"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki kadastro tesbitine itiraz davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Kadastro sırasında....İlçesi, .... Mahallesi 536 ada 1 parsel sayılı 2597,79 m² yüzölçümündeki taşınmaz, ... zilyetliğinde olduğu, ancak; kadastro mahkemesinde dava konusu parsel için Orman Yönetimince dava açıldığı belirtilmek sureti ile malik hanesi boş bırakılarak kadastro tutanak ve ekleri kadastro mahkemesine devredilmiştir.. Davacı, 03/03/2008 havale tarihli dlekçesi ile dilekçesine ekli krokide gösterilen 502 ada 1 nolu orman parselinin kuzey kısmı ile 503 ada 1 nolu orman parselinin kuzey ve doğu kısımlarının orman vafında olduğunu buna rağmen, 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi gereği yapılan çalışmalarda bu alanların orman sınırları dışına çıkarıldığını belirterek yapılan kadastro tespitinin iptali ile bu alanların orman vasfı ile Hazine adına tescilini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, davacının 90 ayrı parsele dava açtığının tespit edilmesi üzerine her bir parsel için tefrik kararı verilerek 536 ada 1 parsel için bu dosya üzerinden yapılan yargılama sonucu davanın reddine, dava konusu taşınmazın Yetiş İmdat Akyüz adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacı ... Yönetimi ve davalı Hazine tarafından esasa yönelik olarak temyiz edilmiştir.
Dava, kısmî ilân süresi içinde açılan kadastro tespitine itiraz niteliğindedir.
Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 3402 sayılı Kadastro Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi gereği yapılan kadastro çalışmaları sırasında dava konusu parsel orman sınırları dışında bırakılmış, kısmî ilân süresi içinde Orman Yönetimince dava açılmış olası nedeni ile kadastro çalışmaları kesinleşmemiştir.
Mahkemece, yapılan inceleme ve araştırmada, davalı tarafından dayanılan tapu kaydının tüm geldi ve gitti kayıtları ile getirtilmeden davalı tarafından sunulan tapu kaydı keşif sırasında uygulanmış; mahalli bilirkişilerce tapu kaydınıda yazan sınırlar keşifte gösterilmiş ve fen bilirkişisince tapu kaydının dava konusu taşınmazla birlikte 536 ada 2 parsel sayılı taşınmazı da kapsadığı bildirilmiş ise de; çekişmeli taşınmaza komşu olan taşınmazların kadastro tutanak suretleri ve dayanak kayıtları ile fen bilirkişisi tarafından tapunun kapsadığı ileri sürülen 536 ada 2 parsel sayılı taşınmaza ait kadastro tutanak suretleri getirtilmemiş, tapu kaydının hangi parsellere revizyon gördüğü de araştırılmamıştır. fen bilirkişi raporunda da dava konusu taşınmaza komşu olan taşınmazlar gösterilmeden tapu kaydında yazan sınırların krokide gösterilmesi ile yetinilmiştir. Bu sebeple, dosya kapsamından tapu kaydının dava konusu taşınmaza uyup uymadığı, mahalli bilirkişi beyabları ve keşfin izlenmesi mümkün olmamıştır.
Orman sınırlandırılması yapılmayan veya sınırlandırılmanın ilk olarak yapıldığı yerlerde, bir yerin orman niteliğinin ve hukukî durumunun 3116, 4785, 5658 ve 6831 sayılı kanun hükümlerine göre çözümlenme