Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2018/6784 Esas 2018/19734 Karar
Karar Dilini Çevir:
4. Ceza Dairesi         2018/6784 E.  ,  2018/19734 K.
"İçtihat Metni"




Tehdit suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-1. cümlesi uyarınca 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Antalya 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/01/2017 tarihli ve 2015/783 esas, 2017/18 sayılı kararı, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 24/09/2018 gün ve 94660652-105-07-13261-2017-Kyb sayılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02/10/2018 gün ve 2018/78934 sayılı bozma düşüncesini içeren ihbarnamesiyle Daireye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:
Kanun yararına bozma isteyen ihbarnamede;
1- 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (b-3) bendi uyarınca tehdit (madde 106/1) suçunun uzlaşma kapsamına alındığı cihetle, somut olayda sanığın üzerine atılı 5237 sayılı Kanun’un 106/1. maddesinde düzenlenen suçun tehdit suçu olduğu ve uzlaşma kapsamında kaldığı gözetilmeksizin uzlaştırma işlemleri yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesinde,
2- Sanık ... hakkında katılan ...'na yönelik eylemi nedeniyle yapılan yargılama neticesinde, Antalya 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/01/2017 tarihli ve 2015/783 esas, 2017/18 sayılı kararıyla, hükmün gerekçe kısmında, sanığın, tartışma sırasında katılana hitaben "Beni delllendirmeyin, zaten cezam var, kaybedecek bir şeyim yok, bunun hesabını senden sorarım" dediği kabul edilerek TCK'nın 106/1-2. cümlesi uyarınca takdiren alt sınırdan uzaklaşılarak cezalandırılmasına karar verildiği, ancak hüküm fıkrasında, sanığın, TCK'nun 106/1. maddesinin 1. cümlesi gereğince 3 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına hükmolunarak gerekçeyle çelişkili şekilde hüküm kurulmasında,
isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
I-Olay:
Tehdit suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-1. cümlesi uyarınca 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Antalya 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/01/2017 tarihli ve 2015/783 esas, 2017/18 sayılı kararının,
1- 02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (b-3) bendi uyarınca tehdit (madde 106/1) suçunun uzlaşma kapsamına alındığı cihetle, somut olayda sanığın üzerine atılı 5237 sayılı Kanun’un 106/1. maddesinde düzenlenen suçun tehdit suçu olduğu ve uzlaşma kapsamında kaldığı gözetilmeksizin uzlaştırma işlemleri yapılmadan yazılı şekilde karar verilmesinde,
2- Sanık ... hakkında katılan ...'na yönelik eylemi nedeniyle yapılan yargılama neticesinde, Antalya 25. Asliye Ceza Mahkemesinin 18/01/2017 tarihli ve 2015/783 esas,
2017/18 sayılı kararıyla, hükmün gerekçe kısmında, sanığın, tartışma sırasında katılana hitaben "Beni delllendirmeyin, zaten cezam var, kaybedecek bir şeyim yok, bunun hesabını senden sorarım" dediği kabul edilerek TCK'nın 106/1-2. cümlesi uyarınca takdiren alt sınırdan uzaklaşılarak cezalandırılmasına karar verildiği, ancak hüküm fıkrasında, sanığın, TCK'nun 106/1. maddesinin 1. cümlesi gereğince 3 ay hapis cezasıyla cezalandırılmasına hükmolunarak gerekçeyle çelişkili şekilde hüküm kurulmasında,
isabet görülmediği gerekçeleriyle kanun yararına bozmaya konu edildiği anlaşılmıştır.

II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:
Tehdit suçundan sanık ... hakkında, 6763 sayılı Kanun uyarınca uzlaştırma hükümlerinin uygulanmasının gerekip gerekmediğinin ve hüküm fıkrasıyla gerekçe arasında çelişki bulunup bulunmadığının belirlenmesine ilişkindir.


