"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
DAVA TÜRÜ : TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın davanın reddine ilişkin verilen kararın bir kısım davacılar vekili tarafından istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, bir kısım davacılar yönünden davanın açılmamış sayılmasına, bir kısım davacılar yönünden ise davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davacılar ... ve Kazım vekili ile davacı ... vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...'in raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tazminat isteğine ilişkindir.
Davacı, mirasbırakanları ... ...’ın 317 parsel sayılı taşınmazını davalı kızına satış yoluyla temlik ettiğini, onun da damadına devrettiğini, temlikin mirasçılardan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek çekişmeli taşınmazın gerçek satış bedeli olan 130.000,00-TL’nin temlik tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, yargılama sırasında davacının ölümü üzerine mirasçıları yargılamaya katılarak taleplerini ıslah ile tazminat olmadığı takdirde tenkis olarak değiştirmişlerdir.
Davalı, mirasbırakanın ihtiyacı sebebiyle taşınmazı kendisine sattığını, ayrıca davacının mirastan ıskat edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen kararın bir kısım davacılar vekili tarafından istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince, istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, bir kısım davacılar yönünden davanın açılmamış sayılmasına, bir kısım davacılar yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden, mirasbırakan ... ... tarafından çocukları davacı ... ve dava dışı ... ...’ın mirastan ıskat edildiği, mirasçı ... tarafından eldeki somut dava açılmakla birlikte, mirastan ıskat edilen ... ile ...’nin mirasçıları ..., ..., ..., ... ve Kazim tarafından da mirastan ıskatın iptali istekli davanın açıldığı, bu davanın redle sonuçlanarak 29.01.2016 tarihinde kesinleştiği, yargılama
sırasında eldeki davanın davacısı ...’nin 30.06.2011 tarihinde ölümü üzerine mirasçılarının davaya dahil oldukları ve 09.02.2016 tarihinde, “4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 511/3 maddesi gereği mirasçılıktan çıkarılan ...’ın altsoyu olan davacıların saklı paylarını isteyecebileceklerini belirtip, taleplerini çekişmeli 317 nolu parselin gerçek satış bedelinden miras paylarına isabet eden 43.333,00-TL’nin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, olmadığı takdirde saklı payları oranında tenkise karar verilmesi” şeklinde davayı ıslah ettikleri anlaşılmaktadır.
Yerel mahkemece, “vasiyetnamenin, mirasçılıktan çıkarılan ...'a 15.06.2004 tarihinde tebliğ edildiği, eldeki davada, davacı muris ...'ın mirasçılarının davaya tenkis davası olarak devam etme taleplerini içerir ıslah dilekçelerinin ise, 09.02.2016 tarihli olduğu ve TMK'nun 571. maddesinde düzenlenen hak düşürücü sürenin geçtiği” gerekçesiyle davanın reddine ilişkin verilen kararın bir kısım davacılar vekili tarafından istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince; davacıların murisi tarafından tazminat talepli olarak dava açılmış olup, davacının alt soyu olan mirasçılar açılan bu davayı takip ettiklerinden, davaya ıslah yoluyla tenkis davası olarak devam etme haklarının bulunmadığı, mirasçılıktan çıkarılan kimsenin altsoyu ancak saklı payını isteyebileceğinden, muris tarafından açılan ve mirasçılar ...ve ... tarafından takip edilen davanın muris mirastan pay alamayacağı gerekçesiyle davanın esastan reddine karar verilmiştir.
Hemen b