"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : Mahkumiyet
5237 sayılı TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 21.09.2017 gününde Başkan Vekili ...'nın tekerrür yönünden hükmün bozulması gerektiğine ilişkin karşı oyu ve oy çokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY GEREKÇESİ
A) Tartışmanın konusu:
Sanık hakkında, 05.07.2008 tarihinde işlediği suç nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 225 ve 50 maddeleri gereğince hapisten çevrilerek verilen 3000 TL adli para cezasına ilişkin önceki mahkûmiyeti nedeniyle, sonradan işlediği suç için hükmolunan hapis cezasından dolayı 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin 6 ve 7. fıkraları uyarınca “mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin” uygulanması mümkün müdür?
B) Sanığın yargılamaya konu olan suçu ve bu suç nedeniyle yerel mahkemenin uygulaması:
29.07.2013 tarihinde işlediği kabul edilen resmi belgede sahtecilik yapma suçundan dolayı sanık hakkında mahkûmiyet hükmü kurulmuş ve hükmolunan cezanın TCK’nın 58. maddesinin 6. fıkrası uyarınca mükerrirlere ilişkin infaz rejimine göre çektirilmesine ve cezanın infazından sonra sanığın denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verilmiştir.
C) Daire çoğunluğunun görüşü:
Daire çoğunluğunca sözü edilen mahkûmiyetin tekerrür oluşturduğu kabul edilerek sanık hakkındaki hüküm onanmıştır.
D) Konuya ilişkin yasal düzenlemeler:
Tekerrürün koşulları, sonuçları ve uygulanmasına ilişkin sorunların çözümlenmesi için, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun hükümlerinin birlikte incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Tekerrür oluşturan mahkûmiyet, 5237 sayılı TCK dışında bir kanun gereğince verilmiş ise, 5252 sayılı Türk Ceza Kanun'unun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun ile yürürlükten kalkmış olan 765 sayılı TCK ve 647 sayılı Kanun hükümlerinin de dikkate alınması zorunludur.
Bu hükümleri aşağıdaki gibi sıralamak mümkündür:
1- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 58. maddesi:
Suçta tekerrürü düzenleyen bu maddeye göre;
a) Önceden işlenen suçtan dolayı gerek hapis gerekse para cezasına mahkûmiyet halinde, diğer koşullar da varsa, tekerrür hükümleri uygulanır. (m. 58/1-2).
b) Tekerrüre iki sonuç bağlanmıştır:
aa- Sonraki suça ilişkin kanun maddesinde seçimlik olarak hapis cezası ile adli para cezası öngörülmüş ise, adli para cezasına değil hapis cezasına hükmolunur (m. 58/3).
bb- Hükmolunan ceza, mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilir, Ayrıca, mükerrir hakkında cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanır (m. 58/6). Mahkûmiyet kararında, hükümlü hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanacağı belirtilir (m. 58/7).
2- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50. maddesi:
Uygulamada asıl mahkûmiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adli para cezası veya tedbirdir (m. 50/5; Yürürlükten kalkan 647 sayılı Kanun m. 4/4).
Hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesi halinde, hükmü veren mahkeme kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verir ve bu karar derhal infaz edilir. Bu durumda, beşinci fıkra hükmü uygulanmaz (m. 50/6).
3- 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 106, 107 ve 108. maddeleri:
Gerek adli para cezasının gerekse hapis cezasının infazının düzenlendiği bu maddelere göre;
a) Hükümlü adli para cezasını ödemediği takdirde, ödenmeyen kısma karşılık gelen gün miktarınca hapsedilir (m. 106/3). Adli para cezasından çevrilen hapsin infazında koşullu salıverme hükümleri uygulanmaz (m. 106/9).
b) Hapis cezası nedeniyle, kanunda öngörülen infaz süresini iyi halli olarak geçiren hükümlü koşullu salıvermeden yararlanır (m. 107).
c) Tekerrür oluşturan mahkûmiyetinden sonra, işlediği suç nedeniyle hapis cezasına mahkûm olan hükümlünün, koşullu salıverme için infaz kurumunda iyi halli olarak geçirmesi gereken süre, mükerrir olmayana göre daha fazla olarak düzenlenmiştir. Ancak tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından faz