bunu sektördeki tüm firmalara duyurduğu iddia edilmiştir.
(61) KİSAN ve ANTAKYA GALVANİZ tarafından gönderilen yazılarda, ürün geliştirmenin
çok maliyetli olduğu, firmaların ortak ürün geliştirmesinin firmalara düşen maliyeti
azaltacağı ve ortak ürün ile birbirinden bağımsız ürünlerin oluşumunun engelleneceği
iddia edilmiştir.
(62) KİSAN tarafından gönderilen yazıda, ortak ürün çalışmaları kapsamında Dernek çatısı
altında ortak ürün ailesi oluşturulduktan sonra geçiş parçalarının (farklı güvenlik
seviyelerindeki otokorkuluk sistemleri arasındaki geçişin hiçbir tehlike arz etmeden
düzenli şekilde yapılması için gereken parçalar) çarpışma testlerinin yapılmasının da
ortak ürün hedefi kapsamında gündeme geldiği, Avrupa'nın birçok ülkesinde zorunlu
tutulmuş olmasına rağmen Türkiye'de mevcut otokorkuluk sistemlerinin neredeyse
hiçbirinin geçiş parçalarının çarpışma testi ve belgesi bulunmadığı ve bunun güvenlik
açısından zafiyet yarattığı, KGM’nin de TS EN 1317'nin mevcut dezantajlardan dolayı
TOD üreticilerinin bir dernek çatısı altında standardizasyon çalışmaları yapmalarını ve
bakım sürecinde oluşan sıkıntıları çözecek bir formül bulmalarını talep ettiği ve
otokorkuluk üreticilerini bu konuda teşvik ettiği, standardizasyon ve ortak çalışmaların
KGM'nin talebi ve ısrarı ile yapıldığı, KGM’nin 16 Kasım 2016 ve 5 Mayıs 2017 tarihli
yazıları ile otokorkuluk sistemlerinin çeşitliliğinin azaltılması ile ilgili TOD'a üye olan ve
olmayan şirketlerden görüş ve bilgi talep ettiği belirtilmiştir. Bununla birlikte, Dernek'in
ortak ürün/ortak ürün ailesi projesinin, lisans bedelleri noktasında ve dernek üyelerinin
paylaşılacak ürünleri yurt dışında kullanıp kullanamayacağı gibi konulardaki
anlaşmazlıklardan dolayı hayata geçirilemediği belirtilmiştir.
I.3.2.3.6. Ortak Girişim Olarak İhalelere Girilmesine İlişkin Görüşler
(63) KİSAN, ALKA ve ANTAKYA GALVANİZ tarafından gönderilen yazılarda, 2015 yılından
itibaren yürürlüğe konulan performans sistemi kriterlerine uygun ihalelerde istenilen
sistemlerin hepsine birden sahip olan firmanın neredeyse olmadığı, bazı ihalelerde
firmaların yeterli iş bitirme belgesine sahip olmadığı veya ihalede talep edilen
sistemlere sahip olmadığı, bu nedenle de ihaleye katılabilmek için firmaların ortak
girişim yöntemi ile bir araya gelmelerinin kaçınılmaz olduğu belirtilmiştir.
(64) ŞA-RA tarafından gönderilen yazıda, ihalelerde, idareler tarafından talep edilen
ürünlere ait CE belgelerinin sözleşmenin imzalanmasından beş gün önce temin
edilmesi gerektiği, tip testlerin gerçekleşmesi ile ortaya çıkan ürün sınıflarının imalata
uygunluk denetimi ve tip testlerin kontrolü sonrası CE belgeli hale geldiği, CE
belgesinin ya ihale katılımcısında olması gerektiği ya da bir tedarikçiden temin edilerek
idareye ibraz edilmesi gerektiği, aksi takdirde sözleşmenin imzalanmadığı ve
katılımcının ihale dışı bırakıldığı; dolayısıyla firmalardan birinin teknik ve finansal olarak
yeterli olmadığı durumlarda ihalelere ortak girişim olarak teklif verilebildiği, bazı
18-44/702-344
18/126

durumlarda ise teknik ve finansal yeterlilik olsa dahi proje finansmanının paylaşımı
ve/veya proje sürecinin kısaltılması gibi nedenler ile ortak girişimin tercih edildiği,
firmaların ürünler ile ilgili CE belgesi sahibi olmak için ortak girişim oluşturabileceği gibi,
bu hususu belge paylaşımı anlaşması (ücret karşılığı) ile veya başka bir firmadan ürün
satın almak suretiyle de sağlayabildikleri ifade edilmiştir. Ayrıca ŞA-RA’nın, esas olarak
enerji sektöründe faaliyet gösterdiği, 2010 yılından itibaren başladığı otokorkuluk
üretimi alanında iş bitirme belgesine sahip olmadığı, bu nedenle ihalelere katılmak için
ortak girişim oluşturma yolunu tercih ettiği, bu hususta TOD üyeleri dışındaki firmalar ile
de iş ortaklığı kurarak otokorkuluk ihalelerine teklif verildiği, 2014, 2015 ve 2016
yıllarında toplam 55 adet otokorkuluk ihalesi için teklif sunulduğu ve bunlardan 34'ünün
diğer firmalarla iş ortaklığı, 21'inin ise bireysel teklif şeklinde olduğu, iş ortağı olduğu
firmanın TOD üyesi olmayan (…..) olduğu ifade edilmiştir.
(65) KİSAN tarafından gönderilen yazıda, bazen iki üreticinin de ihalenin gerektirdiği ürün
CE belgelerine sahip olmasına rağmen, bazı ürünlerin ağırlıklarının başka bir üreticide
çok daha hafif olabileceği, bu gibi durumlarda da farklı üreticilerin ortak girişim yolu ile
rekabetçiliklerini artırıp maliyet avantajı sağladıkları, ortak girişim kurulmasının bu
durumda ihalelerde teklif sayısını ve rekabeti arttırdığı ve teklif ekonomisi sağladığı
belirtilmiştir.
(66) Son olarak ALKA, 2015 yılı sonunda iflas erteleme talebinde bulunmuş olması
nedeniyle, söz konusu tarih itibariyle bizatihi kendisinin ihalelere giremediğini, ancak
iştiraki olan MAREKS firması aracılığı ile 2016 yılı başından bugüne kadar geçen
sürede iki firma ile ortak girişim oluşumunda ihalelere girmekte olduğunu ifade etmiştir.
I.3.2.3.7. ALKA’nın Almanya’da ‘Otokorkuluk Üreticileri Derneği Kalite Birliği’ne
(Gutegemeinschaft Stahlschutzplanken e.V) Üyeliği
(67) ALKA, 2003 yılında (…..) Euro ödeyerek Almanya'da Otokorkuluk Üreticiler Derneği
Kalite Birliğine (Gutegemeinschaft Stahlschutzplanken e.V) üye olduğunu, Almanya
Kara Yolları Otoritesi’nin 2000 yılı başından itibaren o yıllarda henüz Avrupa Birliği’nde
yürürlüğe girmemiş olmasına rağmen başlangıçta taslak halindeki DIN EN 1317
standardına göre çarpma testi ile koruma derecesi belirlenmiş ürünlerin uygulamasına
geçtiğini, bu Derneğin üyelerinin de yollarda sadece DIN EN 1317 şartlarını sağlayacak
otokorkulukları kullanacaklarını taahhüt ettiklerini belirtmiştir.
(68) Ayrıca ALKA yazısında, anılan Derneğe katıldığı tarihlerde bu Derneğin elinde "know-
how"lı sadece "Süper Rail" sisteminin var olduğunu, sonraki süreçte ise Dernek üyesi
firmaların katıldığı teknik komitenin yeni ürün tasarımları yaptıklarını ve bu ürünlerin
çarpma testlerini gerçekleştirdiklerini, her bir yeni ürünün çarpma testinin maliyetinin
200.000 Euro olduğunu ve bu bedelin 11 üye arasında paylaşılarak ödendiğinden her
bir üyenin bu ürünü kullanma hakkına sahip olduğunu, böylece Almanya'da ürün
kargaşasının ortadan kaldırıldığını, buna ilaveten ALKA’nın, sahip olduğu ürünleri
geliştirerek yeni ürünler bulabilmek için 2003 yılından bu yana AR&GE çalışmalarında
resmi kayıtlarına göre (…..) Euro harcama yaptığını, AR&GE çalışmaları sonucu elde
edilen ürünlerin yurt dışında da satışı yapılarak dış pazar edinildiğini, yıllardır
üretimlerinin ortalama %(…..) ihraç etmekte olduklarını ifade etmiştir8.

8 ALKA tarafından gönderilen yazıda; 01.01.2004 tarihinde Almanya'da otokorkuluk üreticileri arasında
kurulmuş bulunan Gutegemeinschaft Stahlschutzplanken E.V. Derneğine üye olduğu, Derneğin kendi
teknik komitesi tarafından yapılan AR&GE çalışmaları sonucu elde ettiği ürünlerin simülasyon, prototip
üretimi ve çarpma testi masrafları ile üyelerinin veya üyeleri dışındaki tüzel kişilerin sahip olduğu
ürünlerin satın alma bedellerini karşılamak için bazı ürünlerin kullanılması karşılığı metre veya eleman
karşılığında üyelerinden lisans bedeli tahsil ettiği, bu güne kadar derneğe ödedikleri lisans bedeli
tutarının (…..) Euro olduğu, Derneğin Almanya'da yollarda bu ürünlerin kullanılabilmesi için Alman
18-44/702-344
19/126

I.3.2.3.8. TOD’a Üyelik İçin Talep Edilen Bedele İlişkin Görüşler
(69) ŞA-RA tarafından gönderilen yazıda, TOD’un; üyelerinin faaliyet gösterdiği sektörün
genelini ilgilendiren sorunların gündeme taşınması ve çözülmesini sağlamak amacıyla
kurulmuş bir dernek olduğu, üyelerden toplanan giriş ve yıllık aidatların dernek binası
alımı, AR&GE faaliyetleri, sosyal sorumluluk projeleri, eğitim, konferans ve fuarlara
katılım gibi konular için olduğu, sektörde faaliyet göstermek için TOD üyesi olmanın
zorunlu olmadığı, Dernek için belirlenen giriş aidatının ANTAKYA GALVANİZ’in
üyeliğinden anlaşılacağı üzere herhangi bir teşebbüsün TOD üyeliğinden
vazgeçmesine sebep olacak kadar yüksek olmadığı ifade edilmiştir.
(70) KİSAN tarafından gönderilen yazıda, TOD’a giriş üyelik bedeli konusunun ilk kez
ANTAKYA GALVANİZ’in 25 Şubat 2016'da üyelik müracaatını yapmasıyla gündeme
geldiği, üyelik giriş bedeli olan (…..) Euro tutarındaki rakam belirlenirken 23 Ekim
2013’te KGM’nin Ankara’da otokorkuluk üreticilerini toplayıp dernekleşme çağrısı
yaptığı tarihten, ANTAKYA GALVANİZ’in başvuru tarihine kadar kurucu üyelerin
derneğin kurulması ve bu noktaya getirilmesi için yaptığı mesailer ve katlandıkları
maliyetlerin göz önünde bulundurulduğu ifade edilmiştir.
I.3.2.3.9. Otokorkuluk Sektöründeki Genel Sorunlara İlişkin Görüşler
(71) ALKA, KIRAÇ, KİSAN ve ŞA-RA tarafından gönderilen yazılarda, otokorkuluk
sektörünün dış ve iç pazarlarda oluşan ekonomik gelişmelerin etkisi altında olduğu,
sektörün ham maddesi olan sac ve çinkonun piyasada dolar üzerinden fiyatlandırıldığı,
buna karşın otokorkuluk ile ilgili işler için TL bazında ihaleye çıkıldığı, firmaların kur riski
ile karşı karşıya olduğu, ham madde fiyat artışı haricinde ABD Doları/TL paritesinin
değişmesinin de maliyetlerini etkilediği, buna ilave olarak KGM ödemelerinin çok
geciktiği, bazen ödemelerin ertesi yıla sarkma durumunun yaşandığı, bunun da
finansman maliyetini arttırdığı, tüm bu risklerin ihalelerde teklif bedellerinin yüksek
alınması gerekliliği ve sonucunu doğurduğu ifade edilmiştir. Ayrıca bazı ihalelerin
tamamlanma sürelerinin iki yılı bulduğu, çelik otokorkuluğun ana maliyet kalemlerini
oluşturan çelik ve galvanizleme için gerekli çinkonun ve çelik fiyatlarının uluslararası
borsalarda günlük olarak değiştiği, üretici firmaların idarelerden tahsilat yapmasının 180
günü bulabildiği, ihalelerin döviz cinsinden yapılabilmesi halinde riskin ciddi oranda
azalacağı ancak mevcut mevzuatın buna izin vermediği belirtilmiştir.
(72) ÇEPAŞ tarafından gönderilen yazıda, 2016 yılında birim fiyatların reel koşullara göre
düşük belirlendiği, bu durumun yaklaşık maliyetlere esas olarak belirlenen birim
fiyatların hesaplanmasında yapılan hatalardan ya da birim fiyatların belirlendiği dönem
ile uygulamaların yapıldığı dönemdeki hammadde fiyatlarındaki ve döviz kurundaki
artışın ihale için belirlenen yaklaşık maliyeti yetersiz kılması sonucunda ortaya çıktığı
zira bu durumun iptal edilen ihalelerden de anlaşılabileceği ifade edilmiştir.
I.3.2.3.10. Lisans Sözleşmeleri ve Ortak Ürün Geliştirilmesine İlişkin Görüşler
(73) KIRAÇ tarafından gönderilen yazıda, lisans paylaşımına yönelik TUBOSIDER S.p.A.
(TUBOSIDER) firması ile sözleşme akdedildiği ve bu sözleşmenin halen yürürlükte
olduğu, bunun dışında 2017 yılında ANTAKYA GALVANİZ firması ile lisans paylaşımı
sözleşmesi akdedildiği belirtilmiştir.
(74) KİSAN, SAFEROAD ile arasında 28.09.2017 tarihinde lisans sözleşmesi imzalandığını
ve bu sözleşme ile KİSAN’ın, tüm hakları SAFEROAD’a ait olan Megarail ve Safestar

Karayolları BAST’a başvuru yaparak bu tür sistemlerin onaylanmasını sağladığı ve BAST’ın izin
listesindeki üyelerinin ayrı ayrı taleplerini karşıladığı, aslında KGM’nin de ürün standardı ve çeşidi
açısından benzeri uygulamalara geçilmesini sektör kuruluşlarından talep ettiği ifade edilmiştir.
18-44/702-344
20/126

ürün ailelerini Türkiye’de kullanım hakkının devamını sağladığını, aynı zamanda Ocak
2016 tarihinde yurtdışında kendine ait otokorkuluk ürünleri geliştirme arayışı içerisinde
olduğunu, aynı dönemde KIRAÇ, YİMTAŞ ve ŞA-RA’nın Türkiye otokorkuluk pazarında
tüm ihalelere katılabilmek için gerekli olan otokorkuluk ürünlerinde ciddi eksiklikleri
bulunduğunu, KİSAN ve söz konusu üç teşebbüsün İtalya’da yerleşik TSL S.r.l (TSL)
şirketiyle otokorkuluk dizaynı, AISICO şirketiyle ise otokorkuluk çarpışma testi ve
belgelendirme konularında işbirliği müzakereleri yaptıklarını ve bu müzakereler
sonucunda ilgili taraflar arasında 06.10.2016 tarihinde 13 adet otokorkuluk ürününü
kapsayan üç adet sözleşme imzalandığını, bu sözleşmelerin akabinde KİSAN, KIRAÇ,
YİMTAŞ ve ŞA-RA’nın aynı ürünler için ANTAKYA GALVANİZ’e belirli bir bedel
karşılığında üretim lisansı vermek için anlaştıklarını, AISICO ve TSL şirketleriyle birlikte
geliştirilmesi planlanan 13 üründen 11 tanesinin tamamlanmış olup söz konusu
teşebbüslerde bu ürünlere ilişkin CE belgesi bulunmakta olduğu, geri kalan iki ürünün
geliştirilme sürecinin ise üç ay içerisinde bitirilmesinin planlandığı, bu ürün geliştirme
sürecinde işbirliği yapılmış olmasının maliyetlerin bölüşülmesi ve dolayısıyla ciddi
maliyet etkinliği yaratılmasına imkân verdiğini ve ürün geliştirme sürecini kısalttığını
belirtmiştir.
(75) KİSAN bunlara ek olarak, 28.09.2017 tarihli lisans sözleşmesi ile SAFEROAD’a ait olan
Megarail ve Safestar ürün ailelerinin Türkiye’de kullanma hakkının devamını sağlamış
olduğundan ve SAFEROAD ürünlerinin KIRAÇ, YİMTAŞ ve ŞA-RA ile birlikte geliştirilen
ürünlere göre daha hafif ve dolayısıyla daha ekonomik ve rekabetçi olması sebebiyle
otokorkuluk ihalelerinde büyük ölçüde SAFEROAD'un ürünlerini kullandıklarını ifade
etmiştir.
(76) Soruşturma taraflarından gelen cevaplarda KİSAN, KIRAÇ, ANTAKYA GALVANİZ, ŞA-
RA ve YİMTAŞ arasında 22.08.2017 tarihinde akdedilen ve halen yürürlükte olan
Üretim Lisans Sözleşmesi gönderilmiş olup, muafiyet değerlendirmesi kapsamında
sözleşmeye kararın devamında yer verilmiştir.
(77) ANTAKYA GALVANİZ tarafından gelen cevabi yazıda; sektördeki ürün geliştirme test
işlemleri ve CE belgelendirmelerinin yurt dışında yapılmak zorunda olduğu, bu nedenle
maliyetlerinin çok yüksek olduğu, bu kapsamda maliyetleri düşürmek amacıyla firmalar
arasında daha uygun fiyatlarla lisans paylaşımı yapıldığı, böylece piyasada artan ürün
çeşitliliği göz önünde bulundurulduğunda sektördeki firmaların lisans paylaşımı yoluyla
aynı imkânlara sahip olduğu ve rekabetin sağlandığı ifade edilmiştir.
(78) ANTAKYA GALVANİZ cevabi yazısında ayrıca, aralarındaki sözlü anlaşmaya
dayanarak 3 Aralık 2014 tarihinde ÇEPAŞ ile sahip olduğu CE belgeli ürünlerin
karşılıklı paylaşımını yaptıklarını, bu işlem için firmalar arasında ücret ödenmediğini,
kendilerinin ÇEPAŞ ile H2W4-BW köprü otokorkuluk sistemi belgesini paylaşmasının
karşılığında ÇEPAŞ’ın H2W4A otokorkuluk sistemi belgesini verdiğini belirtmiştir.
ANTAKYA GALVANİZ, 22 Ağustos 2017 tarihinde 13 adet farklı ürünün üretim
lisansına sahip olabilmek için KIRAÇ, KİSAN, YİMTAŞ ve ŞA-RA ile aralarında
sözleşme imzalandığını, bu sözleşmenin güncel olduğunu, sözleşmede yer alan altı
ürünün denetim ve belgelendirme işlemlerinin tamamlanmış olduğunu, yedi ürün için
ise işlemlerin devam etmekte olduğunu ifade etmiştir.
(79) ANTAKYA GALVANİZ ile KİSAN, KIRAÇ, YİMTAŞ ve ŞA-RA arasında 22.08.2017
tarihinde akdedilen Üretim Lisans Sözleşmesi uyarınca ANTAKYA GALVANİZ’in lisans
veren dört firmaya ödediği bedeller aşağıdaki tabloda belirtilmiştir:
18-44/702-344
21/126

