"İçtihat Metni"
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dosya incelendi, gereği görüşüldü:
1-Dosyadaki yazılara, hükmün Dairemizce de benimsenmiş bulunan yasal ve hukuksal gerekçeleriyle dayandığı maddi delillere ve özellikle bu delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazlarının reddine,
2-Davacı vekili, İş Kanunu'nun 41. maddesinin 8. fıkrasında fazla çalışma süresinin toplamının bir yılda 270 saatten fazla olamayacağının ve Çalışma Süreleri Yönetmeliğinin 4. maddesinin 3. fıkrasında günlük çalışma süresinin her ne şekilde olursa olsun onbir saati aşamayacağının belirtilmiş olmasına rağmen müvekkilinin davalı işyerinde hafta sonları da dahil her gün oniki saat çalıştırıldığını bu durum üzerine 01/10/2010 tarihinde müvekkilince çekilen ihtarname ile iş aktidin haklı nedenle feshedildiğini beyan ederek kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacağının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının iddialarının İş Kanunu'nun 24. maddesinde işçiye tanınan haklı fesih sebebi oluşturmadığını, davacının her gün oniki saat çalıştırıldığı iddiasının doğru olmadığını, işverence fazla mesai yapılması gerektiğinin bildirildiği durumlarda davacının buna bir itirazı olmadığını, davacının iş akdini haklı bir nedene dayanmaksızın feshetmesi nedeniyle kıdem tazminatına hak kazanamayacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, taraflar arasında imzalanan belirsiz süreli iş sözleşmesinin 5. maddesinde personelin yasal sınır ve esaslar içerisinde kalmak kaydı ile işverenin isteği üzerine her türlü fazla çalışmayı ücret karşılığında yapmayı kabul edeceği hükmünün bulunduğu, İş sözleşmesinin 5. maddesindeki fazla çalışmanın sınırının 4857 sayılı Yasanın 41. maddesi olduğu, davacının 2009 yılı içinde 503 saat, 2010 yılının ilk 9 ayında 573 saat fazla mesai yaptığı, bir yıl içinde 270 saatten fazla yaptırılacak fazla çalışmanın 4857 sayılı Yasanın 24/II-f maddesinde düzenlenen çalışma şartlarının uygulanmaması olduğundan davacının İskenderun 2. Noterliğinin 01/10/2010 tarih 14161 yevmiye numaralı ihtarnamesiyle yapmış olduğu feshin haklı bir fesih olduğu gerekçeleriyle davanın kabülüne karar verilmiştir.
İş sözleşmesinin haklı nedenle feshedilip feshedilmediği ve feshin süresinde yapılıp yapılmadığı hususlarında taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
4857 sayılı İş Kanununun 24 üncü maddesinde bendinde işçinin haklı fesih halleri düzenlenirken (II) bendinin (f) alt bendinde son cümle olarak “yahut çalışma şartları uygulanmazsa” şeklinde ifadeye yer verilerek, çalışma koşullarının uygulanma