Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/2060 Esas 2018/1985 Karar
Karar Dilini Çevir:
Hukuk Genel Kurulu         2017/2060 E.  ,  2018/1985 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki “geçici elektrik aboneliği tesisi” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 3. Tüketici Mahkemesince davanın reddine dair verilen 07.04.2015 tarihli ve 2014/1092 E., 2015/648 K. sayılı kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 29.03.2016 tarihli ve 2015/9541 E., 2016/4769 K. sayılı kararı ile:
“...Davacı vekili dilekçesinde; müvekkilinin malik olduğu Ankara ili, Keçiören ilçesi, Bağlum Hisar Mahallesi, Dağdeviren caddesinde (1984 ada 4 parsel) bulunan 11/2 no'lu dairesi için davalı kuruma yapılan abonelik başvurusunun dava dışı müteahhidin iskan işlemlerini tamamlamamış olması nedeniyle reddedildiğini, müvekkilinin bu nedenle mağdur olduğunu ileri sürerek, söz konusu taşınmaza geçici abonelik tesisine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.
Mahkemece; ''...dava konusu taşınmaz açısından, yapı ruhsat tarihinin 30.12.2005 olması nedeni ile, geçici 11. maddenin yürürlük tarihi olan 26.07.2008 tarihinden önce yapı ruhsatı alındığı için ruhsat tarihi şartı gerçekleşmiştir.
İkinci olarak taşınmazın yapı ruhsatına ve fenni gereklere uygun yapıldığının ispatı gerekmektedir. Bunun içinde yapı ruhsatı, statik raporu veya bu nitelikte bir belgenin sunulması gerekmektedir. Ancak, sunulan bu belgenin aynı zamanda dava tarihinden önce düzenlenmiş bir belge olup, davacının dava açmadan önce kuruma başvurarak abonelik isteminde bulunduğu halde, isteminin reddi sonucu bu davanın açıldığının da ispatı gerekmektedir. Zira, Yargıtay 3. HD'si 27.2.2014 tarih 2013/18883 Esas- 2014/3061 Karar sayılı kararı ile, davadan önce başvuruyu bir ön şart olarak kabul etmiştir.
Bu noktada davacı tarafın sunmuş olduğu belge dava tarihinden önce düzenlenmiş olan bir belge olsa da, bu belgenin yine geçici 11. maddenin düzenlediği manada binanın yapı ruhsatına ve fenni gereklere uygun olarak yapıldığını tereddütsüz olarak ortaya koyacak nitelikte olmadığı, 28.10.2008 tarihli seviye tespit tutanağına göre taşınmazın %90 oranında tamamlandığının belirtildiği, seviye tespit tutanağının zaten yeterli bir belge olmaması yanında, tutanaktaki oranının da binanın maddi varlık olarak projesine uygun şekilde tamamlanamadığını gösterdiğini, zira uygulamada, ancak %95 tamamlanma oranı binanın maddi olarak bittiğini, kalan %5 lik kısmın ise müteahhit borçları vb.gibi yasal eksiklikler olduğunun kabul etmektedir.
Yine bu noktada, talebin haklılığının değerlendirilmesi bakımından keşif yapılarak bilirkişi raporu alınıp alınmayacağının değerlendirilmesi gerekmekle; davacının zaten dava açarken elinde geçici 11. maddenin aradığı belgelerin olmadığını, davalıya sunmadan doğrudan dava açtığını -yani dava tarihi itibari ile- davasında haksız olduğunu ortaya koyacaktır. Davalının 11. Maddedeki belgeler sunulmadan abonelik oluşturması beklenemeyeceği...bir an için keşif yapılarak rapor alındığını var sayarsak da, bu kez de alınan raporlardaki değerlendirmenin binanın projesine ve fenni gereklere uygun yapıldığını net olarak belirtilmesi şeklinde olması gerekmektedir. Oysa dosyaya sunulan emsal dosya raporları incelendiğinde görüleceği üzere; bilirkişiler "...yapılan yüzeysel incelemeye göre statik açıdan tehlike arz etmediği ... " gibi son derece muğlak bir ifade kullanarak abonelik tesisi yönünde görüş beyan etmişlerdir. Ancak raporlar bir bütün olarak okunduğunda, bilirkişilerin hiçbir net bilimsel değerlendirmeye girmeyip, kendileri açısından hiçbir sorumluluk doğurmayacak şekilde beyanda bulundukları görülecektir. Bilirkişilerin bunun ötesinde yapacakları birşeyi de yoktur esasında, zira yapı denetim sistemi tam da bu nedenle oluşturulmuş bir sistemdir. Bir binanın yapı ruhsatına ve fenni gereklere uygun olarak yapıldığı ancak binayı yapımının her aşamasında fiilen ve sürekli olarak takip eden kuruluş tarafından belirlenebilecektir. Bunun dışında kimsenin bunu yüzeysel bir inceleme veya birtakım varsayımlar ile belirlemesi mümkün değildir. Böyle bir iddia akla ve bilime de aykırı olacaktır. Öyleyse belirlenemeyecek bir durum için keşif yapmanın bir gereği yoktur. Sunulan emsal rapor da tamda yukarıda açıklanan şekilde olup, geçici abonelik kurulması için yeterli değildir.
Aynı binaya ilişkin verilmiş olan kabul kararları ve emsal dosyaların bulunduğu gerçeği açısından ise; mahkemenin kanun maddesi ve gerekçesini açıklayarak hatalı bulduğu bir emsal karara uyması beklenemez. Yukarıda açıklandığı üzere geçici 11. Madde takdir hakkı tanımayan net düzenleme içeren bir maddedir. Üç şartın birlikte bulunması halinde abonelik verilecek, bulunmaz ise verilmeyecektir. Üç şartın üçüde somut-net-tereddütsüz şartlardır. Yapı ruhsat tarihi nettir, başka abonelik kaydı nettir, yapı ruhsatına ve fenne uygun yapılması net (en azından bilimsel ve net) olması gereken bir durumdur. Bilimin olduğu yerde ise takdir hakkı olamaz. Binanın yapı ruhsatına ve fenni gereklere uygun yapıldığı kanunun aradığı şekilde ispat edilmelidir....
Davacı tarafça sunulan %90 tamamlanma oranını gösterir seviye tespit tutanağı da, emsal mahkeme bilirkişi incelemeleri de yukarıda açıklanan gerekçelerle, geçici abonelik kurulmasına uygun olmadığından'' gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, davacının konutuna geçici abonelik tesisinin mümkün olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dairemizin değişen ve yerleşen uygulamasına göre; davacının iddiası ve davalı vekilinin savunması ile taraflar arasında elektrik aboneliğinin tesisi hususunda muarazaanın çıktığı kabul edilerek, işin esasına yönelik inceleme yapılmalıdır.
Bilindiği üzere, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 30 ve 31. madde hükümlerine göre, yapı kullanma izin belgesi bulunmayan yerlerde abonelik tesisi mümkün olmayıp, dava konusu dairenin bulunduğu binanın yapı kullanma (iskan) izninin alınmadığı konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Uyuşmazlığın çözümünde öncelikle konuya ilişkin mevzuatın açıklığa kavuşturulması gerekmektedir.
26.07.2008 tarihli Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 5784 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 25. maddesi ile 3194 Sayılı İmar Kanunu’na eklenen Geçici 11. madde;"Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar yapı (inşaat) ruhsatı alınmış ve buna göre yapılmış olup, kullanma izni verilmeyen ve alınmayan yapılara; yol, elektrik, su, telefon, kanalizasyon, doğalgaz gibi alt yapı