Tablo 1: Üretim Lisans Sözleşmesi Uyarınca ANTAKYA GALVANİZ’in Ödemeleri (KDV dahil)
Vade KIRAÇ KİSAN YİMTAŞ ŞA-RA
31.12.2018 (…..) (…..) (…..)

27.2.2018

(…..)
10.4.2018

(…..)
25.4.2018

(…..)
TOPLAM (…..) (…..) (…..) (…..)
Kaynak: Teşebbüsler tarafından gönderilen cevabi yazılar
(80) ANTAKYA GALVANİZ tarafından gönderilen yazıda; Üretim Lisans Sözleşmesi’nin
“Lisans Bedeli” başlıklı 4. maddesi çerçevesinde ANTAKYA GALVANİZ’in KIRAÇ,
KİSAN, ŞA-RA ve YİMTAŞ’a (…..) Euro (KDV dahil (…..) Euro) ödemeyi taahhüt ettiği,
ANTAKYA GALVANİZ’den talep edilen lisans bedellerinin belirlenmesinde belirli bir kâr
marjı üzerinden hareket edilmediği, söz konusu bedelin tespiti noktasında lisans veren
dört teşebbüsün sözleşme tarihine kadar katlanmış olduğu dizayn ve çarpışma testi
maliyetlerinin paylaştırılmasının esas alındığı ifade edilmiştir. Sözleşme’nin konusunu
teşkil eden 13 adet ürünün lisanslarının alınması yerine doğrudan ANTAKYA
GALVANİZ tarafından CE belgesinin alınması yoluna gidilmesi halinde, TSL ve AISICO
firmalarına dizayn ve çarpışma testlerinin yaptırılması için ödenecek bedelin her bir
ürün için yaklaşık (…..) Euro arasında olacağı, bunun yanında dizaynı tamamlanan
ürünün çarpışma testlerinden geçememesi durumunda çarpışma testinin tekrarlanması
ile birlikte test maliyetinin daha da yükseleceği belirtilmiştir. Anılan bu nedenlerle
halihazırda dizayn ve çarpışma testlerinden geçmiş ürünlerin lisansının alınmasının
daha avantajlı olduğunun düşünüldüğü belirtilmiştir.
(81) ŞA-RA ve KİSAN, Antakya Galvaniz ile imzalanan üretim sözleşmesinde bedelin
belirlenmesinde dört teşebbüsün yapmış olduğu ödemeler ve masrafların (AISICO ve
TSL'ye yapılan ödemeler, çarpışma testi masrafları, seyahat, personel giderleri,
harcanan emek ve zaman) dikkate alındığını belirtmişlerdir. YİMTAŞ tarafından gelen
yazıda; sadece TOD üyeleri değil bu sektörde üretim yapan ve üretim kalitesi olan her
firmanın bedelini ödemek koşulu ile bu ürünlerin üretim lisans hakkını satın alabileceği
ifade edilmiştir.
(82) ÇEPAŞ tarafından gelen cevabi yazıda; ürün geliştirme çalışmalarına yönelik yüksek
maliyetleri düşürebilmek adına 2017 yılı içerisinde ALKA ile ortak ürün geliştirme
çalışmalarının yürütüldüğü ve neticede ALKA ile ortak bir ürün geliştirildiği, söz konusu
“(…..)” ürününe ilişkin bir lisans sözleşmesi imzalanmadığı, fakat ALKA ile çarpışma
testi gibi ürün geliştirme maliyetlerinin ortaklaşa karşılandığı ve ilgili ürünün her iki
şirketin portföyünde de yer aldığı belirtilmiştir. Bunun yanı sıra ÇEPAŞ, ALKA’nın
portföyünde yer alan “(…..)” ve “(…..)” olmak üzere iki otokorkuluk sistemi için de
ALKA’dan üretim yapma yetkisi aldığını, bu yetki alımına ilişkin olarak bir lisans
sözleşmesi imzalanmadığını ifade etmiştir.
(83) ALKA tarafından gelen cevabi yazıda; 2013-2018 yılları arasında gerek TOD üyesi
gerekse TOD üyesi olmayan hiçbir firma ile ortak ürün ve/veya CE Belgesinin
kullanımına ilişkin lisans sözleşmesi imzalanmadığı, 2013-2018 yılları arasında çelik
otokorkuluk ihalelerine katılmak ve ortak ürün geliştirmek amacıyla, 2017 yılında
ÇEPAŞ ile H1 kategorisinde bazı çalışmaların yapıldığı, CE belgesi alınması için
gerekli olan çarpma testi çalışmalarına yönelik masrafların müştereken karşılanması
sonucu ortak ürün elde edildiği, her ikisinin de bu ürünün sahibi olmasından ötürü
ÇEPAŞ ile lisans sözleşmesi yapılmasının gerekmediği, ilaveten söz konusu yıllar
arasında sadece ihalelere ortak girişim olarak katılma ve ortak girişim işlerinde
kullanmak karşılığında (…..) ve (…..) olmak üzere iki tip ürün için çarpma testlerinin
kullanma hakkını ÇEPAŞ firmasına verdiği ifade edilmiştir.
18-44/702-344
22/126

(84) Soruşturma kapsamında TOD’dan, derneğin faaliyetleri kapsamında çelik otokorkuluk
ihalelerine katılmak üzere ortak ürün geliştirmek, ortak ürün ve/veya CE belgesinin
kullanımına ilişkin olarak 2013-2018 yılları arasında her bir ürün çeşidine ilişkin olarak
imzalanan üretim lisans sözleşmelerinin talep edildiği yazıya cevaben Derneğin,
kurulduğu 01.07.2014 tarihinden bugüne kadar olan süre içerisinde üyelerinin hiçbir
ticari faaliyeti ile ilgisi olmadığı, bu kapsamda talep edilen belgelerden hiçbirinin Dernek
kayıtları içerisinde bulunmadığı ifade edilmiştir.
I.3.2.4. Soruşturma Tarafı Olmayan Teşebbüslerden Elde Edilen Bilgiler
(85) Dosya kapsamında TOD üyesi olmayan, sektördeki diğer oyunculardan 30.01.2018
tarih ve 1381 sayılı yazı ile birtakım bilgi ve belgeler talep edilmiş ve alınan cevaplar
aşağıda özetlenmiştir.
I.3.2.4.1. CE Belgesi, Çelik Otokorkuluk Pazarındaki Ürün Çeşitliliği ve
Karayollarında Tek Tip Ürün Kullanılması (Ortak Ürün) Hakkındaki Görüşler
(86) (…..); çelik otokorkuluk ihalelerinde CE belgesinin önkoşul olması ile birlikte sektörde
60’a yakın otokorkuluk ürününün ortaya çıktığını, her bir ürün grubu için yurtdışında test
yaptırmanın maliyetli olduğunu, her bir firmanın kendine ait sistemi olduğundan aynı
sistemden rayda, dikmede, takoz ve diğer ekipmanlarında farklı malzeme üretme
gerekliliğinin ortaya çıktığını, bir firma tarafından bütün ekipmanların hepsinin
üretilmesinin imkânsız hale getirildiğini, örneğin sadece dikme çeşidine bakılırsa
yaklaşık 20 adet dikme çeşidinin olduğunun görüleceği, bakım onarım işlerinde bu
malzemelerin üretimine izin verilmiş olsa da bir firmanın her bir parça için ayrı ayrı
üretim kalıbı hazırlamasının mümkün olmadığını, ayrıca arazide yapılan otokorkuluk
sistem elamanlarının bahsedilen sebeplerden dolayı bulunamaması nedeniyle farklı
malzemelerle onarım yapıldığını, bunun da sistem özelliğini ortadan kaldırdığını; RAL
RG 620 standartlarının uygulandığı dönemde, her sistemin ağırlığının sabit olduğunu,
böylece çelik otokorkuluk sektöründe faaliyet gösteren teşebbüslerin eşit şartlar altında
ihaleye katılabildiklerini ancak son yıllarda Dernek üyesi firmaların kurumlara
performansa dayalı otokorkuluk ihalesi yapılmasını önerdiklerini, kurumların da bu
talepler doğrultusunda ihale yaptıklarını, firmaların daha fazla kazanabilmek adına
sistem ağırlıklarını yarı yarıya azalttıklarını, yurtdışından sistem belgelerini alamayan
otokorkuluk firmalarının ihalelere giremedikleri ve rekabetin ortadan kalktığını
belirtmiştir.
(87) (…..); CE belgesinin ihalelerde önkoşul olarak aranmasını takip eden yıllarda çelik
otokorkuluk pazarındaki ürün çeşitliliğinin arttığı ve bunun üzerine sektörde montaj-
demontaj yapan firmaların zor durumda kaldıkları, KGM tarafından ulusal çapta
belirlenecek ortak ürünün bu sorunun önüne geçeceği belirtilmiştir.
(88) (…..); ağırlıklı olarak otokorkuluk sektöründe üretim yapan firmalara montaj ve
demontaj işlerinde alt yüklenici olarak hizmet verdiklerini, Karayolları teknik
şartnamesinde TS EN 1317 standartlarına geçişten sonra montajını yaptıkları ürün
çeşitlerinin arttığını, ancak montaj-demontaj işlemlerinde herhangi bir aksama meydana
gelmediğini, bu artışın kendileri açısından teknik bir zorluk yaratmadığını belirtmiştir.
(89) (…..); firma olarak 1994 yılından günümüze kadar otokorkuluk montajı, tel çit montajı,
köprü ve viyadüklerdeki genleşme derzleri montajı ve tamirini yaptıklarını, CE sistemi
ile birlikte çok miktarda aynı performansa sahip ürün üretilerek montajlarının yapıldığını,
aynı performansa sahip her firmanın sisteminin farklı olması sebebiyle önümüzdeki
yıllarda kazalardan dolayı oluşacak hasarların tamirinin hem tamiri yapacak firmalar
hem işin sahibi idareler için büyük zorluk teşkil edeceğini, her sistemin imalatı,
malzemesi, montaj el kitabı farklı olduğundan kontrolü ve denetiminin zorlaşacağını,
18-44/702-344
23/126

malzemelerin ayrı ayrı temininin ek maliyetler yaratacağını, bu nedenlerle ortak
ürünlerin belirlenmesi ve çeşitliliğin en aza indirilmesi gerektiğini belirtmiştir.
(90) (…..); CE belgesi ve çelik otokorkuluk pazarındaki ürün çeşitliliğinin rekabeti
bozduğunu, ülkemizde test imkanının olmamasının CE sertifikasyonuna olan güveni
sarstığını, bu belirsizliğin ihale sürecinde ciddi fiyat farkı oluşmasına sebebiyet
verdiğini, CE belgesi sahibi firmaların kendi tasarımları olan ürünlerin mt/kg birimlerinin
klasik ürünlerden daha hafif olduğu ve bunun sisteme zarar verdiğini, sertifikasyon
firmalarının üretim yerlerinde yıllık denetim yaptıklarını, uygulama mahallerinde ise
herhangi bir denetimin yapılmadığı ve denetim zafiyetinin olduğunu, ülkemizde test ile
uygulama ürünleri arasında bir fark olup olmadığını test edecek bir merci ve
laboratuvarın olmadığını belirtmiştir. Ayrıca, firmaların üretim ve tasarım detaylarını
kendilerinin belirledikleri yeni tip otokorkulukların daha hafif malzemeden üretilmiş
olmaları sebebiyle, ray ve dikmelerin kolaylıkla hasar görebildiğini, CE belgeli ürünlerin
çeşitliliğinin de ayrı bir sorun teşkil ettiğini, mevcut durumda kullanılan bir otokorkuluğun
hasarlı bir bölümüne sadece ölçü detayları uyuşan fakat, bağlantı, dikme, dikme ray
birleşimi ve birim ağırlıkları farklı olan bir ürünün birleştirilmesi ve bu bileşenlerin üretici
her firmada farklı detaylara haiz olmasının daha sonraki onarımlarda sorun
oluşturduğunu belirtmiştir.
(91) (…..); 2013 yılında KGM’nin performansa dayalı otokorkuluk sistemine geçiş yapması
ile birlikte, her teşebbüsün kendi bağımsız tasarımı ile birlikte CE belgesi aldığını, bu
durumun da otokorkuluk bakım onarım aşamasını zorlaştırdığını, performansa dayalı
sistem öncesinde olduğu gibi birkaç tip veya tek tip ürünün kullanılmasının daha uygun
olduğunu belirtmiştir.
(92) (…..); CE belgesi zorunluluğu ile yurtdışında çarpışma testlerinin yaptırılması
gerektiğini, ancak bu testlerin maliyetlerinin çok yüksek olduğunu ve bu ücretleri
karşılayamayan firmaların sektör dışına itildiğini, sektörün birkaç firmanın kontrolünde
kaldığını, bunun önüne geçmek için tek tip ürün kullanılabileceği, öte yandan CE
belgesi zorunluluğunun yurtdışına büyük oranda döviz çıkışına sebebiyet verdiğini, TS
EN 1317 standartlarına göre üretilen ürün çarpışma testini geçtiği takdirde aynı
zamanda ürünün patentini de aldığı için diğer teşebbüslerin bu ürünü üretemedikleri ve
bakım ve onarımını da yapamadıklarını, CE belgesi şartı getirilmesinden sonra işlerin
3-4 kat arttığını, kendilerinin bulunduğu taraf bir yandan zorlamayla sektör dışına
atılmaya çalışırken bir yandan işlerin dört kat artırılarak sadece 3-4 firmada kaldığını,
bu firmalar ile diğer firmaların rekabet edemez hale geldiğini ifade etmiştir.
(93) (…..); 2011 yılı ile birlikte CE belgesi gerekliliği neticesinde yurtdışında çarpışma testleri
yaptırıldığını ancak sürekli ürün ve belge sınıfı değişikliğinden dolayı rekabet edemez
hale geldiklerini ifade etmiştir.
(94) (…..); CE belgesinin Avrupa standartlarına uyum için önkoşul olarak arandığını, ancak
bu belgelerin alınabilmesinde yurtdışından denetçilerin getirilmesi, çarpışma testlerinin
yaptırılması gibi ekstra maliyet kalemlerinin bulunduğunu, öte yandan montajı yapılan
CE belgeli otokorkulukların bakım ve onarım ihalelerinde de yine aynı teşebbüslerin
ihaleyi alması gibi sorunların bulunduğunu, bu gibi sorunların önüne geçmek adına
KGM tarafından belirlenecek bir ürünün tüm karayollarında kullanılmasının uygun
olacağını, otokorkuluk üretecek firmaların KGM’den üretim izin belgesi alıp TSE
tarafından denetlenmesinin daha uygun olacağını belirtmiştir.
(95) (…..); CE belgesinin ve çarpışma testlerinin TSE ve diğer kamu ve kuruluşlarında
yapılamamasının bir avantaja dönüştürüldüğünü, bu belgeleri elde edebilmek için bazı
teşebbüslerin Avrupa’daki test merkezleri ile kurdukları ikili ilişkiler sonucu CE
18-44/702-344
24/126

