"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Büyükçekmece 1. İcra Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 31/01/2013
NUMARASI : 2013/108-2013/134
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlu vekili tarafından icra mahkemesine yapılan başvuruda ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu ileri sürülerek ödeme emrinin iptali talep edilmiş, mahkemece tebliğ işleminin Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesi kapsamında usulüne uygun olarak yapıldığı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir.
Somut olayda borçluya gönderilen örnek 7 ödeme emrinin tebliğ evrakı üzerine "Mernis Adresidir Geri Çevrilemez" yazılarak tebliğe çıkarıldığı ve dağıtıcı tarafından TK.'nun 21/2.maddesine göre 15.08.2012 tarihinde tebliğ edildiği görülmüştür.
2709 Sayılı 1982 Anayasası'nın Hak Arama Hürriyeti başlıklı 36. maddesine göre; ''Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.'' 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun "Bilinen Adreste Tebligat" başlıklı 10/1. maddesine göre ise; ''Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartiyle her yerde tebligat yapılması caizdir.'' 11.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 Sayılı Kanunun 3.maddesiyle 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesine eklenen 2.fıkraya göre; ''Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması hâlinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.'' Aynı Yasanın "Tebliğ İmkansızlığı Ve Tebellüğden İmtina" başlıklı 21. maddesine 6099 Sayılı Kanunun 5.maddesiyle eklenen 21/2.maddesine göre;'' Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap o adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır.'' Aynı Yasanın "Usulüne Aykırı Tebliğin Hükmü" başlıklı 32.maddesine göre ise; ''Tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatabı tebliğe muttali olmuş ise muteber sayılır. Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi addolunur.''
Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin "Bilinen adreste tebligat" başlıklı 16/2.maddesine göre ''Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır.
6099 Sayılı Kanunun genel gerekçesinde; ''... Uygulamada yaşanan sorunları önlemek üzere tasarıda yer verilen en önemli değişiklik, 25/4/2006 tarihli ve 5490 Sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununda kabul edilen "adres kayıt sistemi"nin Tebligat Kanununa intibakının sağlanmasıdır. Hatta bu yolla, bazen on-onbeş tebligatla dahi sonuç elde edilemeyen durumlarda (ilânen tebligatın gerektirdiği istisnaî hâller hariç), en fazla iki veya üç tebligatla sorun çözülebilecektir.
Tebligat Kanunu'nun 10.maddesine ek fıkra eklenmesiyle ilgili 6099 Sayılı Kanunun 3.maddesinin gerekçesinde '' Tebligat Kanununun 10. maddesine eklenen ikinci fıkra ile tebligata ilişkin sorunların belki de en önemli kısmının çözüme kavuşturulması amaçlanmıştır. Yapılan yeni düzenlemeyle, önce yine bilinen en son adrese tebligat yapılacaktır. Böylelikle, muhataba daha kolay ulaşılabilecek bir adres biliniyorsa oraya tebligat yapılması imkânı açık tutulmuştur. Ancak, tebligatın yapılmasını isteyenin veya tebligatı çıkartan makamın bildirdiği adresin, tebligata elverişli olmadığının anlaşılması ya da bu adrese tebligat yapılamaması halinde, muhatabın 5490 Sayılı Kanuna göre adres kayıt sistemindeki adresi, bilinen son adresi olarak kabul edilerek,