Üyelik Paketleri

Dünyanın en kapsamlı hukuk programları için hazır mısınız? Tüm dünyanın hukuk verilerine 9 adet programla tek bir yerden sınırsız ulaş!

Paket Özellikleri

Programların tamamı sınırsız olarak açılır. Toplam 9 program ve Fullegal AI Yapay Zekalı Hukukçu dahildir. Herhangi bir ek ücret gerektirmez.
7 gün boyunca herhangi bir ücret alınmaz ve sınırsız olarak kullanılabilir.
Veri tabanı yeni özellik güncellemeleri otomatik olarak yüklenir ve işlem gerektirmez. Tüm güncellemeler pakete dahildir.
Ek kullanıcılarda paket fiyatı üzerinden % 30 indirim sağlanır. Çalışanların hesaplarına tanımlanabilir ve kullanıcısı değiştirilebilir.
Sınırsız Destek Talebine anlık olarak dönüş sağlanır.
Paket otomatik olarak aylık yenilenir. Otomatik yenilenme özelliğinin iptal işlemi tek butonla istenilen zamanda yapılabilir. İptalden sonra kalan zaman kullanılabilir.
Sadece kredi kartları ile işlem yapılabilir. Banka kartı (debit kart) kullanılamaz.

Tüm Programlar Aylık Paket

9 Program + Full&Egal AI
Ek Kullanıcılarda %30 İndirim
Sınırsız Destek
350 TL
199 TL/AY
Kazancınız ₺151
Ücretsiz Aboneliği Başlat