"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalının 4739 ada 1 nolu parselde inşaa ettiği "... evleri" projesinden B-10 blok 8 nolu daireyi 10.12.2010 tarihli sözleşme ile satın aldığını, konutun 3.12.2012 tarihinde de teslim edildiğini, dairesinde ve blok ile siteye ait ortak alanlarda pek çok ayıplı ve kusurlu imalatlar ile eksikliklerin bulunduğunu, bu hususun yönetim tarafından yaptırılan 2013/39 D.iş sayılı dosyası ile tesbit edildiğini, öyle ki, kombi odalarında havalandırma deliklerinin yapılmadığını, çatıda yetersiz izalasyona bağlı olarak tavanlardan su sızıntısının bulunduğunu, ortak merdiven basamaklarının kırık olduğunu, sığınıkların eksik ve bodrumlarda su birikintisi bulunduğunu, dış cephelerden su sızıntısının olduğunu, dairede, balkon giderlerinden su taştığını, mutfak dolaplarında renk değişikliği olduğunu, kapılarda çatlakların bulunduğunu, parkelerde oynamaların olduğunu vs.gibi imalat hatalarının bulunduğunu reklam ve ilanlarla projeye uygun imalat yapılmadığını, gerek kendi konutu gerekse blok ve site ortak yerleri ile ilgili ayıp ve eksikliklerin davalıya bildirildiğini ileri sürerek eksik ve ayıplı işlerden dolayı ortaya çıkan maddi zararından fazla hakları saklı kalarak 500,00 TL'nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah ile talebini artırmıştır.
Davalı, davacıya tam ve eksiksiz olarak dairesinin teslim edildiğini, ayıp ve eksik bulunmadığını, kaldı ki ayıp ihbar mükellefiyetinin de süresinde yerine getirilmediğini savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile; 3.508,98 TL'nin 500,00 TL'sinin dava tarihinden, 3.008,98 TL'sinin ıslah tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm; davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava, satış esnasında sunulan projede ve tanıtımlarda belirtilen ancak bunlara uygun olarak yapılmayan veya eksik yapılan işler nedeni ile davacının satın aldığı konutta oluşan değer kaybının ödetilmesi talebine ilişkindir. Davalılar, ayıp ve eksik bulunmadığını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemişlerdir.
Davacı tüketici olduğuna göre, tüketici hukuku ile ilgili ayıba ilişkin düzenleme, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun (TKHK)’un 4. maddesinde yer almaktadır.
Anılan maddenin birinci fıkrasında; “Ambalajında, etiketinde, tanıtma ve kullanma kılavuzunda yer alan veya satıcı tarafından vaat edilen veya standardında tespit edilen nitelik ve/veya niceliğine aykırı olan ya da tahsis veya kullanım amacı bakımından değerini veya tüketicinin ondan beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mal veya hizmetler, ayıplı mal veya ayıplı hizmet olarak kabul edilir.” denilmekte, devam eden fıkralarda ise buna ilişkin biçimsel koşullar sayılmaktadır.
Ayıp; yasa yada sözleşmede öngörülen unsurlardan birinin veya birkaçının eksikliği yada olmaması gereken vasıfların olmasıdır.
Yukarıda da ayrıntısı ile açıklandığı üzere; malın ayıplı olması halinde taraflara ait hak ve yükümlülüklerin nelerden ibaret olduğu, 4822 sayılı Kanun’la değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 4.maddesinde düzenlenmiş; ayıbın gizli ya da açık olması halleri için ayrı ihbar süreleri getirilmiş; hatta ayıbın ağır kusur veya hile ile gizlenmesi halinde zamanaşımı süresinden yararlanılamayacağı, açıkça ifade edilmiştir.
Maddeye göre, tüketici kendisine sağlanan mal ve hizmetle ilgili ayıplı olup olmama konusu