III- Hukuksal Değerlendirme:
Ceza Genel Kurulu'nun 29/05/2018 tarihli ve 2017/15-496 esas, 2018/246 sayılı kararında belirtildiği üzere; uzlaştırma kurumu, uyuşmazlığın yargı dışı yolla ve fakat adli makamlar denetiminde çözümlenmesini amaçlayan bir alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemidir. Uzlaştırma; bu kapsama giren suçlarda, fail ve mağdurun suçtan doğan zararın giderilmesi konusunda anlaşmalarına bağlı olarak, devletin de ceza soruşturması veya kovuşturmasından vazgeçmesi ve suçun işlenmesiyle bozulan toplumsal düzenin barış yoluyla yeniden tesisini sağlayıcı nitelikte bir hukuksal kurumdur. 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nın 73. maddesinin sekizinci fıkrasında, "Suçtan zarar göreni gerçek kişi veya özel hukuk tüzel kişisi olup, soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı bulunan suçlarda, failin suçu kabullenmesi ve doğmuş olan zararın tümünü veya büyük bir kısmını ödemesi veya gidermesi koşuluyla mağdur ile fail özgür iradeleri ile uzlaştıklarında ve bu husus Cumhuriyet savcısı veya hâkim tarafından saptandığında kamu davası açılmaz veya davanın düşürülmesine karar verilir" hükmü ile uzlaşma kurumuna, aynı tarihte yürürlüğe giren 5271 sayılı CMK'nın 253, 254 ve 255. maddelerinde ise, uzlaşmanın şartları, yöntemi, sonuçları, kovuşturma aşamasında uzlaşma ile birden fazla failin bulunması hâlinde uzlaşmanın nasıl gerçekleşeceğine ilişkin hükümlere yer verilmiştir. 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Kanun'un ikinci maddesiyle, 5237 sayılı TCK'nın 73. maddesinin başlığında yer alan “uzlaşma” ibaresi metinden çıkarılmış, 45. maddesiyle de aynı maddenin sekizinci fıkrası yürürlükten kaldırılmış, yine 24 ve 25. maddeleri ile CMK'nın 253 ve 254. maddeleri değiştirilmiştir. CMK'nın 5560 sayılı Kanun'un 24. maddesi ile değiştirilen 253. maddesinin üçüncü fıkrası; "(3) Soruşturulması ve kovuşturulması şikâyete bağlı olsa bile, etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarda, uzlaştırma yoluna gidilemez." biçimdeyken 09/07/2009 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 5918 sayılı Kanun'un sekizinci maddesiyle anılan fıkraya "Uzlaştırma kapsamına giren bir suçun, bu kapsama girmeyen bir başka suçla birlikte işlenmiş olması hâlinde de uzlaşma hükümleri uygulanmaz" cümlesi eklenmiştir. 02/12/2016 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile yapılan değişiklikle madde başlığı "Uzlaştırma" olarak değiştirilmiş ve 6763 sayılı Kanun ile uzlaştırma kapsamındaki suçların sayıları artırılmış, TCK'nın 106. maddesinin birinci fıkrasında

Üyelik Paketleri

Dünyanın en kapsamlı hukuk programları için hazır mısınız? Tüm dünyanın hukuk verilerine 9 adet programla tek bir yerden sınırsız ulaş!

Paket Özellikleri

Programların tamamı sınırsız olarak açılır. Toplam 9 program ve Fullegal AI Yapay Zekalı Hukukçu dahildir. Herhangi bir ek ücret gerektirmez.
7 gün boyunca herhangi bir ücret alınmaz ve sınırsız olarak kullanılabilir.
Veri tabanı yeni özellik güncellemeleri otomatik olarak yüklenir ve işlem gerektirmez. Tüm güncellemeler pakete dahildir.
Ek kullanıcılarda paket fiyatı üzerinden % 30 indirim sağlanır. Çalışanların hesaplarına tanımlanabilir ve kullanıcısı değiştirilebilir.
Sınırsız Destek Talebine anlık olarak dönüş sağlanır.
Paket otomatik olarak aylık yenilenir. Otomatik yenilenme özelliğinin iptal işlemi tek butonla istenilen zamanda yapılabilir. İptalden sonra kalan zaman kullanılabilir.
Sadece kredi kartları ile işlem yapılabilir. Banka kartı (debit kart) kullanılamaz.

Tüm Programlar Aylık Paket

9 Program + Full&Egal AI
Ek Kullanıcılarda %30 İndirim
Sınırsız Destek
350 TL
199 TL/AY
Kazancınız ₺151
Ücretsiz Aboneliği Başlat