belgelerini kolay bir şekilde aldıklarını, bunun sonucunda kalitesiz ürünlerin ortaya
çıktığını, bu durumun önüne geçmek için Türkiye’de test merkezlerinin kurulması ve
karayollarında tek tip ürün kullanılması gerektiğini, teşebbüslerin CE belgesi kullanımı
adı altında ihalelere ortak girişim olarak girilmesinin önüne geçilmesi gerektiğini ifade
etmiştir.
(96) (…..); CE belgesinin önkoşul olarak aranmasının gereksiz olduğunu, RAL RG 620
standartlarında üretilen ürünlerin daha rekabetçi bir ihale ortamı yarattığını ve bu
nedenle tek tip otokorkuluk uygulamasına geçilmesi gerektiğini ifade etmiştir.
(97) (…..); KGM’nin 01.01.2011 yılına kadar RAL RG 620 ürünleri ile ihalelere çıktığını,
sistem ağırlıkları, sac nitelikleri, sac kalınlıkları ve montajda dikme çakma mesafelerinin
KGM tarafından belirlendiğini, performansa dayalı sisteme geçilmesi ile KGM’nin
mevcut RAL RG 620 sistemlerini revize ederek, sistemin hafifleyip daha az maliyet ile
aynı performans şartlarını taşıyan ürünler sayesinde tasarruf etmeyi planladığını, ancak
zamanla performansa dayalı sistemin hedeflenen amaçtan saptığını, yaklaşık 6 farklı
üründen oluşan otokorkuluk sistemlerinin sadece ray ve dikmeden oluşan, sac
nitelikleri kalınlıkları dikme boyları çakma mesafeleri farklı CE belgeleri de bulunan
değişik ürünlerin kullanılmaya başlandığını ifade etmiştir. (…..) ayrıca, Dernek
üyelerinin kendi aralarında sistem paylaşımları yaptıkları (ihale konusu sistem hangi
firmada daha hafif ise onun sisteminin kullanıldığını) ve bu sebeple hep avantajlı
durumda kaldıklarını, kendileri dâhil diğer firmaların herhangi bir sistem için fiyat talep
etmeleri durumunda piyasa koşullarının çok üzerinde fiyatlar verildiğini, 2017 yılı
sonuna kadar Karayolları Bölge Müdürlükleri’nin her bölge için, bu Derneğin
Avrupa’dan almış olduğu CE belgeleri ile üretilen ürünleri kullanmak zorunda kaldığını,
ülkemizin yollarında ürün çeşitliliğin oluşması ile büyük bir karmaşa oluştuğunu,
Karayollarının yol durumuna göre belirlenmiş tek tip ortak ürün kullanılması ile rekabeti
arttıracağı ifade edilmiştir.
I.3.2.4.2. CE Belgesi Kullanımına Yönelik Lisans Sözleşmelerinin İhalelere Giriş
Engeli Teşkil Edip Etmediği Yönündeki Görüşler
(98) (…..); RAL RG 620 uygulamalarına uygun çarpma testi belgeleri veya bu standartlara
uygun karayollarının belirleyeceği ürünlerin standart belgeleri ücretlerini ödeyen
firmalara üretim standartlarına uygun TSE belgeleri ile üretim yapma izninin sağlanması
gerektiğini; bu çerçevede sektöre ilişkin olarak KGM tarafından ihale edilecek işin
parçalar halinde ihale edilmesi ve böylelikle daha çok teşebbüsün ihaleye katılımının
sağlanması gerektiğini belirtmişlerdir.
(99) (…..) tarafından gönderilen yazılarda CE belgesinin kalite standartlarını korumak için
önemli olduğunu, bununla birlikte TSE, yerel meslek odaları ve/veya yerli kalite
değerlendirme kuruluşlarından alınacak yeterlilik belgeleri ile de ürün kalite
standardının sağlanması ve belgelendirilmesinin yapılabileceğini, CE belgesinin
alınması için yüksek maliyetli işlemler gerektiğini (çarpışma testi) bu nedenle pazara
giriş engeli oluştuğunu, bu belgelere sahip olmayan teşebbüslerin ihalelere katılım
gösteremediği, diğer taraftan her firmanın idareler tarafından yapılan ihalelerde talep
edilen sistemlere uygun CE belgesini sunduklarını, fakat idarelerin bu belgeleri
sözleşme veya işe başlama aşamasında talep etmesinin CE belgelerine sahip firmalara
ciddi derecede avantaj sağladığı ve bu durumunun rekabeti engellediği, Avrupa’dan
temin edilen farklı CE belgelerinin pazara giriş noktasında engel teşkil ettiğini, milli bir
CE belgesi ve buna bağlı uluslararası çarpma testlerinin yapılması ile belgenin daha
rekabetçi kullanımının sağlanacağını ifade etmişlerdir.
18-44/702-344
25/126

(100) Diğer taraftan, (…..) tarafından gönderilen yazılarda, bugüne kadar CE belgesinin
kullanımı ve lisanslanması ile ilgili olarak pazara giriş sorunu yaşanmadığı, CE
belgesinin veya üretim lisanslamasının pazara giriş engeli yaratmadığı, Avrupa
standartlarında üretim yapılabilmesi adına CE belgesinin gerekli olduğu ifade edilmiş
olup, (…..) tarafından gönderilen yazıda; CE belgesinin hukuki olarak ihalelerde bir
sorun teşkil etmediği ancak TOD üyesi olan teşebbüslerin lisans paylaşımı yoluna
gitmediği ve hatta diğer teşebbüslere ürün satışı yapmadığı iddia edilmiştir.
I.3.2.4.3. Teşebbüslerin Çelik Otokorkuluk İhalelerine Katılabilme ve Ürün
Geliştirmede Her Bir Ürüne İlişkin Gerekli Belgeye (Sertifika) Sahip Olabilmesinin
Önündeki Fiili ve Hukuki Engellere İlişkin Görüşler
(101) (…..) tarafından gönderilen yazılarda gerekli sertifikaları alabilmek için AB Onaylı
kuruluşlara yüksek meblağlar karşılığında test yaptırmak gerektiği, CE belgesi ve
sertifikasyon sürecinin uzun ve yüksek maliyetli olduğu, bu durumun önemli oranda
maliyet artışına neden olduğu için fiili bir engel teşkil ettiği ifade edilmiştir.
I.3.2.4.4. Karayolları Teknik Şartnamesi’nde TS EN 1317 Standardına Yer
Verilmesi ile Performansa Dayalı Sisteme Geçilmesi Hakkındaki Görüşler
(102) (…..) tarafından gönderilen yazılarda TS EN 1317 standardı ile performansa dayalı
sisteme geçilmesinin ürün çeşitliliğini arttırıp, bakım onarım işlerini olumsuz etkilediği ve
karayollarındaki bütünlüğü bozduğu, sisteme geçilmesindeki asıl amacın sistemin
hafifletilmesi ve maliyetlerin düşürülmesi olmasına karşın, her firmanın kazancını
arttırabilmek için ürünleri gereğinden fazla hafiflettiğini, ürünlerin kalitesinin azaldığını,
otokorkulukların güvenlik düzeylerinin düştüğünü, ayrıca bu sistem ile birlikte
yurtdışında test zorunluluğunun ortaya çıktığı, söz konusu test maliyetlerine
katlanamayacak firmaların pazarın dışında kaldığı ve hasar gören ürünün bakım ve
onarımının yine aynı firma tarafından yapılması zorunluluğu ile TOD üyesi
teşebbüslerin ellerinin daha da güçlendiği ifade edilmiştir.
(103) Bununla birlikte, (…..) performansa dayalı sisteme geçilmesi ile karayollarında ihtiyaca
göre üretim ve montaj yapılabilmesinin kolaylaştığını, performansa dayalı sisteme
geçilmesinin yerinde bir karar olduğunu, pazardaki ürün sayısında ve çeşidindeki
artışın pazarın rekabetçi gücünü artırdığını ve fiyatları düşürdüğünü, eski sistemin daha
ağır ve maliyetlerinin daha yüksek olması ve eski sistemde her yola uygun sistem
bulunmadığından bu standardın gerekli olduğunu ifade etmişlerdir.
I.3.2.4.5. Çelik Otokorkuluk İhalelerinde Ortak Girişim Olarak Yer Alınmasına
İlişkin Görüşler
(104) (…..) tarafından gönderilen yazılarda, TOD üyelerinin ihalelere tek tek katılım
sağlayabilecekken menfaatleri doğrultusunda ihalelere ortak girişim kurmak suretiyle
katıldıkları, TOD’un kurulması ile birlikte ihale bedellerinin iki katına çıktığı ve genellikle
tek teşebbüsün yapabileceği işlerin yine TOD üyesi firmalar tarafından ortak girişim
kurmak suretiyle alındığı, ihalelerdeki belge gereksiniminden dolayı TOD üyelerinin
sıklıkla ihalelere ortak girişim kurarak katıldıkları ifade edilmiştir.
(105) Bununla birlikte, (…..) tarafından gönderilen yazılarda performansa dayalı sisteme
geçilmesi ile birlikte ortak girişim kurulmasının kaçınılmaz olduğu, fiyat avantajını elinde
bulunduran firmaların bir araya gelmesinin ticari bir faaliyet olduğu, iş bitirme belgesinin
tek başına yeterli olmadığı durumlarda ortak girişim kurulabileceği ifade edilmiştir. Bu
kapsamda özellikle (…..) tarafından gönderilen yazıda teşebbüsün asıl faaliyet alanının
yol yapım işleri olmakla birlikte, üreticiden aldıkları otokorkuluğun montajı işini
yaptıklarını, incelenen dönemde 15 adet ortak girişimde bulunulduklarını, 14 ihaleye
18-44/702-344
26/126

KİSAN, bir ihaleye de Metin GÖKTAŞ ile ortak girişim kurarak katıldıkları ifade
edilmiştir.
I.3.2.4.6. İhalelere İlişkin Fiyat Tekliflerinin Hesaplanma Yöntemleri ve Temel
Maliyet Kalemleri Hakkında Bilgiler
(106) (…..) tarafından gönderilen yazılarda çelik otokorkuluk ihalelerinde maliyet kalemlerinin
sac için %65, çelik civata için %3, çinko için %20, işçilik için %5, genel üretim giderleri
için %4 ve finans giderleri için %3 olduğu, hesaplamada işin bulunduğu bölge,
malzeme miktarı ve montaj oranının da ayrıca değerlendirildiği, ihale şartnamelerinde
yer alan birim fiyat teklif cetvellerinde adı geçen kalemlere göre maliyet çalışması
yaparak ihalelere teklif sunulduğu, çıkan sonuca göre firmanın öngörülen kârı da
ekleyerek sahip olunan CE belgeli ürün ağırlığı ile çarparak ürün birim fiyatına ulaştığı
belirtilmiştir. Otokorkuluk imalatı yapmayan teşebbüsler ise üretici firmalardan teklif
aldıklarını, çelik otokorkuluk ihalelerinde poz tarifi, metraj, proje ve şartnameler
çerçevesinde ihtiyaç duyulan ürünün sektörde faaliyet gösteren farklı imalatçılardan
imalat ve montaj teklifi alınmak suretiyle ihalelere teklif sunulduğunu ifade etmişlerdir.


I.3.2.4.7. Çelik Otokorkuluk İhale Şartnameleri Teklif Cetvelinde Sık Karşılaşılan
Poz Numaraları Hakkında Bilgi
(107) (…..) tarafından gönderilen yazılarda eski sistem otokorkulukların bakım ve onarımı için
KGM’nin yayımladığı birim fiyat kitapçığındaki poz numaralarının kullanıldığı,
performansa dayalı sistemler için ise özel poz numaralarının kullanıldığı belirtilmiştir.
(108) (…..) tarafından gönderilen yazılarda; otokorkuluk ihalelerinde genellikle H1 ve H2
engelleme düzeyine sahip tek veya çift taraflı otokorkuluk sistemlerine ait özel poz
numaralarının yer aldığı, bu hususta en sık rastlanan ana kalemlerin KGM/3780/1
(otokorkuluk rayı yapılması), KGM/3780/2 (otokorkuluk dikmesi yapılması),
KGM/3780/3 (otokorkuluk bağlantı plakası yapılması) olduğu, performans sistemi ile
ilgili olarak en sık rastlanan poz numaralarının KGM/3782/20, KGM/3782/22,
KGM/3782/10, KGM/3782/12, KGM/3782/10 ve KGM/3782/20 olduğu ifade edilmiştir.
I.3.3. Dosya Kapsamında Teşebbüslerde Yapılan Yerinde İncelemelerde Elde
Edilen Belgeler
I.3.3.1. ÇEPAŞ’ta Yapılan Yerinde İncelemede Elde Edilen Belgeler
(109) Delil-1: 21.01.2015 tarihinde Le Meridien Otel İstanbul adresinde gerçekleştirildiği
anlaşılan TOD Toplantısı karar tutanağında aşağıdaki ifadeler yer almaktadır:
"Katılımcılar: [ALKA Yönetim Kurulu Başkanı] (…..) (ALKA), [ÇEPAŞ Genel Müdür
Yardımcısı] (…..) (ÇEPAŞ), [KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü] (…..) (KIRAÇ), [KİSAN
Yönetim Kurulu üyesi] (…..) (KİSAN), [ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı] (…..) (ŞA-
RA), (…..) [YİMTAŞ Proje Koordinatörü] (YİMTAŞ), (…..) ((…..)) (...)
4. ÇEPAŞ ve KIRAÇ'ın Antakya Galvaniz ile ürün paylaşımı ALKA/(…..) tarafından
eleştirildi. Antakya Galvanizin aynı talebi Yimtaş ve Kisan'a yaptığı onları geri
çevirdiği ifade edildi. ALKA'nın İspanyol arkadaşlara ilettiği sitemin kaynağının bu
olduğu anlaşıldı
5. Ürünlerin firmaların teknik ekipleri tarafından masaya yatırılarak derneğe bir ürün
ailesi oluşturulması KİSAN/(…..) Bey tarafından gündeme getirildi. Bu öneriye
KIRAÇ/(…..) Bey önce anlaşalım. Sonra ekipler çalışsın diye itiraz etti. Bir hafta
18-44/702-344
27/126

sonu iki gün evlerden uzak bir otele kapanalım. "Nasıl formüle edeceğiz karar
verelim" dedi.
Öneri uygun bulundu önümüzdeki hafta tarih kesinleştirilecek. 30 Ocak 1 Şubat 2015
konuşulmuştu ama ÇEPAŞ/(…..) programı nedeniyle toplantı sonrası 7-8 Şubat
2015 tarihi önerildi. Otel konusunda da önerilerimizi göndereceğiz."
(110) Delil-2: KİSAN Yönetim Kurulu Üyesi (…..) tarafından ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..),
ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..), ALKA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ALKA
hissedarı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..), KIRAÇ Otokorkuluk Sistem
Yöneticisi (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ŞA-RA Çalışanı (…..), YİMTAŞ
Proje Koordinatörü (…..) ve YİMTAŞ Çalışanı (…..) 24.09.2016 tarihinde "Pazartesi
Ankara Toplantı" konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir: "Sayın Meslektaşlarım, Cuma
toplantısından sonra Pazartesi Ankara Çepaş'ta toplantı yapılmasına karar verilmiştir.
26 Eylül, Pazartesi saat 16:00'nın size uygun olup olmadığını bildirmenizi rica ederim.
Saygılarımla"
(111) KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..) e-postayı aynı gün "Sayın Meslektaşlarım,
Pazartesi Çepaş'ın ev sahipliğinde yapılacak toplantının saati bizim için 18:00
uygundur." şeklinde yanıtlanmıştır. YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..) de yine aynı e-
postayı aynı gün "Bizim için de uygundur" şeklinde yanıtlamıştır.
(112) Delil-3: YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..) tarafından KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü
(…..), KIRAÇ Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..), ALKA Yönetim Kurulu Başkanı (…..),
ALKA hissedarı (…..), ŞA-RA Çalışanı (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..),
KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), YİMTAŞ Çalışanı (…..), YİMTAŞ hissedarı ve
Yönetim Kurulu başkanı (…..), ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) ve ÇEPAŞ Genel
Müdürü (…..)'ye 31.10.2016 tarihinde "Toplantı Talebi!!!" konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir: "Sayın Meslektaşlarım, Mevcut konularımızı değerlendirmek üzere
02.11.2016 çarşamba günü 11.00 de düzce fabrikamızda toplantı yapmamızı
öneriyorum. İyi çalışmalar."
(113) Bu e-postanın ŞA-RA Çalışanı (…..) tarafından 01.11.2016 tarihinde "Bizim için
uygundur" şeklinde yanıtlandığı görülmektedir.
(114) İlk e-posta KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..) tarafından tüm kullanıcılara iletilmek
üzere 12.11.2016 tarihinde aşağıdaki şekilde yanıtlanmıştır: "Sayın Meslektaşlarım,
(…..) ev sahipliğinde gerçekleştirdiğiniz toplantıya son anda çıkan sağlık sebebi ile
katılamadım bunun için üzgünüm mevcut konular ve ilerleyişimiz ile ilgili konuları
görüşmek üzere 21 Kasım Pazartesi sizleri Bursa'da ağırlamak isterim. Selamlar. (…..)
".
(115) Bu e-posta 14.11.2016 tarihinde ŞA-RA Çalışanı (…..) tarafından şu şekilde
yanıtlanmıştır: "(…..), bizim için uygundur. (…..)".
(116) Son olarak 16.11.2016 tarihinde YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..) e-postaya aşağıdaki
yanıtı vermiştir: "(…..), Toplantıya biz de katılacağız. İyi çalışmalar, (…..)".
(117) Delil-4: KIRAÇ Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..) tarafından ÇEPAŞ Genel Müdür
Yardımcısı (…..), KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), ALKA Yönetim Kurulu Başkanı
(…..), ŞA-RA Çalışanı (…..), ALKA hissedarı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü
(…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), YİMTAŞ hissedarı ve Yönetim Kurulu
başkanı (…..), ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..)"9 ve YİMTAŞ Çalışanı (…..) 26.12.2016
tarihinde "TOD Toplantısı 27.12.2016" konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir: "Sayın

