(634 S. K. m. 42)
Dava: Taraflar arasındaki "634 sayılı Yasa'nın uygulanması" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 13. Sulh Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 30.12.1991 gün ve 1009-1640 sayılı kararın incelenmesi davalı tarafından istenilmesi üzerine;
Yargıtay 18. Hukuk Dairesinin 27.5.1992 gün ve 3250-4671 sayılı ilamı:
(... Kat malikleri kurulunun arsa payı ve paydaş çoğunluğu ile aldıkları 29.1.1990 tarihli karar apartmanın üzerine inşa edildiği arsanın bir bölümünün otopark olarak kullanılmasını öngörmüştür.
Bilirkişi tarafından incelenen mimarı proje ile dosya içine konulan yönetim planında bu boşluğun bahçe olarak tahsis edildiği konusunda hiç bir kayıt bulunmamaktadır. Yönetim planının "apartman bahçesinde ve ortak yerlerinde kümes hayvanı dahil herhangi bir hayvan beslenemeyeceğine ilişkin 6. maddesinde bahçeden söz edilmesi park olarak kullanılan yerin bahçe tahsisli olduğu anlamına gelmez. Kat Mülkiyeti Kanunun uygulanması bakımından tahsis ancak ya proje ile ya da yönetim planı ile veya bu Kanundan doğan zorunluk sebebi ile mümkündür. O nedenle mahkemece 6. maddesindeki ifadeye dayanılarak park yeri olarak kullanılmasına karar verilen yerin bahçe tahsisli olduğu kabul edilerek davanın reddi doğru değildir.
Kat Mülkiyeti Kanununun 42. maddesi hükmü karşısında ilke olarak; bahçe olarak tahsisi bulunmayan bu yere otopark yapılmasının kat maliklerinin sayı ve arsa payı çoğunluğu ile karar verebilecekleri ve bu konuda verilen 29.1.1990 tarihli kararın da geçerli olduğu kabul edilmelidir.
Ancak, arsa boşluğunun otopark olarak kullanılması halinde ona yakın bağımsız bölüm sakinlerinin rahatsız olmalaları da söz konusudur. Bilirkişi raporunda halen park yeri olarak kullanılan yerin apartman dış duvarına 10 metre mesafede bulunduğu belirtilmiş ise de, bu konunun ne suretle sağlandığı anlaşılamamıştır. Mahkemece otoların park ettiği yer ile ana gayrimenkulün dış duvarı arasında 8-10 metrelik mesafe boşluğunu sağlayacak tedbirin ne olabileceği bilirkişiden sorulmalı ve bu tedbirin uygulanması sağlandıktan sonra otopark olarak kullanımın yasal bir sakıncası bulunmadığı cihetle davanın reddine karar verilmelidir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
Hukuk Genel Kurulu'nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Karar: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere ve özellikle, binanın imardan tasdikli mimari projesi ve yönetim planı içeriğinden dava konusu yerin özel amaca tahsisli ortak yerlerden bulunduğu anlaşılmadığına göre, Hukuk Genel Kurulu'nca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken, önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.
Sonuç: Davalının temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen nedenlerden dolayı BOZULMASINA ilk görüşmede çoğunluk sağlanamadığı için ikinci görüşmede 9.6.1993 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dava yönetim planında bahçe olarak belirlenen yerin 29.1.1990 günlü kat malikleri kurulu toplantısında ittifak yerine ekseriyetle alınan bir kararla oto park olarak kullanılmasına karar verilmesi, kurul kararındaki imzaların bir kısmının yönetici tarafından atıldığı bu itibarla kararın iptali ve yaratılan muarazanın önlenmesi istemine ilişkindir.
Bu olayda çekişme mahkemenin kabul ettiği kat mülkiyeti kanunundaki yönetim planı ile ilgili 28. madde hükümlerinin mi yoksa, Yüksek Daire bozmasında belirtilen 42. madde hükümlerimi uygulanacaktır, noktasında toplanmaktadır.
Kat Mülkiyeti Kanunu 4. maddesinde ortak yerler başlığı altında herhalde ortak yer sayılan yerler ve şeyler bir bir sayılmış son fıkrasında da sayılanların dışında kalıpta yine ortaklaşa kullanma, korunma veya faydalanma için zaruri olan diğer yerler ve şeylerinde (Ortak yer) konusuna gireceği açıklanmış, madde ilk cümlesindede ortak yerlerin konusu sözleşme ile belirtilebilir denmiştir. Maddeye göre, herhal