(2709 S. K. m. 141) (3402 S. K. m. 3, 4, 26/d, 30)
Dava: Taraflar arasındaki "kadastro tespitine itiraz" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Çayırlı Kadastro Mahkemesi'nce davanın kısmen kabulüne dair verilen 10:3.1999 gün ve 1996/ 13 E- 2 K. sayılı kararın incelenmesi davalı Orman Yönetimi tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 20. Hukuk Dairesi'nin 28.9.1999 gün ve 1999/8313-8004 sayılı ilamıyla; ( ...Dava konusu T. Köyünde bulunan 298 ve 300 parsel numaralı taşınmazlar ORMAN niteliği ile Hazine adına kadastroca tespit görmüş olup, her iki parselin değişik kesimlerine davacı gerçek kişiler itirazda bulunup kadastro mahkemesinde dava açmışlar, 300 parsele yönelik olarak Hazine ve Köy Tüzelkişiliği MER'A iddiasıyla davaya müdahil olmuşlar, yerel mahkemece 300 parsele yönelik gerçek kişilerin davasının REDDİNE, müdahil Hazine ve Köy Tüzelkişiliğinin davasının kabulüne, bu parselin MER'A olarak siciline işlenmesine, 298 parselin, gerçek kişilerin dava ettikleri ( Z, D, S, Ş, T, U, R, Ü, V, Ç, J, İ, I, Q, L, O, P, N, M, E, B, A, C, G, F, H, K, A, B ) harfli kısımlar yönünden davanın kabulüne, bu kısımların gerçek kişiler adına tesciline karar verilmiş, karar yalnızca Orman Yönetimince temyiz edilmiştir.
1- 298 parsel sayılı taşınmaz orman niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir. Hazinenin bu parsele yönelik davası veya müdahalesi yoktur. Taşınmazın niteliği orman olarak belirlendiğinden, tespit maliki de Hazine olduğundan, zorunlu dava arkadaşlığı nedeniyle tespit maliki Hazineye de husumetin yöneltilmesi gerekir. Zorunlu dava arkadaşı durumundaki Hazineye husumet yöneltilip, taraf teşkili sağlanmadan, davanın görülüp sonuçlandırılması doğru değildir.
2- 300 parsel sayılı taşınmaza yönelik Orman Yönetiminin temyiz itirazlarına gelince:
300 parsel sayılı taşınmaz, 3402 Sayılı Yasanın 4. maddesi uyarınca yapılan tahditte orman sınırları içine alınmış, bilahare yapılan genel kadastro tespitinde Hazine adına orman niteliği ile tespit edilmiştir. Tespite karşı askı ilan süresi içinde sadece ( A ) ile işaretli kesime Yakup, ( B ) ile işaretli kesime Erdoğan, ( P ) ile işaretli kesime Yakup, ( O ) ile işaretli kesime Hüsnü, ( M ) ile işaretli kesime Musa, ( K, E, F, G, H ) ile işaretli kes'ıme Hamdi, ( N ) ile işaretli kesime Sabit, ( T ) ile işaretli kesime Hüseyin ( R ) ile işaretli kesime Yakup, ( Ş ) ile işaretli kesime Zabit, ( L ) ile işaretli kesime Musa, kadastro mahkemesinde tespite itiraz etmişlerdir. Bu davaya krokisinde ( 300 ile gösterilen 28.250 m2'lik kesim yönünden gerçek kişi Asker, parselin gerçek kişilerin itiraz ettiği kesimlerle birlikte tümüne yönelik olarak Hazine 30 günlük askı ilanı geçtikten sonra müdahale etmişlerdir. Bu parselin tespitine karşı itiraz süresinden sonra köy tüzel kişiliği MER'A iddiasıyla Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açmış ve bu dava dosyası kadastro mahkemesindeki dosya ile birleştirilmiştir. Somut olayda açıklandığı üzere, biri orman kadastrosu ve ikincisi de genel kadastro olmak üzere iki kadastro işlemi vardır. Parselin itiraz süresi içinde dava edilmeyen kesimi yönünden hem orman kadastrosu, hem de genel kadastro tespiti kesinleşir. Gerçek kişi Asker'in süresi içinde itiraz edilmeyen kesime yönelik olan müdahale talebi bu nedenle kadastro mahkemesinde incelenemez, mahkeme görevsizdir. Hazinenin ve köy tüzel kişiliğinin itiraz süresi içinde gerçek kişiler tarafından dava edilen kesimlere yönelik katılımları ve davaları 3402 Sayılı Yasanın 26/D maddesi ve bendi gereğince mümkün ise de bu müdahil davacılar yönünden 30 günlük askı süresi içerisinde itiraza uğramayan kesimlere yönelik dava ve katılımları yönünden de kadastro mahkemesi görevli olamaz. Başka bir anlatımla, Asker'in katılarak dava ettiği 28.250 m2'lik kesim ile süresi içinde itiraza uğramayan 300 parselin diğer kesimleri yönünden genel kadastro tespiti ve orman kadastrosu kesinleşmiş olacağından, bu kesimler yönünden Hazine ve Köy tüzel kişiliğinin davaları da kadastro mahkemesinde görülemez. Katılım, ancak askı ilanı süresi içinde itiraza uğrayan kesimler yönünden mümkündür.
Esas yönden yapılan araştırma ve incelemede askı ilan süresi içinde gerçek kişiler tarafından itiraz edilen kesimlerin MER'A olduğu saptandığına göre, Orman Yönetiminin bu kesimlere yönelik temyiz itirazları yerinde değildir.
Açıklanan hususlar gözetilmeksizin yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yarg