9 YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..) olduğu değerlendirilmektedir.
18-44/702-344
28/126

Meslektaşlarımız; 27.12.2016 tarihinde gerçekleştirilecek TOD Toplantısı ile ilgili (…..)
iş programı nedeniyle Toplantının Eskişehir de olması taleplerini iletti bu konuda
görüşlerinizi belirtirseniz seviniriz. Daha önce konuştuğumuz toplantının Bursa da
olması idi konuyla ilgili görüşlerinizi bekliyoruz. (Bursa Toplantı Yeri: Yeni Yalova Yolu
9. km Asmerkez yanı Osmangazi-BURSA BAIA Otel Saat:11:00) (Eskişehir Toplantı
Yeri: Gelecek yorumlara göre belirlenecektir.) Saygılarımla."
(118) KIRAÇ Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..) aynı gün gönderdiği bir diğer e-postada
toplantının yerine ve zamanına ilişkin bilgilendirme yapmıştır: "Sayın Meslektaşlarımız;
Toplantı yeri olarak Eskişehir "The Merlot Otel" Hoşnudiye Mh. 738 Sk No:2,
Tepebaşı/26170 Eskişehir Saat:11:00"
(119) ALKA Yönetim Kurulu Başkanı (…..) e-postayı "Bize uygundur. Saat 7.30 trenine bilet
alıyorum" şeklinde yanıtlamıştır.
(120) Delil-5: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından ÇEPAŞ'ın İspanyol Ortağı
(…..)'da Güvenlik Birimi Direktörü olduğu anlaşılan10 (…..)'a ve ÇEPAŞ Genel Müdürü
(…..) 05.09.2016 tarihinde "TOD Common Product/ŞA-RA Meeting (TOD Ortak
Ürün/ŞA-RA Görüşmesi) konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
"Bugün ŞA-RA firmasından (…..)11 ziyaret ettim.
1. Ortak urun geliştirme konusunda AISICO12 modeli konusundaki
endişelerimizi paylaştım.
2. (…..) bu uyarılar için geç kalındığını ifade etti ve AISICO ile mutabakat
sağladıklarını ifade etti.
3. Sistemlerin testleri sırasında firmaları temsilen gözlemci ve hatta KGM
tarafından gözlemci olmasını istediklerini belirtti.
4. Herhangi bir manipülasyona izin vermeyeceklerini belirtti.
5. Bu ürünlere ihtiyaçları olduğunu ifade etti.
Perşembe günü KIRAÇ firmasından (…..) ile de görüşeceğim.
Bilgilerinize sunarım."
(121) İlgili e-posta aynı gün (…..) tarafından şu şekilde yanıtlanmıştır:
Tercüme: "Sayın (…..) uyarı için geç kalındığına yönelik sözlerinin, üstelik iki firma
bu girişimden dışlanmışken, TOD için kabul edilemez olduğunu düşünüyorum.
Başkaları adına değil kendi adlarına yaptıkları sürece istediklerini yapabilirler. Ancak
bu yönde alınacak her karar sonuçlarına katlanmak zorunda kalacaktır. Onlara
kalmış. Kimsenin emrivakilerini ya da şantajını kabul etmeyiz. Saygılarımla"
Orijinal Metin: "…"
ÇEPAŞ (…..) yanıtı ise şu şekilde olmuştur:
Tercüme: "Sayın ilgililer, AISICO ile bu girişim devam ederse, TOD bitecek ve
hepimiz geçmişe geri döneceğiz. ALKA ve ÇEPAŞ aynı görüşte. Üzülerek
belirtiyorum ki bu firmaların bu davranışları tamamen adil değil ve TOD'un dışında.
Teşekkürler ve saygılarımla"
Orijinal Metin: "…."

10 Söz konusu bilgiye Linkedin sitesinden ulaşılmıştır.
11 ŞA-RA (…..) olduğu değerlendirilmektedir.
12 İtalyan otokorkuluk vb. ürün üreticisi AISICO firması olduğu değerlendirilmektedir.
18-44/702-344
29/126

(122) ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından ÇEPAŞ'ın İspanyol Ortağı (…..)'da
Güvenlik Birimi Direktörü olduğu anlaşılan (…..)'a ve ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..)'ye
09.09.2016 tarihinde bu kez "TOD Common Product / Kıraç Meeting (TOD Ortak
Ürün/Kıraç Görüşmesi) konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
"08/09/2016 tarihinde Kıraç firmasından (…..)13 ile buluşarak ortak ürün projesi
konusunda değerlendirme yaptık.
- Ortak ürün geliştirme süreçlerinde özellikle sizin çok değerli ve önemli katkılarınız
olacağını belirttim.
- Bu sürecin herhangi bir üyeyi dışarıda bırakarak ilerlemesinin ortak ürün
projesinin sonlanması anlamına geleceğini görüştük.
- Prensiplerde her iki tarafta paralel düşünüyor.
- (…..) sizin deneyimleriniz ile bu sürece önemli katkılar sağlayabileceğinizi ifade
etti.
- AlSICO'ya fazla angaje olmuşlar.
- Bu birlikteliğin yarattığı sinerjinin sürmesi gerektiği ifade edildi.
- 22 veya 23 Eylül tarihlerinde yapacağımız toplantıya14 sizin katılıp
değerlendirmelerinizi paylaşabileceğini ifade ettim. Memnuniyetle karşıladı.
- Lütfen 22 Eylül 2016 öğleden sonra veya 23 Eylül 2016 tüm gün için İstanbul'da
yapılacak toplantıya katılıp katılmayacağınızı bildirir misiniz. Sizden gelecek
cevaba göre diğerlerini organize edeceğim."
(123) Söz konusu yazışmanın devam eden kısmı şu şekildedir:
“(…..): Tercüme: "Sayın (…..), TOD görüşmeleri için 22 Eylül'de İstanbul'da
gerçekleştirilecek toplantı için uygunum. (...) Tüm üyelerin katılması önemli. Genişçe
ve derinlikle tartışmalı ve atılacak adımlara karar vermeliyiz. Önerim her zaman
olduğu gibi TOD toplantıları için Gonen Hotel'i ayarlaman"
Orijinal Metin: "…" (…..): Tercüme: "Sayın (…..), tüm üyelere e-posta gönderdim.
Cevaplarını bekliyorum.(...)"
(…..): Tercüme: "Sayın (…..), Alka ok, Şa-ra ok, Yimtaş ok, Kıraç ok, Kisan
ulaşamadım belki ülke dışındadır mesaj attım."
(…..): Tercüme: "Sayın (…..), 23 Eylül 11:00-13:00".
(124) Delil-6: ÇEPAŞ Ticaret Müdürü (…..) tarafından ÇEPAŞ'ın İspanyol Ortağı Gonvarri
Steel Services'da Güvenlik Birimi Direktörü olduğu anlaşılan (…..) ve "Cepaş Üst
Yönetim" adlı e-posta grubuna, 14.01.2015 tarihinde "RE: Bursa tender prework
14/01/2015 (RE: Bursa ihalesi önçalışması 14/01/2015)" konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir: Tercüme: "Sayın (…..), Aşağıda Bursa ihalesinin sonuçlarını
bulabilirsiniz. Maalesef Kıraç kazandı.


13 KIRAÇ (…..) olduğu değerlendirilmektedir.
14 23 Eylül 2016 tarihinde gerçekleştiği anlaşılan toplantı olduğu değerlendirilmektedir.
18-44/702-344
30/126


KIRAÇ (…..) (…..)
ÇEPAŞ/GONVARI (…..) (…..)
ALKA (…..) (…..)
KİSAN/SAFEROAD (…..) (…..)
ANTAKYA/SAN (…..) (…..)
YİMTAŞ (…..) (…..)
Min Offer Level (Minimum Teklif Seviyesi) (…..) (…..)
(125) İlgili e-posta (…..)15 tarafından "Kıraç tekliflerini kim hazırlıyor? Nasıl bu kadar isabetli
teklif verebiliyorlar?" şeklinde yanıtlanmış, bu e-postaya cevaben ÇEPAŞ Ticaret
Müdürü (…..) aşağıdaki yanıtı yollamıştır:
"(…..),
Kıraç bence elinde sistem olduğu için değil, bizim fiyatımızı hesap ederek bu ihaleye
teklif verdi. Bizim dip fiyatlarımızı ise ICA ihalesine birlikte girdiğimizden biliyor. Bu
ihalenin%93 maliyetini oluşturan iki sistem var, H1 W4 ve H2W4, bu iki sistemin de
verebileceğimiz dip fiyatlan hesap edip bunun altında atmışlar.
Bu durumda öncelikle bizden sistem almak isteyebilirler, ve kurgularını buna göre
yapmış olabilirler. Bir gün önceki bakim ihalesini de çok agresif bir şekilde aldılar.
Kendi bölgeleri olan Bursa da ilişkileri kazanabilmek ve bölgeyi manupule edebilmek
adına bilinçli zararı göze aldıklarını düşünüyorum.
İkinci senaryo ise bir başka firmanın lisansı ile rekabet edecek ürünlere sahip
olabilirler. (İtalyan Tubosider). iyi çalışmalar dilerim."
(126) Son olarak bu e-posta (…..) tarafından aşağıdaki şekilde yanıtlanmıştır:
"Teşekkür ederim (…..),
Bu durumda Kıraç ile (resmi veya gayri resmi) ortak ise girme stratejisini
benimsemek isabetli olur görünüyor.
GMS'in Alka-Kisan-Cepaş üzerinden geliştirmek istediği çizgi başarılı değil
kanaatimce de olmaz.
Önümüzdeki hafta (…..)16,(…..)17 gene gelecekler İstanbul'a, ve dun (…..) ifadesine
göre rakip şirketlerle görüşmeler yapacaklar. Bunun içinde olmalı ve
yönlendirmeliyiz. Selamlar"
I.3.3.2. ALKA’da Yapılan Yerinde İncelemede Elde Edilen Belgeler
(127) Delil-7: ALKA Yönetim Kurulu Başkanı (…..) tarafından ÇEPAŞ Genel Müdür
Yardımcısı (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), ÇEPAŞ Çalışanı (…..), YİMTAŞ
hissedarı ve Yönetim Kurulu başkanı (…..), YİMTAŞ Çalışanı (…..), ŞA-RA Yönetim
Kurulu Başkanı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..), ÇEPAŞ Ticaret Müdürü
(…..) ve (…..) 22.08.2014 tarihinde "Acil Toplantı" konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir:
"Sayın Dernek Üyeleri, 21.08.2014 tarihinde 3.bolge Konya Baş mühendisi (…..) le
yapılan toplantı da (Çepaş firmasından (…..) de katıldı) (…..) Ray tipini A tipini

15 Şirket ile ilişkisi tespit edilememiştir.
16 İlk postada bilgi kısmında adı bulunan ve hem ÇEPAŞ'ın Yönetim Kurulu üyesi hem de ÇEPAŞ'ın
İspanyol ortağı (…..)'da Direktör görevinde bulunan (…..) olduğu değerlendirilmektedir.
17 İlk postada bilgi kısmında adı bulunan ve ÇEPAŞ'ın İspanyol ortağı (…..)'da Genel Müdür Yardımcısı
görevinde bulunan (…..) olduğu değerlendirilmektedir.
18-44/702-344
31/126

istemekle hâklı olduğunu bu konu ile ilgili olarak zeyilname yapmayacağını ifade etti.
Bölge mudur Muavini (…..) konu ile ilgileneceğini söyledi.
Yukarıda bahsedilen konu ile ilgili olarak ne yapacağımıza karar vermek için
27.08.2014 tarihinde saat: 14:00 de dernek merkezinde acil toplantı yapılması
gerektiğini düşünüyorum.
Katılımlarınızı bekliyorum. Ayrıca başka diğer acil konularımızı da konuşuruz diye
düşünüyorum. Saygılarımla"
(128) Cevap e-postalarında KİSAN ve ŞA-RA temsilcilerinin toplantıya katılacaklarını
bildirdikleri görülmektedir.
(129) Delil-8: "YILLIK FAALİYET RAPORU" başlıklı ve içeriğinden TOD'un 2016 yılı faaliyet
raporu olduğu anlaşılan belgede aşağıdaki ifadeler yer almaktadır:
"8. Birinci Teknik Komite toplantısı planlandığı şekilde 25 Şubat 2016 günü Dernek
Merkezimizde öğleden önce icra edilmiştir.
Toplantıya; (…..), Yönetim Kurulu Başkanı (…..) ve Genel Sekreter (…..) katılım
sağlamıştır. ...
… Firma Yetkinlikleri için hazırlanacak matris; Sn. (…..) ve (…..) tarafından
hazırlanacaktır.
Komitenin ilk raporunu 30 Nisan 2016; sonuç raporunu ise 31 Mayıs 2016
tarihlerinde yayımlaması planlanmıştır. Her türlü çalışma için Dernek Merkezi
kullanılabilecektir.
9. Dernek Tüzüğünün Değiştirilmesi;
Dernek tüzüğünde; kurucu üyelik, derneğe üye olmak isteyen adaylara iki kurucu
üye tarafından referans verilmesi, yine üye olmak isteyen bir adayın bir kurucu üye
tarafından reddedilmesi halinde üye olamaması, kavramlarının yer alması karara
bağlanmıştır. Çalışmanın hızlandırılması için Dernek Avukatlık bürosuna talimat
verilmiştir.
11. Antakya Galvanize üyelik başvurusunun alındığına dair yazı müracaat formları
ile birlikte 26 Şubat 2016 tarihinde iadeli taahhütlü olarak gönderilmiştir. Antakya
Galvaniz firmasından gönderilen ve firma bilgilerini içeren üyelik başvuru formları
taranarak üyelerimize incelenmesi amacıyla gönderilmiştir. …
32. 20.07.2016 Çarşamba günü saat 10:00'da Trafik Güvenliği Dairesi Başkanı (…..)
makamında ziyaret edilmiştir. Ziyaret; (…..) ve Genel Sekreter (…..) tarafından
oluşturulan bir heyet ile icra edilmiştir.
(…..) bu ziyarette ortak urun çalışmaları konusunda gelinen son durum hakkında
bilgi verilmiş, bir yol haritası çizilmesi konularından bahsedilmiştir. Faydalı bir
toplantı olmuş kendileri çalışmalara devam edilmesi ve bir taslak dosya
oluşturulmasını istemişlerdir.
Ziyarette görüşülen konulan değerlendirilmesi ve bu kapsamda çalışmaların
geliştirilmesi amacıyla 31'inci hafta [Ağustos'un ilk haftası] içerisinde toplantı
yapılması kararı alınmış ve üyelerimize bildirilmiştir.”
(130) Delil-9: TOD Genel Sekreteri tarafından KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), ALKA
çalışanı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı
(…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), KIRAÇ ortağı olduğu değerlendirilen (…..),
ŞA-RA çalışanı (…..), ÇEPAŞ çalışanı (…..), ANTAKYA GALVANİZ'in sahibi (…..), ÖZ-
18-44/702-344
32/126

