"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar vekili, dava dilekçesi ile; davacıların murisi Arslan ile davalının murisleri olan...arasında 07/07/1972 tarihinde taşınmaz satış sözleşmesi yapıldığını, taşınmazdaki binanın alt katının satıldığını, bedelinin alındığını, açılan tapu iptali ve tescil davasının reddedildiğini; ödenen bedelin dava tarihinde ulaşacağı değerin denkleştirici adalet ilkesine göre hesaplanması gerektiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere, hesaplanacak bedelin dava tarihinden yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili 06/01/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile de; 12.000.00 TL nin dava tarihinden yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, cevap dilekçesi ile; davanın zamanaşımına uğradığını, sözleşmenin infaz edildiğini, davacıların taşınmazda oturmadıklarını belirterek; davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece; davanın kabulü ile, toplam 12.000,00.TL'nin, 10.000,00.TL'sinin dava tarihi olan 30/11/2012 tarihinden, bakiye 2.000,00.TL'sinin ise ıslah tarihi olan 06/01/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılar murisi ..n veraset ilamındaki payları oranında davacılara ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazı yerinde değildir.
Davacıların murisi ve davalının murisleri arasında yapılan tapuya kayıtlı taşınmazın satışına ilişkin 07/07/1972 tarihli yazılı sözleşme, resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersizdir (TMK. md 706, TBK. md 237, Tapu Kanunu md 26 ve Noterlik Kanunu md 60). O nedenle, geçerli sözleşmelerde olduğu gibi taraflarına hak ve borç doğurmaz. Bu durumda, taraflar verdiklerini haksız iktisap kuralları gereğince geri isteyebilirler.
Hukuken geçersiz sözleşmeden kaynaklanan bu nitelikteki bir uyuşmazlığın haksız iktisap kurallarına göre, çözümlenip tasfiye edilebilmesi için, öncelikle haksız iktisabın kapsamını tespitteki ilke ve esasların açıklanmasında yarar görülmüştür.
Geçerli bir sebebe dayanmaksızın, bir kişinin mal varlığından diğerinin mal varlığına kayan değerlerin eksiksiz iadesi, denkleştirici adalet düşüncesine dayanır. Denkleştirici adalet ilkesi ise, haklı bir sebep olmaksızın başkasının mal varlığından istifade ederek kendi mal varlığını artıran kiş