"İçtihat Metni"
765 sayılı TCY'nın 264/6-son maddesi uyarınca patlayıcı madde atma suçundan sanıklar M…., F…., M…. ve L…’nin lehe olduğu kabul edilen 765 sayılı TCY’nın 264/6-son, 31 ve 33. maddeleri uyarınca 6’şar yıl 8’er ay hapis cezası ile cezalandırılmalarına ilişkin, Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 01.02.2007 gün ve 12-37 sayılı hükmün sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 8. Ceza Dairesince 24.12.2009 gün ve 13392-16539 sayı ile;
“Sanıklara atılı korku, kaygı veya panik yaratabilecek tarzda meskun yerde patlayıcı madde atma suçundan 765 sayılı TCK.nun 264/6-son maddesinin sanıklar lehine kabul edilerek uygulama yapıldığı, mahkemenin kabulüne göre sanıkların eylemlerinin 5237 sayılı TCK.nun 152/1-2-a, 170/1-c ve 174/1-2 maddelerinde tanımlanan suçları oluşturduğu ve buna göre lehe aleyhe yasa değerlendirmesi yapıldığı anlaşılmakla,
5237 sayılı TCK.nun 152/1-2-a ve 170/1-c madde ve fıkraları uyarınca suçun işlendiği 01.01.1995 tarihinden itibaren hüküm tarihine kadar 5237 sayılı TCK.nun 66/e ve 67/4. madde ve fıkralarında tanımlanan 12 yıllık zamanaşımı süresinin geçmiş olduğu gözetilerek buna göre karşılaştırma ve belirleme yapıldıktan sonra sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden, 765 sayılı TCK.nun sanıklar lehine olduğu kabul edilerek yazılı şekilde uygulama yapılması,” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Adana 3. Ağır Ceza Mahkemesi ise 25.05.2010 gün ve 117-219 sayı ile;
“...Sanıkların bu eylemlerinin 5237 sayılı Kanunda karşılığı Kanunun 170/1-c, 174/1-2, 152/1-a-2-a maddeleri kapsamında kaldığı, buna göre asgari hadden ceza tayin edilmesi halinde 5237 sayılı Yasanın 170/1-c maddesindeki suç yönünden suçun işlendiği 01.01.1995 tarihinden itibaren hüküm tarihine kadar 5237 sayılı TCK’nun 66/e ve 67/4 madde ve fıkralarında tanımlanan 12 yıllık zaman aşımı süresinin geçmiş olduğu,
Sanıkların bu eylemlerinden karşılığı olan 5237 sayılı TCK’nun 152/1-a-2-a maddesindeki suçtan dolayı sanıklara 1 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası verileceği, üst sınırının 6 yıl olduğu, 5237 sayılı TCK’nun 66/1-d maddesine göre dava zamanaşımı süresinin 15 yıl olduğu, 5237 sayılı TCK’nun 66/4. fıkrasına göre sürelerin belirlenmesinde suçun kanunda yer alan cezanın yukarı sınırı göz önünde bulundurulur dendiğinden, sanıkların eylemlerine uyan TCK’nun 152/1-a-2-a maddesindeki suçun üst sınırının 6 yıl olup dava zaman aşımı süresinin 15 yıl olduğu ve 5237 sayılı TCK’nun 67/4. fıkrası uyarınca yarısı oranında uzatıldığında 22 yıl 6 ayda zamanaşımı süresinin dolacağı,
Sanıkların eylemlerinin 5237 sayılı Kanunda karşılığı olan 174/1-2. maddesindeki suçtan dolayı 4 yıl 6 ay hapis ve 300 gün adli para cezası verileceği, suç tarihi itibariyle de cezanın üst sınırı nazara alındığında, zamanaşımı süresinin dolmamış olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamına göre sanıklar hakkında 5237 sayılı Yasanın uygulanması durumunda 152/1-2-a-son maddesi uyarınca 3 yıl hapis cezası verileceği, 174/1-2. maddesi uyarınca 4 yıl 6 ay hapis ve 300 tam gün adli para cezası verileceği, 5237 sayılı Kanuna göre toplam olarak sanığa 7 yıl 6 ay hapis ve 300 gün adli para cezası verileceği, zamanaşımı süresinin, sanıkların işlemiş olduğu TCK’nun 152/1-2-a-son maddesindeki suç yönünden 5237 sayılı TCK’nun 66/1-d 4. fıkra ve 67/4. fıkraları uyarınca 22 yıl 6 ay olduğu, bu suç yönünden zamanaşımı süresinin dolmadığı, 765 sayılı TCK’nun uygulanması durumunda 765 sayılı TCK’nun 264/6-son maddesi uyarınca sanıklara takdiren 6’şar yıl 8’er