İŞ METAL SAN.TİC.LTD.ŞTİ.18 (ÖZİŞ) çalışanı (…..) 03.01.2017 tarihinde "KGM
PROGRAM VE İZLEME D.BŞK.LIĞI ZİYARETİ" konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir: "Derneğimizi tanıtmak ve 2017 yılı birim fiyatları kapsamında görüşme
yapmak maksadıyla; 5 Ocak 2017 perşembe günü saat 11:00'da Program ve izleme
Daire Başkanı (…..) ile görüşme yapılacaktır. Yönetim Kurulu Üyelerimizin bilgilerine
sunulur. Saygılarımla..."
I.3.3.3. ŞA-RA’da Yapılan Yerinde İncelemede Elde Edilen Belgeler
(131) Delil-10: KIRAÇ Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..) tarafından, KİSAN Yönetim Kurulu
üyesi (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..) ve ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..)
'a 06.01.2017 tarihinde "ÜRÜN GELİŞTİRME SÜRECİ ANTAKYA GALVANİZ HK."
konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir: "Merhaba; Ürün geliştirme sürecimizle ilgili
Yimtaş firmasının Çarpışma Testlerine İstanbul Büyükşehir Belediyesinden yetkilileri
davet etmesi üzerine Belediye Çalışanları (Hocanın Eski Öğrencileri) (…..)'ı aramışlar
ve Roma'ya teste gideceklerini Türkiye'den 4 firmanın ortak ürün geliştirdiğini
söylemişler daha sonra (…..) Antakya Galvanizi arayarak 4 firmanın ürün geliştirdiğini
söylemiş, konuyla ilgili Yusuf Bey Serkan beyi arayarak bilgi istedi (…..) bey böyle bir
çalışmanın planlandığını ancak henüz hazırlık aşamasında olduğunu misafirleri olduğu
için çok müsait olmadığını söyleyerek konuyu kapattı. (…..) beye ortak bir dille cevap
verilmesi hususunda görüşlerinizi bekliyoruz."
(132) KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..) bu e-postayı şu şekilde yanıtlamıştır: "Merhaba, ben
Aisico sürecine dahil edip maliyetlerimizi düşürebiliriz diye düşünüyorum. Er veya geç
ürünleri elde edecektir kendisi fikrindeyim. Saygılarımla."
(133) Delil-11: (…..) tarafından KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..)19, ŞA-RA Yönetim Kurulu
Başkanı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..)’a gönderilen, bilgi kısmında
KIRAÇ Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..), ŞA-RA Çalışanı (…..) ve (…..)’ın
bulunduğu “Yeni ürünler – updating” konulu ve 23.02.2017 tarihli e-postaya aşağıda yer
verilmiştir:
“Merhabalar,
Yeni ürünlerle alakalı gelişmeleri tarafınıza aktarmak için yazmaktayım.
Dün H2 ürünlerimize ait bir test daha yapıldı fakat sonuç maalesef yine negatif.
Aisico materyalle alakalı sıkıntı olduğunu belirtiyor. Ekte bizden bir gün önce test
edilen başka bir firmaya ait H2 dikme ve bizim dikmemize ait THOR testi sonrası
fotoğrafı inceleyebilirsiniz. Dikmelerimizin anlaşılmaz şekilde kırıldığını belirtiyor ve
bundan sonra yapılacak şeyin dikmelerin kesinlikle İtalya da Alman veya İtalyan
rulolardan imalatı olması gerektiğini ekliyorlar.
Bir diğer konu da N2 ve H1 testlerine ait yapmamız gereken ödemeler... Geçen bu
iki testin ön ödemesi yapılmış fakat kalan ödemeleri henüz yapılmamış. Daha önce
her bir firmaya iletilen faturalarda belirtilen kalan ödeme bedellerinin en kısa
zamanda ödenmesi gerekmektedir. Bilginize”
(134) (…..) tarafından aynı taraflara gönderilen aynı tarihli e-postaya aşağıda yer verilmiştir:
“Sayın ilgililer, (…..) ile yapmış olduğum son telefon görüşmemizde kendisi 4 kere
tekrar edilip her seferinde malzeme problemi dolayısıyla başarısız olan bu testlerin
tekrarının mantıklı olmayacağını söylüyor. Teklifleri, ürünlerimize ait dikmelerin,

18 Söz konusu şirketin internet sitesinden, şirketin 1996 Sami DABLAN ve ANTAKYA GALVANİZ'in
sahibi Yusuf AKEMOĞLU tarafından kurulduğu bilgisine ulaşılmıştır.
19 YİMTAŞ (…..) olduğu değerlendirilmektedir.
18-44/702-344
33/126

(sadece dikmelerin) İtalya’da tekrar üretilmesi yönünde. Bir önceki mailimdeki görmüş
olduğunuz fotoğraftaki kırılmayan dikme Arcelor Mittal e aitmiş mesela.
Tedarikçilerinden fiyat almış ve bir test için kullanılacak dikme fiyatının (yaklaşık 50
dikme için) (…..) civarlarında olacağını belirtiyor. OK derseniz ben pazarlık yapmaya
çalışıcam fakat söz veremem diyor. Bildiğiniz üzere son gönderilmiş ürünlere ait
hammadde özel olarak seçildi ve değerler bakımından Aisico’nun istediği ölçülerdeydi.
Buna rağmen anlaşılamayan bu problemi yaşamaktayız. Dolayısıyla Kıraç olarak bu
teklifi kabul edip, eğer sorun Türkiye’den tedarik edilen S355 saclar ise bir an önce
çözülmesini arzuluyoruz. Yorumlarınızı bekler, iyi çalışmalar dilerim.”
(135) Bu e-postaya, KİSAN tarafından “Bizcede yaşanan durum çok enteresan fakat
ilerlemek gerekiyor, dolayısıyla dikmelerin İtalya’da üretilmesini kabul ediyoruz.”
şeklinde cevap verilmiş olup, YİMTAŞ ve ŞA-RA da, görüşün kendilerince uygun
olduğuna ilişkin e-posta göndermiştir.
I.3.3.4. KIRAÇ’ta Yapılan Yerinde İncelemede Elde Edilen Belgeler
(136) 15.08.2017 tarihinde KIRAÇ’ta yapılan yerinde incelemede Genel Müdür (…..) ve
Otokorkuluk Sistemleri Yöneticisi (…..) tarafından aşağıdaki hususlarda bilgi verilmiştir.
(137) 2013 yılında çelik otokorkuluk yapım işlerinde performansa dayalı sisteme geçildiği
ancak bu durumun doğurması muhtemel problemleri öngörerek Karayolları 7. Bölge
Müdürlüğü’ne KIRAÇ adına bir yazı yazıldığı, bahse konu yazının içeriğinde Türkiye’de
performansa dayalı sistemin uygulanmasının karayollarında çok fazla ürün çeşitliliğine
sebebiyet verebileceği ifade edilmiştir. Nitekim bu uygulamayı takip eden yıllarda
karayollarında çeşitli otokorkuluk tiplerinin uygulanmaya başlandığı, farklı otokorkuluk
tiplerinin hem görüntü açısından hoş durmadığı hem de bakım onarım gibi sıkıntıları
beraberinde getirdiği belirtilmiştir. TS EN 1317 standartlarında belirtilen standartları
sağlamasına rağmen karayollarında farklı yükseklik, farklı dikme aralığı, farklı kalınlıkta
ürünlere sebebiyet verdiği de belirtilmiştir. Ayrıca (…..), söz konusu ürün çeşitliliği
nedeniyle ortak ürünün artık ihtiyaç haline geldiğini, KGM’nin ortak ürün talebinde
bulunduğunu ancak bu projenin nasıl hayata geçirileceği konusunda kendilerine yol
gösterilmediğini ifade etmiştir.
(138) İhalelere çıkan idarenin zaman zaman Kamu İhale Mevzuatı çerçevesinde piyasadaki
teşebbüslerden piyasa bilgisi toplayarak yaklaşık maliyet hesaplayabildiğini ancak
ağırlıklı olarak ise idarenin kendi hazırlamış olduğu birim fiyatlar kitapçığına göre
ihalelerdeki yaklaşık maliyetin hesaplandığını belirtmiştir. İdarenin piyasa
oyuncularından piyasa bilgisi topladığı durumlarda hazırlanan yaklaşık maliyetin güncel
fiyatları az çok takip edebildiği ancak birim fiyat kitapçığına göre hazırlanan yaklaşık
maliyetlerin ise yıl içinde piyasa fiyatlarını takip edemediği, yaklaşık maliyetlerle ilgili en
önemli sorunun buradan kaynaklandığı ifade edilmiştir. Sene başında Çevre ve
Şehircilik Bakanlığı Yüksek Fen Kurulu bünyesinde hazırlanan rayiçler üzerinden
hesaplanan ve KGM tarafından yayımlanan birim fiyat kitapçığının piyasa dinamiklerini
takip etmesinin mümkün olmadığı, hammaddenin hem döviz bazında artışı hem de
döviz kurunun TL karşısında yükselişinin yaklaşık maliyette hesaplanan birim fiyatların
güncelliğini kaybetmesine ve istekliler tarafından ihaleye verilen tekliflerin yaklaşık
maliyete yaklaşmasına sebebiyet verdiği belirtilmiştir. KGM tarafından birim fiyatların
Ocak-Şubat-Mart-Nisan ayları arasında hazırlanıp yayımlandığı, bu kitapçık
hazırlanırken piyasa oyuncularından teklif alınmadığı ifade edilmiştir.
(139) KIRAÇ’ta yapılan yerinde incelemede aşağıdaki belgeler elde edilmiştir:
(140) Delil-12: CEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından alıcı kısmında (…..)
adresinin; bilgi kısmında KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), ŞA-RA çalışanı (…..), ŞA-
18-44/702-344
34/126

RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü
(…..)@, ALKA hissedarı (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..),
YİMTAŞ çalışanı (…..), ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..) ve (…..)’ın yer aldığı 22.05.2016
tarih ve “TOD Ortak Ürün Taahhüt” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“(…..),
Bildiğiniz üzere TOD Ortak ve Güveni Ürün Taahhütnamesi üyelerimiz tarafından
imzalanmıştır.
Buna göre önümüzdeki günlerde kurulma işlemleri süren ÇELİK OTOKORKULUK
VE YOL GÜVENLİK SİSTEMLERİ DERNEĞİ İKTİSADİ İŞLETMESİ bu
taahhütnamenin lisans haklarının toplanması ve hakkedenlere dağıtılmasını TOD
adına yürütecektir.
Ekteki sözleşmeyi bu açıdan değerlendirmenizi rica ediyoruz. Salı gününe
(24/05/2016) kadar sonuçlandıralım lütfen.
İyi çalışmalar, (…..)”
(141) E-postanın ekinde yer alan sözleşmede şu hükümler yer almaktadır:
“ SÖZLEŞME
İş bu Sözleşme; … ÇELİK OTOKORKULUK VE YOL GÜVENLİK SİSTEMLERİ
DERNEĞİ İKTİSADİ İŞLETMESİ ... ile ALKA SANAYİ İNŞAAT VE TİCARET A.Ş. ...
arasında aşağıda yazılı şartlarla tanzim ve imza edilmiştir.
DERNEK Üyelerinin; ... ortak ürün havuzu oluşturulmasını sağlamak gayesiyle imza
altına aldıkları taahhütname ... bu sözleşmenin değişmez ekidir.
1. SÖZLEŞMENİN KONUSU
ALKA’nın sahip olduğu 16 Adet Otokorkuluk Sisteminin Çarpma Testlerinin Kullanım
Haklarını, Dernek Üyelerinin kullanımına vermesi ve bu ürünlerin Kullanım
Haklarının karşılığı olan (…..)nun İKTİSADİ İŞLETME tarafından ALKA’ya
ödenmesidir.
2. ALKA’NIN VECİBELERİ
ALKA, Dernek Üyeleri’nin EK1 Listede yazılı 16 ürüne ait CE Sertifikalarını
alabilmelerini sağlamak için Test Raporlarının Kullanım Haklarını verdiğine dair
gerekli belgeleri DERNEK’e verecektir.
3. İKTİSADİ İŞLETMENİN VECİBELERİ
İKTİSADİ İŞLETME, TAAHÜTNAME’de yazılı şekilde üyelerden Lisans bedeli
ödemelerini tahsil ederek ALKA’ya (…..) ödeme yapacaktır. Bu ödeme
tamamlandıktan sonra 16 ürünün Test Raporlarını Kullanma hakkı geri dönülemez
olarak DERNEK’in olacaktır.
… iş bu sözleşme … 06.2016 tarihinde …taraflarca imza edilmiştir.
Çelik Otokorkuluk Ve Yol Güvenlik Sistemleri Derneği
Ek: 1. Dernek Ortak Ürün Listesi ve ekleri (8 sayfa)
2. Ortak ürün listesi ürün lisans ve belge numarası LİSTESİ (1 sayfa)”
(142) Delil-13: Delil-12’de yer alan e-postaya cevaben, KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..)
tarafından alıcı kısmında CEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) ve (…..) adreslerinin;
bilgi kısmında KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), ŞA-RA çalışanı (…..), ŞA-RA
18-44/702-344
35/126

Yönetim Kurulu Başkanı (…..), , ALKA hissedarı (…..), YİMTAŞ Proje
Koordinatörü (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..), ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..), KIRAÇ
Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..)’ın yer aldığı 02.06.2016 tarihli “RE:TOD Ortak Ürün
Taahhüt” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“(…..),
Bilginiz üzere iş ajandam çok yoğun o yüzden geç verdiğim yanıt için sizin ve tüm
meslektaşlarımın anlayış ile karşılayacağını umut ediyorum.
… 4.Sözleşme kapsamında bahsettiğimiz tüm ürünlerin lisans numarası ve belge
numarasını ekleyelim buda ileride yanlış anlaşılmasın yoksa ben (…..) daha
rekabetçi ürünleri verecekti vermedi bunların kg ağır diye dava açıp ödediğim parayı
geri alırım  Bugün gelemedim (…..) de takılamadım  bununla açığı kapatalım
biraz 
… 6.Daha önce telefonda dile getirdiğim iki imza ile yetkilendirelim. …
Sevgi ve Selamlarımla”
(143) Delil-14: ŞA-RA çalışanı (…..) tarafından Delil-13’te yer alan e-posta şu şekilde
yanıtlanmıştır: “Sn.Meslektaşlarım, (…..) notlarına ek olarak; ilgili belgelerin yurtdışında
da kullanımı için 3 yıl sonra Dernek tarafında gerekli izinlerin verilmesi ile ilgili bir
değerlendirme yapılmıştı. Bu konuyu bu noktada taahhütnameye eklemek faydalı
olabilir düşüncesindeyim. Görüşleriniz için bilgilerinize sunarım.”
(144) Delil-15: ŞA-RA çalışanı (…..) tarafından alıcı kısmında ÇEPAŞ Genel Müdür
Yardımcısı (…..), KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), KİSAN çalışanı (…..), ŞA-RA
Yönetim Kurulu Başkanı (…..), @, ALKA hissedarı (…..), YİMTAŞ
Proje Koordinatörü (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..), ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..), KIRAÇ
Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..); bilgi
kısmında (…..) ve TOD Genel Sekreteri (…..) adreslerinin yer aldığı 07.06.2016 tarihli
“RE: TOD Ortak Ürün Taahhüt CE belgelerinin alınması” konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir:
“Sayın Meslektaşlarım,
Aşağıdaki konular için taahhütnameye gerekli maddelerin eklenmesi gerektiği
düşüncesindeyim.
1) Taahhütname imza altına alındıktan sonra ALKA bu ürünler için başka hiçbir
firmaya veya kuruluşa veya kişiye, DERNEK onayı olmadan Iisans kullanım hakkı
verememeli düşüncesindeyim.
2) Lisans kullanım hakkı ödeme tamamlandıktan sonra değil, taahhütname imzası ile
Dernek'e geri dönülemez olarak devredilmeli kanaatindeyim. (Toplantıda (…..)
gerekli detay bilgilendirmeyi yapacaktır.)
Son olarak yurtdışı kullanım konusunda daha önce aktardığım konunun (3 yıl sonra
yurtdışı dahil kullanım hakkı verilmesi.) toplantıda görüşülmesinin gerektiğini
hatırlatmak isterim.
Saygılarımla, (…..)”
(145) Bu e-postanın KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..) tarafından 07.06.2016 tarihinde
“…(…..) tüm yazdıklarına katılıyor ve destekliyorum. Bu 3 maddenin eklenmesini ben
de uygun buluyorum yarın bu süreçleri bitirelim önümüze bakıp hızlı ilerleyelim….”
şeklinde yanıtlandığı görülmektedir.
18-44/702-344
36/126

