"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 16/07/2014
NUMARASI : 2012/568-2014/424
Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı alacak davasına dair karar, davacı ve davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, kiracı tarafından kiralayan aleyhine açılan kira sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle peşin ödenen 6 aylık kira parası 9.000 TL'in iadesi, 5.000 TL cezai şart bedeli ve mahrum kalınan 21 aylık kazanç kaybından şimdilik 5.000 TL olmak üzere toplam 19.000 TL'nin ihtarın tebliğinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, 5.000 TL cezai şart bedelinin davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmesi üzerine hüküm davacı ve davalı vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya kapsamına, toplanan delillere, mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verilmiş olmasına ve takdirde de bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı vekilinin yoksun kalınan kazanç kaybı talebinin reddine ilişkin temyiz itirazlarına gelince:
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Yasasının 96. maddesine göre alacaklının, borçludan borcun hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi nedeniyle tazminat isteyebilmesi için, bu yüzden bir zarara uğramış olması gerekir. Sözleşmeden kaynaklanan zarar müspet zarar olacağı gibi, menfi zarar da olabilir.
Müspet zarar; borçlu edayı gereği gibi ve vaktinde yerine getirseydi alacaklının mameleki ne durumda olacak idiyse, bu durumla eylemli durum arasındaki farktır. Diğer bir anlatımla, müspet zarar, sözleşmenin hiç veya gereği gibi yerine getirilmemesinden doğan zarardır: kuşkusuz kâr mahrumiyetini de içine alır.
Kâr kaybı, kardan mahrum kalma karşılığı meydana gelen zarardır. Genelde sözleşmeyi kusuruyla fesheden taraftan istenir. Aslında kâr kaybı açısından kardan yoksun kalan tarafın malvarlığında kusurlu fesihten önce ve sonra bir değişiklik yoktur. Burada kardan yoksun kalan kusurlu fesih yüzünden mal varlığında ileride meydana gelecek çoğalmadan mahrum kalır. Kâr kaybı zararının müspet zarar kapsamında bulunduğu şüphesizdir.
Davacı vekili, dava dilekçesinde, taraflar arasında 01.05.2012 başlangıç tarihli ve 2 yıl süreli tarihli ticari plaka kira sözleşmesi(porotokol) düzenlendiğini, sözleşme gereğince ... ....... ticari plakanın aylık kirasının 1.500 TL olduğunu, protokol gereği plakanın takılı olduğu Hundai marka aracın davacıya teslim edildiğini, ticari plaka takılı aracın gerçek malikinin davacı olduğunu ancak resmi kayıtlarda davalı üzerine kayıtlı bulunduğunu,aracı davacı kiracının 3 ay süre ile kullandığını, aracın Ağustos 2012 tarihinde kaza yapması üzerine davalının aracı geri aldığını,