Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2017/272 Esas 2019/317 Karar
Karar Dilini Çevir:
Ceza Genel Kurulu         2017/272 E.  ,  2019/317 K.
"İçtihat Metni"


Kararı Veren
Yargıtay Dairesi : 12. Ceza Dairesi
Mahkemesi :Asliye Ceza
Sayısı : 827-369

Sanık ... hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan açılan kamu davasında yapılan yargılama sırasında, Eskişehir (Kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesince, ölüm neticesi ile trafik kazasına bağlı yaralanma arasında illiyet bağı bulunduğu gerekçesiyle verilen 13.12.2012 tarihli ve 221-966 sayılı görevsizlik kararı üzerine yapılan yargılama sonucunda sanığın taksirle bir kişinin ölümüne neden olma suçundan TCK'nın 85/1 ve 53/6. maddeleri uyarınca 5 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına ve 2 yıl süre ile sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin Eskişehir 2. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 18.09.2013 tarihli ve 42-481 sayılı hükmün sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 12. Ceza Dairesince 05.11.2014 tarih ve 216-21922 sayı ile;
“1- Ölenin, idaresindeki çekici ve bağlı yarı römork ile meskûn mahal dışında, orta refüj ile bölünmüş, tek yönlü hafif eğimli bölünmüş yolda sabaha doğru alaca karanlıkta seyir hâlindeyken, seyir yönüne göre ileride sağdaki tali yoldan ana yola geçiş önceliğine uymadan kontrolsüz şekilde çıkış yapan sanığın idaresindeki beton mikserine duramayarak arkadan çarpması şeklinde gerçekleşen olayda, sanığın asli kusurlu olması nedeniyle temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesinde isabetsizlik bulunmamakta ise de iki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş şekli, meydana gelen zararın ağırlığı, maddede öngörülen cezanın alt ve üst sınırı nazara alınmak suretiyle, adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, alt sınırdan fazla uzaklaşılıp, teşdidin derecesinde yanılgıya düşülmek suretiyle fazla ceza tayini,
2- TCK'nın 50. maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılmasının gerektiği, dosya içeriğine göre; silinme koşulları oluşmuş adli sicil kaydı bulunan, görevli mahkemedeki tüm duruşmalarda hazır olan ve müdafisi aracılığıyla lehe hükümlerin uygulanmasını talep eden sanık hakkında tayin olunan uzun süreli hapis cezasının TCK'nın 50/4. maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesi yönündeki talebin gerekçe gösterilmeksizin reddine karar verilmesi," isabetsizliklerinden bozulmasına karar verilmiştir.
Eskişehir 2. Asliye Ceza Mahkemesi ise 28.04.2015 tarih ve 827-369 sayı ile;
"...Olay nedeni ile sanığa ait cezanın belirlenmesinde TCK'nın 22. maddesi gereğince olayın meydana geliş şekli ve sanığa ait trafik kusurunun belirleyici olduğu,
Sanık hakkında uygulanan kanun maddesinin 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası öngördüğü,
Olayın bu şekilde yaşanmasına sanığın asli ve tam nitelikteki trafik kusurunun sebebiyet verdiği,
Başkaca bir kişi veya unsura ait trafik kusurunun bulunmadığı,
Olay nedeni ile yaralanan ...'ın vefat etmesi ile oldukça ağır bir sonucun meydana geldiği,
Sanık hakkında 6 yıl hapis cezası belirlenmemesinin adalet ve hakkaniyete uygun olduğunun düşünüldüğü ki daha etkili bir sabıka kaydına, trafik geçmişine ve trafik kusuruna sahip kişilerin bunu hak ettiği,
Ayrıca bozma öncesi kararda sanık hakkında belirlenen bu hapis cezası süresinin seçenek yaptırımlara çevrilmemesi nedeninin gerekçenin bütününden anlaşılabilir olduğu düşünüldüğü için ayrıca gerekçelendirilmediği zira;
TCK'nın 50. maddesinde seçenek yaptırımlara çevrilme işlemini belirleyen hukuki durumun;
Suçlunun kişiliğine,
Yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa,
Suçun işlenmesindeki özelliklere bağlı olduğu ki, sanığın bu konumlara uygun olmadığı;
Sanığın kovuşturmanın hiçbir aşamasında pişmanlık duyduğunun görülmediği ve bu yönde bir his duyulmadığı,
Sanığın tamamen kendisine ait bir trafik kusuru ile olaya sebebiyet verdiği,
Sanığın trafik kusurunun önlenemez ve öngörülemez olmadığı ki tahmini olarak 15-20 saniye kadar daha yolun boşalmasını ve dönüş manevrası için uygun hâle gelmesini beklese böyle bir sonucun yaşanmayacağı,
Sanığın hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesini gerektiren herhangi bir hukuki durumun mevcut olmadığı," gerekçesiyle (2) numaralı bozma nedenine uymuş, (1) numaralı bozma nedenine ise direnerek önceki hüküm gibi sanığın cezalandırılmasına karar vermiştir.
Direnme kararına konu bu hükmün de sanık müdafisi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 26.06.2015 tarihli ve 224306 sayılı "onama" istekli tebliğnamesi ile gelen dosyayı inceleyen Yargıtay 12. Ceza Dairesince 21.10.2015 tarih ve 11951-16105 sayı ile, direnme yönünden inceleme yapılmak Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya Ceza Genel Kurulunca 07.12.2016 tarih ve 1057-872 sayı ile 6763 sayılı Kanun'un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 10. madde uyarınca kararına direnilen Daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 12. Ceza Dairesince 01.03.2017 tarih ve 12-1543 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; TCK’nın 85/1. maddesi gereğince 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezasını gerektiren suçta, temel cezanın 5 yıl olarak tayin edilmesinin isabetli olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