(146) Yukarıdaki iki e-postaya cevaben KİSAN’dan (…..) tarafından 07.06.2016 tarihinde
“...(…..) de hemfikir olduğu üzere (…..), belirtiş olduğu 3 maddenin taahhütname
kapsamında yer alması gerektiğini düşünüyoruz.” şeklinde e-posta gönderilmiştir.
(147) Delil-16: CEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından alıcı kısmında KİSAN
Yönetim Kurulu üyesi (…..), KİSAN çalışanı (…..), ŞA-RA çalışanı (…..), ŞA-RA
Yönetim Kurulu Başkanı (…..), (…..)@, ALKA hissedarı (…..), YİMTAŞ
Proje Koordinatörü (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..), ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..), KIRAÇ
Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..) ve (…..);
bilgi kısmında (…..),(…..) ve TOD Genel Sekreteri (…..)’ün adreslerinin yer aldığı
06.06.2016 tarihli “TOD Ortak Ürün Taahhüt CE belgelerinin alınması” konulu
aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“Sayın Meslektaşlarımız,
Katkılarınız doğrultusunda düzenlemeler yapıldı.
Bundan sonra bütün bu süreçleri bu hafta bitirmek üzere:
1.İktisadi İşletme tescil edilecektir. ((…..)-07/07/2016)
2.İktisadi İşletme ile Alka arasında sözleşme imzalanacaktır. ((…..) 08/08/2016-
Çarşamba)
3.CE Belgeleri için deklarasyon ALKA tarafından İktisadi İşletmeye sunulacaktır.
((…..) 08/08/2016-Çarşamba)
4.CE belgeleri için firma yazıları firmalara sunulacaktır. ((…..) 08/08/2016-
Çarşamba)
Görevli üyelerimizin teyidini rica ediyoruz.
Bu nedenle Çarşamba günü yapılacağımız çalışmanın geç saatlere kadar
uzayacağınızı düşünerek planlamanızı yapmanızı rica ediyoruz.
İyi çalışmalar, (…..)”
(148) Delil-17: ALKA Yönetim Kurulu Başkanı (…..) tarafından alıcı kısmında ÇEPAŞ Genel
Müdür Yardımcısı (…..); bilgi kısmında (…..), ŞA-RA çalışanı (…..), ŞA-RA Yönetim
Kurulu Başkanı (…..), ALKA hissedarı (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..),
YİMTAŞ çalışanı (…..), ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..), KIRAÇ Otokorkuluk Sistem
Yöneticisi (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..), ve TOD Genel Sekreteri
(…..)’ün adreslerinin olduğu 10.06.2016 tarihli “RE: TOD Ortak Ürün Taahhüt CE
belgelerinin alınması.” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir: “(…..) Önümüzdeki
hafta toplantı için bana uygın günler çarşamba ve daha sonrasıdır. İyi çalışmalar”
(149) Delil-18: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından alıcı kısmında ŞA-RA
Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ŞA-RA çalışanı (…..), KIRAÇ Otokorkuluk Sistem
Yöneticisi (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..), bilgi kısmında ÇEPAŞ çalışanı
(…..), ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..) olmak üzere 20.06.2016 tarihli FW: TOD Ortak Ürün
Taahhüt” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“(…..),
Firmamızın İspanya’da bulunan AR&GE merkezinden gelen çalışmayı öncelikle
sizlerle paylaşmak istiyoruz.
(…..) tasarım yaklaşımındaki notlar şöyle: …
(Özetle bu çalışmada “güvenli seviye”yi önemsediğini belirtmektedir.)
18-44/702-344
37/126

Ekte görüleceği üzere, yapılacak çalışmanın ürün geliştirme ve test tutarlarına ayrıca
ürünlerin bedeli, nakliyesi ve montaj bedeli eklenmesi gerekecektir.
Değerlendirmenize sunuyoruz.”
(150) KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..) tarafından bu e-posta şu şekilde yanıtlanmıştır:
“(…..), Öncelikle çalışmanız için teşekkür ederim belirlenmiş olan ağırlıklar gerektiğinde
rekabet edecek ağırlıklar değil bizim ar-ge departmanı da bazı test merkezlerinden
hedef kilo vererek tasarım dahil fiyat istedi bu hafta sonuna tüm teklifler gelmiş olr
hepsini birlikte yeniden değerlendirmeye alırız. Selamlar,”
(151) Delil-19: Delil-18’de yer verilmiş olan, KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..) tarafından
gönderilen e-postaya cevaben ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından alıcı
kısmında KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..),
ŞA-RA çalışanı (…..), KIRAÇ Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..); bilgi kısmında (…..),
ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..) ve (…..) olmak üzere 20.06.2016 tarihli “RE:TOD Ortak
Ürün Taahhüt” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“(…..),
Teşekkürler. Maliyet ile ilgili olarak (…..) gelen son mesajı paylaşmak istiyoruz.
‘Fiyatta şunları ekledik: EN 1317-2’ye göre çarpma testleri, EN 1317-5E göre
malzeme analiz raporları, montaj ve demontaj, prototiplerin üretimi ve sevki, bunun
yanı sıra ARGE ve teknik çalışmalarını yaklaşık tahminleri (çizimler, malzeme
listeleri, EN 1317-5’e göre teknik açıklamalar ve montaj manuelleri). Bu son fiyatlar
(ARGE ve Teknik ile ilgili) tahmini ve minimum değerlerdir ve projenin gelişimine
göre artabilir.’ İyi çalışmalar dileriz.”
(152) Delil-20: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından KİSAN Yönetim Kurulu
üyesi (…..), ALKA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ALKA hissedarı (…..), KIRAÇ Ortağı
ve Genel Müdürü (…..), KIRAÇ Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..), ŞA-RA Yönetim
Kurulu Başkanı (…..), ŞA-RA çalışanı (…..), YİMTAŞ hissedarı ve Yönetim Kurulu
başkanı (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..) ANTAKYA
GALVANİZ firmasının sahibi (…..) ve ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..)’ye olmak üzere
23.03.2017 tarihinde “Nisan Ayı Bütçe değerlendirmesi” konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir: “Sayın Meslektaşlarımız, Nisan ayı bütçesini, ödemelerimizi ve rekabet
kurumu ile yapılan görüşmeyi değerlendirmek üzere 28 Mart 2017 Salı günü toplantı
düzenlemeyi öneriyorum. Ulaşım kolaylığı açısından İstanbul Sabiha Gökçen ISG
airport oteli ya da Ankara'yı öneriyorum. Hava şartları uygun, (…..) daha önce yaptığı
daveti de değerlendirebiliriz. Lütfen yer ve saat konusunda önerilerinizi paylaşınız. İyi
çalışmalar. Saygılarımızla.”
(153) Delil-21: Delil-20’de yer verilen “Nisan Ayı Bütçe değerlendirmesi” konulu e-posta
KIRAÇ Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..) tarafından şu şekilde yanıtlanmıştır: “Sayın
Meslektaşlarımız, 28.03.2017 Salı Günü saat 10:00 da Bursa'da gerçekleştirilecek
toplantı için toplantı yeri Baia Bursa Hotel Yeni Yalova Yolu 9.km Asmerkez yanı
Osmangazi – BURSA Saygılarımla”
(154) Delil-22: (…..) adresinden alıcı kısmında ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), bilgi
kısmında KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..)’un yer aldığı 06.05.2017 tarihli “Yeni
itiraz” konulu e-postanın ekinde (…..)-Şa-Ra Enerji İnş. Tic. ve San. A.Ş. İş Ortaklığı
(…..) tarafından Kamu İhale Kurumuna yapılan (…..) şikâyet başvurusu bulunmaktadır.
Başvuruda aşağıdaki ifadelere yer verilmiştir:
“ KAMU İHALE KURUMUNA
18-44/702-344
38/126


İTİRAZEN ŞİKAYET KONUSU İŞLEM VE ŞİKAYET NEDENLERİ:
…. (…..) karar verilmesini arz ederiz.”
(155) Delil-23: (…..) adresinden alıcı kısmında (…..); bilgi kısmında KIRAÇ Ortağı ve Genel
Müdürü (…..) olmak üzere 10.07.2017 tarihli “Ürün paylaşımı sözleşme taslağı” konulu
aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“(…..) merhaba,
Telefonda da görüştüğümüz üzere ekte sizlere Antakya Galvaniz ile belge
paylaşımımız için hazırlanmış sözleşme vardır.
Bizim şu ana kadar belirlemiş olduğumuz taslak maddeler aşağıdaki gibidir:
 Ürün ve belgelerin 4 ana üreticinin onayı haricinde Antakya Galvaniz tarafından
bir başka parti ile paylaşılması veya başka bir tesiste imalatı durumunda, Antakya
Galvaniz 4 ana üreticinin her birine (…..) tazminat ödeyecektir.
 Ürün ve belgeler için Antakya Galvaniz'e ait CE belgesi ve test raporları
düzenlenmeyecektir. Bunun yerine ekteki dosyada belirtilen "Sistem Dağılımı" na göre, 4
ana üreticinin CE belgelerinde Antakya Galvaniz "Onaylı İmalat Tesisi" olarak
listelenecektir. CE belgelerinde yapılacak olan revizyon kaynaklı oluşacak maliyetler
Antakya Galvaniz tarafından karşılanacaktır.
 Antakya Galvanizin imalat haklarına kavuşabilmesi için Aisico veya Aisico onaylı bir
kuruluş tarafından Fabrika Üretim Kontrolü (FPC) gerçekleştirilecek olup bu maliyetler
Antakya Galvaniz tarafından karşılanacaktır.
 Aksi belirtilmedikçe, her üreticide olduğu gibi, Antakya Galvaniz imalat haklarının
sürekliliğini sağlayabilmesi için Aisico veya Aisico onaylı bir kuruluş tarafından yılda en az
bir kez Fabrika Üretim Kontrolü'ne (FPC) tabi tutulacak ve bu denetleme sonucunda
uygunluk alması gerekecektir.
İncelemenizi rica ederim. İyi çalışmalar. Saygılarımla,/Kind regards,
(…..)”
(156) Delil-24: Delil-23’de yer alan e-postaya cevaben (…..) tarafından alıcı kısmında (…..),
bilgi kısmında KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..) yer aldığı 12.07.2017 tarihli
“RE:Ürün paylaşımı sözleşme taslağı” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir: “(…..)
Merhaba, Antakya Galvaniz ile imzalanacak olan sözleşmeyi inceledim, ekte
düzenlenmiş halini bulabilirsiniz. Telefonda görüşmüş olduğumuz hususlarla ilgili olarak
(stok bulundurulması, rekabet gibi) yapılabilecek muhtemel eklemeleri yarın geldiğimde
değerlendirerek sözleşmeyi son hale getirebiliriz. …”
(157) (…..) tarafından gönderilen 13.07.2017 tarihli “Sözleşmenin son hali ektedir.” şeklindeki
e-posta ve bu e-postanın eki bulunmaktadır. Aşağıda kararın “ŞA-RA-KIRAÇ-KİSAN-
YİMTAŞ ile TSL ve AISICO Arasında Yapılan İşbirliğine Yönelik Değerlendirme”
bölümünde “Üretim Lisans Sözleşmesi” hükümlerine detaylı olarak yer verilmiştir.
“ÜRETİM LİSANSI SÖZLEŞMESİ
Bu Sözleşme, … KIRAÇ GALVANİZ …, … KİSAN İNŞAAT …, … YİMTAŞ
MÜHENDİSLİK …. ve…ŞA-RA ENERJİ … ( “Lisans veren” ) ile diğer tarafta ...
ANTAKYA GALVANİZ … … ( “Lisans alan”) arasında aşağıda yazılı şartlar dahilinde
akdedilmiştir. …
18-44/702-344
39/126

1-Genel Hükümler
İşbu lisans sözleşmesi, …Test Merkezi … ile Lisans veren arasında EN 1317-2:2010
standardına göre 13 farklı ürün grubu için çarpışma testlerinin gerçekleştirilmesi
üzerine … otokorkuluk ürün lisanslarında Lisans alan’ın imalat tesisinin onaylı imalat
tesisi olarak eklenmesi ile alakalı koşul ve şartlan içerir…
… 4- Lisans bedeli
4.1.Lisans alan, bir kereye mahsus olarak Lisans veren olarak anılan dört firmanın
her birine (…..) olmak üzere toplamda (…..) tutarında ödeme yapacaktır. …
12- Lisansa konu ürünlere ait CE belgeleri ile ilgili şartlar
12.1. Lisans konusu ürünlere ait CE Belgeleri Lisans veren adına düzenlenecek
olup, bu belgelere Lisans alan’ın Onaylı İmalat Tesisi olarak eklenmesi amacıyla
yapılacak revizyonlar ile oluşacak maliyetler Lisans alan tarafından karşılanacaktır.
… … İşbu sözleşme 6 sayfa ve 17 maddeden ibaret olup, taraflar arasında
06.07.2017 tarihinde imzalanmıştır.”
(158) Delil-25: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından alıcı kısmında ŞA-RA
Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ŞA-RA çalışanı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü
(…..), ALKA hissedarı (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..),
KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..), bilgi kısmında (…..)
adresinin yer aldığı 03.05.2016 tarihli “RE: TOD Ortak ve Güvenli Ürün Projesi KGM
toplantısı/ İmzaya Açılan Hali” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir: “(…..).”
(159) (…..) tarafından (…..) 11.05.2016 tarihli ve “FW:Ortak Ürün Taahhüt” konulu e-
postada “Sayın ilgiler, Ortak Ürün için imzalanan taahhütnameler ektedir.” ifadesi
görülmektedir. Bu e-postaya binaen ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından
ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ŞA-RA çalışanı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel
Müdürü (…..), ALKA hissedarı (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), YİMTAŞ
çalışanı (…..), KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..) ve (…..)
11.05.2016 tarihinde “FW:Ortak Ürün Taahhüt” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“Değişiklik bilgi birinci sayfada Kisan ile ilgili ibaredir.”
(160) Aşağıdaki Taahhütname hükümlerine kararın “TOD Bünyesinde Hazırlanan
Taahhütname’ye İlişkin Değerlendirme” bölümünde detaylı olarak yer verilmiştir.
TAAHHÜTNAME
“1-) Taahhütnamenin Konusu
2-) Taahhütnamenin Kapsamı
Dernek üyesi kurucu firmalar … mevcut yasal düzenlemeler ve uygulamalar
kapsamında; CE işareti … taşıyan ürünleri piyasaya sunmaktadırlar….
4-) Derneğin Taahhütleri
Dernek;
1. Ortak ürün havuzu geliştirilmesi için çalışmayı seçtiği ürünlerle alakalı olarak
üyelerine gerekli bildirimlerde bulunmayı,
2. …Seçilen ürünler için; EK-1 de yer alan bedelleri kuracağı Telif Komisyonu
vasıtasıyla üyelerinden toplamayı, .... Kabul ve taahhüt eder.
5-) Telif Hakkı Bedelinin Belirlenmesi, Ödemeler ve Ortak AR&GE Çalışmaları
18-44/702-344
40/126

Dernek kurucu üyeleri EK-1 de belirtilen ve EN 1317 standartlarına uygun
performans sınıfı ürünleri arasından seçim yapmasına izin vermiş olup, bu ürünlere
ilişkin olarak araştırma geliştirme maliyetleri (ürün bedeli) aynı şekilde EK-1 de
gösterilmektedir.
…. iş bu taahhütname 05.05.2016 tarihinde ... imzalanmıştır”.
(161) Delil-26: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından ŞA-RA Yönetim Kurulu
Başkanı (…..), ŞA-RA çalışanı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..),
(…..)@, ALKA hissedarı (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..),
YİMTAŞ çalışanı (…..), KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), ÇEPAŞ Genel Müdürü
(…..) ve (…..) adresine 26.04.2016 tarihinde “TOD Ortak ve Güvenli Ürün Projesi KGM
toplantısı” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir: “Sayın Meslektaşlarımız, (…..) 04
Mayıs 2016 Çarşamba günü saat 14:00'de Ortak ve Güvenli Ürün Projesi konularında
görüşmek üzere bizi toplantıya çağırdı. Katılımcı olabilecek meslektaşlarımızın
katılması yerinde olacaktır. Saygılarımızla.”
(162) Delil-27: (…..) adresinden ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) olmak üzere
25.04.2016 tarihinde “TOD Ortak ve Güvenli Ürün Projesi” ” konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir:
“İyi günler,
Toplantıda belirtilen hususlara taahhütname içeriğinde yer verilmeye çalışılmış olup,
değerlendirmeleriniz için ekte gönderilmektedir.
1-) Kullanılan ortak ürünün eksik beyan edilme ihtimali ile ilgili olarak 5. maddeye;
"Kullandıkları ürünü eksik yada gerçeğe aykırı beyan eden ve ödemeleri eksik
yaptığı anlaşılan Dernek üyesi, bahse konu davranışı dolayısıyla (…..) cezai şart
ödemeyi şimdiden kabul, beyan ve taahhüt eder. Ayrıca Dernek derhal
taahhütnameye aykırı davranışta bulunan bu üyeyi ihraç ederek ürünlerin kullanım
hakkını iptal edecektir." İfadesi eklenmiş,
2-) Mali-Hukuki ve Ticari Sorumluluk Başlıklı 6. madde taahhütname içeriğinden
çıkarılmış,
3-) Paylaşımlarla alakalı olarak 6. maddede (eski 7. madde) açıklamaya gidilerek
"3. kişi konumunda bulunan firmalar ile ürünün CE işareti ile etiketlenmesine yol
açacak şekilde paylaşmayacaktır." ifadesi eklenmiş,
4-) Derneğin sona ermesi halinde yapılacak olan tasfiyenin tüzüğün 52. maddesine
göre yapılacağı hususu … Tahhütname kapsamındaki hakların nereye devredileceği
genel kurul tarafından belirlenecektir. Genel kurulda bu yönde bir karar alınamazsa
amacı derneğin amacına en yakın olan derneğe bu haklar devredilecektir.İyi
çalışmalar”
(163) Delil-28: Derneğin Olağanüstü Genel Kurul toplantı yapmasının kararlaştırıldığı
23.03.2016 tarihli Yönetim Kurulu kararı.
(164) Delil-29: KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..) tarafından (…..) 30.03.2016 tarihinde
gönderilen “FW:FW: TAAHHÜTNAME/SON HALİ” konulu e-postanın ekinde yer alan
“EK1-TOD ÖNERİLEN OTK ÜRÜN LİSTESİ.XLSX.” eki. E-postanın ekinde yer alan
ürün listesi dosya içeriğinde yer almaktadır.
(165) Delil-30: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından (…..), KİSAN Yönetim
Kurulu üyesi (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü
(…..), ALKA hissedarı (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ŞA-RA çalışanı
18-44/702-344
41/126

