"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki “tazminat” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Mengen Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 17.06.2010 gün ve 2006/97 E.-2010/92 K. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin 08.03.2011 gün ve 2010/11002 E-2011/2005 K. sayılı ilamı ile;
(...Dava 16.09.1996 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu %32 oranında sürekli iş görmezlik nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece davacının Mengen Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 2006/50 E-2006/52 K sayılı dosyasında aynı olay nedeniyle açtığı maddi ve manevi tazminat istemli davada, maddi tazminat isteminin feragat nedeniyle reddine ve manevi tazminat isteminin ise kısmen kabulüne karar verilerek bu kararın Yargıtay denetiminden geçerek kesinleştiği, anılan kararın kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Mahkemece varılan sonuç hatalı olmuştur. Gerçekten davacının Mengen Asliye Hukuk (İş) Mahkemesinin 2006/50 E sayılı dosyasında görülen davada 19.09.1997 tarihli dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle 100,00 TL maddi tazminat talep etmiştir. Bu haliyle açılan davanın kısmi dava olduğu ortadadır. Öte yandan kısmi davadaki feragatin bu davada talep edilen miktarla sınırlı olduğu, fazlaya ilişkin haklardan da feragat edildiğinin açıkça belirtilmediği hallerde saklı tutulan alacak kesiminden feragat edilmediğinin kabulünün gerekeceği, saklı tutulan alacak kesimi ile ilgili olarak her zaman dava açılmasının mümkün bulunduğu Dairemizin ve giderek Yargıtay’ın yerleşmiş uygulamalarındandır. Kaldı ki davacı vekili kısmi davada verdiği 12.07.2009 tarihli feragat dilekçesinde fazlaya ilişkin maddi tazminat talep hakkını saklı tutarak, kısmi dava konusu 100,00-TL maddi tazminat isteminden feragat ettiğini açıkça beyan ettiği gibi, kısmi davada verilen kararda da, maddi tazminat istemi feragat nedeniyle reddedilirken, maddi tazminattan fazlaya ilişkin hakların saklı olduğu da vurgulanmıştır.
Hal böyle olunca davacının kısmi davadaki feragatinin saklı tutulan alacak kesimini de kapsadığını, diğer bir deyişle feragat nedeniyle redde ilişkin kararın tüm alacak miktarı bakımından kesin hüküm oluşturduğunun kabulü isabetsi