25.08.2011 tarihli trafik kazası tespit tutanağında; sanık sürücü ...'ın sevk ve idaresindeki 26 .. 407 plaka sayılı çekici ve çekiciye bağlı beton mikseri (römork) ile Likit Gaz girişinden Bozüyük istikametine kontrolsüz şekilde çıktığı, bu esnada sevk ve idaresindeki 34 .. 7106 plaka sayılı çekici ve çekiciye bağlı römork ile Eskişehir istikametinden Bozüyük istikametine seyir hâlinde olan müteveffa sürücü ...'ın fren yapmasına rağmen duramayarak aracının ön kısımları ile sanığın kullandığı çekiciye bağlı beton mikserinin arka kısmına çarpması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı kazanın meydana geldiği, arkadan gelen 26 .. 085 plaka sayılı çekici ve çekiciye bağlı römorku kullanan ...'ın araçlara çarpmamak için fren yapması sonucu yolun sağında bulunan bariyerlere çarpmasıyla maddi hasarlı kaza meydana geldiği, kazanın oluşumunda tali yoldan ana yola çıkan sürücü sanık ... Bozdağ'ın ana yoldan gelen araçlara geçiş hakkını vermemek suretiyle 2918 sayılı Kanun'un 57/1-b maddesini ihlal ettiğinden kusurlu olduğu, diğer sürücülerin kusursuz olduğu yönünde açıklamalara yer verilerek kazanın 25.08.2011 tarihinde 05.50 sıralarında alaca karanlıkta, yerleşim yeri dışında, açık havada, tek yönlü, 10,5 metre genişliğinde, asfalt kaplamalı, hafif eğimli, kuru ve düz yolda meydana geldiğinin işaretlendiği, krokide; yolun üç şeritli olduğunun, orta şeritte müteveffa sürücü ...'ın sevk ve idaresindeki araca ait olduğu belirtilen 2 adet kısa mesafeli fren izinin, çarpma noktasının yolun sağ şeridinde bulunduğunun, sanığa ait aracın arka kısmı ile müteveffanın aracının ön kısmının hasarlı olduğunun, müteveffanın aracının ön kısmının orta refüjü ayıran bankete çarparak durduğunun, sanığa ait aracın ise çarpma noktasından 45 metre ileride durduğunun gösterildiği,
25.08.2011 tarihinde saat 06.18'de yapılan ölçüme ve aynı tarihli genel adli muayene raporuna göre; sanığın alkolsüz olduğu,
05.09.2011 tarihli bilirkişi raporuna göre; kazanın yerleşim yeri dışında meydana geldiği, kaza anında havanın açık ve alaca karanlık, bölünmüş yolun kuru, asfalt, düz ve eğimli olduğu, sanık ...'nın sevk ve idaresinde bulunan araç ile ana yol olan Eskişehir-Bursa kara yoluna kontrolsüz olarak çıktığı, sanığın Eskişehir-Bursa kara yoluna dönüş yapmadan önce, ana yoldan gelen araçlara ilk geçiş hakkını vererek şartlar müsait olunca kara yoluna girmesi gerekirken, kavşaklarda geçiş önceliği kurallarını ihlal ederek geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkân vermeden dikkatsiz ve tedbirsiz olarak kara yoluna çıkmak suretiyle kazaya sebebiyet verdiği için kusurlu olduğu, kavşaktaki dönüşünü tamamlamış olmasının ve 20 metre yol kat etmiş olmasının kusur oranını değiştirmeyeceği, sürücü ...'ın Eskişehir-Bursa kara yolu üzerinde Bursa istikametine seyir hâlinde olup ilk geçiş hakkına sahip olduğu kavşağa yaklaştığında, geçiş önceliği kuralını ihlal eden sanığın aracının gidiş şeridini kapatması üzerine durabilecek yeterli mesafesi kalmaması sebebiyle duramayarak sanığın aracına bağlı römorka arkadan çarpmış olup kazanın oluşumunda kusurunun bulunmadığı, sürücü ...'ın da kusursuz olduğu, sanık ...'ın 2918 sayılı Kanun'un 84. maddesinde sayılan "Kavşaklarda geçiş önceliğine uymama" asli kusurunu işleyip olayda tamamen kusurlu olduğu, ... ile ...'ın herhangi bir kusurlarının bulunmadığı,
Karayolları Genel Müdürlüğü Trafik Fen Heyeti tarafından düzenlenen 05.06.2013 tarihli raporda; sanık sürücünün beyanlarından da anlaşılacağı üzere tali yoldan ana yola çıkan aracın çıkış manevrası ile tali yol kavşağından 20 metre ileride çarpmaya maruz kaldığı, sanığın yönetimindeki aracın çekici ve römorkun toplam uzunluğu ile sağa dönüş manevrasında kaplayacakları alan dikkate alındığında ana yola çıkış yapar yapmaz çarpmanın meydana geldiği, bu durumda sanık sürücünün kontrolsüz bir şekilde aniden yola çıkış yaptığı, sanığın meskûn mahal dışında söz konusu ana yol kavşağına geldiğinde tedbirli ve dikkatli olması, kavşak başında aracını durdurması ve sol taraftan gelen aracı görünce bu araca yol vermesi ve yol tamamen boşaldıktan sonra sağa dönüş manevrasına geçmesi gerekirken, mevcut hâl ve ortama göre tedbirsiz ve dikkatsizce araç kullanması ve kara yolları trafik kurallarına aykırı bir şekilde kontrolsüzce ana yola çıkış yapması sonucu arkadan gelen ve duramayacak kadar yaklaşmış bulunan müteveffa sürücünün seyir şeridine çıkması nedeniyle meydana gelen olayda 2918 sayılı Kanun'un 67/b maddesindeki "...Manevraları yapacak sürücüler karayolunu kullananlar için tehlike veya engel yaratmamak zorundadır" kuralı ile aynı Kanun'un 84. maddesinin (f) bendindeki "Doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma", (g) bendindeki "Şeride tecavüz etme", (j) bendindeki "Manevraları düzenleyen genel şartlara uymama" ve (h) bendindeki "Kavşaklarda geçiş önceliğine uymama" asli kusurlarını işlediği, meydana gelen olayda asli ve tam kusurlu olduğu, müteveffa sürücü ...'ın ise yönetimindeki araç ile nizami bir şekilde kendi seyir şeridinde olduğu, aniden seyir şeridine çıkan sanık sürücünün aracı nedeniyle

