"İçtihat Metni"
Korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda silahla ateş etme suçundan sanık ...'un 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 170/1...c ve 62. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair Gaziosmanpaşa 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2014 tarihli ve 2013/529 esas, 2014/49 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.
Dosya kapsamına göre, sanığın kişiler üzerinde korku, kaygı ve panik yaratacak şekilde kurusıkı tabanca ile havaya ateş etmek şeklinde kabul edilen eylemi sebebiyle mahkûmiyet hükmü kurulmuş ise de, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.06.2007 tarihli ve 2007/8...143 esas, 2007/155 sayılı kararında da belirtildiği üzere, silâh vasfında bulunmayan kuru sıkı tabanca ile havaya ateş etme eyleminin, 5237 sayılı Kanun’un 170/1...c maddesinde tanımlanan, içinde silâh öğesi bulunan suç tipine uygun bulunmadığından, korku, kaygı veya panik yaratacak şekilde ateş etme eyleminin oluşmayacağı, eylemin 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 36/1. maddesi kapsamında idari para cezasını gerektirdiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 29.01.2018 gün ve 2017...13576 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 12.02.2018 gün ve KYB/2018...11251 sayılı ihbarnamesi ile dairemize tevdii kılınmakla incelendi.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Hükümlü hakkında denetim süresi içinde suç işlediğinden bahisle ihbarda bulunulması üzerine duruşma açılarak ara kararla hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik olarak beraat kararı verilmesi gerektiğinden bahisle kanun yararına bozma isteminde bulunulması için dosya Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmiş ise de; denetim süresi içinde yeniden kasıtlı suç işleyerek mahkum olduğu saptanan sanık hakkında verilen önceki kararın CMK.nun 231/11. maddesine göre aynen açıklanması gerekmekte ise de; aynen açıklanacak hüküm bünyesinde herhangi bir hukuka aykırılık barındırmayan ve açık yanlışlık içermeyen hüküm olup fıkranın ihdas amacı da infazı mümkün bir hükme varlık kazandırmaktan ibarettir. Daha önceki kararda yapılan hataların Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/4. maddesinde öngörülen usul ekonomisinin bir gereği olarak düzeltilmesi gerekmektedir. Buna göre; mahkemece usulüne uygun şekilde yargılama yapılarak yeni bir hüküm kurulmasının hakimin takdirinde olduğu ve verilecek hükmün temyiz veya istinaf kanun yolundan geçmeksizin kesinleşmesi durumunda kanun yararına bozma isteminde bulunulmasının da mümkün olduğu gözetilerek bu aşamada talebin reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan nedenlerle; Adalet Bakanlığı'nın kanun yararına bozma istemine dayalı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nca düzenlenen kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, dosyanın Adalet Bakanlığına gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'na TEVDİİNE, 10.12.2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY GEREKÇESİ
1- Sayın çoğunluk görüşü hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildikten sonra deneme süresi içinde yeniden suç işlenmesi nedeniyle verilen kararın cezanın miktarı itibariyle kesin hüküm olsada; açıklanması geri bırakılan hükmün açıklanabileceği yönündedir. Öncelikle bu karara aşağıda belirtilen gerekçelerle katılmak mümkün olmamıştır.
5320 sayılı kanunun 8. maddesi uyarınca yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK'nun 305/2. maddesine göre 3000 TL'ye kadar para cezalarına ilişkin olan hükümlerin kesin olduğu ve olağan kanun yollarına başvurulamayacağı düzenlenmiştir. Bu kararlara karşı ancak kanun yararına bozma yoluna başvurmak mümkündür. CMUK'nun 305/son maddesine göre kesin olarak verilen hükümler tekerrüre esas olamaz ancak haklarında anılan kanunun 343. madde hükümleri dairesinde Yargıtaya başvurulabilir.
5271 sayılı CMK'nun 272/3...a maddesine göre de hapis cezasından çevrilen adli para cezaları hariç olmak üzere sonuç olarak belirlenen 3000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerine karşı istinaf yoluna başvurulamayacağı düzenlenmiştir.
CMK'nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümler usule ilişkin normlardan olup kıyas yapmak mümkündür. Nitekim; CMK'nun 231/6...a maddesine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesine "Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış olması bulunması" gerekmekte olup Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih 2008/11...250 esas, 2009/13 karar sayılı kararında özetle; kasıtlı bir suçtan mahkumiyetten anlaşılması gereken hususların tartışılması sırasında 5237 sayılı TCK'nun 58. maddesinde tekerrür hükümlerinin uygulanması açısından gerekli sürelerin geçmiş olduğu mahkumiyetlerin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yasal engel oluşturmayacağını kabulde zorunluluk bulunduğu belirtilmiştir. Görüldüğü üzere kıyas ve yorum yapmak suretiyle bu sonuca gidildiği anlaşılmaktadır.
Dosyaya konu olayla ilgili hukuki problemin çözümünde ışık tutabilecek nitelikte olan Ceza Kararnamelerine ilişkin Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 28.02.2012 tarih 2011/4...522 esas, 2012/71 karar sayılı kararında özetle '...1412 sayılı CMUK'da yer alan düzenlemelere göre ceza kararnamesi ile verilen ve usulüne uygun olarak kesinleşmiş bulunan mahkumiyetlerin son karar niteliğinde bir hüküm olduğunda kuşku bulunmamakta ise de, genel yargılama kurallarından farklı ve kendine özgü istisnai bir yargılama yöntemiyle verilmiş olma