(…..), YİMTAŞ çalışanı (…..) ve ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..) 25.02.2016 tarihinde
“RE:FW:TAAHHÜTNAME/SON HALİ” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“Sayın Meslektaşlarımız,
… Gözden kaçan bir nokta olmaması için öncelikle aldığımız kararları bir kez daha
özetlemek istiyorum.
1. Ürün bedellerinin toplanmasında; tüm tipler için ortak bir birim bedel
belirlenmesini (Örneğin 2,00 €/metre).
2. Toplam bedelin toplanmasında ürün ayrımı yapmadan devam edilmesinin
uygun olacağı. Örnek sadece 1.000.000 metre H1W4 tipi ürün bile üretilse, toplam
arge bedelinin bu yöntem ile karşılanarak ürünü paylaşan firmaya ve dernek arge
fonuna bir an önce katkı sağlanmasının uygun olacağı.
3. Ödemeler konusunda iki seçeneğin bir sonraki toplantıda sonuçlandırılmasına.
4. Ürünlerin TOD’a devri yapılacak. TOD üyelerine kullanma izni verecek. Üyeler
üyelikten ayrılmaları ile bu yetkileri düşecek.
Değerlendirmenize sunarız. Saygılarımızla.
@(…..) hukuki açıdan kontrol edilmesini rica ediyoruz.”
(166) Delil-31: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından (…..), KİSAN Yönetim
Kurulu üyesi (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü
(…..), ALKA hissedarı (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ŞA-RA çalışanı
(…..), YİMTAŞ çalışanı (…..) ve ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..) 30.03.2016 tarihinde
“TOD Ortak ve Güvenli Ürün Projesi” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“Sayın Meslektaşlarımız,
… Lütfen incelemeleri en kısa zamanda tamamlayıp görüşlerinizi bildiriniz.
Daha iyi anlaşılması için son durumu özetliyorum.
- Ortak ürün projesi ile ilgili olarak: TOD oluşturduğu ortak ürünleri ve bundan
sonra Türkiye’de yapılacak işlerde bu ürünleri kullanacağını bir yazı ile KGM ve
Belediyelere bildirecek.
- KGM’ye ve Belediyelere yapılan bu bildirime KGM herhangi bir olumsuz cevap
vermeyecek.
- Eş zamanlı olarak üyeler ekteki taahhütnameyi imzalayarak ürünlerin CE
belgelerini edinme sürecini başlatacaklar.
- Böylece ortak ve güvenli ürün projesi uygulamaya girecek.
- Bu ürünleri kullanmak üzere ilk uygulama önümüzdeki ilk projede yapılacak.
- KGM başvuru yazısı ve TOD taahhütname yeni duruma göre düzenlenecektir.
@(…..),
(…..) bu yeni durumda görüşlerinizi bizim ile paylaşmanızı rica ediyoruz.”
(167) Deliller arasında “T.C. ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞI
KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ” ne hitaben yazılmış bir yazı bulunmaktadır.
“Sayı : 000/2016 00.04.2016
Konu: Çelik Otokorkuluk Ürünlerin yeknesaklığın sağlanması talebimiz
18-44/702-344
42/126

T.C.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞI
KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NE ANKARA
Malumlarınız olduğu üzere Çelik Otokorkuluk ve Yol Güvenlik Sistemleri
Derneğimiz (TOD) sektörümüzün önde gelen firmaların öncülüğünde
kurulmuş ve faaliyetlerini sürdürmektedir.
Çelik Otokorkuluk ve Yol Güvenlik Sistemleri Derneği "Kamu ve özel sektör
arasında koordinasyon sağlayarak üretici firmalar ve kamunun sorunlarına
çözüm bulmak" amacıyla kurulan bir dernektir ve bu doğrultuda faaliyetlerine
devam etmektedir.
01/01/2011 tarihinden itibaren birçok yapı malzemesinde olduğu üzere
ülkemizde uygulanan otokorkulukların EN1317-5 standardına uygun olarak CE
işareti taşıması zorunlu olmuştur.
Bu tarihten sonra sektörde faaliyet gösteren firmalarımız çeşitli Araştırma ve
Geliştirmeleri yaparak farklı koruma seviyelerinde otokorkuluk sistemlerini
bünyelerine kazandırmışlardır. …. Bu durum karayollarımız üzerinde görüntü
çeşitliliği sonucunu doğurmuştur. Bazı bölgelerde aynı koruma ve performans
değerlerine sahip yediden (7) fazla otokorkuluk uygulanmıştır. Bu sayı giderek
artmaktadır. Bu otokorkuluk sistemlerinin hiçbirinin parçası diğerinde
kullanılamamaktadır. Eğer sistemlerin parçaları birbiri ile karıştırılırsa
otokorkuluk işlevini yitirmekte, güvensiz hale gelmekte ve beklenen performans
seviyesi için belirsiz bir konuma gelmektedir. CE işareti geçerliliğini yitirmektedir.
… Yukarıda izah edilen mahzurları önlemek amacıyla EN1317-5’i uygulayan
tüm ülkelerde ilgili kurumlar, üreticilerin teklif ettiği ürünleri, belirledikleri
kriterlere göre inceleyerek, kabul edilen ürünleri sitelerinde
yayınlamaktadırlar.
Dernek Yönetim Kurulumuz'un Karayolları Genel Müdürlüğü ve ilgili bölgelerde
yaptığı görüşmelerde, ürün kirliliğinin yukarıda izah edilen mahzurları dile
getirilmiş ve bunu önlemek için Derneğimizin çözüm üretmesi istenilmiştir.
Dernek üyelerimizin yaptığı müteaddit toplantılar sonucu oy birliği ile alınan
karar doğrultusunda bu konudaki çözüm önerimizi aşağıda sunuyoruz.
Derneğimiz;
1. ürün kirliliğinin ortadan kaldırılması,
2. güvenlik standartlarının daha üst seviyeye çıkartılmasını temin etmek,
3. bakım onarım maliyetlerini aza indirmek,
4. ürün parçalarının birbirinin yerine kullanılarak karmaşayı en aza indirmek,
5. Dernek üyelerinin AR&GE maliyetlerini düşürmek,
6. AR&GE çalışmaları için ayrılan kaynağı en verimli şekilde kullanmak
7. ortak AR&GE süreci geliştirmek amacıyla
Ortak Ürün Havuzu oluşturulmasını bir taahhütname ile imza altına
almışlardır. Bu taahhütnamede ürün sahibinin AR&GE bedellerinin ödenerek
Derneğimizin bu ürünleri kullanma hakkına sahip olması sağlanmıştır. Bu
kapsamda biz otokokuluk derneği üye firmaları olarak, üyelerimizin ürün
18-44/702-344
43/126

portföylerinde yer alan otokorkuluk ürünlerinden, teknik komitemizin
çalışması sonucu hazırlanmış, yukarıda izah edilen amacı sağlayacak, ortak
ürün listesini ilişikte sunuyoruz.
… Bilgilerinize arz ederiz. Saygılarımızla.
EK: Dernek Ortak Ürün Listesi”
(168) Delil-32: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından alıcı kısmında KİSAN
Yönetim Kurulu üyesi (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..),
KIRAÇ Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..),
ALKA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ALKA hissedarı (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu
Başkanı (…..), ŞA-RA çalışanı (…..), ANTAKYA GALVANİZ firmasının sahibi (…..),
ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..); bilgi kısmında (…..) ve (…..) olduğu 16.07.2016 tarihli
“TOD Ortak Ürün Geliştirme Çalışmaları toplantı notları 1” konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir: “Sayın Meslektaşlarımız, 14Temmuz 2016 Perşembe Saat 15:0017:00
Ankara Dernek Merkezimizde yapılan toplantı notları ektedir. Eklemek istediğiniz notları
paylaşmanız durumunda tutanağa ekleyeceğiz. Bilgilerinize sunarız. İyi çalışmalar.
Saygılarımızla.”
(169) Deliller arasında bahsi geçen 14.07.2016 tarihli Dernek toplantısında “Görüşülen
Konular/Alınan Kararlar” yer almaktadır.
“Toplantı adı: Çelik Otokorkuluk Ve Yol Güvenlik Sistemleri Derneği (TOD) Ortak ve
Güvenli Ürün Geliştirme Toplantısı
Sayı: 2016-01
Tarih: 14 Temmuz 2016 Perşembe 15:00-17:00
Yer: Dernek Merkezi Ankara
Adı Soyadı Kuruluş / Firma
(…..) ALKA A.Ş.
(…..) ALKAA.Ş.
(…..) ANTAKYA Galvaniz Ltd. Şti.
(…..) ÇEPAŞ A.Ş.
(…..) KIRAÇ Galvaniz A.Ş.
(…..) KİSAN A.Ş.
(…..) ŞA-RA A.Ş.
(…..) YİMTAŞ A.Ş.
(…..) Genel Sekreter
Görüşülen Konular/Alınan Kararlar
Toplantı Yönetim Kurulu Başkanı Sn. (…..)’ın açılış konuşmasıyla başlamıştır. Ortak
ve Güvenli Ürün Geliştirme çalışmalarında şimdiye kadar yapılan çalışmalar
özetlenmiştir.
1.1. Çalışmaların Ekim 2015’da başladığı ifade edildi.
1.2. Bu talebin öncelikle KGM tarafından geldiği belirtildi.
1.3. Başlangıçta iki seçenek olduğu:
1.3.1. Birinci seçeneğin firmaların ürünlerinden bir havuz oluşturulması.
1.3.2. ikinci seçeneğin TOD olarak ürün geliştirilmesi olduğu ifade edildi.
1.4. Sonuca bir an önce gidilebilmesini teminen birinci seçeneğin tercih edilerek
çalışmaların sürdürüldüğü ifade edildi.
18-44/702-344
44/126

1.5. Haziran 2016 ayında bu seçeneğin sonuçlandırma aşamasında seçilen
ürünlerin yurtdışına satışı ile ilgili taleplerin; ürün sahibi üyemiz tarafından olumlu
yanıtlanmaması nedeniyle bu seçeneğin dondurulduğu ifade edildi.
Bu aşamadan sonra 2. Seçenek ile ilgili çalışmalar başlatıldığı ifade edildi.
2.1. Hazırlanan ürün listesi ile araştırmalar yapıldığı ifade edildi.
2.2. ÇEPAŞ firması İspanya’da bulunan ARGE departmanından görüş ve bütçe
çalışması istendiği ifade edildi.
2.3. ÇEPAŞ İspanya'dan gelen ön çalışmaya göre talep edilen 12 ürün sistemi için
(…..) civarında bir bütçe oluşacağı ifade edildi.
2.4. ÇEPAŞ İspanya’da ARGE departmanı talep edilen birim ağırlıklara yönelik
olarak daha güvenli ağırlıklar önermektedir.
2.5. Çalışma ekte sunulmaktadır.
3.1. KIRAÇ firması birçok kuruluş ile temasa geçtiğini ifade etmiştir.
3.2. Bunlardan AlSICO firmasının başlangıçta (…..) teklif vermiştir.
3.3. Görüşmeler sonucunda firma (…..) paket fiyatı kabul ettiği ifade edilmiştir.
3.4. Firmanın yıl sonunda talep edilen sistemleri talep edilen kriter ışığında teslim
etmeyi taahhüt ettiği ifade edilmiştir.
4.1. Bu çalışmanın temel kuralının geliştirilecek ürünlerin TOD’a ait olması ve
firmaların üyelikleri süresince kullanabilmelerinin esas olacağı ifade edilmiştir.
4.2. Firmanın TOD üyeliğinden ayrılması durumunda ürünlerin kullanım haklarının
sona ereceği anlamını taşımaktadır.
5.1. Bu aşamada dondurulmuş olan seçenekten vazgeçilmesi kesinleşirse ALKA
firması ile imzalanan taahhütnamenin yazılı olarak iptal edilmesi gereği ifade
edilmiştir.
6.1. Görüşmeler sürerken KGM’nin TOD oluşturacağı ortak ürün sürecini
destelemekten imtina edebileceği gündeme gelmiştir.
6.2. Bu durumda projenin başka bir değerlendirme sürecine gireceği ifade
edilmiştir.
6.3. Bu durumu netleştirmek üzere (…..) 20.07.2016 Çarşamba günü saat 10:00’da
bir toplantı talep edilmiştir.
6.4. Bu toplantıda KGM tarafının yaklaşımları anlaşılmaya çalışılacak ve çalışmalar
buna göre yönlendirilecektir.
(170) (…..) tarafından alıcı kısmında ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..); bilgi kısmında (…..) ve
(…..)’ın olduğu 11.03.2016 tarihli “RE:Çepaş-Tod Agreement” konulu aşağıdaki e-
posta gönderilmiştir:
“Dear all, …
TOD'un (…..) bu konudaki görüşlerini dikkate alarak, aşağıdaki mailde
görebilirsiniz, bizim tavsiyelerimiz aşağıdaki gibidir;
1. … Ortak ürün havuzunun uygulanmasına ilişkin KGM'in onayını
aldığımızda, Taahhütname TOD dernek üyeleri tarafından imzalanmalıdır.
Bu, son ortak ürün listesi ile birlikte KGM'den Niyet Mektubunun gönderildiği
zaman olabilir.
18-44/702-344
45/126

2. …. Bu sırada ise, taraflar; CE işareti alınması ve sektörün bilgi birikiminin
artırılması amacıyla çarpışma test raporları, teknik çizimleri ve diğer gerekli
dokümanları, Gizlilik Anlaşması yoluyla paylaşabilirler. GA ile TOD üyeleri
taahhütlerini gösterir ve Taraflar arasında gizli kalması için, aralarında
paylaşacakları bilgileri koruma altına alırlar. ….
Bu amaçla, ekte TOD üyeleri tarafından imzalanacak olan, Gizlilik Anlaşması
teklifini sizlerle paylaşıyorum. … Regards,”
(171) ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından alıcı kısmında KİSAN Yönetim Kurulu
üyesi (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..), KIRAÇ Ortağı ve
Genel Müdürü (…..), ALKA hissedarı (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ŞA-
RA çalışanı (…..); bilgi kısmında ÇEPAŞ Genel Müdürü (…..) ve (…..) olduğu
16.03.2016 tarihli “Ortak Ürün Projesi/Gizlilik Sözleşmesi” konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir: “Sayın Meslektaşlarımız, Ortak Ürün Projesi Konusunda Avukatların
yapmış olduğu istişareler sonucunda yazışmalar aşağıdadır. Avukatlarımız bu
projenin sağlıklı ve sorunsuz ilerleyebilmesi için aşağıdaki önerileri yapmaktadır.
(…..). Değerlendirmelerinize sunarız. (Lütfen ekibinizden uygun gördüğünüz
kişilerle siz paylaşınız.) Saygılarımızla”
(172) Delil-34: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından ŞA-RA Yönetim Kurulu
Başkanı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..), KIRAÇ ortağı olduğu
değerlendirilen (…..), “(…..)@”, ALKA hissedarı (…..), ÇEPAŞ Genel
Müdürü (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..) ve ŞA-RA Çalışanı (…..)’a 16.02.2016
tarihinde “RE: Yeni Üyelik Başvurusu / Antakya Galvaniz” konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir:
“Sayın Meslektaşlarımız, Derneğimize üyelik başvurusu yapan Antakya Galvaniz
firmasının sahibi (…..) ile 16.02.2016 Salı günü yaptığımız görüşme notlarını
paylaşmak istiyoruz.
1. Görüşme de Derneğimizi temsilen (…..) ve Sayın (…..) bulundular.
2. (…..) Bey'e Derneğe üye olması durumunda teknik yeterlilik konusunda bir ölçme
ve değerlendirme surecine hazır olması gerektiği ifade edildi.
3. Derneğimizin gündeminde birçok sektörel sorunun giderilmesine yönelik bir
gündem bulunduğu ifade edildi. Bu çalışmalara aktif olarak katılması gerektiği ifade
edildi.
4. Derneğe giriş üyeliği için (…..) € talep edildi. (Bunu yüksek buldu, yapılan
harcamalardan kendi payına düşeni ödemek istediğini belirtti. Biz de zaman ve
emeğin bu tutarla ölçülemeyeceği ifade edildi)
5. İleride dernek havuzunda oluşacak ürünlerden yararlanması için sistem başına
(…..) € ödeyeceği belirtildi. Buna bir itirazı olmadı.
6. Derneğe resmi olarak üyelik başvurusu yapması istendi. Gerekli iletişim bilgileri
paylaşıldı.
Bilgilerinize sunarız. Saygılarımızla.”
(173) Delil-35: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından ŞA-RA Yönetim Kurulu
Başkanı (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..) KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..),
KIRAÇ ortağı olduğu değerlendirilen (…..); (…..)@, ALKA hissedarı
(…..), YİMTAŞ çalışanı (…..), KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), ÇEPAŞ Genel
18-44/702-344
46/126