Üyelik Paketleri

Dünyanın en kapsamlı hukuk programları için hazır mısınız? Tüm dünyanın hukuk verilerine 9 adet programla tek bir yerden sınırsız ulaş!

Paket Özellikleri

Programların tamamı sınırsız olarak açılır. Toplam 9 program ve Fullegal AI Yapay Zekalı Hukukçu dahildir. Herhangi bir ek ücret gerektirmez.
7 gün boyunca herhangi bir ücret alınmaz ve sınırsız olarak kullanılabilir.
Veri tabanı yeni özellik güncellemeleri otomatik olarak yüklenir ve işlem gerektirmez. Tüm güncellemeler pakete dahildir.
Ek kullanıcılarda paket fiyatı üzerinden % 30 indirim sağlanır. Çalışanların hesaplarına tanımlanabilir ve kullanıcısı değiştirilebilir.
Sınırsız Destek Talebine anlık olarak dönüş sağlanır.
Paket otomatik olarak aylık yenilenir. Otomatik yenilenme özelliğinin iptal işlemi tek butonla istenilen zamanda yapılabilir. İptalden sonra kalan zaman kullanılabilir.
Sadece kredi kartları ile işlem yapılabilir. Banka kartı (debit kart) kullanılamaz.

Tüm Programlar Aylık Paket

9 Program + Full&Egal AI
Ek Kullanıcılarda %30 İndirim
Sınırsız Destek
350 TL
199 TL/AY
Kazancınız ₺151
Ücretsiz Aboneliği Başlat