"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen davada Mersin 2. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 14.04.2011 tarih ve 2010/479-2011/183 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 05.07.2013 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacılar vekili Av. M.. İ.. dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkillerinin murisi İ.. E..'in oğlu O.. E.. ile birlikte Ç.. Dış Tic. Ltd. Şti’nin ortakları olduğunu, muris İ.. E..’in söz konusu şirketteki toplam payın %95’ne karşılık gelen 570 payını gayrı resmi birlikte yaşadığı davalıya devrettiğini, diğer ortak Oktay’ın da 30 payını muris İ..E..'in isteği doğrultusunda davalı Sultan'ın yeğeni H.. Ç..'a devrettiğini, söz konusu devir işleminin muvazaalı olduğunu, kendilerinden mal kaçırmaya yönelik bir işlem olduğunu, hisse devrinden sonra dahi muris İbrahim’in şirkette müdürlük yetkisinin devam ettiğini, şirketin idare ve tasarruf yetkisinin muris İbrahim’de bulunduğunu, ayrıca şirketin merkezinin bulunduğu taşınmazın değeri ve şirketin malvarlığı gözetildiğinde hisse devir sözleşmesinde devir bedeli olarak gösterilen 30.000,00 TL’nin çok düşük kaldığını ileri sürerek, muris İ..E..'in davalıya muvazaalı olarak devrettiği toplam 570 hissenin veraset ilamına göre müvekkillerine intikal etmesi gereken toplam 427,5 hissenin S.. Ç..’tan alınarak veraset belgesine göre payları oranında davacılara aidiyetine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, şirket hisse devrinin muvazaalı olmadığını, şirket hissesinin menkul mal niteliğinde olduğunu, muris muvazaasına dayalı olarak iptali talep edilemeyeceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, BK’nın 18. maddesinin genel hükmü dışında kanunlarda yer almayan muris muvazaasının esas dayanağını 01/04/1974 tarih ve 1974/1-2 sayılı Yargıtay içtihatları birleştirme kararından aldığı, söz konusu içtihadı birleştirme kararına göre ise muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı olarak açılan davaya ancak taşınmaz malların konu olabileceği, taşınır mallar için muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı i