Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/1017 Esas 2018/1750 Karar
Karar Dilini Çevir:
Hukuk Genel Kurulu 2017/1017 E. , 2018/1750 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki “vasiyetnamenin iptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Zonguldak 1. Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 05.04.2013 tarihli ve 2011/368 E., 2013/38 K. sayılı karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 17.03.2014 tarihli ve 2013/19634 E., 2014/4038 K. sayılı kararı ile,
“…Davada, 23.10.2011 tarihinde vefat eden muris Osman Orhan Ulusan'ın 05.07.2005 tarihinde Zonguldak 2.Noterliğinin 12561 sayılı düzenleme şeklindeki vasiyetnamesiyle diğer mirasçıların saklı paylarını aştığı ve vasiyetnamenin hukuka ve ahlaka aykırı koşullar içerdiğinden bahisle iptali istenilmiştir.
Davalılar davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, ölüme bağlı tasarrufların iptal sebeplerinin TMK'nun 557.maddesinde düzenlendiği somut olayda iptal koşullarının oluşmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, hüküm, süresinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak, davada saklı pay ihlaline yol açan vasiyetnamenin iptaline karar verilmesi, talep edilmiştir. Mahkemece, vasiyetnamenin iptali talebinin reddine karar verilmiş, tenkis talebiyle ilgili hüküm kurulmamıştır.
HUMK.nun 388/son (...nun 297/2) maddesinde; "Hüküm sonucu kısmında, gerekçeye ait herhangibir söz tekrar edilmeksizin, istek sonuçlarından her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, mümkünse sıra numarası altında birer birer açık ve şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" denilmektedir.
O halde, davacının tenkis talebiyle ilgili hüküm kurulmamış olması usule aykırıdır…”
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Dava vasiyetnamenin saklı pay ihlâline yol açtığı gerekçesiyle iptali istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, müvekkillerinin miras bırakanı Osman Orhan Ulusan’ın Zonguldak 2. Noterliğince düzenlenen 05.07.2005 gün ve 12561 yevmiye nolu vasiyetnamesiyle adına kayıtlı olan Terakki Mahallesinde kain 267 ada 58 parsel sayılı taşınmaz ve üzerinde bulunan üç katlı evin davalılar adına tescilini ve ayrıca tüm kira gelirlerinin davalılara ait olacağını vasiyet ettiğini, murisin bu vasiyetinin tasarruf nisabını aşması nedeniyle hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, anılan vasiyetnamenin iptali ile taşınmazın tüm mirasçılar adına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, vasiyetnamenin kişinin özgür beyanı doğrultusunda hazırlanan bir hukuki işlem olduğunu, müvekkillerin en ufak bir etkisinin bulunmadığını, vasiyetname düzenlenmeden önce fiil ehliyeti bulunduğuna dair miras bırakanın sağlık kurulu raporu aldığını, vasiyetname düzenlenmesine engel hâl görünmediği için noter tarafından vasiyetname düzenlendiğini ve yasanın öngördüğü şekil ve usul şartları taşıdığını, davanın süresinde açılmadığını, davacıların kötü niyetli olduklarını beyanla davanın reddini savunmuştur.
Davalılar Eda Özbaba, ... ve ... davaya cevap vermemiştir.
Yerel mahkemece dava konusu vasiyetnamenin yasal şekillere uygun olarak düzenlendiği, tasarrufun içeriği ile bağlandığı koşulların hukuka veya ahlâka aykırı olmadığı gibi yükleme de içermediği, 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun (TMK) 514’üncü maddesi uyarınca miras bırakanın mal varlığının tamamında veya bir kısmının vasiyetnameye konu edilebileceği, sadece saklı payın aşılmış olmasının vasiyetnamenin iptali nedeni olamayacağı, zira TMK’nın 560 ve devamı maddelerinde saklı payın aşılması hâlinde mirasçıların tenkis davası açarak kendilerine tanınan saklı payın korunmasını talep edebileceklerinin hükme bağlandığı; ölüme bağlı tasarrufların iptal sebepleri TMK’nın 557’nci maddesinde düzenlenmiş olup dava konusu vasiyetnamede bu iptal sebeplerinden hiçbirinin bulunmadığı, davacının tasarrufun yapıldığı sırada miras bırakanın fiil ehliyetine sahip olmadığına dair iddiasının bulunmadığı gibi davacı ve davalı tanıklarının da murisin ölmeden son bir yıl içinde akli dengesinin gelip gittiğine dair beyanda bulunmaları karşısında tasarrufun yapıldığı tarihte miras bırakanın tasarruf ehliyetinin var olduğunun kabul edilmesi gerektiği belirtilmek suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Davacılar vekilinin temyizi üzerine karar Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde açıklanan gerekçelerle bozulmuştur.
Yerel mahkemece 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 26’ncı maddesi kapsamında mahkemelerin talep sonuçları ile bağlı olup ondan fazlasına karar veremeyecekleri; HMK’nın 119’uncu maddesine göre de davacının talep sonucunu, dayandığı hukuki sebepleri, iddiasının dayandığı tüm vakıalarının özetini dava dilekçesinde belirtmesi gerektiği, somut olayda davacının iddiasının açık ve net olduğu, dava dilekçesinde tenkisten bahsetmediği, talebinin tasarruf nisabının aşılması nedeniyle vasiyetnamenin iptali istemine ilişkin olup bu talebin tenkis istemi olarak değerlendirilemeyeceği, davacının temyiz dilekçesinde de tenkis istemini temyiz konusu etmediği gerekçesiyle önceki kararda direnilmiştir.
Direnme kararını davacılar vekili temyiz etmiştir.
Direnme yoluyla Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, davacının vasiyetnamenin iptali istemi yanında tenkis isteminin de bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Bu noktada “vasiyetnamenin iptali” ve “tenkis” davaları hakkında açıklama yapılmasında yarar vardır.
Vasiyet, bir kimsenin (gerçek kişi) bizzat yapacağı ölüme bağlı bir tasarruf olup, amacı bütün mamelekini veya muayyen bir malını gerçek veya tüzel bir şahsa mülkiyetinin devrinin yapılmasıdır.
TMK’nın 557’nci maddesinde vasiyetnamenin iptali sebepleri sınırlı olarak sayılmış olup, bunlar; 1- Ehliyetsizlik, 2- Vasiyetnamenin yanılma, aldatma, korkutma veya zorlama sonucunda yapılmış olması, 3- Tasarrufun içeriğinin bağlandığı koşullar veya yüklemelerin hukuka veya ahlâka aykırı olması, 4- Tasarrufun kanunda öngörülen şekillere uyulmadan yapılmış olması hâlleridir.
TMK’nın 557’nci maddesinde sayılan sebeplerin bulunması hâlinde vasiyetnamenin iptali gerekir. Bu sebepler dışında kalan durumlara dayanılarak ölüme bağlı tasarrufun iptali istenilemez ise de, koşullarının varlığı durumunda tenkis talebine konu edilebilir (TMK. m. 560-562).
Tenkis, indirme, azaltma veya eksiltme anlamına gelmektedir. TMK’nın 560’ıncı maddesi ve devamı hükümlerinde düzenleme alanı bulan tenkis davası ise, miras bırakanın, saklı payı ihlâl eden sağlar arası veya ölüme bağlı kazandırmalarının, yasal sınıra indirilmesini sağlayan yenilik doğurucu nitelikte bir davadır (Nar, A.: Türk Miras Hukukunda Tenkis, On İki Levha Yayınları, İstanbul 2016, s.14 vd.). Söz konusu hükümden de anlaşılacağı üzere, tenkis davasının konusu, miras bırakanın, saklı paylı mirasçı/mirasçılarının saklı payını ihlal eden ölüme bağlı ve sağlar arası tasarruflarıdır. Esasında kural olarak miras bırakanın ölüme bağlı tasarrufları tenkise tabidir. Zira kural olarak miras bırakan, sağlığında kendi mal varlığı değerleri üzerinde dilediği gibi tasarrufta bulunma özgürlüğüne sahiptir. Her özgürlükte olduğu gibi, burada da miras bırakanın sınırsız bir özgürlüğü yoktur. Bu nedenle TMK’nın 565’inci maddesinde dört bent hâlinde miras bırakanın tenkise tabi sağlar arası tasarrufları belirlenmiştir. Bir diğer anlatımla, miras bırakan sağlığında kendi mal varlığı değerleri üzerinde dilediği gibi tasarrufta bulunabilir. Ancak bu sağlar arası tasarruflar, TMK’nın 565’inci maddesi kapsamındaki tasarruflar kapsamında ise, bu durumda ölüme bağlı tasarruflar gibi tenkise tabi olacaklardır.
Miras bırakanın saklı payı ihlal eden bir tek tasarrufu varsa, ihlal edilen saklı pay miktarı bulunur ve bu oranda tenkis yapılır. Ancak tenkise tabi birden fazla kazandırma varsa, tenkiste sırayı düzenleyen TMK’nın 570’inci maddesi hükmü gereğince tenkis yapılacaktır. Buna göre tenkis, saklı pay tamamlanınca

Üyelik Paketleri

Dünyanın en kapsamlı hukuk programları için hazır mısınız? Tüm dünyanın hukuk verilerine 9 adet programla tek bir yerden sınırsız ulaş!

Paket Özellikleri

Programların tamamı sınırsız olarak açılır. Toplam 9 program ve Fullegal AI Yapay Zekalı Hukukçu dahildir. Herhangi bir ek ücret gerektirmez.
7 gün boyunca herhangi bir ücret alınmaz ve sınırsız olarak kullanılabilir.
Veri tabanı yeni özellik güncellemeleri otomatik olarak yüklenir ve işlem gerektirmez. Tüm güncellemeler pakete dahildir.
Ek kullanıcılarda paket fiyatı üzerinden % 30 indirim sağlanır. Çalışanların hesaplarına tanımlanabilir ve kullanıcısı değiştirilebilir.
Sınırsız Destek Talebine anlık olarak dönüş sağlanır.
Paket otomatik olarak aylık yenilenir. Otomatik yenilenme özelliğinin iptal işlemi tek butonla istenilen zamanda yapılabilir. İptalden sonra kalan zaman kullanılabilir.
Sadece kredi kartları ile işlem yapılabilir. Banka kartı (debit kart) kullanılamaz.

Tüm Programlar Aylık Paket

9 Program + Full&Egal AI
Ek Kullanıcılarda %30 İndirim
Sınırsız Destek
350 TL
199 TL/AY
Kazancınız ₺151
Ücretsiz Aboneliği Başlat