Müdürü (…..) olmak üzere 21.12.2015 tarihinde “KGM ortak ürün çalışma projesi”
konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“Sayın Meslektaşlarımız,
KGM ortak ürün çalışması ve montaj ekipleri sertifikalandırılması ile ilgili olarak;
bugün Daire Başkanı çağrısı üzerine KGM (…..) ve (…..) ile (…..) katıldılar.
Ortak ürün çalışması projesi:
1. Konu ile ilgili olarak KGM Genel Müdürü Sayın (…..) olumlu görüşü doğrultusunda
derneğimizden aşağıda taslağı sunulan kapsamda bir başvuru yapılması için görüş
bildirilmiştir.
2. Bu görüş doğrultusunda başvuru yazısının an çerçevesini oluşturması açısından
yazı formatı ile sizlerle paylaşıyorum.
3. KGM bu yazının tüm firmaların yetkilileri tarafından imzalanmasını talep etmiştir.
4. Bu kapsamda lütfen firmalarınızın yönetim mekanizmaları, danışmaları ve
avukatları tarafından titizlikle incelenmesini talep ediyorum.
Sayı : 000/2016 01.01.2016
Konu : Çelik Otokorkuluk Ürünlerin yeknesaklığın
Sağlanması talebimiz


T.C.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞI
KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ'NE ANKARA
Malumlarınız olduğu üzere Çelik Otokorkuluk ve Yol Güvenlik Sistemleri
Derneğimiz (TOD) sektörümüzün önde gelen firmaların öncülüğünde kurulmuş
ve faaliyetlerini sürdürmektedir.
Çelik Otokorkuluk ve Yol Güvenlik Sistemleri Derneği "Kamu ve özel sektör
arasında koordinasyon sağlayarak üretici firmalar ve kamunun sorunlarına
çözüm bulmak" amacıyla kurulan bir dernektir ve bu doğrultuda faaliyetlerine
devam etmektedir.
Ülkemizde uygulanan çelik otokorkuluk ürünleri karayollarında can ve mal
güvenliğini artıran güvenlik sistemlerindendir. Ülkemizde otokorkuluk
sistemlerinin ilk uygulamaları 1973 yılında başlamıştır. O yıllardan günümüze
kadar ülkemizde uygulanan otokorkuluk sistemlerinde ağırlıklı olarak başka
ülkelerin standartları kullanılmıştır. Bu ürünlerin bir bölümü karar vericiler
tarafından benimsenerek ülke standardı olarak uygulanmıştır. Böylece bu
alanda yerli üreticilerin sayısı artmış ve ulusal sanayi oluşmuştur. Bunların yanı
sıra ihtiyaçlar doğrultusunda yerli üreticiler tarafından bazı tiplerde uygulamaya
alınmıştır.
01/01/2011 tarihinden itibaren birçok yapı malzemesinde olduğu üzere
ülkemizde uygulanan otokorkulukların CE (ürünün, insan sağlığı, can ve mal
güvenliği, hayvan ve bitki yaşamı ve sağlığı, çevre ve tüketicinin korunması
açısından asgari güvenlik koşullarına sahip olduğunu gösteren işarettir.) işareti
18-44/702-344
47/126

taşıması zorunlu olmuştur.
Bu tarihten sonra sektörde faaliyet gösteren firmalarımız çeşitli Araştırma ve
Geliştirmeleri yaparak farklı koruma seviyelerinde otokorkuluk sistemlerini
bünyelerine kazandırmışlardır. Her firmanın aynı koruma seviyesinde ayrı ayrı
teknik özelliklere ve görünüme sahip otokorkuluk sistemleri oluşmuştur.
Aradan geçen bu süre içerisinde bu otokorkuluk sistemleri karayollarımızda
uygulanmaya başlamıştır. … Bu durum karayollarımız üzerinde görüntü
çeşitliliği sonucunu doğurmuştur. Bazı bölgelerde aynı koruma ve performans
değerlerine sahip yediden (7) fazla otokorkuluk uygulanmıştır. Bu sayı giderek
artmaktadır. Bu otokorkuluk sistemlerinin hiçbirini parçası diğerinde
kullanılamamaktadır. Eğer sistemlerin parçaları birbiri ile karıştırılırsa
otokorkuluk işlevini yitirmekte, güvensiz hale gelmekte ve beklenen performans
seviyesi için belirsiz bir konuma gelmektedir. CE işareti geçerliliğini
yitirmektedir. ...
Ülkemizde yeknesaklığın sağlanması, kaynakların verimli ve etkin kullanılması
ortak ürün kullanımı ile mümkün olacaktır. Ortak ürün kullanımı ile zarar gören
bir otokorkuluk sisteminin zarar görmeyen parçaları yeniden rahatlıkla
kullanılabilecektir. Herhangi bir nedenle sökülmüş olan ürün diğer yol kesiminde
rahatlıkla kullanılabilecektir. …
Bu kapsamda biz otokokuluk derneği üye firmaları olarak üyelerimizin ürün
portföylerimizde yer alan otokorkuluk ürün ailesinden seçim yapılması
durumunda Karayolları Genel Müdürlüğü’nün kullanımına açma önerimizi
sunmak istiyoruz.
Karayolları Genel Müdürlüğü’nün ihalelerine seçilen bu ürünlere yer vermesi
durumunda ürünlerimizin teknik özelliklerini paylaşacağımızı belirtiyoruz.
Saygılarımızla.
Sayın Meslektaşlarımız bu yazı ile paralel olarak; üyelerin seçilecek ürünlerini
kullandırılması ve hangi şartlarda kullandırılacağını (telif hakları ödemelerin
nasıl yapılacağı gibi) belirten taahhüdü içeren ortak taahhütname için de
çalışmayı eş zamanlı olarak başlatmamız gerektiğini belirtmek istiyorum.
... Saygılarımızla.”
(174) Delil-36: ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..) tarafından ŞA-RA Yönetim Kurulu
Başkanı (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü
(…..), KIRAÇ ortağı olduğu değerlendirilen (…..), (…..)@, ALKA
hissedarı (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..), KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), ÇEPAŞ
Genel Müdürü (…..) olmak üzere 22.12.2015 tarihinde “RE: KGM ortak ürün çalışması
projesi” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir: “Sayın Meslektaşlarımız, Ortak
taahhütname için Dernek Avukatlarını harekete geçirdim haftaya görüşeceğiz ancak
taahhütnamenin içeriği konusunda üyelerimiz karar verecektir. Bu nedenle lütfen
içeriğin oluşmasına katkı sağlayınız. Arge bedellerinin nasıl dağıtılacağı konusu için
listeyi biraz dar tutarak paylaşıyorum. Sizler ekipleriniz ile paylaşırsanız memnun
olurum. Ayıca bu aşamada ürün Iistesini daraltmamızda yardımcı olursanız memnun
olurum. 8 Ocak 2016'daki toplantımıza hazırlık olacağını düşünüyorum. Yazışmalar
ilerlememizin faydalı olacağını düşünüyorum. Toplantıda sonuca gitmek
kolaylaşacaktır. Değerlendirmenize sunarız. Saygılarımızla.”
18-44/702-344
48/126

(175) Delil-37: TOD Genel sekreteri (…..) tarafından KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..)
ve maliyet@ adresine gönderilen 11.08.2017 tarihli “ANTAKYA GALVANİZ
ÜYELİK BEDELİ” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
(…..),
Antakya Galvaniz'in üyelik bedeli ödeme durumu EK'tedir.
Bu çizelgeyi (…..) ve (…..) 18 Nisan tarihinde gönderdim. Saygılarımla....”
SIRA
NO
ÖDEME TARİHİ BANKAYA
YATIRİLAN
TUTAR (TL)
EURO (€)
KURU
EURO (€)
KURU
KARŞILIĞI
YATIRILAN
TUTAR
KALAN
EURO (€)
BAKİYE
1 21 HAZİRAN 2016 (…..) (…..) (…..) (…..)
2 13 EKİM 2016 (…..) (…..) (…..) (…..)
3 22 ŞUBAT 2017 (…..) (…..) (…..) (…..)
(1) Yönetim Kurulu kararı ile Çelik Otokorkuluk ve Yol Güvenlik Sistemleri
Derneğine; Firmanızın katılım bedeli (…..) € olarak belirlenmiştir.
(2) Güncel ödeme durumu tabloda gösterilmiştir.
(176) Delil-38: TOD Genel sekreteri (…..) tarafından KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..),
ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ANTAKYA GALVANİZ firmasının sahibi (…..),
ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..), ŞA-RA çalışanı (…..),
YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..), KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..),
(…..)@, (…..) adresine gönderilen 25.07.2017 tarihli “FW:Fiyat Talebi
Hk.” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“(…..) İnşaat tarafından gönderilen fiyat teklif talebi aşağıda sunulmuştur.
Saygılarımla.”
From: (…..)
Sent: Tuesday, July 25, 2017 12:32 PM
Cc: satlnalma@
Subject: Fiyat Talebi Hk.
Sn. Yetkili;
Aşağıda bilgileri yer alan malzemelere ilişkin fiyat teklifinizi mümkün olabildiğince
kısa süre zarfında tarafıma iletmenizi rica eder, iyi çalışmalar dilerim.
Otokorkuluk Dikme (KGM 153 03 YPM) - 178 Adet
Otokorkuluk Ray - 8 Adet
Saygılarımla.”
(177) Delil-39: TOD Genel Sekreteri (…..) tarafından alıcı kısmında (…..)@,
(…..)@, KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu
Başkanı (…..), ANTAKYA GALVANİZ firmasının sahibi (…..), KİSAN Yönetim Kurulu
üyesi (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..); bilgi kısmında (…..) ve (…..) adresinin
olduğu 14.06.2017 tarihli ve “(…..)’ın İstifa Dilekçesi” konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir:
“Yönetim Kurulu Başkanı (…..) ait istifa dilekçesi EK’te gönderilmiştir.
Saygılarımla…” 14.06.2017
18-44/702-344
49/126

Çelik Otokorkuluk Ve Yol Güvenlik Sistemleri Derneği
Yönetim Kurulu’na Ankara
Bilindiği üzere 05 Mayıs 2015 yılında yapılan Genel Kurul ile seçilen Yönetim
Kurulu'nda Firmamız ÇEPAŞ A.Ş.’yi temsilen 2 yıl süre ile Yönetim Kurulu
Başkanı olarak görevlendirmiştim.
Geçen bu süre içerisinde yoğun bir çalışma süreci geçirdik. Hepinize
göstermiş olduğunuz performans için teşekkür ederim
Gerek görev yaptığım firmamdaki işlerimin yoğunluğu gerek özel
hayatımda gelişen yeni sorumluluklarım nedeniyle Yönetim Kurulu
Başkanlığından ve yönetim kurulu üyeliğinden 30 Haziran 2017 tarihi itibarıyla
istifa ettiğimi bildirmek istiyorum.
Saygılarımla. (…..)
(178) Delil-40: TOD Genel Sekreteri (…..) tarafından alıcı kısmında (…..), KIRAÇ Ortağı
ve Genel Müdürü (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ANTAKYA
GALVANİZ firmasının sahibi (…..), KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), YİMTAŞ
Proje Koordinatörü (…..), ŞA-RA çalışanı (…..),
(…..), YİMTAŞ çalışanı (…..), info@ adresinin; bilgi kısmında
ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..)’ın yer aldığı 07.06.2017 tarihli ve “KGM
GÖRÜŞ YAZISI TASLAK-2” konulu aşağındaki e-posta gönderilmiştir:
“KGM Trafik Güvenliği Dairesi Başkanlığı 5 Mayıs 2017 tarihli yazısı ile
Derneğimizden görüş ve öneri istemiştir.
Bu kapsamda hazırlanan ikinci taslak yazı EK'te sunulmuştur.
Üyelerimizden alınacak görüş ve öneriler doğrultusunda yazının geliştirilerek
pazartesi günü KGM'ye elden teslim edilmesi planlanmıştır.
Bu kapsamda üyelerimizin görüş ve önerilerine 9 Haziran 2017 cuma günü
akşamına kadar ihtiyaç duyulmaktadır.
Saygılarımla ...”
“Sayı : 03-2017 12 Haziran 2017
Konu : Otokorkuluk Sistemleri Hk.
T.C.
ULAŞTIRMA, DENİZCİLİK VE
HABERLEŞME BAKANLIĞI
KARAYOLLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
TRAFİK GÜVENLİĞİ DAİRESİ BAŞKANLIĞINA
İLGİ: KGM Trafik Güvenliği Dairesi Başkanlığının 05.05.2017 tarihli, Sayı:13065778-
175.11/E. 137940 sayılı ve “Otokorkuluk” konulu yazısı.
Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Güvenliği Dairesi Başkanlığınca ilgi yazı ile
idarenin bakım ağı içerisinde kullanılmakta olan otokorkuluk sistemlerindeki
çeşitliliğin disiplin altına alınması, bakım ve onarım sırasında meydana gelebilecek
muhtemel olumsuzlukların en aza indirilmesi konularında bir çalışma yapılmasının
planlandığı bildirilmiş ve bu kapsamda otokorkuluk sistemlerinin bakım ve
onanırımına yönelik olumsuzlukların önlenmesi, otokorkuluk sistemlerindeki ürün

18-44/702-344
50/126

çeşitliliğinin azaltılması konularında gerekçeleri ile birlikte derneğimize ait görüş ve
öneriler istenmiştir.
Kurumunuz talebi doğrultusunda Güvenli-Ortak Ürün geliştirme çalışmalarımız uzun
süredir devam etmektedir. Ancak yapılan bu çalışmalarda ortak bir görüş
oluşturabilecek seviyeye gelinememiştir.
Bu nedenle Derneğimiz tarafından ilgi yazı kapsamında görüş ve öneri
sunulamamaktadır. Çalışmalar devam etmektedir. Oluşturulacak görüşler
kurumunuz ile paylaşılacaktır.
Saygılarımızla.
(…..) (…..)
Genel Sekreter Yönetim Kurulu Başkanı
(179) Delil-41: KIRAÇ Otokorkuluk Sistem Yöneticisi (…..) tarafından alıcı kısmında YİMTAŞ
Proje Koordinatörü (…..), KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu
Başkanı (…..), ALKA Yönetim Kurulu Başkanı (…..), ANTAKYA GALVANİZ firmasının
sahibi (…..), ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..), ŞA-RA
çalışanı (…..); bilgi kısmında KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..)’un yer aldığı
28.04.2017 tarihli “RE: TOD toplantı” konulu aşağıdaki e-posta gönderilmiştir:
“Merhaba; 04/05/2017 Perşembe günü gerçekleştirilecek toplantı için toplantı Yeri Baia
Otel Saat:11:00 (Yeni Yalova Yolu 9.km Asmerkez yanı Osmangazi - BURSA) İyi
Çalışmalar Dilerim. Saygılarımla”
(180) Delil-42: KİSAN Yönetim Kurulu üyesi (…..) tarafından (…..)@';
ANTAKYA GALVANİZ firmasının sahibi (…..), ŞA-RA Yönetim Kurulu Başkanı (…..),
ŞA-RA çalışanı (…..), KIRAÇ Ortağı ve Genel Müdürü (…..), YİMTAŞ çalışanı (…..),
ÇEPAŞ Genel Müdür Yardımcısı (…..), YİMTAŞ Proje Koordinatörü (…..) ve TOD
Genel Sekreteri (…..) 12.04.2017 tarihinde “TOD toplantı” konulu aşağıdaki e-posta
gönderilmiştir:
“Sayın Meslektaşlarım,
Dün konuşulduğu gibi, gelecek toplantımız 20 Mart Perşembe günü Sabiha Gök

Üyelik Paketleri

Dünyanın en kapsamlı hukuk programları için hazır mısınız? Tüm dünyanın hukuk verilerine 9 adet programla tek bir yerden sınırsız ulaş!

Paket Özellikleri

Programların tamamı sınırsız olarak açılır. Toplam 9 program ve Fullegal AI Yapay Zekalı Hukukçu dahildir. Herhangi bir ek ücret gerektirmez.
7 gün boyunca herhangi bir ücret alınmaz ve sınırsız olarak kullanılabilir.
Veri tabanı yeni özellik güncellemeleri otomatik olarak yüklenir ve işlem gerektirmez. Tüm güncellemeler pakete dahildir.
Ek kullanıcılarda paket fiyatı üzerinden % 30 indirim sağlanır. Çalışanların hesaplarına tanımlanabilir ve kullanıcısı değiştirilebilir.
Sınırsız Destek Talebine anlık olarak dönüş sağlanır.
Paket otomatik olarak aylık yenilenir. Otomatik yenilenme özelliğinin iptal işlemi tek butonla istenilen zamanda yapılabilir. İptalden sonra kalan zaman kullanılabilir.
Sadece kredi kartları ile işlem yapılabilir. Banka kartı (debit kart) kullanılamaz.

Tüm Programlar Aylık Paket

9 Program + Full&Egal AI
Ek Kullanıcılarda %30 İndirim
Sınırsız Destek
350 TL
199 TL/AY
Kazancınız ₺151
Ücretsiz Aboneliği Başlat